Milli Savunma Bakanı Akar'dan 'İdlib' açıklaması: Hazırladığımız metin iki tarafça imzalandı ve yürürlüğe girdi

Türk askeri konvoyu İdlib'e ilerliyor (DPA)
Türk askeri konvoyu İdlib'e ilerliyor (DPA)
TT

Milli Savunma Bakanı Akar'dan 'İdlib' açıklaması: Hazırladığımız metin iki tarafça imzalandı ve yürürlüğe girdi

Türk askeri konvoyu İdlib'e ilerliyor (DPA)
Türk askeri konvoyu İdlib'e ilerliyor (DPA)

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Rus askeri heyetle yapılan görüşmelere ilişkin, “Hazırladığımız metin iki tarafça biraz önce imzalandı ve yürürlüğe girdi” dedi.
Hatay'da şehit cenazesine katılan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Hatay Havalimanında açıklamalarda bulundu. Rus askeri heyeti ile yapılan görüşmelere ilişkin konuşan akar, görüşmelerde olumlu bir yaklaşım gördüklerini belirtti.
Akar, talep ve fikirlerin karşılıklı olarak ortaya konduğunu dile getirerek, “Bir yerde buluştuk. Hazırladığımız metin iki tarafça biraz önce imzalandı ve yürürlüğe girdi. Bunun ilk uygulamasını da 15 Mart'ta M4 kara yolunda ortak devriyeyle göreceğiz. Daha sonra müşterek koordinasyon merkezleri kurulacak ve bu merkezlerle beraber buradaki faaliyetler birlikte yönetilecek. Bizim bu konudaki taleplerimiz, isteklerimiz belli, açık ve net. Cumhurbaşkanımız tarafından birçok kez gündeme getirildi, ortaya kondu. Bizim burada isteğimiz, temel amacımız; bir an önce ateşkesin kalıcı hale getirilmesi. Ateşkes imzalandı fakat herkesin kafasında bir soru var. Bizim görüşümüz, ateşkesin kalıcı olması. Bu yönde bize düşen ne görev varsa biz bunların hepsini yerine getirdik, getirmeye devam ediyoruz. Muhataplarımızın aynı şekilde davranması beklediğimizi dile getirdik” şeklinde konuştu.

“İdlib'den göçün durduğuna dair çok güzel izler, emareler var”
İdlib'den yaşanan göçlere ilişkin de konuşan Bakan Akar, "İdlib'den göçün durduğuna dair çok güzel izler, emareler var. Biliyorsunuz bizim burada hem AFAD'ımız, hem Kızılayımız briket evler yapmakta. Burada geçici bir konaklama, barınma için Suriyeli kardeşlerimize imkan hazırlamaktayız. O faaliyetlerimiz devam ediyor. Bu çalışmalara bağlı olarak, biz bunları gerçekleştirdiğimizde gerçekten sadece bir askeri faaliyet değil, aynı zamanda da çok önemli bir insani faaliyeti yerine getirmiş olacağız” değerlendirmesini yaptı.



Trump, Medvedev'in açıklamalarının ardından "uygun bölgelere" iki nükleer denizaltının konuşlandırılmasını emretti

ABD Başkanı Donald Trump (AP)
ABD Başkanı Donald Trump (AP)
TT

Trump, Medvedev'in açıklamalarının ardından "uygun bölgelere" iki nükleer denizaltının konuşlandırılmasını emretti

ABD Başkanı Donald Trump (AP)
ABD Başkanı Donald Trump (AP)

ABD Başkanı Donald Trump dün yaptığı açıklamada, Rusya eski Devlet Başkanı Dmitry Medvedev'in tehditlerine yanıt olarak “uygun bölgelere” iki nükleer denizaltı gönderilmesini emrettiğini söyledi.

Trump, “Truth Social” platformunda yaptığı paylaşımda, “Bu aptalca ve kışkırtıcı açıklamaların sadece sözde kalmaması ihtimaline karşı, uygun bölgelere iki nükleer denizaltı gönderilmesini emrettim. Sözler çok önemlidir ve çoğu zaman istenmeyen sonuçlara yol açabilir. Umarım bu durum öyle olmaz” ifadelerini kullandı.

Medvedev, iki taraf arasındaki sözlü savaşın tırmanmasıyla Trump'a “Moskova'nın Sovyet döneminden kalma nükleer silahlara sahip olduğunu ve bunların son çare olarak kullanacağını unutmamasını” istemişti.

Medvedev, pazartesi günü Trump'ın “tehditlerinin” Rusya ile Ukrayna arasında değil, ülkesiyle bir savaşa doğru ittiğini söyledi. ABD başkanının Rusya'nın “İsrail ya da İran olmadığını” anlaması gerektiğini ifade etti.

ABD Başkanı şu anda Rusya'ya ikincil yaptırımlar uygulamayı değerlendiriyor. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre bu yaptırımlar, Moskova'dan petrol satın alan ülkeleri hedef alıyor ve Rusya'nın savaş çabalarının temel gelir kaynağını kurutmayı amaçlıyor.

Ocak ayında iktidara döndükten sonra Trump, Rus devlet başkanıyla müzakereye hazır olduğunu açıkladı, ona yakınlaşma girişimlerinde bulundu ve selefi Joe Biden'ın Kiev'e sağladığı büyük yardımları eleştirdi.

Ancak Putin'in Trump'un girişimlerine istediği şekilde yanıt vermemesi, özellikle de Kiev ve Washington'ın istediği ateşkesin kabul edilmemesi, ABD başkanını “hayal kırıklığına” uğrattı.