Romanya’da 30 yıl sonra gelen yargılama

Romanya Devrimi sırasında ölen kurbanların aileleri, faillerin Bükreş'teki Yüksek Mahkeme’de yargılamalarını beklerken. (AFP)
Romanya Devrimi sırasında ölen kurbanların aileleri, faillerin Bükreş'teki Yüksek Mahkeme’de yargılamalarını beklerken. (AFP)
TT

Romanya’da 30 yıl sonra gelen yargılama

Romanya Devrimi sırasında ölen kurbanların aileleri, faillerin Bükreş'teki Yüksek Mahkeme’de yargılamalarını beklerken. (AFP)
Romanya Devrimi sırasında ölen kurbanların aileleri, faillerin Bükreş'teki Yüksek Mahkeme’de yargılamalarını beklerken. (AFP)

Aralık 1989’a kadar Sovyetler Birliği’nin kontrolünde olan Romanya, Doğu Bloku içinde komünist rejimi deviren son ülkeydi. Halkın ayaklanması 16 Aralık 1989'da Tameşvar’da başladı; 21 Aralık'ta da Bükreş'e sıçradı. İktidardaki Nikolay Çavuşesku ve eşi ertesi gün kaçmalarına rağmen 25 Aralık’ta tutuklanarak idam edildi.
30 yılın ardından, tarihi duruşmanın ilk oturumu dün Bükreş’teki Yüksek Temyiz ve Adalet Mahkemesi’nde başladı. Ayaklanmada hayatta kalanların ve ölenlerin aileleri 2016’da yeniden başlayan 30 yıllık soruşturmalarda gelişme yaşanmasını bekliyordu.
Sanıkların başında gelen Romanya eski Cumhurbaşkanı Ion Iliescu, ‘insanlığa karşı’ işlediği suçlardan yargılanacak. Kurbanların aileleri, Iliescu’yu Çavuşesku’nun düşmesinin ardından yüzlerce Rumenin ölümüne neden olan şiddeti planlayan isim olarak görüyor.
Kurbanlardan Bogdan Şuttan, 22 Aralık 1989’da Rumen komünist rejimine karşı düzenlenen protestolara katılmıştı. O gün annesi Elena Bancilla’nın oğlunu son görüşüydü. Zirâ 21 yaşındaki Bogdan Şuttan, devlet televizyonu merkezini korumaya çalışırken vurularak öldürülmüştü. Ordunun ve polisin Çavuşesku’nun emriyle halka ateş açmasının ardından aynı gün 72 kişi daha öldürüldü. Çavuşesku’nun devrilmesinin ardından ölenlerin sayısı 900 olarak açıklanmıştı.
Dönemin Gençlik Bakanı Ion Iliescu, Çavuşesku’nun ardından iktidarı devraldı. Savcılık, Iliescu’nun halkın gözünde meşruiyet kazanmak için geniş bir işgal ve aldatma sürecine karıştığını belirtti. Romanya’nın ilk seçilen cumhurbaşkanı olan 89 yaşındaki komünist siyasetçi Iliescu ise bu suçlamaları ve duruşmada yer almayı reddetti. Iliescu, bir ay sürecek olan duruşmalarda, 22-31 Aralık tarihleri arasında 862 kişinin ölümüne ve 2 bin 150 kişinin yaralanmasına sebebiyet vermekle yargılanacak. Iliescu ile birlikte ülkenin eski Başbakan Yardımcısı Djilo Vuykan Fukulisu ve eski Hava Kuvvetleri Komutanı Yusuf Ross da işledikleri ‘insanlık karşıtı’ suçlar nedeniyle yargılanacak.
Oğlunun o gün giydiği kanlı giysileri elinde tutan Bogdan’ın annesi Elena Bancilla, AFP’ye yaptığı açıklamada Iliescu’nun iktidarı ele geçirebilmek için halkı korkutarak evde tutmak istediğini belirtti.
Tameşvar ayaklanmasının ilk saatlerine katılan Marius Mioc da “Gerçeği gizlemek isteyenler üst düzey kişiler, soruşturmayı yönlendirdi ve duruşmanın ertelenmesine neden oldu” dedi.
Tarihçi Madalin Hodor da Securitate gizli komünist polisin ve ordunun ülkede teröristlerin bulunduğu yalanını uydurarak halkın dikkatini dağıtmaya çalıştığını, bu yüzden 22 Aralık’ta başlayan halkın bastırılmasından sorumlu olduğunu söyledi.
14 yaşındayken babası ve küçük kardeşiyle birlikte Bükreş’teki protestolara katılan Nicoleta Giurcanu da o gece kimsenin ölmediğini ancak 50 kişinin yaralandığını ve birçok kişinin tutuklanarak hapse atıldığını belirtti. Giurcanu, o günlerde yaşadığı trajedileri anlatırken “Şiddete uğradık ve küçük düşürüldük. Iliescu’nun bir günlüğüne dahi olsa hapse girmesini istiyorum. Romanya yargısı nihayet özgür olabildi ” ifadelerini kullandı.



Slovakya Başbakanı ülkesinin “NATO üyeliği” hakkında sorular gündeme getirdi

Slovakya Başbakanı Robert Fico (AP)
Slovakya Başbakanı Robert Fico (AP)
TT

Slovakya Başbakanı ülkesinin “NATO üyeliği” hakkında sorular gündeme getirdi

Slovakya Başbakanı Robert Fico (AP)
Slovakya Başbakanı Robert Fico (AP)

Slovakya Başbakanı Robert Fico, ittifakın savunma harcamalarının arttırılmasını görüşmesinden bir hafta önce, ülkesinin NATO üyeliğiyle ilgili soruları gündeme getirerek, ülkenin cumhurbaşkanının eleştirilerine neden oldu.

Nüfusu 5,4 milyon olan Slovakya, 2004 yılında NATO ve Avrupa Birliği'ne katıldı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yakın ilişkileri bulunan Fico, savunma harcamaları konusunda anlaşmazlıklar yaşayan üçlü milliyetçi koalisyon hükümetine liderlik ediyor.

Hükümeti Ukrayna'ya askeri yardım sağlamayı reddederken, Fico bunun yerine barış görüşmeleri çağrısında bulundu. NATO liderlerinin, ABD Başkanı Donald Trump'ın baskısıyla önümüzdeki hafta Lahey'de yapılacak toplantıda savunma harcamalarında önemli bir artış konusunda anlaşmaları bekleniyor.

Fico, NATO'yu üyelerinin oynamak için para ödediği bir golf kulübüne benzeterek "tarafsızlığın Slovakya için uygun olacağını" söyledi. "Ya yeni üyelik ücretlerini öderiz (7 milyar avronun üzerinde!) ya da NATO'dan ayrılırız" ifadelerini kullandı.

Slovakya 2022'den bu yana mevcut NATO yönergeleri doğrultusunda GSYH'sinin %2'sini savunmaya harcıyor. Fico, Slovakya'nın “herhangi bir askeri maceranın parçası olmaması gerektiğini”belirterek, savunma harcamalarını arttırmaya gücünün yetmeyeceğini ima etti ve ayrıntılara girmeden son kararı Slovak vatandaşlarının vereceğini ifade etti.

Fico'nun sözleri, müttefiki Slovakya Cumhurbaşkanı Peter Pellegrini'nin kendisini ilk kez eleştirmesine yol açtı. Pellegrini Fico'yu “20 gün boyunca hepimizin tartışacağı ve hiçbir sonuca varamayacağımız bir konuyla kamusal alanı doldurma konusunda uzman” olarak tanımladı. “Tarafsızlığımızın maliyeti NATO üyeliğimizin (maliyetinden) çok daha yüksek olacaktır” değerlendirmesinde bulundu.