Cidde’nin 7 bölgesinde 24 saat sokağa çıkma yasağıhttps://turkish.aawsat.com/home/article/2216536/cidde%E2%80%99nin-7-b%C3%B6lgesinde-24-saat-soka%C4%9Fa-%C3%A7%C4%B1kma-yasa%C4%9F%C4%B1
Cidde’nin 7 bölgesinde 24 saat sokağa çıkma yasağı
Sokağa çıkma yasağı sonrasında Cidde’deki bir caddenin genel görünümü (EPA)
Riyad/Şarku'l Avsat
TT
TT
Cidde’nin 7 bölgesinde 24 saat sokağa çıkma yasağı
Sokağa çıkma yasağı sonrasında Cidde’deki bir caddenin genel görünümü (EPA)
Suudi Arabistan İçişleri Bakanlığı tarafından bugün yapılan açıklamada, koronavirüs (Kovid-19) salgını tedbirleri kapsamında Cidde’deki yedi bölgeye tecrit uygulama ve 24 saat sokağa çıkma yasağı ilan etme kararı alındığı bildirildi.
İçişleri Bakanlığı’ndan bir kaynak yaptığı açıklamada, ilgili birimler tarafından verilen talimatlar sonucunda Kovid-19 salgınının yayılmasına karşı bir takım yeni önlemler alındığını belirtti.
Kaynak, “Suudi vatandaşlarının sağlık ve güvenliği için şu kararlar alınmıştır:
1-Cidde’deki Kilo 14 Güney, Kilo 14 Kuzey, el-Mahcar, Galil, el-Karyat, Kilo 13 ve Betromin mahallelerinde tecrit uygulanacak 24 saat boyunca söz konusu bölgelere giriş-çıkış yasaklanmıştır.
2-Söz konusu bölgelerdeki vatandaşların, 06:00-15:00 saatleri arasında ilaç ve gıda gibi zorunlu ihtiyaçlarının karşılamak için evlerinden çıkmasına izin verilecek.
3-Sokağa çıkma yasağı boyunca yetkililer, tecrit bölgelerindeki görevlerine devam edecek” ifadelerini kullandı.
İçişleri Bakanlığı, bu önlemlerin koronavirüsün Suudi Arabistan’da yayılmasını önleyerek halk sağlığını koruma çabaları çerçevesinde alındığını açıkladı. Ayrıca herkese tecride bağlı kalınarak sorumlu davranma çağrısında bulunuldu.
Suudi Arabistan gıda güvenliğini güçlendiriyor… Tarımın GSYİH'ye katkısı 30 milyar dolar
Suudi Arabistan'daki bir tarla (SPA)
Suudi Arabistan, çöl coğrafyasının zorlukları ve su kaynaklarının kıtlığı nedeniyle ülkenin kuruluşundan bu yana benimsediği stratejik bir hedef olan gıda güvenliğini sağlama yönündeki adımlarını sürdürüyor. Sürdürülebilir kalkınmanın ivme kazanmasıyla birlikte Vizyon 2030, yerel üretimi teşvik etmeyi ve uzun vadeli tarımsal sürdürülebilirliği desteklemeyi amaçlayan kapsamlı bir ulusal strateji aracılığıyla gıda güvenliğini önceliklerinin en üstüne yerleştirerek bu eğilimi pekiştirdi.
Vizyon 2030’un 2024 yılı raporuna göre, Suudi Arabistan’ın tarım sektörü son yıllarda belirgin bir canlanma yaşadı. Tarımın gayri safi yurt içi hasılaya (GSYİH) katkısı 2023'teki 109 milyar riyale (29 milyar dolar) kıyasla 2024'te yaklaşık 114 milyar riyale (30,4 milyar dolar) yükseldi.
Bu büyüme, devletin özellikle Tarımsal Kalkınma Fonu tarafından verilen ve 2018'den 2024'e kadar yüzde 54'lük bir büyüme oranıyla 5 milyar riyale (1,33 milyar dolar) ulaşan banka kredileri başta olmak üzere sektöre yönelik devam eden desteğini yansıtıyor.
Suudi Arabistan'daki balık çiftlikleri (Vizyon 2030’un 2024 yılı raporu)
Kendi kendine yeterlilik
Söz konusu eğilim, bir dizi temel tarım ve hayvancılık ürününde kendi kendine yeterliliğin artırılmasına katkıda bulundu. Öyle ki yerel üretim şu seviyelere yükseldi:
* Meyveler: 2,95 milyon ton
* Sebzeler: 3,38 milyon ton
* Tahıllar: 1,83 milyon ton
* Yumurta: 399 bin ton
* Süt: 2,7 milyon ton
* Kırmızı et: 274 bin ton
* Kümes hayvanları: 1,15 milyon ton
* Balık: 217 bin ton
* Bal: 8,5 bin ton
Balık üretiminde artış
Su ürünleri yetiştiriciliği sektöründe Suudi Arabistan, sürdürülebilir teknolojilere ve açık deniz projelerine yapılan yatırımların artmasıyla 2016 yılında 40 bin ton olan üretimi 2024 yılında 246 bin tonun üzerine çıkararak kayda değer bir büyüme yakaladı. Bu da Suudi Arabistan'ın sektör için gelişmekte olan bir bölgesel merkez olma konumunu güçlendirdi.
Yükselen ivme
Bu ilerleme, Suudi Arabistan’ın tedarik zincirlerini desteklemeyi, özel sektörü teşvik etmeyi ve modern tarım tekniklerinde araştırma ve yeniliği desteklemeyi içeren uzun vadeli stratejilerle sürdürülebilir ulusal gıda güvenliğine ulaşma taahhüdünün bir parçası olarak ortaya çıkmaktadır. Şu ana kadar elde edilenler, Suudi Arabistan'ın daha dirençli ve sürdürülebilir bir ortamda kendi kendine yeterliliğe ulaşma ve gıda güvenliğini artırma yönündeki bu yükseliş trendini devam ettirebileceğinin güçlü bir göstergesidir.