​Bilim ‘hareket eden taşların’ sırrını açıklıyor

Bilim adamları, taşların hareket etmesine neden olan faktörün buz olduğunu düşünüyorlar. (The Sun)
Bilim adamları, taşların hareket etmesine neden olan faktörün buz olduğunu düşünüyorlar. (The Sun)
TT

​Bilim ‘hareket eden taşların’ sırrını açıklıyor

Bilim adamları, taşların hareket etmesine neden olan faktörün buz olduğunu düşünüyorlar. (The Sun)
Bilim adamları, taşların hareket etmesine neden olan faktörün buz olduğunu düşünüyorlar. (The Sun)

Taşların hareket etmesi bilim adamlarını şaşırtan jeolojik bir olgu. Bir bilim araştırma ekibi, ‘kendiliğinden hareket eden’ taşların ilk örneğini bulduğunu ve buldukları taşın milyonlarca yıl öncesine dayandığını açıkladı.
Şarku’l Avsat’ın İngiltere merkezli The Sun gazetesinden aktardığı habere göre, hareket eden taşlar şaşırtıcı bir olgu olarak görülüyor çünkü bu taşlar toprak üzerinde hareket ediyor gibi görünüyorlar ve herhangi bir insanın ya da hayvanın müdahalesi olmadan uzun mesafeler katediyorlar.
ABD’nin Kaliforniya eyaletindeki Death Valley’de bulunan Racetrack Playa adlı kurumuş gölde, hareketli taşlar bulunuyor.
Buzun, rüzgarın hatta bakterilerin, ağır taşların hareket etmesinin sebebi olduğu düşünülüyor. Bilim adamları, taşları ve onların katettikleri mesafeleri inceliyorlar. Son zamanlarda ise araştırmacılar, iyi bir şekilde muhafaza edilmiş, 200 milyon yaşındaki dinozorun ayak izlerinin fosillerini inceleyerek taş yollardan birini gözlemlediler.
Colombia Üniversitesi’nde paleontolog olan Paul E. Olsen ve ekibi daha önce üzerinde durulmamış, uzun taş yolu hakkında, dinazorların ayak izleri arasında yaptıkları araştırmanın sonuçlarını paylaştı ve 1896 yılından kalma bir fosil gösterdi.
Araştırmacılar, dinazorların ayak izleri arasında taşların hareket etme ve yer değiştirme şeklini inceledi ve ulaştıkları sonucun, Erken Jura döneminin başlarında kısa bir donma döneminin kanıtı olup olmayacağı hakkında bir tartışma yürüttüler.
Elde edilen bu sonuçlar, hareket eden taşların bulunduğu bölgede buz oluştuğunda, taşların bir yerden diğerine hareket ettikleri teorisi ile uyuşuyor. Buzun erimesiyle birlikte buharlaşan suyun, katılaşan çamurda bir yol oluşturduğu ve bunun da taşın hareket etmesine sebep olduğu düşünülüyor.
Rüzgarla hareket eden su dalgaları, kayaların hareket etmesinin sebeplerinden biri olabilir, ancak araştırmacılar, bu eski taşların rüzgarla hareket ettiğini reddederek buz teorisinin daha muhtemel olduğunu düşündüklerini açıkladılar. Araştırmacılar, yaptıkları çalışmada milyonlarca yıldan beri iklimde yaşanan sert değişikliklere dair kanıtlar buldular ve bunları yaklaşık 201 milyon yıl önce meydana geldiği düşünülen volkanik bir faaliyetten kaynaklanan toplu bir soy tükenme olayının yaşanması ile ilişkilendirdiler.
Çalışmadan elde edilen sonuçlar, San Francisco’da 9-13 Aralık tarihleri arasında düzenlenen Amerikan Jeofizik Birliği toplantısında sunuldu.



Microsoft mavi ekrana veda ediyor

Bu yenilik aynı zamanda siber güvenlik şirketi CrowdStrike'ın hatalı bir güncellemesinin ardından yaşanan büyük bir küresel kesintiden neredeyse bir yıl sonra geliyor. Arıza, dünya çapında havayollarını, hastaneleri, acil servisleri ve bankaları etkilemişti (AFP)
Bu yenilik aynı zamanda siber güvenlik şirketi CrowdStrike'ın hatalı bir güncellemesinin ardından yaşanan büyük bir küresel kesintiden neredeyse bir yıl sonra geliyor. Arıza, dünya çapında havayollarını, hastaneleri, acil servisleri ve bankaları etkilemişti (AFP)
TT

Microsoft mavi ekrana veda ediyor

Bu yenilik aynı zamanda siber güvenlik şirketi CrowdStrike'ın hatalı bir güncellemesinin ardından yaşanan büyük bir küresel kesintiden neredeyse bir yıl sonra geliyor. Arıza, dünya çapında havayollarını, hastaneleri, acil servisleri ve bankaları etkilemişti (AFP)
Bu yenilik aynı zamanda siber güvenlik şirketi CrowdStrike'ın hatalı bir güncellemesinin ardından yaşanan büyük bir küresel kesintiden neredeyse bir yıl sonra geliyor. Arıza, dünya çapında havayollarını, hastaneleri, acil servisleri ve bankaları etkilemişti (AFP)

Microsoft, yaklaşık 40 yılın ardından kötü şöhretli Windows mavi ekranından kurtuluyor.

Çoğu Windows kullanıcısı bu ekranla ve "Kurtarma" mesajıyla büyük ihtimalle en beklenmedik anlarda karşılaşmıştır.

Yazılım şirketi perşembe günü yaptığı açıklamayla bu ekranın yerine, basitleştirilmiş bir kullanıcı arayüzünü kullanıma sunduğunu duyurdu: siyah ekran.

Bu yenilik aynı zamanda siber güvenlik şirketi CrowdStrike'ın hatalı bir güncellemesinin ardından yaşanan büyük bir küresel kesintiden neredeyse bir yıl sonra geliyor.

Dünyanın dört bir yanında Windows kullanan havayolları, hastaneler, acil servisler ve bankalar etkilenmiş ve milyonlarca Microsoft kullanıcısı çevrimdışı kalmıştı.

Yaklaşık 8,5 milyon Windows sisteminin çökmesine, verimlilik kaybı ve diğer sorunlar nedeniyle şirketlerin milyarlarca dolar kaybetmesine neden olmuştu.

Bunun sonucunda Microsoft siber dayanıklılığını güçlendirme sözü vermişti.

Microsoft'un kurumsal ve işletim sistemi güvenliğinden sorumlu başkan yardımcısı David Weston bir blog yazısında "Beklenmedik yeniden başlatma deneyimini kolaylaştırıyoruz" dedi.

Ayrıca başarılı bir şekilde yeniden başlatılamayan bilgisayarlar için bir kurtarma mekanizması olan hızlı makine kurtarma özelliğini de ekliyoruz. Bu değişiklik, beklenmedik bir yeniden başlatma durumunda aksaklıkları azaltmaya yönelik süregelen daha büyük bir çabanın parçası.

Şirket, yeni kurtarma sisteminin bu yazın ilerleyen dönemlerinde tüm Windows 11 24H2 cihazlarında kullanıma sunulacağını belirtti.

Microsoft'a göre bu yenilik, yeniden başlatma sırasında bekleme süresini çoğu kullanıcı için iki saniyeye indirecek.

Weston, The Verge'e verdiği bir röportajda, "Bu gerçekten netlik, daha iyi bilgi sağlama ve bizim ve müşterilerin sorunun özünün ne olduğunu gerçekten anlamamıza izin verme girişimi, böylece sorunu daha hızlı düzeltebiliriz" diye ekledi.

Bunun bir parçası da tam olarak neyin yanlış gittiğine, sorunun Windows'tan mı yoksa bir bileşenden mi kaynaklandığına dair daha temiz bilgi sağlamak.

Microsoft geliştiricisi Raymond Chen bir blog yazısında mavi ekranın 90'lı yılların başında geliştirildiğini yazmıştı.

Independent Türkçe