Corbyn'in ardından İşçi Partisi'ni kim yönetecek?

İşçi Partisi eski lideri Jeremy Corbyn (Reuters)
İşçi Partisi eski lideri Jeremy Corbyn (Reuters)
TT

Corbyn'in ardından İşçi Partisi'ni kim yönetecek?

İşçi Partisi eski lideri Jeremy Corbyn (Reuters)
İşçi Partisi eski lideri Jeremy Corbyn (Reuters)

İngiltere siyasi haritası son günlerde tamamen değişti. Orta İngiltere ve Galler, işçi kırmızısı yerine muhafazakar maviyi seçti.
İşçi Partisi, Boris Johnson liderliğindeki muhafazakarların zaferinin ardından, 1935’ten bu yana yaşadığı en kötü yenilgiyle sarsıldı. Partinin 650 koltuklu İngiliz parlamentosundaki koltuk sayısı da 2017’den bu yana 262’den 203’e düştü.
2015’ten beri Jeremy Corbyn’in önderlik ettiği parti, bu son yenilgiden sonra siyasi kimlik tartışmasına başladı. Bir yandan solcu Corbyn’in destekçileri, diğer bir yandan da Tony Blair döneminde gelişen demokratik sosyalizme geri dönme çağrısında bulunanlar arasında yoğun bir tartışma başladı.
The Observer gazetesine haberine göre, Corbyn, bir sonraki seçimde partisinin başında yer almayacağını açıklamasının ardından söz konusu yenilgiden dolayı özür dileyerek bunun sorumluluğunu üzerine aldı.
Corbyn’e yöneltilen eleştiri çemberi genişleyip istifa etmesi konusundaki baskılar artarken, İşçi Partisi genel başkanlığına çoğunluğu kadın olan başarılı isimler önerildi. Partinin yeni lider seçimi, işçi liderlerin alacağı karara bağlı olacak.
İşte önde gelen adaylardan bazıları;
Eski Dışişleri Bakanı Emily Thornberry (59): Avam Kamarası'ndaki oturumlarda birkaç kez Corbyn’i temsil etti.
İşçi Partisi Brexit Sözcüsü Keir Starmer (57): Avrupa Birliği’nin büyük bir destekçisi olan Starmer, parti içindeki tarafları tatmin edebilecek bir seçenek olarak görülüyor.
Rebecca Long-Bailey (40): Corbyn’e yakın bir isim olan Bailey, gölge kabine Ticaret Bakanı.
Angela Rayner (39): Rayner, gölge eğitim bakanıydı.
Jess Phillips (38): Parti liderliği konusunda son yıllardaki sert eleştirisiyle tanınıyor.
Lisa Nandy (40): 2016’daki Brexit referandumunun ardından gölge hükümetten istifa etmişti.



Bilim akademisi Royal Society'de Elon Musk tartışması: "Değerlerimize uymuyor"

Elon Musk'ın federal hükümette yapacağı kesintilerin bilimsel çalışmaları nasıl etkileyeceği henüz belli değil (Reuters) 
Elon Musk'ın federal hükümette yapacağı kesintilerin bilimsel çalışmaları nasıl etkileyeceği henüz belli değil (Reuters) 
TT

Bilim akademisi Royal Society'de Elon Musk tartışması: "Değerlerimize uymuyor"

Elon Musk'ın federal hükümette yapacağı kesintilerin bilimsel çalışmaları nasıl etkileyeceği henüz belli değil (Reuters) 
Elon Musk'ın federal hükümette yapacağı kesintilerin bilimsel çalışmaları nasıl etkileyeceği henüz belli değil (Reuters) 

Birleşik Krallık'ta Oxford Üniversitesi'nden bir bilim insanı, Elon Musk'ın üyeliği iptal edilmediği gerekçesiyle, ülkenin prestijli ulusal bilimler akademisi Royal Society'den ayrıldı.

Gelişimsel nöropsikoloji ve çocuklarda görülen iletişim bozuklukları alanında uzmanlaşan Profesör Dorothy Bishop, istifa mektubunu akademiye geçen hafta ilettiğini belirtti. 

Britanya'nın tanınmış gazetelerinden Guardian'ın görüştüğü Bishop, teknoloji milyarderi Musk'ın Royal Society üyesi olmasının, kuruluşun değerleriyle ters düştüğünü savunuyor. 

Bishop, Tesla ve SpaceX CEO'su Musk'ın "Bond hikayelerindeki kötü karakterleri örnek" aldığını ve elindeki "güçle serveti bilim insanlarını tehdit etmek için kullanacağını" öne sürüyor. 

Trump'ın seçim kampanyasına 100 milyon dolardan fazla bağış yapan Musk, Cumhuriyetçi liderin yeni kabinesinde Vivek Ramaswamy'yle birlikte DOGE'nin (Department of Government Efficiency / Kamu Verimliliği Bakanlığı) başına geçecek. Bishop, ABD'deki bilim dünyası için bunun kötü bir gelişme olduğunu savunarak şunları söylüyor: 

Musk'a Ulusal Sağlık Enstitüleri ve NASA dahil çeşitli kuruluşların bütçelerinde kesinti yapma konusunda sınırsız yetki verilmesiyle ABD'de bilimin geleceği pek parlak görünmüyor.

Musk, uzay teknolojisi ve elektrikli araç geliştirme alanındaki çalışmaları sayesinde 2018'de Royal Society üyesi olmuştu. 1660'da hayata geçirilen Royal Society, dünyada faaliyetlerini sürdüren en eski bilimsel akademi konumunda.

Akademinin kurallarına göre üyeler, tüm meslektaşlarına bir saygı ve sorumluluk duygusuyla davranmalı. Ayrıca kamusal açıklamalarda da akademinin değerlerine ters düşecek ifadeler kullanmamalı. Ancak Bishop, Musk'ın Aralık 2022'de attığı tweet'le bu kuralı ihlal ettiğini savunuyor. 

Teknoloji milyarderi, sözkonusu gönderisinde "Benim cinsiyet zamirlerim Yargılayın/Fauci'yi" ifadelerini kullanmıştı. ABD'nin koronavirüsle mücadelede en önde gelen ismi Dr. Anthony Fauci, maske takılmasını ve aşı yaptırılmasını savunmasıyla, muhafazakarların sık sık hedef gösterdiği kişilerden biri olmuştu. 2022'de Ulusal Alerji ve Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü baş tıbbi danışmanı görevinden istifa etmişti. 

Bishop, bu paylaşımla Musk'ın bilimden uzak bir pozisyon alıp aşı karşıtı propaganda yaptığını ve Fauci'yi tehlikeye soktuğunu savunuyor. Ayrıca teknoloji milyarderinin gönderisinin LGBT topluluğunu incittiğini de ileri sürüyor. 

Diğer yandan 29 Temmuz'da 17 yaşındaki bir saldırganın Southport'ta üç çocuğu öldürmesi sonrası Birleşik Krallık'ı sarsan radikal sağcı eylemler, Elon Musk'ın da gündemine girmişti. Musk, CEO'su olduğu Twitter'da "İç savaş kaçınılmaz" ifadelerini kullandığı bir paylaşım yapmıştı. 

74 Royal Society üyesi, ağustosta akademiye mektup yazarak Musk'ın "sağcı nefreti körüklediği" gerekçesiyle üyeliğinin sonlandırılmasını istemişti. Londra yönetimi de Musk'ın paylaşımına tepki göstermişti.

Independent Türkçe, Guardian, Research Professional News