Körfez ülkeleri ile ABD arasında boğazların güvenliği için ittifak

Körfez ülkeleri ile ABD arasında boğazların güvenliği için ittifak
TT

Körfez ülkeleri ile ABD arasında boğazların güvenliği için ittifak

Körfez ülkeleri ile ABD arasında boğazların güvenliği için ittifak

ABD 5. Filo komutan yardımcısı Amiral Curt Renshaw, ülkesinin seyrüsefer özgürlüğü güvence altına almak adına Körfez ülkeleri ile birlikte çalıştığını belirterek, ABD ve Suudi Arabistan arasında işbirliği çalışmalarına atıfta bulundu.
Renshaw, yaptığı açıklamada, filonun, Kızıldeniz, Arap Körfezi (Basra Körfezi), Umman Denizi ve Hint Okyanusu’nun bazı bölgelerinde yer aldığını belirterek, 5.filonun seyrüsefer özgürlüğünü güvence altına almak adına Körfez ülkeleri ile birlikte çalıştığını belirtti. Renshaw, bu açıklamaları, bölgedeki deniz güvenliğine yönelik tehditleri anlattığı Uluslararası Denizcilik Forumu’nda yaptı.
İran’ın Hürmüz Boğazı’nı kapatma tehdidi üzerine açıklamalarda bulunan Renshaw, Tahran’ın bir takım faaliyetleri olduğunu belirterek, bölgeye kuvvetlerin konuşlandırıldığını ve bu askeri seçeneğin ABD hükümetinin siyasi kararı olduğunu söyledi. İran’ın Hürmüz Boğazı’nı kapatma tehdidinin uzun yıllara dayandığını ifade eden yetkili, Tahran’ın Umman Körfezi’ndeki saldırılarına son vermek için uluslararası seferberliğin gerekliliğine dikkat çekti. Hürmüz Boğazı’nın Umman ve İran’ın paylaştığı uluslararası bir koridor olduğuna atıfta bulunan Renshaw, “Uluslararası hukuka göre Hürmüz Boğazı’nı serbest, ticari ve askeri olarak kullanılabilecek uluslararası meşru bir koridor olarak görüyoruz. Bu sebeple herhangi bir tehdit, küresel ekonomi ve dünyaya yönelik bir tehdit” ifadelerini kullandı.
Renshaw, korsan ve kaçakçıların yasa dışı eylemleri ile deniz güvenliğini tehdit ettiğine işaret ederek, deniz kuvvetlerini desteklemek amacı ile ilgili ülkelerle tatbikat yapılarak seyrüsefer güvenliğinin sağlanabileceğini söyledi. Renshaw, tüm bu eylemlerin yasa dışı olduğunu düşündüklerini belirterek, gerektiğinde askeri seçeneğe hazır olduklarını dile getirdi.
Renshaw, ayrıca bölgedeki en önemli faaliyetlerinin askerlerin eğitilmelerini sağlamak olduğuna işaret etti.
Sözlerini sürdüren Renshaw, son olarak, kurulan deniz ittifakının hedefinin seyrüsefer özgürlüğünü sağlamak olduğunu dile getirdi.



Suudi Arabistan BRICS Zirvesi’nde Gazze'deki acıların sona erdirilmesi gerektiğini vurguladı

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, ülkesinin daha fazla fırsat ve ortak kalkınmayla dolu bir gelecek için çok taraflı platformlar aracılığıyla verimli bir iş birliği kurma arzusunu dile getirdi. (SPA)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, ülkesinin daha fazla fırsat ve ortak kalkınmayla dolu bir gelecek için çok taraflı platformlar aracılığıyla verimli bir iş birliği kurma arzusunu dile getirdi. (SPA)
TT

Suudi Arabistan BRICS Zirvesi’nde Gazze'deki acıların sona erdirilmesi gerektiğini vurguladı

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, ülkesinin daha fazla fırsat ve ortak kalkınmayla dolu bir gelecek için çok taraflı platformlar aracılığıyla verimli bir iş birliği kurma arzusunu dile getirdi. (SPA)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, ülkesinin daha fazla fırsat ve ortak kalkınmayla dolu bir gelecek için çok taraflı platformlar aracılığıyla verimli bir iş birliği kurma arzusunu dile getirdi. (SPA)

Suudi Arabistan, 17. BRICS Zirvesi'nin ikinci gününün ilk oturumunda Gazze'de yaşanan insani acıların göz ardı edilemeyeceğini ve uluslararası toplumun bu krizi sona erdirmek ve uluslararası hukuka uygun olarak iki devletli çözüme dayalı herakes için kalıcı ve kapsamlı bir barışa ulaşmak için ciddi bir şekilde çalışması gerektiğini vurguladı.

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman adına Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan dün Brezilya'nın Rio de Janeiro kentinde düzenlenen ve Suudi Arabistan'ın davetli ülke olarak katıldığı zirvenin ikinci gününün ilk oturumuna katıldı. Oturum ‘Çevre, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 30. Taraflar Konferansı (COP30) ve Küresel Sağlık’ başlığını taşıyordu.

Oturum sırasında bir konuşma yapan Prens Faysal bin Ferhan, Gazze Şeridi'ndeki feci duruma atıfta bulunarak, dünyadaki vahim krizlerin herkese ortak sorumlulukları ve çatışmaların yayılmasını önlemek için gerilimi artırmaktan kaçınma ihtiyacını hatırlattığını vurguladı. İsrail'in sağlık altyapısına yönelik saldırılarının ve sivilleri hedef almasının uluslararası insancıl hukukun açık bir ihlali ve yasalar ile normlara dayalı uluslararası sisteme doğrudan bir meydan okuma olduğunu belirterek, uluslararası toplumu insani erişimin sağlanması ve sivillerin korunması için sorumluluklarını üstlenmeye çağırdı. Faysal bin Ferhan, Gazze'de yaşanan insani acıların göz ardı edilemeyeceğini ve uluslararası toplumun bu krizi sona erdirmek ve uluslararası hukuka uygun olarak iki devletli çözüme dayalı herkes için kalıcı ve kapsamlı bir barışa ulaşmak için ciddi bir şekilde çalışması gerektiğini vurguladı.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı konuşmasının başında ülkesinin BRICS Zirvesi’ne ev sahipliği yapan ve bu yıl grubun başkanlığını yürüten Brezilya'ya takdirlerini ifade ederek, Suudi Arabistan'ın daha fazla fırsat ve ortak kalkınmayla dolu bir gelecek için çok taraflı platformlar aracılığıyla verimli bir iş birliği inşa etme arzusunu dile getirdi.

Prens Faysal bin Ferhan, Suudi Arabistan'ın Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi ve Paris Anlaşması'na olan bağlılığını vurgulayarak, iklim ve sağlık alanlarında iş birliğinin geliştirilmesinin önemini vurguladı ve farklı ülkelerin farklı koşullarını dikkate alan pratik ve dengeli bir yaklaşım çağrısında bulundu.

Bu bağlamda, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 30. Taraflar Konferansı'na (COP30) ev sahipliği yapacak olan Brezilya'ya Krallık'ın tebriklerini ileterek, Suudi Arabistan'ın iklim değişikliği sorunlarının ele alınmasında somut sonuçlar elde edilmesinde başarı dileklerini ifade etti.

Prens Faysal bin Ferhan, su kıtlığı çeken ülkelerden biri olarak Suudi Arabistan'ın çevresel zorlukları ve su kaynaklarını yönetmek için ileri yöntemler ve teknolojiler geliştirdiğini ve bu hayati kaynağa eşit erişimi sağlamayı amaçlayan Dünya Su Örgütü'nün kurulmasına yol açan çabalara öncülük ettiğini açıkladı.

Sağlık sektörü konusunda ise Vizyon 2030'un önleme ve entegre bakıma odaklanan kapsamlı reformlar içerdiğini belirterek, Suudi Arabistan'ın Hac ve Umre gibi büyük organizasyonları yönetme, planlama ve erken uyarı sistemleri geliştirme konusundaki uzmanlığını vurguladı. Kuşkusuz bu, Suudi Arabistan'ın uluslararası standartlara uygun olarak sağlık acil durumlarına hazırlık ve müdahale konusunda bölgesel bir merkez olma konumunu güçlendiriyor.

Oturuma Suudi Arabistan'ın Brezilya Büyükelçisi Faysal Gulam, Dışişleri Bakanlığı Ofisi Genel Müdürü Velid es-Semail, Dışişleri Bakan Danışmanı Muhammed el-Yahya ve Uluslararası Kuruluşlar Genel Müdürü Şahir el-Huneyni katıldı.