Ürdün, Netflix'in tartışmalı dizisi Mesih'in 'İslam karşıtı' olduğu gerekçesiyle kaldırılmasını istiyor

Bahsi geçen dizi sosyal medyada Arap kullanıcılar tarafından çokça eleştirilmişti (Netflix)
Bahsi geçen dizi sosyal medyada Arap kullanıcılar tarafından çokça eleştirilmişti (Netflix)
TT

Ürdün, Netflix'in tartışmalı dizisi Mesih'in 'İslam karşıtı' olduğu gerekçesiyle kaldırılmasını istiyor

Bahsi geçen dizi sosyal medyada Arap kullanıcılar tarafından çokça eleştirilmişti (Netflix)
Bahsi geçen dizi sosyal medyada Arap kullanıcılar tarafından çokça eleştirilmişti (Netflix)

Ürdün Kraliyet Film Komisyonu (Royal Film Commission of Jordan, RFJ) Netflix'ten ülkede bu hafta yayına girmesi planlanan ABD yapımı dram dizisini kaldırmasını istedi.
Mesih'in (Messiah) senaryosu yüce bir varlık tarafından dünyaya gönderildiğini iddia ederek adanmış takipçilerinden bir ordu oluşturan Mesih (Mehdi Dehbi) adlı bir adamı soruşturan CIA ajanının (Michelle Monaghan) etrafında şekilleniyor.
Komisyonun yaptığı açıklamada, "İçeriğinden haberdar olduktan sonra RFC, Netflix yönetiminden resmi olarak diziyi Ürdün'de yayınlamamasını talep etti" ifadelerine yer verildi.
Açıklamada, “Hikaye tamamen kurgusal ve karakterler de öyle, fakat RFC dizinin içeriğinin büyük ölçüde dinin kutsallığının ihlal edildiği inancına ve yorumlarına neden olacağını, dolayısıyla muhtemelen ülkedeki yasalara aykırı olacağını düşünüyor” diye belirtildi.
Açıklamada aynı zamanda, "İlkelerine, özellikle de yaratıcı özgürlüğe saygı gösterilmesi ilkesine, sıkı sıkıya bağlı kalmakla birlikte kamusal ve yetkili bir kuruluş olan RFC, Krallık'ın temel yasalarını ihlal eden mesajları göz ardı yahut tasvip edemez" ifadeleri kullanıldı.
Independent Türkçe'de yer alan habere göre, Mesih'nın bir kısmı Ürdün'de çekildi, komisyon da daha öncesinde bölümlerin senaryo özetlerini değerlendirerek çekimlere izin vermişti.
Netflix yaptığı açıklamada “Mesih kurgusal bir eserdir. Herhangi bir karaktere, figüre veya dine dayanmaz. Netflix'in tüm dizilerinde üyelerin kendileri ve aileleri için neyin doğru olduğu konusunda kendi kararlarını vermelerine yardımcı olacak özellik derecelendirmeleri ve bilgilendirmeler mevcut” dedi.
Mesih şimdiden tartışmaları üzerine topladı; 4 binden fazla kişi dizinin yasaklanması için dilekçe verdi. Dilekçe dizinin “şeytani" olduğunu ve "İslam karşıtı propaganda” içerdiğini iddia ediyor.
Dizi, Arapça konuşan Twitter kullanıcılarının adındaki “mesih” karakterinin isminin anlamına bakarak dizi senaryosundaki ana dönüm noktasını çözdüğünü iddia ettiği aralık ayında da eleştirilmişti.
İslam eskatolojisinde Mesih-i Deccal (al-Masih ad-Dajjal), Arapça “sahte mesih, yalancı ve aldatıcı” anlamına gelen Deccal'le karşılaştırılabilecek şeytani bir figür.
Mesih 1 Ocak'ta Netflix'te yayına girecek.



Cannes'da dakikalarca ayakta alkışlanmıştı: Netflix'ten rekor satın alma

Nouvelle Vague, Jean-Luc Godard'ın sinema tarihine yön veren ilk uzun metrajı Serseri Aşıklar'ın çekim sürecine odaklanıyor. (Cannes Film Festival)
Nouvelle Vague, Jean-Luc Godard'ın sinema tarihine yön veren ilk uzun metrajı Serseri Aşıklar'ın çekim sürecine odaklanıyor. (Cannes Film Festival)
TT

Cannes'da dakikalarca ayakta alkışlanmıştı: Netflix'ten rekor satın alma

Nouvelle Vague, Jean-Luc Godard'ın sinema tarihine yön veren ilk uzun metrajı Serseri Aşıklar'ın çekim sürecine odaklanıyor. (Cannes Film Festival)
Nouvelle Vague, Jean-Luc Godard'ın sinema tarihine yön veren ilk uzun metrajı Serseri Aşıklar'ın çekim sürecine odaklanıyor. (Cannes Film Festival)

Netflix, Richard Linklater'ın Fransız Yeni Dalgası'na bir aşk mektubu niteliğindeki siyah-beyaz filmi Nouvelle Vague'ın haklarını satın aldı. 

Deadline, yayın devinin özellikle 1960 yapımı sinema klasiği Serseri Aşıklar'a (Breathless) selam duran film için yaklaşık 4 milyon dolarlık rekor bir bedelle anlaşma yaptığı yazdı. Bu, Fransızca bir film için ABD'de bugüne dek ödenen en yüksek rakam olarak kayda geçti.

Sinemalarda ne kadar gösterilecek?

Bu anlaşmanın ardından akıllara, Nouvelle Vague'ın Netflix yayını öncesinde, ABD veya diğer ülkelerde daha uzun süreli bir sinema gösterimi yapıp yapmayacağı sorusu geldi. Ancak kulislerde konuşulanlara göre, en azından ABD'de film yalnızca ödül sezonu için gerekli olan klasik iki haftalık vizyon süresiyle sınırlı kalacak.

Anlaşma, Linklater'ın son projesinin Cannes Film Festivali'ndeki güçlü prömiyerinin hemen ardından geldi. Festivalde seyirciler tarafından 10 dakikadan uzun süre ayakta alkışlanan film, sinema dünyasının önemli isimlerini de duygulandırmıştı. Gösterimde bulunanlar arasında Ucuz Roman'ın (Pulp Fiction) yönetmeni Quentin Tarantino da yer aldı.

Linklater, Cannes'daki basın toplantısında, Nouvelle Vague hakkında "Bu işi yeterince uzun yaparsanız, bir noktada sinema üzerine, film yapma süreci üzerine de bir film çekebilirsiniz. İşte bu benimki" dedi.

Jean-Paul Belmondo'nun canlandırdığı ikonik Michel Poiccard ve Jean Seberg'in hayat verdiği gazetecilik öğrencisi Patricia Franchini'yi merkezine alan Serseri Aşıklar, döneminde sinema anlayışını kökünden sarsmıştı.

"Sevgi dolu bir saygı duruşu"

Linklater'ın Fransızca çektiği Nouvelle Vague'da Jean-Luc Godard'ı Guillaume Marbeck, Jean Seberg'i Zoey Deutch, Jean-Paul Belmondo'yu ise Aubry Dullin canlandırıyor.

Hollywood Reporter yazarı Jordan Mintzer, filmle ilgili değerlendirmesinde şu ifadeleri kullanıyor: 

Bu, Godard'ın ilk filmine kıyasla kesinlikle daha büyük bir bütçe ve daha kalabalık bir ekiple yapılmış, etkileyici bir yapım. Fakat ironik biçimde, filmin vermek istediği mesaj da tam olarak bu: Büyük bütçe ve dev kadrolar olmadan da sinema tarihinde iz bırakacak işler yapılabilir. Linklater, Godard'ın gençlik cesaretini ve sinema aşkını onurlandırıyor. Nouvelle Vague, tam anlamıyla Serseri Aşıklar değil belki ama onun çılgın, hızlı, kuralsız ve dönüştürücü yapım sürecine sevgi dolu bir saygı duruşu.

Independent Türkçe, Hollywood Reporter, Deadline