Fas’ta koronavirüsten ikinci ölüm vakası kaydedildi

​Marakeş'te Cami-ül Fena Meydanı'nda kapalı olan dükkanlar (AFP)
​Marakeş'te Cami-ül Fena Meydanı'nda kapalı olan dükkanlar (AFP)
TT

Fas’ta koronavirüsten ikinci ölüm vakası kaydedildi

​Marakeş'te Cami-ül Fena Meydanı'nda kapalı olan dükkanlar (AFP)
​Marakeş'te Cami-ül Fena Meydanı'nda kapalı olan dükkanlar (AFP)

Fas Sağlık Bakanlığı dün yaptığı açıklamada, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) dolayısıyla ikinci ölümün kaydedildiğini bildirdi. Açıklamada hayatını kaybeden 75 yaşındaki vatandaşın Salé şehrinden olduğu belirtildi.
Bakanlık tarafından yapılan açıklamada, yeni bir korona vakasının daha kaydedildiği ve bu vakanın Fas Pasteur Enstitüsü laboratuvarında doğrulandığı belirtildi. Bu kişinin Fransa'dan gelen Kazablankalı bir Fas vatandaşı olduğunun kaydedildiği açıklamada, vatandaşın sağlık durumunun iyi olduğu ve endişe edecek herhangi bir şey olmadığı ifade edildi. Ayrıca açıklamada hastanın şu anda Kazablanka'daki bir hastanede gözetim altında tutulduğu ve koronavirüse yakalanan vatandaşların sayısının 38’e yükseldiği bildirildi.
Sağlık Bakanlığı, virüsün bulaşıp bulaşmadığını tespit etmek için biyolojik analiz yapmaya yetkili olan kurumların Rabat Ulusal Sağlık Enstitüsü, Fas Pasteur Enstitüsü ve Rabat’taki 5. Muhammed Askeri Hastanesi olduğunu bildirdi.
Diğer yandan başsavcı tarafından yapılan açıklamada, Fas mahkemeleri savcılıklarına, koronavirüs ile ilgili yanlış haberler yayınlayan kimselere karşı sert önlemler alınması hususunda talimat verildi. Ayrıca başsavcı, adli polis tarafından konuyla ilgili araştırmaların yapıldığını dile getirdiği açıklamasında, bu tür haberler yayınladığından şüphelenen bazı kişiler hakkında kamu davası açıldığını vurguladı.
Fas İçişleri Bakanlığı ise bazı şehirlerin giriş ve çıkışlarının kapatılması, ulusal güvenlik ve sivil koruma faaliyetlerinin dondurulması hakkında yanlış bilgiler içeren bir bildirinin dolaşımda olduğunu belirttiği açıklamasında, İçişleri Bakanlığı genel merkezinde olağanüstü hal için acil bir toplantı yapıldığını ifade etti. Bakanlık, sosyal medya sitelerinde dolaşımda olan bildiride yer alan bilgilerin asılsız olduğunu dile getirdi.
İçişleri Bakanlığı, virüsün yayılımının önlenmesi için alınan tüm önlemlerin ve ihtiyati tedbirlerin resmi kanallardan açıklandığını belirtti. Ayrıca bakanlık, vatandaşların güvenliğini tehlikeye atacak şekilde asılsız haberler yapan ve yayınlayan kimseler hakkında kanuni işlemlerin başlatılacağını vurguladı.
Öte yandan İçişleri Bakanlığı ile Tarım, Balıkçılık, Kırsal Kalkınma, Su ve Orman Bakanlığı’nın aldığı ortak bir kararla, Fas'taki pazarlarda arzın devamlılığını sağlamak adına orta ve büyük ölçekteki ticari sebze ve meyve dükkanlarına doğrudan tedarik sağlanmasına izin verildi. Tarım ve Balıkçılık Bakanlığı dün yaptığı açıklamada, piyasalarda arzın devamlılığını sağlamak için alınan kararın yarından itibaren yürürlüğe gireceğini ve bir ay boyunca devam edeceğini belirtti.
Hava Taşımacılığı, El Sanatları ve Sosyal Ekonomi Bakanı Nadiye Fettah el-Alevi, koronavirüsün ülke  turizm sektörüne yönelik olumsuz etkilerinin azaltılması için sahada çalışan yüklenicilere destek olmak ve turizm alanındaki iş sahasının mümkün olduğunda korunması için bir tedbir paketi hazırlandığını dile getirdi. Özellikle uluslararası uçuşların askıya alınması ile birlikte turizmin, ciddi bir şekilde etkilenen ekonomik sektörlerden olduğunu ifade eden el-Alevi, b r yandan vatandaşların sağlığını korumak ve öte yandan ulusal ekonomiyi desteklemek için bir milyar dolar tutarında bir fon tahsis edileceğini söyledi.
Fas Başbakanı Saadettin el-Osmani yaptığı açıklamada, parlamento üyelerinin koronavirüs ile mücadele için oluşturulan özel fona bir aylık maaşlarını hibe ederek katkıda bulunacaklarını belirtti.
Fas Temsilciler Meclisi (TM) ve Danışmanlar Meclisi (DM) üyeleri, koronavirüs salgını ile mücadele bağlamında başlatılan ulusal seferberlik çabalarına bir aylık maaşlarını bağışlayarak destek olmaya karar verdiler. Her iki meclis tarafından yapılan ortak açıklamada, bu kararın parlamento grup başkanlarının her iki parlamento başkanıyla koordineli bir şekilde başlattıkları girişim kapsamında geldiği kaydedildi.



Lübnan Başbakanı:  İsrail ile barış görüşmelerine henüz başlamadı

Lübnan Başbakanı Nevvaf  Selam (NNA)
Lübnan Başbakanı Nevvaf  Selam (NNA)
TT

Lübnan Başbakanı:  İsrail ile barış görüşmelerine henüz başlamadı

Lübnan Başbakanı Nevvaf  Selam (NNA)
Lübnan Başbakanı Nevvaf  Selam (NNA)

Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam, Çarşamba günü yaptığı açıklamada, İsrail ve Lübnan’dan iki sivil temsilcinin katıldığı ateşkesi izleme komitesindeki görüşmelerin henüz “barış müzakeresi” aşamasına gelmediğini belirtti.

Selam, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “Ateşkesi İzleme Komitesi, saldırıların durdurulması ilanının uygulanması için bir forumdur. Henüz barış müzakeresi aşamasına gelmedik” dedi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, sivil temsilcinin gönderilmesini, “İsrail ve Lübnan arasında ekonomik iş birliğinin temeli için ilk girişim” olarak nitelendirmişti.

Selam, ekonomik görüşmelerin İsrail ile normalleşme sürecinin bir parçası olacağını ve bunun ancak bir barış anlaşmasını takip etmesi durumunda mümkün olacağını vurguladı. Ayrıca, iki ülke 2002 Arap Barış Planı’na uyarsa “normalleşmenin ardından barış geleceğini” söyledi, ancak bunun şu an için uzak bir hedef olduğunu kaydetti.

Lübnan Başbakanı, ülkesinin Ateşkesi İzleme Komitesi’nin güney Lübnan’daki Hizbullah’ın silahsızlandırılmasını denetlemesine açık olduğunu da ifade etti. Selam, “Komiteye, herhangi bir endişe veya şüphe durumunda sahada doğrulama yapmaya hazır olduğumuzu ilettik. Denetlemeye açığız” dedi.


Refah’ta tünel çatışması: 4 İsrail askeri yaralandı

İsrail'in Gazze Şehri'nin doğusunda düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseliyor (AFP)
İsrail'in Gazze Şehri'nin doğusunda düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseliyor (AFP)
TT

Refah’ta tünel çatışması: 4 İsrail askeri yaralandı

İsrail'in Gazze Şehri'nin doğusunda düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseliyor (AFP)
İsrail'in Gazze Şehri'nin doğusunda düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseliyor (AFP)

İsrail ordusu, bugün  (Çarşamba) yaptığı açıklamada, Gazze’nin güney  doğusundaki Refah’ta bir tünelden çıkan militanlarla yaşanan çatışmada dört İsrail askerinin yaralandığını duyurdu. Ordudan yapılan açıklamada, yaralılardan birinin durumunun ciddi, üçünün ise orta derecede olduğu belirtildi. Olay sırasında Golani Tugayı’na bağlı bir keşif birimine militanlar tarafından tünelden ateş açıldığı bildirildi. Yaralı askerler tedavi için tahliye edilirken, ailelerine bilgi verildi.

Yerel medyaya göre en az bir militan öldürüldü ve diğerleri için arama çalışmaları sürüyor. Çatışma, İsrail’in Gazze’nin kuzeyinde Kızılhaç aracılığıyla bir rehinenin kalıntılarını teslim almasının birkaç saat sonrasında gerçekleşti.

Gazze’deki kaynaklar, Refah’ta topçu ateşi ve silahlı çatışmaların devam ettiğini bildirerek, bölgedeki güvenlik durumunun istikrarsız olduğunu ortaya koydu.

Başbakan Binyamin Netanyahu, Hamas’ı ateşkes anlaşmasını ihlal etmekle suçlayarak, İsrail’in askerlerine yönelik herhangi bir saldırıya uygun şekilde karşılık vereceğini vurguladı. Netanyahu, “Hamas ateşkes anlaşmasını ihlal ediyor ve ordumuza yönelik terör faaliyetlerine devam ediyor. İsrail, askerlerimize yönelik herhangi bir saldırıya müsamaha göstermeyecek ve buna göre yanıt verecek” dedi.


Gazze'de kış, çocukluğumdaki mutluluğun hatırasını silip süpürdü

Deyr el-Balah'ı geçen hafta sular bastı (AP)
Deyr el-Balah'ı geçen hafta sular bastı (AP)
TT

Gazze'de kış, çocukluğumdaki mutluluğun hatırasını silip süpürdü

Deyr el-Balah'ı geçen hafta sular bastı (AP)
Deyr el-Balah'ı geçen hafta sular bastı (AP)

Çocukluğumdan beri kışı hep çok sevmişimdir. Kara bulutlar gökyüzünü kapladığında ve yağmur damlaları yere düştüğünde, ailem büyükannem ve büyükbabamın evinde toplanırdı. Dedem ateşi yakarken yanına otururdum, babaannem de çaydanlığı ateşe koyardı. Bizim için kış, bir rahatlık mevsimiydi. Hiç üşümezdik.

Gündüzleri kuzenlerimle birlikte sokaklara yayılan su birikintilerinde yalınayak koşar, yağmur bizi tepeden tırnağa ıslatırken duvarların ve ağaçların ardında gizlenerek ghommemeh (saklambaç) oynardık. Annemin hastalanmadan önce içeri girmemiz için bize bağırdığını hatırlıyorum. Geceleri büyükbabam bize 1960'lardaki seyahatlerinde geçen hikayeleri anlatırdı.

Yaşım ilerledikçe kışları arkadaşlarımla daha fazla zaman geçirmeye ve mezun olduktan sonra peşinden gitmeyi umduğumuz hedeflerimiz ve geleceğe dair hayallerimiz hakkında konuşmaya başladım. Bazen Halid, Mahmud ve ben, Muhammed Hamo'nun evinde buluşurduk, artık o bir ölü; huzur içinde yatsın. Bir ateş yakıp en sevdiğimiz içeceği, yani çayı yanan odunların üzerine koyup kağıt oynardık ya da filmler ve TV dizileri izlerdik.

Evdeyken yağmur damlalarının sesi havayı doldurduğunda veya derslerimden bunaldığımda, yağmuru izlemek ve soğuk rüzgarın tadını çıkarmak için yatak odamın balkonuna çıkardım. O balkondan günbatımını izlemek gibi bir alışkanlığım vardı. Kışın manzarayı daha da harika yapan şey, sahil boyunca dönen göçmen kuşların gökyüzünde kısa süreliğine, güzel desenler çizmesiydi.

İsrail'in Gazze'yi istilası, kışla ilgili tüm güzel duygularımı yok etti. Ailem 13 Ekim 2023'te yataklarına örtecek bir şey ya da kışlık kıyafetlerini yanına almaksızın tahliye edildi. Sonrasında birkaç battaniye satın alabildik. Her birinin bize maliyeti yaklaşık 35 dolar oldu. Küçük biraderim ve ben, tek bir battaniyenin altında örtünmek zorundaydık. Birkaç hafta sonra bir okulun arka bahçesinde uyuyorduk. Kışın rüzgarı acımasızca üzerimizden geçti. Soğuktan titreyerek uyanınca sadece hafif yağmurlar yüzünden battaniyemin sırılsıklam olduğunu gördüm. O günden beri kıştan nefret ediyorum.

Binlerce aile bizimkine benzeyen deneyimler yaşadı. Birbirine dikilmiş battaniyelerden oluşan derme çatma küçük bir çadırda 14 kişilik ailesiyle birlikte yaşayan 19 yaşındaki İsmail Abed, birkaç kez sırılsıklam halde uyandı. Aile, hava koşullarından biraz uzaklaşıp soluk almak için komşularının çadırına giderdi.

Bana "UNRWA'dan çadır alana kadar ne zaman yağmur yağsa boğuluyorduk" diyen İsmail, bu çadırı da barınağı olmayan başka bir aile grubuyla paylaşmış:

Bu yeni çadır bizi yağmurdan korudu ama rüzgarın getirdiği keskin soğuk, üzerimizi örtmeye yetecek kadar battaniyemizin olmamasıyla birleşince durum gerçekten dayanılmazdı.

Kendi çadırımızda o kadar kalabalıktık ki ısınmak için ateş yakacak yerimiz yoktu. Kışın yemek pişirmek bile daha zordu. İsrail işgali, Gazze Şeridi'ne girmesini engellediği için yemek pişirecek gazımız yoktu. Yemek pişirmek için ateş yaktığımız yerin üstü örtülü değildi, bu yüzden ne zaman yağmur yağsa ateş sönerdi.

Bir çadırda yaşamak, yiyecekleri sıçanlardan ve hamamböceklerinden saklayabileceğimiz bir buzdolabına veya başka bir güvenli yere sahip olmadığımız için her gün yiyecek alışverişine çıkmamız gerektiği anlamına geliyordu. Pazardaki un veya pirinç gibi temel yiyecekleri eve getirmek için bazen yağmurda iki saate yakın yürümek zorunda kalıyorduk.

Gazze'nin kuzeyindeki dostlarımdan Muhammed Ebu el-Mehza, kış boyunca defalarca yerinden edildi. Aralık 2023'te Muhammed'in ailesi, Gazze'nin batısındaki eş-Şati kampından zorunlu bir şekilde tahliye edilince yağmurda yürüyerek Şeyh Rıdvan mahallesine gitti.

Bana "Ben de dahil tüm ailem ertesi gün hastaydı" dedi:

İlaç o kadar az ki iyileşmemiz için 10 günden fazla süre geçmesi gerekti.

23 yaşındaki Usame Adas, eylülde ailesiyle birlikte Gazze'nin kuzeyinden güneyine tahliye edildi. Güneyde kimseyi tanımıyorlardı, bu yüzden denizden yaklaşık 20 metre uzakta bir çadır kurdular. Sahilden gelen rüzgarlar geceleri iliklere işleyen bir soğuktu, bu yüzden aile kuzeye dönebilecekleri günü bekledi.

Ateşkes ilan edildiğinde Usame evine döndü ve dört katlı binalarının tamamen yıkıldığını gördü. Ailesinin dönüşüne hazırlanmak yerine, hemen güneye yürümek zorunda kaldı ve babasından çadırı kurmak için daha iyi bir yer aramasını istedi. Aile hâlâ güvenli bir sığınağa sahip olamadan, yerinden edilmiş bir halde bekliyor. Deyr el-Balah'ın doğusundaki el-Maşala bölgesindeki yeni çadırları onları yağmurdan daha iyi koruyabilse de rüzgar boşluklardan içeri sızıyor. Usame bana "Bu kış nasıl hayatta kalacağımı bilmiyorum" dedi:

Şiddetli yağmurlar henüz başlamadı ama yine de yağmur şimdiden çadırın içine giriyor.

İlk damlanın düşmesinden beri bu mevsimin bitmesi için dua ediyorum. Kış eskiden sıcaklığın, kahkahanın ve geçici güzelliklerin mevsimiydi ancak artık Gazze'de bir korku, mücadele ve tahammül zamanı haline geldi. Kış artık bir direnç hikayesi anlatıyor: Kökünden koparılan hayatları, her şeye rağmen hayatta kalmayı ve bir gün bu mevsimin eski rahatlığını beraberinde getirip Gazze'nin çocuklarının yağmurda tekrar korkmadan yalınayak koşacağı umudunu...

Independent Türkçe