İran’da benzin fiyatlarındaki zammın ardından öfke hâkim: 1 ölü

Benzin fiyatları zammının ardından Abadan şehrindeki bir oturma eylemi (Twitter)
Benzin fiyatları zammının ardından Abadan şehrindeki bir oturma eylemi (Twitter)
TT

İran’da benzin fiyatlarındaki zammın ardından öfke hâkim: 1 ölü

Benzin fiyatları zammının ardından Abadan şehrindeki bir oturma eylemi (Twitter)
Benzin fiyatları zammının ardından Abadan şehrindeki bir oturma eylemi (Twitter)

İran’da dün benzin fiyatlarına yüzde 50 zam getirilmesi ve önceden herhangi bir bilgilendirme yapılmadan kota sisteminin uygulanmaya başlanması vatandaşların öfkelenmesine neden oldu.
Güvenlik güçleri, zammın ardından Tahran, Şiraz, Hürremşehr, Meşhed, Abadan, Şeyban ve Sircan’ın da aralarında bulunduğu çok sayıda şehirlerde gösteriler düzenleyen vatandaşlara ateş açarak bir kişinin ölümüne neden oldu.
AP’nin haberine göre, İranlılar, uzun araba kuyrukları oluşturarak kararı protesto ederek saatlerce Tahran’ın dört bir yanındaki benzin istasyonları önlerinde bekledi. İran polisi ise, patlak vermesi beklenen herhangi bir gösteri ihtimaline karşı petrol istasyonları yakınlarında konuşlandı.
Tahran merkezindeki bir benzin istasyonu kuyruğunda bekleyenler, söz konusu kararı öğrendiklerinde çok şaşırdıklarını ve öfkelendiklerini dile getirdi. 33 yaşındaki Rıza, “Bundan haberim yoktu. Benzin almaya geldiğimde çalışan kişi bana fiyatların bugün yüzde 50 zamlandığını belirtti” dedi.
Bir hükümet çalışanı olan Muhsin Hudafirdiyan (43) ise hükümeti eleştirerek, “Yaptırımlara boyun eğiyoruz. Bu yüzden vatandaşların bütçesinden para çekmek istiyorlar çünkü devletin bütçe açığı var” dedi. Hudafirdiyan, yüksek benzin fiyatlarının aylık maaşları düşüreceğini, bunun da her şeyi etkileyeceğini belirtti.

Sosyal medya platformlarında bu kararı eleştirip bunun zaten kötü olan ekonomik şartları daha da ağırlaştıracağını belirten insanlar ise oldukça fazla.
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ise ülkesinin son 10 yıldır en zor zamanlarını yaşadığını ifade etti. Ancak dün yapılan hükümet toplantısında zam kararıyla yaptırımları ilişkilendirmeyi reddeden Ruhani, bunun geçim sıkıntısı yaşayan birçok aileye yardımcı olacağını belirterek, “Kimse hükümetin ekonomik zorluklarla karşı karşıya olduğu için böyle bir karar aldığını düşünmemelidir. Hiçbir riyal, hazineye gitmeyecek” dedi.



Trump'ın BM Daimi Temsilcisi adayı BM'yi önyargılı olmakla suçladı ve reform çağrısında bulundu

ABD Başkanı Donald Trump'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi adayı Mike Waltz (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi adayı Mike Waltz (Reuters)
TT

Trump'ın BM Daimi Temsilcisi adayı BM'yi önyargılı olmakla suçladı ve reform çağrısında bulundu

ABD Başkanı Donald Trump'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi adayı Mike Waltz (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi adayı Mike Waltz (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi adayı ve eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz, BM'nin muazzam potansiyelini överken reform yapılmasının önemini vurguladı.

Senato Dış İlişkiler Komitesi'ndeki onay oturumunda konuşan Waltz şunları söyledi: “Çin'den Rusya'ya, Avrupa'dan gelişmekte olan ülkelere kadar herkesin anlaşmazlıkları çözmek için bir araya gelebileceği bir yer olmalı. Ancak 80 yılın ardından BM, temel misyonu olan barışı sağlama görevinden uzaklaştı. BM Şartı’na ve onun temel ilkelerine geri dönmeliyiz. ‘Barışı koruma’ amacı halen önemli bir role sahip, ancak reforma da ihtiyaç var.”

Waltz, ABD'nin BM operasyonlarının yüzde 25'ini finanse ettiğini, Afrika'daki misyonların ‘milyarlarca dolara mal olduğunu ve on binlerce askeri içerdiğini’ kaydetti. Waltz, “1940'lardan bu yana var olan, yenilenmiş bir yetkisi olmayan ve görünürde bir sonu olmayan iki misyonumuz var. BM Güvenlik Konseyi'ne misyonların süresini ve maliyetlerini sınırlandırması, hedeflerini netleştirmesi ve ulus inşasına değil barışı korumaya odaklanması için baskı yapmalıyız” ifadelerini kullandı.

Waltz, Çin'le yüzleşmenin kendisi için ‘mutlak bir öncelik’ olduğunu vurguladı ve Pekin'in etkisine karşı koymak için ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile birlikte çalışma sözü verdi.

BM'de ‘antisemitizmle’ yüzleşmek

Öte yandan Waltz, BM Genel Kurulu'nun 2015-2023 yılları arasında İsrail aleyhinde 154 karar kabul ederken, diğer tüm ülkeler aleyhinde sadece 71 karar kabul ettiğine dikkat çekerek, ‘yaygın antisemitizmle’ yüzleşilmesi gerektiği çağrısında bulundu. Waltz, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) çalışanlarını 7 Ekim olaylarına karışmakla ve okullarını da ‘Yahudi karşıtı nefreti öğretmekle’ suçlayarak, ‘UNRWA'nın dağıtılması’ gerektiğini bildirdi.

Waltz, ‘İsrail ile iş yapan ABD şirketlerinin boykot edilmesi çağrısında bulunan BM Filistin Özel Raportörü Francesca Albanese'nin yeniden atanmasının bu önyargının bir tezahürü olduğunu’ söyledi.

Suriye ‘değerlendirilmesi gereken bir fırsat’

Suriye konusunda ise Waltz, ABD için büyük bir fırsat olduğunu belirterek, önceliklerinin BM'deki müttefik ve ortaklarıyla birlikte çalışarak ‘Esed rejimini hedef alan ve İran'ın etkisini sınırlayan yaptırımları’ kaldırmak olacağını vurguladı.

Waltz, “Önümüzde değerlendirilmesi gereken bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Ancak kritik bir dönemden geçiyoruz. Bu bana Libya’yı hatırlatıyor, bir seçim yapmamız gerekiyor: Ya bu fırsatı değerlendiririz ya da Suriye kaosa sürüklenir ve bu da tüm bölgeyi beraberinde sürükleyebilir. Şu anda bu fırsat değerlendirilebilir” şeklinde konuştu.

Suriye konusunda ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff, Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack ve diğer yetkililerle birlikte çalışmayı dört gözle beklediğini ifade eden Waltz, “Suriye'de Libya'da yaptığımızdan daha iyisini yapmayı umuyoruz” dedi.

Waltz sözlerini şöyle tamamladı: “ABD Başkanı'nın liderliğinde barış ve refahı yaymaya devam edebileceğimize ve ‘BM'yi yeniden büyük yapabileceğimize’ inanıyorum.”