Kuzey Kore'de yok artık dedirten ceza

​Kuzey Koreli anne yangında çocuklarını kurtarıp liderlerin fotoğraflarını yanmaya terk etti diye hapse girebilir

Kuzey Koreliler eski liderler Kim İl-sung ve Kim Jong-il’in fotoğraflarını evlerine asmak zorunda (Daily Mail)
Kuzey Koreliler eski liderler Kim İl-sung ve Kim Jong-il’in fotoğraflarını evlerine asmak zorunda (Daily Mail)
TT

Kuzey Kore'de yok artık dedirten ceza

Kuzey Koreliler eski liderler Kim İl-sung ve Kim Jong-il’in fotoğraflarını evlerine asmak zorunda (Daily Mail)
Kuzey Koreliler eski liderler Kim İl-sung ve Kim Jong-il’in fotoğraflarını evlerine asmak zorunda (Daily Mail)

Kuzey Koreli bir anne, evinde çıkan yangında çocuklarını güvenle dışarı çıkarmasına rağmen ülke liderlerinin fotoğraflarını yanmaya terk etmesi nedeniyle hapis cezasıyla karşı karşıya kalabilir.
Güney Kore merkezli Daily NK haber sitesine göre çocuklarını yangından kurtaran annenin Kuzey Kore liderlerinin fotoğraflarını evden çıkaracak vakti olmadı.
Bu fotoğraflarını evde bırakarak tamamen yanmasına neden olan kadın hakkında Devlet Güvenlik Bakanlığı (MSS) tarafından soruşturma açıldı.
Söz konusu annenin suçlu bulunması halinde hapis cezası ile karşı karşıya kalması bekleniyor.
Kuzey Koreliler, ülkenin mevcut lideri Kim Jung’un babası ve dedesi olan Kim İl-sung ve Kim Jong-il’in fotoğraflarını evlerine asmak zorunda ve yasalara göre bu fotoğrafların korunmaması ciddi bir suç teşkil ediyor.
Vatandaşların bu meseleye önem verdiğinden emin olmak için de periyodik olarak evlere sık sık müfettişler gönderiliyor.
Ancak bu fotoğrafları evde asmanın da belirli kuralları var. Örneğin; bunlar oturma odasındaki en belirgin duvara asılmalı ve aynı duvarda başka hiçbir fotoğraf bulunmamalı.
Bir diğer kural ise bu fotoğraflar her zaman temiz tutulmalı.
Müfettişlerin fotoğraflar üzerinde toz tabakası tespit etmesi halinde, evin bireylerine para cezası verilir, üstelik para cezasının büyüklüğü de toz tabakasının kalınlığına bağlı olarak değişir.
2005 yılında, birkaç çocuk evlerinde yangın çıktığı esnada bu resimleri kurtarmaya çalışırken yanarak hayatını kaybetti.
2012 yılında ise Han Hyun Jeong (14) adlı bir kız Sinhong bölgesinde yaşanan ani selde evlerindeki bu fotoğrafları kurtarmaya çalışırken boğularak yaşamını kaybetti.



Demokrasilerin çevreciliği: Kirliliği otokrasilere ihale etmek

Phuket'te büyüyen çöp sahasında çalışanlar (Reuters)
Phuket'te büyüyen çöp sahasında çalışanlar (Reuters)
TT

Demokrasilerin çevreciliği: Kirliliği otokrasilere ihale etmek

Phuket'te büyüyen çöp sahasında çalışanlar (Reuters)
Phuket'te büyüyen çöp sahasında çalışanlar (Reuters)

Demokratik ülkeler genellikle iklim liderleri olarak görülüyor ancak yeni araştırmalar çevre dostu sicillerinin kirliliği tamamen azaltmak yerine yurtdışına kaydırmaktan kaynaklanabileceğini öne sürüyor.

Çarşamba günü PLOS Climate adlı akademik dergide yayımlanan araştırmaya göre, demokrasiler tüketimlerinin çevreye verdiği zararı otokratik devletlere kıyasla daha fazla başka ülkelere aktarma eğiliminde.

"Çevre kirliliğinin ihale edilmesi", küresel çevre yükü devam ederken kendi sınırları içindeki sera gazı emisyonlarını azaltmalarına olanak tanıyor.

Yazarlar, "Demokrasilerde yerel (bölgesel) emisyon seviyeleriyle 'kirlilik dışa aktarımının' ne kadar ilişkili olduğuna dair ilk sistematik çalışmalardan birini sunuyoruz" dedi.

Ana sonuç, kirliliğin ihale edilmesinin demokrasilerde 'evde' daha düşük sera gazı emisyonlarıyla önemli ölçüde ve temelde bağlantılı olduğu.

Çalışma, çevreye etkilerin küresel ticaret yoluyla nasıl yeniden dağıtıldığını araştırmak için sera gazı verileri, ticaret kayıtları ve demokrasi puanlarını kullanarak 1990'dan 2015'e kadar 161 ülkeyi analiz etti. Bulgular, demokratik ülkelerin sadece diğerlerinden daha fazla kirliliği dışarıya ihale etmekle kalmadığını, aynı zamanda bunun yurt içinde daha düşük kişi başına düşen emisyonlarla güçlü bir şekilde bağlantılı olduğunu gösteriyor.

sdfrg
Sierra Leone (AP)

Sera gazı emisyonları, daha az demokratik olan muadillerine kıyasla daha fazla kirliliği dışarıya aktaran demokrasilerde kişi başına ortalama 1 metrik ton daha düşüktü.

Kirliliğin yurtdışına aktarılması, ülkelerin kirletici malları kendileri üretmeyi bırakıp bunun yerine ithal ederek çevreye zararı üretici ülkelere kaydırması anlamına geliyor. Bu durum küresel ticarette, özellikle de daha zengin demokrasilerle daha zayıf çevre düzenlemelerine sahip düşük gelirli ülkeler arasında yaygın.

Araştırmacılar, Japonya ve Almanya gibi ülkelerin yurt içinde emisyonlarını azaltırken, yurtdışında, özellikle Çin gibi ülkelerden yaptıkları ithalat yoluyla, etkin bir şekilde sorumlu oldukları emisyonları nasıl artırdıklarını belgeleyen daha önceki BM raporlarına atıfta bulundu.

Önceki çalışmalar, demokrasilerin daha fazla kamusal hesap verebilirlik ve daha güçlü düzenlemeler nedeniyle çevresel ölçütlerde daha iyi performans gösterdiğini öne sürüyordu. Yeni analiz, bu ölçütlerin gerçekten neyi yakaladığı hakkında soruları gündeme getiriyor. Daha temiz iç hava ve azaltılmış yerel emisyonlar daha iyi kamu talebini ve politikasını yansıtıyor olabilir ancak aynı zamanda kirliliğin ticaret yoluyla küresel olarak yeniden dağılımını da yansıtıyor olabilir.

Yazarlar yaptığı basın açıklamasında "Bu durum, çevreyi koruma açısından demokrasilerin otokrasilere karşı ahlaki üstünlük iddialarını sorgulatıyor" dedi.

Bulgular, özellikle daha varlıklı demokrasiler Küresel Plastik Anlaşması ve COP29 gibi uluslararası iklim anlaşmalarını müzakere ederken, çevresel adalet ve sorumlulukla ilgili artan tartışmaların ortasında geldi. Bu forumlarda genellikle ulusal hedefler vurgulanırken, tüketimin küresel etkileri göz ardı ediliyor.

Bu makale, zengin ulusların yaşam tarzlarının gerçek çevresel maliyetini olduğundan düşük gösterebilen bölgesel temelli iklim hesabına meydan okuyan ve giderek artan bir araştırma grubuna katkıda bulunuyor.

Yazarlar, özellikle yüksek gelirli demokrasilerin çevre politikalarını sadece kendi sınırları içindeki emisyonları değil, aynı zamanda yurtdışındaki tüketimlerinin tüm etkilerini de hesaba katacak şekilde yeniden yönlendirmeleri gerektiğini savunuyor.

Independent Türkçe