'Değerli Konut' düzenlemesi yürürlükte

'Değerli Konut' düzenlemesi yürürlükte
TT

'Değerli Konut' düzenlemesi yürürlükte

'Değerli Konut' düzenlemesi yürürlükte

Değerli Konut Vergisi ile İmar Kanunu'nda önemli değişiklikler içeren yasa Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlandı.
Değerli Konut Vergisi ile İmar Kanunu'nda önemli değişiklikler içeren yasa Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlandı. Buna göre; Gecekondu Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un yürürlüğe girdiği tarihten önce eski Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca oluşturulan alanlar ile söz konusu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra belediye sınırları içinde veya dışında Gecekondu Kanunu'na göre Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından oluşturulan veya oluşturulacak alanlardaki uygulamalarda TOKİ yetkili olacak.
Belediyelerce Gecekondu Kanunu'na göre oluşturulan veya oluşturulacak alanlardaki uygulamalarda ise ilgili belediye yetkili olacak. Belediyeler bu hak, yetki ve görevlerini yetkili organları eliyle kullanacak. Büyükşehirlerde bu kanunun tatbikatı, büyükşehir belediyelerinin koordinatörlüğünde ilçe belediyelerince yapılacak.
TOKİ tarafından satış ve kira sözleşmesine konu edilen taşınmazlar hariç olmak üzere, mülkiyetinde bulunan arsa ve arazilerin, gerçek veya tüzel kişilerce işgali halinde TOKİ ecrimisil istemeye, ecrimisilin tahsiline ve taşınmazın tahliyesine ilişkin işlemleri uygulamaya veya Milli Emlak Genel Müdürlüğü eliyle uygulatmaya yetkili olacak.
Arsa Üretimi ve Değerlendirilmesi Hakkında Kanun kapsamında alınacak ecrimisiller ve taşınmazın tahliyesiyle ilgili tahsil edilen tutarların yüzde 50'si genel bütçeye gelir kaydedilecek ve yüzde 50'si tahsilatı takip eden ayın sonuna kadar Toplu Konut İdaresi Başkanlığına aktarılacak.
Kesinleşen planların kopyaları Çevre ve Şehircilik Bakanlığına elektronik ortamda gönderilecek ve ilgili idaresi tarafından elektronik arşiv ortamına yüklenecek. Böylelikle Bakanlığın taşra birimlerinin Mekansal Veri Arşiv Sistemi (MVAS) benzeri bir yapıya doküman yükleme yükü azaltılacak.
Planlar, plan değişiklikler ve plan revizyonları e-plan otomasyon sistemi üzerinden "plan işlem numarası" alacak ve planların sayısal verileri bu ortamda toplanacak. Böylelikle plan verilerinin erişilebilirliğinin artırılması, kontrollü ve doğru şekilde izleme ve arşivleme işlemlerinin yapılması planlanıyor.
Onaylanan imar planlarının hak sahipleri ve kamuoyunca haberdar olunması için ilgili muhtarlıklarda planın askıya çıkarıldığına dair ilan ile değişikliğin yapıldığı alanda da tabela ile bilgilendirme yapılacak. Kentsel tasarım projeleri, uygulama imar planlarıyla birlikte hazırlanabilecek.
Bina yükseklikleri
İmar planlarının ve imar uygulamalarının sürüncemede kalmaması, mülkiyet haklarının kısıtlanmaması ve idari işlemlerin istikrarının sağlanması amacıyla kesinleşmiş planlara ve parselasyon planlarına karşı kesinleşme tarihinden itibaren 5 yıl içinde dava açılabilecek. İmar planlarında bina yükseklikleri serbest olarak belirlenemeyecek.
Sanayi alanları, ibadethane alanları ve tarımsal amaçlı silo yapıları hariç olmak üzere meri imar planlarında serbest (Yençok) olarak belirlenmiş yükseklikler, emsal değerde değişiklik yapılmaksızın çevredeki mevcut teşekküller ve siluet dikkate alınarak, imar planı değişiklikleri/revizyonları yapılmak suretiyle ilgili idare meclis kararı ile belirlenebilecek. Bu şekilde ilgili idare tarafından belirlenmeyen yükseklikler, maliyetleri döner sermaye işletmesi gelirlerinden karşılanmak üzere Bakanlıkça belirlenecek. Oluşacak maliyetlerin yüzde 100 fazlası ilgili idareden tahsil edilecek.
Büyükşehir belediyesi sınırlarının il sınırı olması nedeniyle mahalleye dönüşen ve nüfusu 5 binin altında kalan yerlerin, kırsal yerleşim özelliğinin devam edip etmediğine büyükşehir belediye meclisince karar verilecek. Büyükşehirlerde il özel idareleri kaldırıldığından ve büyükşehirlerde yer alan köyler mahalleye, muhtarlar da artık mahalle muhtarlarına dönüştüğünden ve bu alanlar ilçe belediyelerinin hizmet alanına girmesi nedeniyle, il özel idaresi ve muhtarların görevleri ilçe belediyelerince yürütülecek.
İmar uygulamalarının mahkeme kararıyla iptal edilmesi durumunda davaya konu parselin hak sahiplerine muvafakati alınmak kaydıyla uygulama sahası içinde idarece uygun bir yer tahsis edilecek. Hak sahibine, anlaşma olmaması halinde davacı hak sahibinin kök parseldeki yeri dikkate alınarak, uygulamadaki düzenleme ortaklık payı kesintisi düşüldükten sonraki taşınmazın rayiç bedeli üzerinden değeri ödenecek.
Köylerdeki konutlara valilik onay verecek
Köylerde ve mezralarda yapılacak konut ve yapıların projeleri valilik tarafından onaylanacak, ardından muhtarlığa bildirilecek. Projeye aykırı yapılar, muhtarlık tarafından valiliğe iletilecek. Kırsal yerleşik alanı ve civarı sınırları, belediye sınırı il sınırı olan yerlerde ilçe belediye meclisinin teklifi üzerine büyükşehir belediye meclisi kararıyla, diğer yerlerde ise il genel meclisi kararıyla belirlenecek.
Onaylı üst kademe planlarda aksine hüküm bulunmadığı hallerde köy yerleşik alan sınırları içinde taşkın, heyelan ve kaya düşmesi gibi afet riski olan, sıhhi ve jeolojik açıdan üzerinde yapı yapılmasında mahzur bulunan alanlar ile köyün ana yolları ve genişlikleri, halihazır harita veya kadastro paftaları üzerinde belediye sınırı il sınırı olan yerlerde ilgili ilçe belediye meclisi kararı ile diğer yerlerde ise il genel meclisi kararıyla belirlenecek.
Kırsal yerleşik alanı ve civarı sınırlarının tespitinde ve bu alanlarda ruhsata tabi olmadan yapılabilecek yapılara ilişkin ilgili kurum veya kuruluşlarca yapılan etüt, proje, proje uygunluk görüşü için resim, harç, ücret, döner sermaye ücreti ve herhangi bir ad altında bedel alınmayacak. İleri tasarım yöntemleri ve teknolojileri gerektiren özellik arz eden binaların projeleri, Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca çıkarılan yönetmelik çerçevesinde yeterli uzmanlığı haiz mühendislerin gözetiminde yapılacak.
Ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı olarak başladığı gerekçesiyle inşaatı durdurulan yapının imar mevzuatına aykırı olduğuna dair bilgi, tapu kayıtlarının beyanlar hanesine kaydedilmek üzere ilgili idaresince tapu dairesine en geç 7 gün içinde yazılı olarak bildirilecek. Aykırılığın giderildiğine yönelik ilgili idaresince tapu dairesine bildirim yapılmadan, beyanlar hanesindeki kayıt kaldırılamayacak.
Muhtara bırakılan yapının durdurulduğuna ilişkin tebligatın bir nüshası da Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne gönderilecek.
Yapı tatil tutanağının düzenlendiği tarihten itibaren 1 ay içinde yapı sahibi tarafından yapının ruhsata uygun hale getirilmediğinin veya ruhsat alınmadığının ilgili idaresince tespit edilmesine rağmen 2 ay içinde hakkında yıkım kararı alınmayan yapılar ile hakkında yıkım kararı alınmış olmasına rağmen 6 ay içinde ilgili idaresince yıkılmayan yapılar, yıkım maliyetleri döner sermaye işletmesi gelirlerinden karşılanmak üzere Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca yıkılabilecek veya yıktırılabilecek. Yıkım maliyetleri yüzde 100 fazlasıyla, ilgili idaresinden tahsil edilecek.
Bu şekilde tahsil edilememesi halinde il özel idarelerine ve Belediyelere Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi Hakkında Kanun gereğince aktarılan paylarından kesilerek tahsil olunacak. Tahsil olunan tutarlar, Bakanlığın döner sermaye işletmesi hesabına gelir olarak kaydedilecek. Mükellefiyetleri yerine getirmeyen veya ilgili maddelere aykırı davranan yapının gözetmenlerine de ceza getirildi. Ruhsata tabi tarım ve hayvancılık maksatlı yapılardaki aykırılıklar için verilecek olan idari para cezası, 1000 liradan az olmamak üzere uygulanacak.
Ruhsat alınmaksızın veya ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere veya imar mevzuatına aykırı olarak yapılan yapının sahibi, yapı müteahhidi veya aykırılığı altı iş günü içinde idareye bildirmeyen ilgili fenni mesul hakkında yapının mülkiyet durumuna, bulunduğu alanın özelliğine, durumuna, niteliğine ve sınıfına, yerleşmeye ve çevreye etkisine, can ve mal emniyetini tehdit edip etmediğine ve aykırılığın büyüklüğüne göre verilecek para cezası 500 liradan en az 1000 liraya çıkarılıyor. Köy ve mezralarda ruhsat aranmayan yapılar için de aynı ceza miktarı geçerli olacak.
Bakanlıkça belirlenen yapı sınıflarına ve gruplarına göre yapının inşaat alanı üzerinden hesaplanmak üzere, mevzuata aykırılığın her bir metrekaresi için verilen idari para cezasına, mevzuata aykırılığa konu alanın arsa payına isabet eden arsa alanı ile emlak vergisine esas arsa ve arazi asgari metrekare birim değerinin çarpımı ile bulunan bedel kadar idari para cezası ayrıca ilave edilecek.
Bina yüksekliğini artıran imar planı değişiklikleri yapılamayacak
Plan değişiklikleri, plan ana kararlarını, sürekliliğini, bütünlüğünü sosyal ve teknik altyapı dengesini bozmayacak şekilde ve teknik gerekçeleri sağlamak şartıyla yerleşmenin özelliğine uygun olarak yapılacak. Plan değişikliği tekliflerinde ihtiyaç analizini içeren sosyal ve teknik altyapı etki değerlendirme raporu hazırlanarak planı onaylayacak idareye sunulacak. Parsel bazında; nüfusu, yapı yoğunluğunu, kat adedini, bina yüksekliğini artıran imar planı değişiklikleri yapılamayacak.
Bin metrekareden az olmamak kaydıyla oluşan adalarda; ada bazında nüfusu, yapı yoğunluğunu, kat adedini, bina yüksekliğini artıran veya fonksiyon değişikliği getiren plan değişikliklerinde ihtiyaç duyulan kültürel tesis, sosyal ve teknik altyapı kullanımları, adanın merkezine en fazla 500 metre yarı çaplı alanda karşılanmak zorunda olacak. Taşınmaz maliklerinin tamamının talebi üzerine ada bazında yapılacak imar planı değişikliği sonucunda değerinde artış olan arsanın artan değerinin tamamı değer artış payı olarak alınacak.
İmar planı değişikliği ile taşınmazda meydana gelecek değer artışının tespiti Sermaye Piyasası Kanunu'na göre, yetkilendirilmiş en az iki lisanslı gayrimenkul değerleme kuruluşu tarafından plan değişikliği açıklama raporunda belirtilen mer'i plan koşullarındaki değer tespiti ile değişiklik sonrası değer tespiti yapılmak suretiyle belirlenen ortalama yeni değerden az olmamak üzere, idarece oluşturulan kıymet takdir komisyonu tarafından belirlenecek.
Değer artış payı, en geç taşınmazın ilk satışında veya ruhsat aşamasında taşınmaz maliklerince ödenecek. Kıymet takdir komisyonunca belirlenen değer artış payı, ödeme tarihinde her takvim yılı için, bir önceki yıla ilişkin olarak tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında takvim yılı başından geçerli olmak üzere artırılarak uygulanacak.
Taşınmazın değer artışına tabi olduğu, tapu kütüğüne şerh edilecek. Emsal, inşaat alanı, yapı yüksekliği ve kullanım amacı değiştirilmemek kaydıyla yapılacak ruhsat tadilatları hariç, değer artış payı ödenmeden yapı ruhsatı düzenlenemeyecek.
Yatırılan tutarların, büyükşehir belediyesinin olduğu illerde yüzde 25'i büyükşehir belediyesinin ilgili hesabına, yüzde 25'i ilgili ilçe belediyesinin ilgili hesabına, yüzde 25'i Bakanlığın Dönüşüm Projeleri Özel Hesabına; büyükşehir belediyesi olmayan illerde ise yüzde 40'ı imar planı değişikliğini onaylayan idarede açılacak ilgili hesaba, yüzde 30'u Bakanlığın Dönüşüm Projeleri Özel Hesabı'na aktarılacak.
Bakanlıkça onaylanan imar planı değişikliğinden kaynaklanan değer artışının yüzde 75'i Bakanlığın Dönüşüm Projeleri Özel Hesabı'na, kalan değer artış payının; büyükşehir belediyesinin olduğu illerde yüzde 15'i büyükşehir belediyesinin ilgili hesabına, yüzde 10'u ilgili ilçe belediyesinin hesabına; büyükşehir belediyesi olmayan yerlerde ise Bakanlık payının dışındaki kalan değer artış payının tamamı plan değişikliğinin yapıldığı yerdeki ilgili idarenin açılacak ilgili hesabına 5 iş günü içinde aktarılacak.
Büyükşehir belediyesinin olduğu illerde kalan değer artış payının yüzde 25'i, büyükşehir belediyesi olmayan illerde kalan değer artış payının yüzde 30'u ile Bakanlıkça onaylanan imar planı değişikliğinden kaynaklanan değer artışında imar planı değişikliğinin diğer genel bütçeli idareler tarafından onaylanması durumunda değer artış payının tamamı genel bütçeye gelir olarak kaydedilecek.
Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun kapsamındaki alanlarda, kamu yatırımları ile kamu mülkiyetindeki alanlarda, mazbut ve mülhak vakıflara ait alanlarda yapılacak plan veya plan değişiklikleri ile imar planlarında serbest (Yençok) olarak belirlenmiş yükseklikler, planların hazırlanması ve yürürlüğe konulmasındaki esaslara ilişkin düzenlemeye göre yapılacak plan değişikliklerinde uygulanmayacak.
İmar Kanunu'na eklenen geçici maddeyle, planlarda yer alan serbest olarak belirlenmiş yükseklikler, 1 Temmuz 2021'e kadar değiştirilecek. İlgili idaresince gerekli düzenleme yapılmadığı takdirde ise değişiklik yapılmadan yapı ruhsatı düzenlenemeyecek.
Islahı mümkün yapılara güçlendirme
Hasar görmüş olmakla birlikte ıslahının mümkün olduğu tespit edilen yapılarda, ilave inşaat alanı ihdas edilmemek şartıyla, Kat Mülkiyeti Kanunu'na göre güçlendirme kararı alınarak güçlendirme yapılabilecek. Bu yapılarda güçlendirme izni, bu kanunda ve ilgili diğer mevzuatta öngörülen şartlara ve kısıtlamalara tabi olmaksızın, güçlendirme projesine istinaden ilgili idaresince verilecek. Güçlendirilecek yapının üzerinde bulunduğu taşınmazın mülkiyetinin belediyeye veya Hazineye ait olması durumunda, taşınmaz satın alınmadıkça güçlendirme yapılamayacak. Güçlendirilecek yapının üçüncü kişilere ait taşınmazlara tecavüzlü olması durumunda güçlendirme için taşınmazına tecavüzlü üçüncü şahısların muvafakati aranacak. Yapılacak güçlendirme iş ve işlemleri Yapı Denetimi Hakkında Kanun kapsamında yapı denetim kuruluşlarının denetimine tabi olacak.
Yapı denetim kuruluşlarından bu madde kapsamındaki denetim görevini yerine getirmedikleri tespit edilenlere idari ve cezai müeyyideler uygulanacak. Güçlendirme izni verilen yapıların herhangi bir sebeple yıkılmaları halinde, bu alanlarda yeniden yapılacak yapılar için yürürlükteki plan ve mevzuat hükümleri uygulanacak. Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamındaki yapılara söz konusu hükümler uygulanmayacak. Gecekondu Kanunu'nda yapılan değişiklikle gecekondu alanlarında TOKİ ile belediyeler arasındaki yetki çakışmasının giderilecek.
Değerli Konut Vergisi'ne düzenleme
Değeri 5 milyon liraya kadar olan mesken nitelikli taşınmazlar "Değerli Konut Vergisi"ne tabi olmayacak. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü tarafından değer belirleme uygulamasına son verilecek, Emlak Vergisi Kanunu'na göre belirlenen bina vergi değeri esas alınacak.TOKİ Başkanlığının sahip olduğu mesken nitelikli taşınmazların, tek meskeni olanların ve birden fazla değerli konut kapsamına giren taşınmazı olanların en düşük değerli taşınmazı değerli konut vergisinden muaf olacak.
Değeri 5 milyon ila 7,5 milyon lira arasında olan konutlarda, 5 milyon lirayı aşan kısım için binde 3; değeri 7,5 milyon ila 10 milyon lira arasında olan konutlarda, 7,5 milyon lira için 7 bin 500 lira, aşan kısım için binde 6; değeri 10 milyon liradan fazla olan konutlarda 10 milyon lirası için 22 bin 500 lira, fazlası için ise binde 10 oranında vergilendirme yapılacak. Paylı mülkiyette ve el birliği mülkiyette matrahın hesabında mesken nitelikli taşınmazın toplam değeri esas alınacak.
Değerli konut vergisine ilişkin mükellefiyet 2020'nin başından itibaren geçerli olacak. 2020'ye ilişkin 2020'de verilmesi gereken beyanname verilmeyecek, vergi tahakkuk ettirilmeyecek. Cumhurbaşkanı, bu hükümde yer alan süreleri 1 yıla kadar uzatmaya yetkili olacak.
Değerli konut vergisine ilişkin mükellefiyet 2021'in başından itibaren başlayacak. Değerli konut vergisinin uygulanmasında Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un yürürlüğe girmesinden önce Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünce belirlenen değerler dikkate alınmayacak.
Kanun yürürlüğe girmeden önce yıkım kararı alınan ancak ilgili yerel idarelerce yıkımı gerçekleştirilmeyen binalar, kanun yürürlüğe girdikten sonra Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca yıkılacak.
Kıyılarda da Millet Bahçeleri yapılabilecek
Kanun ile Kıyı Kanunu'nda yapılan değişikliğe göre, kıyının kumluk veya çakıllık olduğu alanlarda denize girme, güneşlenme, amatör su sporları gibi faaliyetlerin gerçekleştirilmesine yönelik rekreatif amaçlı iskele yapılamayacak. Ancak kıyının kayalık karakter gösterdiği ya da kıyının kumluk veya çakıllık olmasına rağmen niteliği gereği su alanından başka türlü faydalanmanın mümkün olmadığı zorunlu hallerde genişliği üç metreyi geçmeyen ve platform niteliği taşımayan rekreatif amaçlı iskeleler kurulabilecek. Buna ilişkin usul ve esaslar Turizmi Teşvik Kanunu kapsamındaki alanlarda Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından müştereken, diğer alanlarda ise Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca belirlenecek. Kıyılarda imar planı kararıyla millet bahçeleri oluşturulabilecek.
Bitlis Ahlat'ta, kanunda sınır ve koordinatları gösterilen, Kıyı Kanunu'na tabi bölgede, imar planı kararıyla resmi kurum alanları yapılabilecek. Belediye sınırları içinde olanlar dahil köy statüsünü koruyan, köy yerleşme alanlarının sahil şeridinde kalan ve yapıldığı tarihteki mevzuatına uygun olarak 11 Temmuz 1992 tarihinden önce yapılmış yapılar mevcut haliyle korunacak. Bu yapılar, kat mülkiyeti tesis edilmemek ve herhangi bir müktesep hak teşkil etmemek ve mevcut kontur ve gabari aşılmamak kaydıyla yöreye uygun cephe değişikliği ve onarımıyla can ve mal güvenliği için güçlendirme yapılarak kullanılabilecek. Bu nitelikteki köy yerleşme alanlarının sahil şeridinde kalan kısımlarında yeni yapı yapılamayacak.
İdari müeyyideler ve para cezalarına düzenleme
Yapı Denetimi Hakkında Kanun'da yapılan değişikliklere göre, yapı denetim kuruluşlarına ödenecek hizmet bedeli, endüstri bölgeleri, teknoloji geliştirme bölgeleri, organize sanayi bölgeleri, serbest bölgeler ve sanayi siteleri onaylı sınırı içerisinde yer alan tüm yapılar için yüzde 30'u geçmemek üzere indirimli uygulanacak. Kanunla, mevzuata uymayanlara yönelik idari müeyyideler ve idari para cezaları da yeniden düzenlendi. Buna göre Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca, mevzuata uygun hareket etmeyen yapı denetim şirketlerine, İl Yapı Denetim Komisyonunun teklifi üzerine 1 yıl yeni iş almaktan men cezası verilebilecek.
Yapı denetim kuruluşunda ortak veya görevliyken başkaca mesleki ve inşaat işleriyle ilgili ticari faaliyette bulunan veya laboratuvarlarda ortak olan ya da görev alan yapı denetimi kuruluşunun ortakları, denetçi mimar ve mühendisleri ile diğer teknik elemanlarına 10 bin lira idari para cezası verilecek. Yeni iş almaktan men cezası alan yapı denetim kuruluşunun ortakları ceza süresince, faaliyete son verme cezası alan yapı denetim kuruluşunun ortakları ise üç yıl süreyle herhangi bir yapı denetim veya laboratuvar kuruluşunda teknik bir görev alamayacak, başka bir yapı denetim veya laboratuvar kuruluşunun ortağı olamayacak.
Yapı denetim kuruluşlarına üç ayrı teknik inceleme raporu kapsamında üç idari müeyyide uygulanmasına sebebiyet vererek kayıtları tutulan denetçi mimar ve denetçi mühendisler ile diğer teknik personel, Merkez Yapı Denetim Komisyonunun kararı ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığının onayıyla üç yıl herhangi bir yapı denetim veya laboratuvar kuruluşunda teknik bir görev alamayacak, başka bir yapı denetim veya laboratuvar kuruluşunun ortaklığını yapamayacak.
Laboratuvarlara uygulanan para cezası 19 bin liraya çıkarılacak
Laboratuvar kuruluşuna kalite sistemine ilişkin şartlar bakımından tespit edilen aykırılıklar için uyarma cezası verilecek. Alet ve cihaz kalibrasyonları zamanında yaptırmayan, taze betondan numune alınması, şantiye mahallinde saklanması, laboratuvarda kürlenmesi, deneylerinin yapılması ve raporlanması, izlenmesi ve denetlenmesi süreçlerinde ilgili standartlara ve mevzuata uymayan, karot numunesi alınması sırasında laboratuvar denetçisi hazır bulunmayan, laboratuvarın deney kapsam listesinde bulunmayan deney raporlarında Çevre ve Şehircilik Bakanlığının logosunu kullanan, numune kayıt ve rapor defterinde aralarda boş satır bırakan, numuneleri kayıt defterine kaydetmeyen, laboratuvar kuruluşunun faaliyet gösterdiği il dışındaki illerden kendi numune toplama istasyonunun bulunduğu il veya iller hariç olmak üzere faaliyet gösterdiği il dışından taze beton numunesi alan ve laboratuvar kuruluşunda görev yapan idari veya teknik personel veya laboratuvar adres değişikliğini zamanında bildirmeyen laboratuvarlara uygulanan idari para cezası 10 binden 19 bin 30 liraya çıkarılıyor. Laboratuvar kuruluşuna söz konusu nedenlerle son üç yıl içinde üç ayrı idari para cezası verilmesi halinde, Bakanlıkça bir yıl yeni iş almaktan men cezası verilecek.
Yeni iş almaktan men cezası alan laboratuvar ortakları ceza süresince, faaliyete son verme cezası alan laboratuvarın ortakları ise üç yıl süreyle herhangi bir yapı denetim veya laboratuvar kuruluşunda teknik bir görev alamayacak ve başka bir yapı denetim veya laboratuvar kuruluşunun ortağı olamayacak. Laboratuvar kuruluşunun, idarelere veya şahıslara verdiği deney raporlarının gerçeği yansıtmayan sonuçlar ihtiva ettiğinin tespit edilmesi halinde izin belgesinin iptaline veya laboratuvar kuruluşuna üç ayrı değerlendirme raporu kapsamında üç idari para cezası uygulanmasına sebebiyet vererek kayıtları tutulan denetçi mühendisler ile teknik personel üç yıl süreyle herhangi bir yapı denetim veya laboratuvar kuruluşunda teknik bir görev alamayacak, başka bir yapı denetim veya laboratuvar kuruluşunun ortağı olamayacak.
Görevini yerine getirmediği tespit edilen mimar ve mühendisler hakkında meslek odaları, kendi mevzuatı uyarınca cezai işlem yaparak neticesini Bakanlığa bildirecek. Bakanlıkça yapı denetim kuruluşları ve laboratuvarlara izin belgesi için alınan teminat bedeli haczedilemeyecek ve üzerine ihtiyati tedbir konulamayacak. Kanun'a göre, Yapı Denetimi Hakkında Kanun'un ceza hükümlerinde değişiklik yapılacak. Değişiklik kapsamında, şantiye şeflerine de görevlerini yerine getirmemeleri halinde yaptırım uygulanacak.
Kanun hükümlerinin uygulanması sırasında, yapı denetim kuruluşunun icrai veya ihmali davranışla yeni iş almaktan men cezası uygulanmasını gerektiren fiiller nedeniyle; görevini kötüye kullanan ortakları, yöneticileri, mimar ve mühendisleri, yapı müteahhidi, şantiye şefi, proje müellifi gerçek kişiler ile laboratuvar görevlileri, 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacak. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, laboratuvarların denetimini de yapacak. Bakanlıkça hazırlanan yönetmelikte, yapı denetim kuruluşu ve laboratuvar kuruluşu sayısı, yapı denetim izin belgesinin geçici olarak geri alınmasına ilişkin şartlar yer alacak.
Kanun, idari müeyyidelere ilişkin geçiş hükümleri de getiriyor. Buna göre, maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce düzenlemeye aykırı olarak işlenmiş fiiller nedeniyle uygulanması gereken ancak henüz tesis edilmemiş idari müeyyidelerde lehe olan hükümler uygulanacak.
Yüksek fen kurulu başkanlığı
Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu'na eklenen maddeyle, yapım ve yapım ile ilgili danışmanlık hizmet işlerine ilişkin sözleşme uyuşmazlıklarında karşılaşılan ihtilafların çözümü için ilgili idarenin talebiyle anlaşmazlıkları incelemek üzere Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bünyesinde yer alan Yüksek Fen Kurulu görevli ve yetkili olacak. Yüksek Fen Kurulu Başkanlığı; sözleşmede bulunmayan veya fiyatı belirli olmayan işlerin fiyatının tespiti, ihale dokümanını oluşturan belgeler arasındaki uyumsuzluk, iş programı ihtilafları, fiyat farkı ödenmesi ve hesaplanması, sürenin uzatılması ve ödenek aktarılması, geçici ve kesin kabul işlemleri, gecikme halinde uygulanacak cezalar, yaptırılabilecek ilave işler ve iş eksilişlerinde sözleşme anlaşmazlıklarını inceleyecek.
Yüklenici veya idareler, sözleşmenin uygulanmasından kaynaklanan anlaşmazlıklar nedeniyle yargılama veya Sayıştay incelemesine konu edilmemiş olmak şartıyla anlaşmazlığın çözümü için Yüksek Fen Kuruluna başvurabilecek. Yüklenici itirazları, sözleşmeyi düzenleyen idarelere, kesin kabul aşaması tamamlanıncaya kadar yazılı olarak yapılacak. İtirazlar, ilgili idareler tarafından en geç 30 gün içinde Yüksek Fen Kuruluna gönderilecek. Kurul, itirazları en geç 60 gün içinde karara bağlayacak.
Lisanslı harita ve kadastro mühendisleri, Lisanslı Harita Kadastro Mühendisleri ve Büroları Hakkında Kanun kapsamındaki faaliyetlerini yürüttükleri süre içerisinde, serbest harita ve kadastro mühendislik ve müşavirlik faaliyeti yürütemeyecek, harita ve kadastro mühendislik müşavirlik hizmetlerini yerine getiren şirketlere ortak olamayacak. Lisansın iptali şartları arasına, lisanslı mühendisin 65 yaşını doldurmuş olması şartı da eklenecek. Lisanslı mühendislik faaliyetini sürdürenler hakkında bu madde, yayımı tarihinden 2 yıl sonra uygulanacak.
İskanda aile kabul edilecekler
Çevre ve Şehircilik Bakanlığının, Türk soyundan ve Türk kültürüne bağlı olan göçmen ailelerin kalıcı olarak iskan edilinceye kadar beslenme ve barınma gibi temel ihtiyaçlarına yönelik görevleri İçişleri Bakanlığınca yürütülecek. İskanda aile kabul edileceklerle ilgili de değişiklik yapıldı. Mevcut düzenlemede, "anasız ve babasız kardeş çocuklar birlikte ve eşit hisselerle, bir aile olarak iskan edilirken" değişiklikle, "anasız ve babasız bekar kardeş çocuklar birlikte ve eşit hisselerle; bekar kardeşi olmayan ya da tek kalan çocuklar başlı başına" bir aile olarak iskan edilmesi öngörülüyor.
Yapılacak yapılara ilişkin ruhsat ve izinler, Belediye Gelirleri Kanunu'na göre alınan bina inşaat harcı ve imarla ilgili harçlardan muaf olacak. Bu yapılara ilişkin belediyece ve il özel idaresince verilen hizmetlerden ücret alınmayacak.

 


Küba'da kriz: En önemli sektörlerden biri "neredeyse yok oldu"

Şeker sektörünü de vuran yakıt kıtlığı nedeniyle Küba'da uzun kuyruklar oluşuyor (Reuters)
Şeker sektörünü de vuran yakıt kıtlığı nedeniyle Küba'da uzun kuyruklar oluşuyor (Reuters)
TT

Küba'da kriz: En önemli sektörlerden biri "neredeyse yok oldu"

Şeker sektörünü de vuran yakıt kıtlığı nedeniyle Küba'da uzun kuyruklar oluşuyor (Reuters)
Şeker sektörünü de vuran yakıt kıtlığı nedeniyle Küba'da uzun kuyruklar oluşuyor (Reuters)

Küba'daki ekonomik kriz, ülke ticaretinde önemli yere sahip şeker sektörünü çökmenin eşiğine getirdi.

Birleşik Krallık'ın kamu yayıncısı BBC'nin haberinde, yüksek enflasyon, temel ürünlerde kıtlık ve onlarca yıldır süren ABD ambargosu nedeniyle "özellikle şeker ticaretinde durumun iç karartıcı hale geldiği" belirtildi. 

Resmi rakamlara göre geçen yıl Küba'nın ham şeker üretimi 350 bin ton oldu. Bu, ülke tarihindeki en düşük seviye. 2019'daysa söz konusu rakam 1,3 milyon tondu. 

Başkent Havana'daki düşünce kuruluşu Küba Ekonomisi Çalışmaları Merkezi'nden Juan Triana, "Bu bir felaket. Artık Küba'da şeker endüstrisi diye bir şey neredeyse kalmadı" dedi. 

"Küba'nın 19. yüzyılın ortalarında ürettiği miktarda şeker üretiyoruz" diyen Triana, söz konusu gerilemenin ülke ekonomisini ayakta tutan rom ihracatını da vurduğuna dikkat çekti. Bu içki büyük oranda şeker kamışının damıtılmasıyla elde ediliyor.

BBC'nin analizinde, şeker sektöründeki sorunlarda eski ABD Başkanı Donald Trump'ın Havana hükümetine yaptırımları ağırlaştırarak izlediği "maksimum baskı" politikasının önemli rol oynadığı belirtildi. ABD Başkanı Joe Biden'ın da seçim vaatlerine rağmen bu politikada ciddi bir değişikliğe gitmediği aktarıldı. 

Diğer yandan Havana hükümetinin şeker endüstrisine gerekli önemi göstermediğine de işaret edildi. Yönetimin ağırlıklı olarak turizmi desteklediği, bu nedenle devlet yardımlarının sadece yüzde 3'ünün şeker sektörüne yapıldığı belirtildi. 

Şeker kamışı işçilerinden Miguel Guzman, "Yeterli sayıda kamyon yok ve yakıt sıkıntısı nedeniyle bazen günlerce iş yapamıyoruz" dedi.

Devlete ait şeker şirketi Azcuba'nın iletişim direktörü Dionis Pérez de ülkedeki fabrikaların çoğunun kapandığını söyledi.

Havana yönetimi, 1 Mart itibarıyla benzin fiyatına 5 kat zam yapmıştı. Son dönemde gıda, ilaç ve yakıt kıtlığının yanı sıra elektrik kesintileriyle boğuşan ülkede martta hükümet karşıtı protestolar düzenlenmişti. 

ABD'nin Küba'ya yönelik ambargoları ilk kez 1960'da başlatıldı ve ilerleyen yıllarda kapsamı daha da genişletildi. 

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun (BMGK) 2 Kasım 2023'teki oturumunda, ambargonun kaldırılmasını talep eden karar tasarısı, 1 çekimser ve 2 "hayır" oyuna karşı 187 oyla kabul edilmişti. ABD ve İsrail "hayır" oyu verirken Ukrayna çekimser oy kullanmıştı.

Öte yandan ABD'nin Küba'ya yönelik ambargosunu kaldırmasına dair karar tasarısı 2012'den bu yana her yıl BMGK'da kabul ediliyor. Fakat bağlayıcılığı bulunmayan BMGK kararı sadece tavsiye niteliği taşıyor ve uluslararası toplumun tutumunu gösteriyor.

Independent Türkçe, BBC, Reuters


Milyarderlerin "Filistin eylemlerine müdahale" baskısı ifşa oldu

Filistin destekçisi eylemciler, gösterilerde Columbia Üniversitesi'ndeki Hamilton Hall binasını işgal etmişti (Reuters)
Filistin destekçisi eylemciler, gösterilerde Columbia Üniversitesi'ndeki Hamilton Hall binasını işgal etmişti (Reuters)
TT

Milyarderlerin "Filistin eylemlerine müdahale" baskısı ifşa oldu

Filistin destekçisi eylemciler, gösterilerde Columbia Üniversitesi'ndeki Hamilton Hall binasını işgal etmişti (Reuters)
Filistin destekçisi eylemciler, gösterilerde Columbia Üniversitesi'ndeki Hamilton Hall binasını işgal etmişti (Reuters)

İş insanlarının Columbia Üniversitesi'ndeki Filistin eylemlerine polis müdahalesi için New York Belediye Başkanı Eric Adams'a baskı yaptığı ortaya çıktı.

Amerikan gazetesi Washington Post (WP), gıda şirketi Kind'in kurucusu Daniel Lubetzky, risk fonu Third Point'in kurucusu Daniel Loeb, Warner Music Group'un sahibi Len Blavatnik ve gayrimenkul yatırımcısı Joseph Sitt'in, Adams'la 26 Nisan'da Zoom'dan görüştüğünü yazdı.

Görüşmenin, New York Polis Teşkilatı'ndan (NYPD) ekiplerin Columbia Üniversitesi'ne girdiği 18 Nisan'dan yaklaşık bir hafta sonra yapıldığına dikkat çekildi. 

Polis, üniversitenin talebi üzerine eylemcilere müdahale etmiş, en az 100 kişiyi gözaltına almıştı. Adams da polis müdahalesini savunarak, eylemlerin "dış etkilerin güdümünde" örgütlendiğini ve radikalleşmenin önüne geçilmesi gerektiğini iddia etmişti.

Haberde, Zoom görüşmesine katılan iş insanlarından Lubetzky'nin, 2025'te yapılacak belediye başkanlığı seçimlerinde Adams'ın yürüteceği kampanyaya maddi destek sağlanması çağrısı yaptığı belirtildi.

Gazete, Blavatnik'in nisanda 2 bin 100 dolar bağış yaptığını yazdı. WP, diğer bağışçıların kimliklerinin tespit edilemediğini aktardı.

Zoom görüşmesinde ayrıca Columbia Rektörü Minouche Shafik'le iletişime geçilmesi ve kampüse polisin girmesine müsaade etmesinin sağlanması istendi.

Ayrıca iş insanlarının Adams'tan, protestoların bastırılması ve eylemcilerin sorgulanması için NYPD'nin özel dedektiflerle çalışmasına izin vermesini istediği öne sürüldü. Haberde, Adams'ın bu seçeneğe sıcak yanaştığı savunuldu. 

Adams'ın yardımcısı Fabien Levy, WP'ye açıklamasında iddialara doğrudan yanıt vermezken, polisin kampüse üniversite yönetiminden gelen talep üzerine iki kez girdiğini söyledi. 

NYPD ekipleri, 30 Nisan'da tekrar Columbia kampüsüne girmiş, birçok akademisyen ve öğrenciyi gözaltına almıştı. Gazete, Shafik'in talebi üzerine polislerin halen kampüste olduğunu aktardı. 

İkinci polis müdahalesinin ardından yaptığı açıklamada Adams, "Barışçıl protestolar Yahudi düşmanı gösterilere döndüğü için harekete geçtik" demişti.

Milyarderlerin WhatsApp grubu

WP, Zoom görüşmesine katılan kişilerin yanı sıra aralarında Starbucks'ın eski CEO'su Howard Schultz, Dell CEO'su Michael Dell ve eski ABD Başkanı Donald Trump'ın damadı Jared Kushner'ın kardeşi Joshua Kushner'ın yer aldığı isimlerin bir WhatsApp grubu kurduğunu aktardı.  

Kimliğinin paylaşılmamasını isteyen kaynaklar, "İsrail'de mevcut durum" adlı sohbet grubunun Gazze savaşının başladığı 7 Ekim'den kısa süre sonra kurulduğunu söyledi. 

WhatsApp'taki yazışmaların, Amerikalı gayrimenkul yatırımcısı Barry Sternlicht'in bir çalışanı tarafından başlatıldığı, iş insanının gruba doğrudan üye olmadığı ifade edildi. 

Gazete, çalışanın 12 Ekim'de gruba attığı mesajla misyonu şu şekilde belirlediğini aktardı:  

İsrail savaşı cephede kazanmak için mücadele ederken, sohbet grubunun üyeleri Hamas karşıtı bir bilgilendirme kampanyasını finanse ederek, ABD kamuoyunu kendi tarafına çekip savaşın kazanılmasına destek sağlayacak.

Amerikan haber sitesi Semafor, kasımdaki haberinde Sternlicht'in 50 milyon dolarlık bir Hamas karşıtı medya kampanyası başlattığını öne sürmüştü. WP, kampanyaya WhatsApp grubundaki bazı kişilerin de katıldığını iddia etti.

WP, ayrıca gruptaki bazı isimlerin, İsrail Savaş Kabinesi Üyesi Benny Gantz, eski İsrail Başbakanı Naftali Bennet ve İsrail'in ABD Büyükelçisi Michael Herzog'la görüştüğünü aktardı.  

Eski Starbucks CEO'su Schultz'un, 16 Ekim'de gruba attığı mesajda Bennet'in özellikle görüşmeden memnun kaldığını yazdığı belirtildi.

Haberde, sohbet grubunun mayıs başında kapatıldığı aktarıldı.

Independent Türkçe, Washington Post, Semafor


Ünlü milyarderin biriktirdiği gizli hisse sonunda açığa çıktı

Warren Buffett 2018'de Omaha'da düzenlenen bir etkinlikte konuşuyor. Buffett'in gizemli hissesinin 1882'den beri hizmet veren sigorta acentesi Chubb olduğu ortaya çıktı (AP)
Warren Buffett 2018'de Omaha'da düzenlenen bir etkinlikte konuşuyor. Buffett'in gizemli hissesinin 1882'den beri hizmet veren sigorta acentesi Chubb olduğu ortaya çıktı (AP)
TT

Ünlü milyarderin biriktirdiği gizli hisse sonunda açığa çıktı

Warren Buffett 2018'de Omaha'da düzenlenen bir etkinlikte konuşuyor. Buffett'in gizemli hissesinin 1882'den beri hizmet veren sigorta acentesi Chubb olduğu ortaya çıktı (AP)
Warren Buffett 2018'de Omaha'da düzenlenen bir etkinlikte konuşuyor. Buffett'in gizemli hissesinin 1882'den beri hizmet veren sigorta acentesi Chubb olduğu ortaya çıktı (AP)

Warren Buffett'in gizli hisse seçimi nihayet ortaya çıktı: Sigorta şirketi Chubb.

Buffett'in holdingi Berkshire Hathaway, Zürih merkezli sigorta şirketinden toplamda 6,7 milyar dolara tekabül eden yaklaşık 26 milyon hisse satın aldığını yeni bir düzenleyici başvuruda bildirdi.

Donald Trump ve Titanik'le çalışmış olan Chubb'ın hisseleri bu haberin ardından yüzde 8'den fazla artış gösterdi. Perşembe günü akşam 8'e doğru Chubb'ın hisse fiyatı 264 dolar seviyesindeydi.

Berkshire'a bir ya da daha fazla holdingin yatırımlarını gizli tutmak için iki çeyrek boyunca gizlilik yetkisi verilmişti ve bu yatırımlar holdingin mayıs başlarında Omaha'da yapılan yıllık toplantısında gündeme getirilmedi. 

Berkshire Hathaway, genellikle yatırımları için gizlilik talep etmiyor. Holding en son 2020'de Chevron ve Verizon'a yatırım yaptığında benzer bir talepte bulunmuştu.

CNBC'ye göre Chubb hisseleri, mart sonu itibarıyla Berkshire Hathaway'in en büyük 9. yatırımı oldu.

Chubb 1882'den bu yana faaliyet gösteriyor. Hatta batan Titanik'teki kargo ve yolcu bagajlarının bir kısmını şirketlerinden biri sigortalamıştı. Bugün ise 54 ülkede hizmet veriyor.

 110 yıl önce bugün, Titanik bir buzdağına çarptı. Üç saatten kısa bir süre sonra da battı. Şirketlerimiz geminin ödeme sigortasına katılmış (hasar kayıtlarından biri burada gösteriliyor) ayrıca bazı kargo ve yolcu bagajlarını da sigortalamıştı.

Martta sigorta şirketi, E. Jean Carroll tarafından açılan hakaret davasında Trump'ın yaklaşık 92 milyon dolarlık temyiz kefaletini üstlenmeyi kabul etmesiyle manşetlere çıkmıştı.

Berkshire sigorta sektörüne yabancı değil. Birkaç konut ve hayat sigortası şirketiyle birlikte Geico, General Re reasüransta hisseleri bulunuyor. Holding, 2022'de Alleghany'yi 11,6 milyar dolara satın almıştı. 

Chubb'da hisse satın alma hamlesi, Berkshire'ın finans sektörüne yaptığı son yatırımlarla aynı doğrultuda. Berkshire son birkaç ay içinde Ally Financial, American Express ve Bank of America'ya yatırım yapmıştı.

Ayrıca şubatta 10 milyon Apple hissesini satmak da dahil tüketici ürünleri alanından da yatırımlarını çekmişti. Bu satışa rağmen Apple hâlâ Berkshire'ın en büyük yatırımı olmaya devam ediyor. Ayrıca 2023'ün 4. çeyreğinde 80 milyon HP hissesi satarak teknoloji devindeki varlıklarını yüzde 78 oranında azaltmıştı. 

Independent Türkçe


El-Falih: Suudi Arabistan ve İngiltere dünyada 20'den fazla ekonomiye liderlik ediyor

Suudi Arabistan Yatırım Bakanı Mühendis Halid el-Falih (Şarku’l Avsat)
Suudi Arabistan Yatırım Bakanı Mühendis Halid el-Falih (Şarku’l Avsat)
TT

El-Falih: Suudi Arabistan ve İngiltere dünyada 20'den fazla ekonomiye liderlik ediyor

Suudi Arabistan Yatırım Bakanı Mühendis Halid el-Falih (Şarku’l Avsat)
Suudi Arabistan Yatırım Bakanı Mühendis Halid el-Falih (Şarku’l Avsat)

Suudi Arabistan Yatırım Bakanı Mühendis Halid el-Falih, ülkesinin ve İngiltere’nin dünyada 20'den fazla ekonomiye liderlik ettiğini belirtti. El-Falih, Vizyon 2030’un ekonomik çeşitlendirme ve yeniliğe giden yolu yönlendirdiğini, yatırımları 3,3 trilyon riyalin (880 milyar dolar) üzerinde artırmayı hedeflediğini ve yerel pazarı dünyanın en büyük 10 pazarından biri haline getirmeye çalıştığını söyledi.

El-Falih, bugün (Salı) Riyad'da düzenlenen Great Futures Initiative Konferansı’ndaki bir oturumda, bu etkinliğin düzenlenmesinin harika bir başlangıç olduğunu belirtti. El-Falih, “Bu etkinlik, İngiliz katılımcılara Suudi Arabistan'daki yatırım olanaklarını keşfetme fırsatı sunuyor” dedi.

Suudi Arabistan Yatırım Bakanı, artık pek çok şirketin gelecek vaat eden yatırımlar için Suudi Arabistan'ı bir kuluçka merkezi olarak seçtiğini ve bu yatırımların yüzde 52'sinin Birleşik Krallık'tan geldiğini belirtti.

El-Falih, bu konferansın tek bir etkinlik olmadığını, yıl boyunca sürecek bir kampanya olduğunu ve iş toplantıları, ticaret misyonları, seminerler ve çalıştaylar düzenleneceğini açıkladı.

Hazırlanan planın 17 sektörü kapsayan 60 girişimi içerdiğini belirten el-Falih, “Bazı kilometre taşları belirledik. Vizyon 2030 ulusumuzu çeşitliliğe ve yeniliğe yönlendiriyor. Suudi Arabistan’daki tüm sektörlerde büyük bir potansiyel var. Yani fırsat çok büyük” ifadelerini kullandı.

İngiltere’nin dünyanın en büyük ikinci hizmet ihracatçısı olduğuna dikkat çeken el-Falih, “Sağlık, eğitim, kültür, spor, eğlence ve finansal sigorta dahil olmak üzere bu hizmetlere bakıyoruz. Bu hizmet sektöründe büyük bir potansiyel olduğuna inanıyorum” şeklinde konuştu.

‘Tüm sektörlerde çeşitli girişimler olduğunu’ ifade eden el-Falih, “Odak noktamız kültür, spor, dijital ve finansal hizmetler ve ticaret” dedi.

İngiltere Yatırım Bakanı

Aynı oturumda konuşan İngiltere Yatırım Bakanı Dominic Johnson, İngiliz şirketlerinin yüzde 70'inin etkinliğe katıldığını açıkladı. Johnson, Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman bin Abdulaziz tarafından yönetilen Vizyon 2030’daki büyük ve dinamik gelişmeye işaret etti.

Johnson, Suudi Arabistan ekonomisinin 2017'den bugüne muazzam bir büyüme oranı yakalayarak yüzde 68 oranında büyüdüğünü ve 2030'a kadar olan bir sonraki aşamada daha fazla büyüme beklediğini belirtti.

Johnson, “İngiltere’nin Vizyon 2030'un her iki ülkeye de fayda sağlayacak şekilde hayata geçirilmesinde büyük bir rol oynayabileceğine inanıyorum. Bu da bizi gelecek nesiller için bu ilişkiyi derinleştirecek doğru yola sokacaktır” ifadelerini kullandı.

Johnson sözlerini şöyle sürdürdü: “Suudi Arabistan’da gerçekleşen spor ve kültür etkinliklerinin hacmine baktığımda nefesim kesiliyor. Suudi Arabistan'da düzenlenen Formula 1’den tutun e-sporlara ve Formula E ye kadar hepsi heyecan verici.”

Ülkesinin mali ve hukuki hizmetler alanında büyük bir deneyime sahip olduğunu belirten Johnson, şu anda iş birliği yapılabilecek üç alana odaklanma tavsiyesinde bulundu. Bunlardan ilkinin, teknoloji ve yapay zekâ olduğunu söyleyen Johnson, İngiltere’nin bu alanda öncü bir rol oynadığını açıkladı. Johnson ayrıca, Suudi Arabistan’ın da yapay zekâ teknolojisinde de geniş bir deneyime sahip olduğunu dile getirdi.

İkinci olarak eğitim sektörüne değinen Johnson, Suudi Arabistan'da 10 İngiliz okulu olması gerektiğini söyledi. Johnson, “İngiliz eğitim sistemi her zaman güçlü olmuştur” dedi.

Johnson, üçüncü alanın sağlık hizmetleri olduğunu belirterek, aşı üreticisi AstraZeneca aracılığıyla İngiliz biyoteknoloji ve biyobiliminin gücünü vurguladı.


Enerji depolamada "tavuk yağı" dönemi başladı

Tavuklardan elde edilen yağ, elektrotlara dönüştürüldü (Unsplash)
Tavuklardan elde edilen yağ, elektrotlara dönüştürüldü (Unsplash)
TT

Enerji depolamada "tavuk yağı" dönemi başladı

Tavuklardan elde edilen yağ, elektrotlara dönüştürüldü (Unsplash)
Tavuklardan elde edilen yağ, elektrotlara dönüştürüldü (Unsplash)

Bilim insanları tavuk yağından enerji depolama yöntemi geliştirdi. 

Yenilenebilir enerji kullanımına yönelik çalışma ve talepler artarken, üretilen fazladan enerjiyi depolayacak cihazlara da gittikçe daha fazla ihtiyaç duyuluyor. 

Grafen gibi iletkenliği yüksek ve bolca bulunan karbon bazlı malzemeler son yıllarda bu çabalarda önemli bir yer ediniyor. Fakat bu malzemeyi üretmenin pahalılığı ve yol açtığı sera gazları nedeniyle bilim dünyası farklı yollar arıyor.

Daha hesaplı ve basit bir yöntemle karbon bazlı bir depolama aracı üretmeye çalışan araştırmacılar tavuk yağından faydalandı. ACS Applied Materials & Interfaces adlı hakemli dergide yayımlanan makalede bildirildiği üzere bu yağı, büyük miktarlarda enerji depolayan süperkapasitörlerde kullanılacak elektrotlara dönüştüren bir yöntem geliştirildi. 

Ekip, tavuktan çıkardıkları yağı pürmüz kullanarak eritti. Daha sonra bu yağ, gaz lambalarına benzer şekilde bir fitil yakma yöntemiyle yakıldı. Ardından bilim insanları, alevin üzerine asılı duran şişenin dibindeki isi topladı. 

Karbon bazlı nanoparçacıklar içerdiği tespit edilen bu is, yeni yöntemdeki elektrotların temelini oluşturuyor. 

Parçacıklar, asimetrik bir süperkapasitörde test edildiğinde yüksek kapasite ve dayanıklılığa sahip olduklarını gösterdi. Karbon bazlı parçacıkları tiyoüre çözeltisine batıran araştırmacılar, bekledikleri gibi elektrotların daha iyi performans sergilediğini kaydetti. 

Araştırmacılar yöntemin kolay olmasının, ticari amaçlı depolama araçları açısından bir avantaj sunacağını düşünüyor. Tavuk yağı gibi gıda atıklarından yararlanılarak daha temiz enerji depolama yöntemlerinin önü açılabilir. 

Independent Türkçe, TechXplore, Tech Explorist, ACS Applied Materials & Interfaces


Türkiye'nin güneş enerjisi atılımı Avrupa basınında: "Hedef ABD pazarı"

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Türkiye'nin güneş enerjisi atılımı Avrupa basınında: "Hedef ABD pazarı"

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Güneş enerjisi endüstrisiyle ilgili gelişmeleri takip eden Almanya merkezli Pv magazine dergisi, Türkiye'nin bu sektördeki faaliyetlerini mercek altına aldı.

Yazıda, Türkiye'de yılın ilk iki ayında yıllık 1,1 gigawatlık yeni üretim kapasitesi oluşturulduğuna dikkat çekilerek "Türkiye'de güneş enerjisi için çok önemli bir dönem" ifadelerine yer verildi. 

Dergi, Avrupa'nın en büyük güneş enerjisi santralinin, Konya'nın Karapınar ilçesindeki Kalyon Karapınar Güneş Enerjisi Santrali olduğunu da hatırlattı. Santralde halihazırda 2 gigavatlık enerji üretildiği fakat modül ve panel sayısının artırılmasıyla bunun 10 yıl içinde yıllık 10 gigavata çıkabileceği belirtildi.

Yazıda, İstanbul'da 4-6 Nisan'da düzenlenen SolarEx fuarına, güneş enerjisi modülleri üreten 80 ila 90 Türk firmasının katıldığına işaret edildi. 

Haberde, Türkiye'nin özellikle Çinli güneş paneli üreticileriyle ithalatta dampingi önlemek için sıkı adımlar attığı belirtildi. 

İhracatçı firmanın malını dış piyasada, iç piyasada sattığından daha düşük fiyatla satmasına damping adı veriliyor.  

Ticaret Bakanlığı, 1 Nisan 2017'de uygulamaya koyduğu anti-damping politikasını sürdürüyor. Buna göre Çin merkezli 16 güneş paneli üreticisinin Türkiye’ye yaptığı ihracata metrekare başına 20 dolar, diğer üreticilerin ihracatlarınaysa 25 dolar anti-damping vergisi uygulanıyor. 

Yazıda, Türkiye Yeşil Fonu'yla yerli güneş enerjisi paneli üreticilerine finansman sağlanacağına da dikkat çekildi. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, yeşil enerjiye yatırımın artırılması amacıyla, Dünya Bankası'yla 155 milyon dolarlık kredi için anlaşıldığını geçen yıl kasımda duyurmuştu. 

Pv magazine, Türk firmaların özellikle ABD pazarına girmek istediğine de işaret etti. Kalyon Holding'ten bir sözcü, dergiye şunları söyledi: 

Türkiye pazarının kapasitesinin, genişlememize paralel şekilde artacağına inanıyoruz. Önümüzdeki 10 yıl içinde Türk yatırımcıların yeterli finansal kapasiteye sahip olacağını düşünüyoruz. Ana pazarımızı ABD'de kurmayı planlıyoruz.

Diğer yandan Ankara merkezli Elin Enerji firmasının, ABD'nin Teksas eyaletindeki bir tesiste güneş enerjisi modülü üretimine nisanda başladığına dikkat çekildi. 

Ayrıca Kayseri merkezli Energate Solar şirketinin de ABD'de geçen yıl ekimden beri panel üretimi yaptığı aktarıldı.

Independent Türkçe


Avrupa faiz indiriminde Amerika'nın önünde

Avrupa Merkez Bankası Forumunda Bailey, Lagarde, Powell ve Ueda (bankanın resmi web sitesi)
Avrupa Merkez Bankası Forumunda Bailey, Lagarde, Powell ve Ueda (bankanın resmi web sitesi)
TT

Avrupa faiz indiriminde Amerika'nın önünde

Avrupa Merkez Bankası Forumunda Bailey, Lagarde, Powell ve Ueda (bankanın resmi web sitesi)
Avrupa Merkez Bankası Forumunda Bailey, Lagarde, Powell ve Ueda (bankanın resmi web sitesi)

ABD Merkez Bankası'nın faiz indirimine ne zaman başlayacağı ve enflasyondaki yeniden yükseliş nedeniyle 2024'te indirim yapıp yapmayacağı konusundaki beklentiler büyük ölçüde değişiyor. Görünüşe göre Avrupa ABD para politikasından ayrışmanın eşiğinde, tetiği çekme ve indirimi başlatma konusunda ABD'den önce davranacak.

Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve muhtemelen diğer merkez bankalarının da Haziran ayında bu yönde bir adım atacağı beklentisi nedeniyle bu ihtimal oldukça yüksek görünüyor. İsveç Merkez Bankası birkaç gün önce cesur bir hamleyle faiz oranlarını düşürerek piyasaları şaşırttı ve küresel para politikasında yeni bir aşamaya işaret etti. Avrupa'da beklenen indirim önümüzdeki ay gerçekleşirse, tek para biriminin (Euro) yaratılmasından bu yana ilk kez Frankfurt faiz oranlarını düşürme konusunda Washington'un önüne geçmiş olacak.


Çöken kripto borsası FTX'in müşterileri paralarını geri alacak

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Çöken kripto borsası FTX'in müşterileri paralarını geri alacak

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Çökmüş kripto borsası FTX, şirketin iki yıl önce batmasının ardından, müşterilerin kaybettiği tüm fonları geri alacaklarını açıkladı.

CEO John Ray III'ün varlıkların satışından 14,5 milyar ila 16,3 milyar dolar para toplanacak bir iflas planı açıklamasının ardından alacaklılara 11,2 milyar dolar ödenecek.

Bazı FTX kullanıcıları için faizi de içerecek geri ödemeler, Bitcoin'in borsanın çöküşü sırasındaki değeriyle uyumlu olacak. Kripto para biriminin fiyatı o zamandan bu yana üç kattan fazla değer kazandı, yani alacaklılar Bitcoin'in daha yüksek fiyatlarından faydalanamayacak ancak çoğu yüzde 9'luk faiz oranından yararlanacak.

Ray III, "Devlet dışı alacaklılar için iflas talep tutarlarının yüzde 100'ü artı faizin iadesini öngören bir 11. bölüm planı önerecek konumda olmaktan memnuniyet duyuyoruz" dedi.

gthnhtyn

Delaware Bölgesi'ndeki ABD İflas Mahkemesi'ne sunulan plana göre, 50 bin dolar veya daha az talepte bulunan müşteriler ve alacaklılar, taleplerinin yaklaşık yüzde 118'ini alacak. Bu da müşterilerin yaklaşık yüzde 98'ini kapsıyor.

FTX, çoğunlukla Alameda veya FTX Ventures işletmelerinin elindeki özel yatırımlardan veya dava taleplerinden oluşan bir varlık toplamından gelir elde ederek fonları geri kazanabildiğini açıkladı.

Bir zamanlar dünyanın en büyük üçüncü kripto para borsası olan FTX, mevduat sahiplerinin bir bankadan hep birlikte para çekmeye çalışmasının kripto eşdeğerini yaşadıktan sonra Kasım 2022'de iflas koruma başvurusunda bulunmuştu.

Şirket, Enron'un çöküşünden sonra ortaya çıkan karmaşayı temizlemek zorunda kalmasıyla tanınan, uzun süredir iflas davalarına bakan bir avukatı yeni CEO'su olarak atamıştı.

 

Ray hazırladığı açıklamada, "Devlet dışı alacaklılar için iflas talep tutarlarının yüzde 100'ü artı faizin iadesini öngören bir 11. bölüm planı önerecek konumda olmaktan memnuniyet duyuyoruz" dedi.

Duruşma, 25 Haziran'da iflas mahkemesinde gerçekleşecek.

Eski CEO ve kurucu Sam Bankman-Fried, kripto borsasının çöküşünü izlemedeki rolü nedeniyle martta 25 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.

Bir zamanlar "Kripto Kralı" diye bilinen Bankman-Fried, daha önce sektörün önde gelen isimlerinden biri olmuş, Kongre'de boy göstermiş ve NFL yıldızı Tom Brady ve komedyen Larry David gibi ünlülerin desteğini almıştı.

Yargıç Lewis Kaplan, hüküm verdiği sırada 32 yaşındaki ismin "işlediği korkunç suçlar için tek bir pişmanlık sözcüğü bile sarf etmediğini" söylemişti.

Ajanslardan da yararlanılmıştır

Independent Türkçe


"AstraZeneca aşısını "ticari nedenlerle" geri çekiyor"

"AstraZeneca, aşısının trombositopeni sendromuna neden olmuş olabileceğini söyledi.
"AstraZeneca, aşısının trombositopeni sendromuna neden olmuş olabileceğini söyledi.
TT

"AstraZeneca aşısını "ticari nedenlerle" geri çekiyor"

"AstraZeneca, aşısının trombositopeni sendromuna neden olmuş olabileceğini söyledi.
"AstraZeneca, aşısının trombositopeni sendromuna neden olmuş olabileceğini söyledi.

İngiliz ilaç üreticisi AstraZeneca dün (Çarşamba) salgının patlak vermesi sırasında üretilen ilk aşılardan biri olan Kovid-19 aşısı Vaxifria'nın "ticari nedenlerle" ve güncellenmiş doz fazlalığı nedeniyle geri çekildiğini duyurdu.

Bu gelişme, AstraZeneca'nın şubat ayında koronavirüs aşısının trombositopeni sendromu nedeniyle "bazı alıcılarda nadir görülen yan etkilere neden olabileceğini" kabul ettiği haberinden günler sonra meydana geldi. Bu itiraf, şirketin pandemi sırasında yapılan aşılanmanın ardından meydana gelen çok sayıda ölümle ilgili suçlamalara ve tazminat talep eden davalara verdiği yanıtın bir parçasıydı.

Aşının bu potansiyel komplikasyonları Birleşik Krallık'ta en az 81 ölümle ilişkilendirildi. Ancak üretici, aşının geri çekilmesi kararının davayla ilgili olduğu haberlerini reddetti.

Aşının geri çekilmesiyle ilgili olarak bir AstraZeneca sözcüsü AFP’ye göre şunları söyledi: “O zamandan eri varyantlar için çok sayıda (Covid-19) aşı geliştirildiği göz önüne alındığında, güncellenmiş aşıların fazlası mevcut. Bu durum, artık üretilmeyen ve tedariki duran Vaxifria'ya olan talebin azalmasına yol açtı. Şimdi bu bölümü bitirmek ve Kovid salgınına önemli bir katkıda bulunmak için ileriye dönük net bir yol belirlemek üzere organizatörler ve ortaklarımızla birlikte çalışacağız."


"Mucize malzemeden" oda sıcaklığında daha verimli Güneş pilleri üretildi

Bilim insanları, Güneş enerjisini daha verimli şekilde kullanmak için yeni yollar arıyor (Reuters)
Bilim insanları, Güneş enerjisini daha verimli şekilde kullanmak için yeni yollar arıyor (Reuters)
TT

"Mucize malzemeden" oda sıcaklığında daha verimli Güneş pilleri üretildi

Bilim insanları, Güneş enerjisini daha verimli şekilde kullanmak için yeni yollar arıyor (Reuters)
Bilim insanları, Güneş enerjisini daha verimli şekilde kullanmak için yeni yollar arıyor (Reuters)

Oda sıcaklığında perovskit filmler yapmayı başaran bilim insanları, malzemenin verimliliğini artırdı. 

Güneş pillerinin verimliliğini büyük ölçüde artıması nedeniyle "mucize malzeme" denen perovskit, silikon bazlı Güneş pilleri karşında çeşitli avantajlara sahip. Geleneksel pillerden daha az karbon ayak izi bırakan malzeme, hafif ve esnek olmasıyla öne çıkıyor. 

Öte yandan perovskit Güneş pillerini üretmek için yüksek sıcaklıklarda tavlama yapılması ve paslanmaya karşı dayanıklı hale getirme amacıyla pasivasyon gibi zorlu bir son işlem uygulanması gerekiyor. Bu da malzemenin yaygın şekilde kullanımı önünde engel teşkil ediyor. 

Joule adlı bilimsel dergide pazartesi günü yayımlanan çalışmayı yürüten ekip malzemenin kimyasal bileşimine ince ayar yaparak perovskit mürekkep geliştirdi. Bu sayede daha çok verime sahip yüksek kaliteli filmler yaptılar. 

Bu yöntem yalnızca üretim sürecini kolaylaştırmakla kalmadı, genel enerji kullanımını da düşürerek daha az karbon salımına yol açtı. Çalışmanın ortak başyazarı Ahra Yi, buluşlarını şöyle açıklıyor: 

Yöntemimiz, en çok zaman alan iki adımı (termal tavlama ve son işlem) atlamak dışında geleneksel yöntemle aynı prosedürleri izliyor.

Yeni malzemeyle perovskit Güneş pillerinin verimliliğinde de önemli bir adım atıldı. Araştırmanın diğer başyazarı Sangmin Chae, "Optimize edilmiş perovskit Güneş pilimiz, oda sıcaklığında işlenen cihazlarda yüzde 20'nin altında olan önceki sınırları aşarak yüzde 24,4'lük kayda değer bir verimlilik elde etti" diyor.

Öte yandan silikon-perovskit Güneş pillerinin verimlilik rekoru, geçen yıl yüzde 33,9'la kırılmıştı. Bu pillerin teorik verimlilik sınırı yüzde 43 olsa da bu noktaya ulaşılması beklenmiyor. 

Araştırmacılar buluşlarının çok çeşitli kullanım alanlarına sahip olduğunu belirtirken çalışmanın yazarlarından Thuc-Quyen Nguyen şöyle diyor: 

Yaklaşımımızla, gittikçe artan giyilebilir teknolojik aletler, sensör, ekran, güvenlik kamerası, Nesnelerin İnterneti cihazları gibi araçlara güç sağlayacak yüksek verimli Güneş pillerini, tasarımlarında serbestçe hareket ederek geliştirmeyi düşünebiliriz.

Independent Türkçe, Science Daily, Futurity, Joule