Suudi Arabistan ile Katar arasındaki görüşmeler Doha'nın 'ciddiyet eksikliği' nedeniyle başarısızlıkla sonuçlandı

Körfez Zirvesi, geçtiğimiz Aralık ayında Riyad’da gerçekleştirilmişti (AFP)
Körfez Zirvesi, geçtiğimiz Aralık ayında Riyad’da gerçekleştirilmişti (AFP)
TT

Suudi Arabistan ile Katar arasındaki görüşmeler Doha'nın 'ciddiyet eksikliği' nedeniyle başarısızlıkla sonuçlandı

Körfez Zirvesi, geçtiğimiz Aralık ayında Riyad’da gerçekleştirilmişti (AFP)
Körfez Zirvesi, geçtiğimiz Aralık ayında Riyad’da gerçekleştirilmişti (AFP)

Suudi Arabistan ve Katar arasındaki anlaşmazlığı çözmeye yönelik müzakerelerin durması, Doha üzerindeki siyasi boykotun ve yürürlükte olan ticari ambargonun devam ettirilmesine ve İran’a yönelik Arap-Körfez ortak çabalarının kesintiye uğramasına neden oldu. Bir Körfez kaynağından nakledildiğine göre süreçte Katar’ın ciddi olmadığı belirtildi.
Reuters’ın aktardığına göre Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn ve Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) üyesi olmayan Mısır, terörizmi desteklediğini belirttiği Katar’la diplomatik ve ticari bağlarını Haziran 2017'de kesmişti. Ekim ayında başlayan müzakereler, ilişkileri iyileştirmeye yönelik ilk umut ışığıydı.
Körfez’deki dört Batılı diplomat ve Katar’ın görüşlerini yakından takip eden iki kaynak, Doha’nın görüşmelerdeki önceliğinin vatandaşlarının diğer ülkelere gidebilme serbestisini geri kazanmak, hava sahasını söz konusu ülkelere uçuşlara açmak ve tek kara kapısı olan Suudi Arabistan sınırını açmak olduğunu aktardı.
Diplomatlardan üçüne göre Riyad, özellikle çeşitli bölgesel çatışmalarda düşman tarafını destekleyen Doha’nın dış politikasında köklü bir değişiklik yapmasını istedi.
Reuters’ın duruma dair değerlendirme talebine taraflardan yanıt gelmedi.
Bölgedeki gelişmeleri yakından takip eden iki Körfez kaynağı, Katar’ı boykot eden diğer ülkeleri temsil eden Suudi Arabistan’ın geçen aralık ayında Riyad’da düzenlenen ve Katar Emiri’nin katılmadığı Körfez Zirvesi’nden sonra Doha ile görüşmeleri sonlandırdığını ifade etti.
Kaynaklardan biri, Katar tarafının “ciddi olmadığına” işaret etti. Suudi Arabistan siyasi kanallarına yakın olan kaynak da Riyad’ın müzakerelerin başarılı olacağını umduğunu ancak şu an “görüşmelerde başa dönüldüğünü” kaydetti.
Boykot uygulayan dört ülke, 2017 yılında Katar’a 13 maddelik bir liste sunmuştu. Söz konusu listede, medyanın araçsallaştırılmasını durdurma, Türk üssünü kapatma, Müslüman Kardeşler’e sağlanan desteği sonlandırma ve İran’la ilişkilerin seviyesini düşürme gibi maddeler yer almıştı.
Körfezli bir diplomat Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada Riyad’ın “Başından beri krizi sonlandırmaya açık olması ve bu tutumunun müzakerelerin son turuna katılmayı teşvik etmiş” olduğuna dikkat çekildi. Kaynak söz konusu tutuma rağmen “Katarlı müzakerecilerin akıllarının havada olması, krizin esas sebeplerini ele alan çözüme yönelik çabalarda ciddi görünmemelerinin ve bunun yerine müzakereleri uzatmaya çalışmalarının” görüşmelerin durdurulmasına neden olduğunı kaydetti.
Riyad, krizin sona erdirilmesinin ancak “bölgedeki tüm ülkeleri kapsayan bir görüş” üzerinde anlaşarak gerçekleşeceğine inandığını vurgulayarak çözüm noktalarına, özellikle de Arap Dörtlüsü’nün ulusal güvenliğini tehdit eden noktalara yönelik vizyonuna bağlı olduğunu duyurdu. Riyad ayrıca Doha’nın müzakere masasına geri dönmeden önce “müzakereler sırasında Dohalı müzakerecilere hakim olan ciddiyetsizliğin bir kenara bırakılmasının” gerekliliğini kaydetti.



Suudi Arabistan, yabancılar için güncellenmiş mülk sahipliği sistemini onayladı

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman dün Cidde'de düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (SPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman dün Cidde'de düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (SPA)
TT

Suudi Arabistan, yabancılar için güncellenmiş mülk sahipliği sistemini onayladı

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman dün Cidde'de düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (SPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman dün Cidde'de düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (SPA)

Suudi Arabistan Bakanlar Kurulu dün Cidde'de Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın başkanlık ettiği toplantıda, yabancılar için 2026 yılı başında yürürlüğe girecek olan güncellenmiş mülk sahipliği sistemini onayladı.

Suudi Arabistan Belediye, Köy İşleri ve İskân Bakanı Macid el-Hakil, Bakanlar Kurulu’nun bu sistemi şu anda onaylamasının, sektörü geliştirmeyi ve doğrudan yabancı yatırımı teşvik etmeyi amaçlayan gayrimenkul mevzuatının bir uzantısı olduğunu; yatırımcıları ve gayrimenkul geliştirme şirketlerini Suudi pazarına çekerek arzın artırılmasına katkıda bulunacağını açıkladı.

Hakil, güncellenen sistemin, piyasa kontrolünü ve gayrimenkul dengesini sağlamak için belirli prosedürlere uyumu sağlayan mekanizmaların varlığının yanı sıra tüm ekonomik ve yatırım yönlerini dikkate alarak Suudi vatandaşlarının çıkarlarını göz önünde bulundurduğunu vurguladı.

Hakil, Suudi olmayanların gayrimenkul sahibi olmasına başta Riyad ve Cidde şehirleri olmak üzere belirli coğrafi bölgelerde izin verileceğini ve Mekke ve Medine'de bunun için özel şartlar olduğunu ifade etti.

yu7
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman’ın dün Cidde'de başkanlık ettiği Bakanlar Kurulu toplantısından (SPA)

Güncellenen sisteme göre, Suudi olmayanların gayrimenkul sahibi olabileceği veya gayrimenkul üzerinde diğer ayni hakları edinebileceği coğrafi alanı önermek Gayrimenkul Genel Otoritesi’nin sorumluluğunda.

Kurum, Ocak 2026'da yürürlüğe girecek olan güncellenmiş sistemin idari düzenlemelerini Resmî Gazete'de yayınlandığı tarihten itibaren 180 gün içinde ‘İstilaa’ platformunda yayınlayacak.

Yönetmelik, Suudi olmayanların gayrimenkul üzerinde ayni hak edinme prosedürlerini, sistemin hükümlerinin uygulanmasına ilişkin gereklilikleri ve tüm ekonomik ve sosyal yönleri dikkate alarak uygulamanın ayrıntılarını belirleyecek.

Sistemin, Körfez vatandaşlarının Körfez İşbirliği Konseyi’ne (KİK) üye ülkelerde konut ve yatırım amacıyla gayrimenkul sahibi olmalarını düzenleyen imtiyazlı ikamet sistemi hükümleri veya Suudi olmayanlara gayrimenkul sahibi olma ve gayrimenkul üzerinde diğer ayni hakları edinme imtiyazı tanıyan diğer ilgili kanunlarla uyum içinde olması dikkat çekiyor.