​Katar, üçüncü darbe girişimini yalanladı

Eymen el-Gabivi
Eymen el-Gabivi
TT

​Katar, üçüncü darbe girişimini yalanladı

Eymen el-Gabivi
Eymen el-Gabivi

Katar ülkede darbe girişimi olduğuna ilişkin haberleri reddetse de, sosyal medya hesaplarında patlama ve silah seslerinin duyulduğu videoları paylaşan aktivistler Katar’ın el-Vakra şehrindeki hareketliliğin sürdüğünü öne sürüyor. Doha’dan ilk resmi yorumu yapan Katar Dışişleri Bakanlığı’ndaki bir kaynak, Rusya merkezli Sputnik’e yaptığı açıklamada söz konusu haberleri yalanlandı.
Körfez’deki sosyal medya hesapları tarafından 'Katar'da darbe' etiketinin TT (trend topic) listesine taşınmasıyla konuya ilişkin spekülasyonlar arttı.
Aktivistlere göre iddia edilen darbe girişimi, eski Başbakan ve Dışişleri Bakanı olan Hamad bin Cassim tarafından yönetildi.
Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre, 23 Nisan'dan beri Twitter hesabından tweet atmayan Hamad bin Cassim, söylentilerin yayılmasının ardından sessizliğini bozarak, “Daha önce de belirttiğim gibi, herhangi bir polemiğe cevap vermeyeceğim. Bu politikayı sürdürdüğümü teyit etmek istiyorum. Başkalarını savunmak, saldırmak ya da yalan üretmek için yaşayanlardan değilim” şeklinde bir tweet attı.

Muhalefet haberin gerçekliğini doğruladı
Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad'a muhalefet eden Al Sani şeyhlerinden Fahd bin Abdullah Al Sani, “Temim'in kanalları ve paralı askerleri Vakra'da olanlara ışık tutabilir mi? Katar'ın ortak bir liderliğe sahip olmayan 3 yabancı kuvveti var. Aralarında en ufak bir koordinasyon yok ve vatandaşlarımızı birbirini tehdit eden karşıt güçlerin çapraz ateşine sokacak başka bir kıvılcım ortaya çıkacaktır” yorumunda bulundu.
Şeyh Fahd bin Abdullah’a göre Katar rejimi kendisini hain olarak ilan etti.
Yurt dışında yaşayan muhalifler tarafından takip edilen ‘Katar Geçici Hükümeti’ isimli Twitter hesabı, haberin yüzde 100 doğru olduğunu ve Katar’a ait bazı savaş uçaklarının düştüğünü iddia etti.
Doha ise Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Bahreyn merkezli sosyal medya hesaplarının bu söylentileri yaydığını ve Katar hükümetine karşı şiddetli bir kampanya yürüttüğünü açıkladı.

Doha’nın darbe tarihi
Ülkenin şu anki emirinin babası olan Şeyh Hamad bin Halife, 27 Haziran 1995'te kansız bir darbe ile babası Emir Halife bin Hamad’ı yurt dışı gezisinde iken tahttan indirerek onun yerine geçti.
Halife bin Hamad, o dönemde oğlunun meşruiyetini kabul etmeyi reddetti ve hayatını şu an ‘boykot ülkeleri’ olarak tanımlanan Suudi Arabistan, BAE ve Bahreyn’de sürdürdü.
Bunun ardından Doha, Şubat 1996’da dönemin Emiri Şeyh Hamad bin Halife Al Sani’yi devirmek için Şeyh Halife bin Hamad'ın Katar ordusundaki destekçileri tarafından gerçekleştirilen darbe girişimini engelledi.
Darbeyi gerçekleştiren askerler, ‘Katar emirini zorla azletme girişimi, devlete karşı silahlanma ve yabancı ülkelerle işbirliği yapma’ suçlamasıyla sivil mahkemelerde yargılandı. 19 kişi hakkında idam kararı alan yargıç, 20 kişiyi ise ömür boyu hapis cezasına çarptırdı. İdam kararı verilen 19 kişiden hiç birisi idam edilmedi.
Merhum Suudi Arabistan Kralı Abdullah bin Abdulaziz liderliğinde 2010 yılındaki Suudi arabuluculuğu ile darbe girişimindeki sanıkların bazıları affedildi.
Körfez ülkeleri Suudi Arabistan, BAE, Bahreyn ve Mısır’ın 5 Haziran 2017'de ‘teröre destek verme ve terör örgütü olarak sınıflandırılan Müslüman Kardeşler (İhvan) üyelerini barındırma’ suçlamasıyla Katar’a ambargo uygulamasından bu yana bölgede diplomatik kriz yaşanıyor.



Çin, Suudi Arabistan-İran anlaşmasını desteklemeye devam ediyor

Çin, Suudi Arabistan-İran anlaşmasını desteklemeye devam ediyor
TT

Çin, Suudi Arabistan-İran anlaşmasını desteklemeye devam ediyor

Çin, Suudi Arabistan-İran anlaşmasını desteklemeye devam ediyor

Suudi Arabistan ve İran dün (Salı), 10 Mart 2023 tarihinde vardıkları anlaşmayı uygulama konusundaki tam kararlılıklarını yineleyerek, Pekin'in oynadığı önemli rolden duydukları memnuniyeti dile getirdiler. Çin ise iki ülkenin çeşitli alanlarda ilişkilerini geliştirmeye yönelik attığı adımları desteklemeye ve teşvik etmeye devam etmeye hazır olduğunu bildirdi.

Tarihi uzlaşı ve Çin himayesinde ilişkilerin yeniden başlatılmasının ilan edilmesinden yirmi ay sonra Suudi Arabistan ve İran tarafları, Pekin Anlaşması’nı tüm hükümleriyle uygulama kararlılıklarını ve Birleşmiş Milletler (BM) Şartı, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Şartı ve devletlerin egemenliği, bağımsızlığı ve güvenliğine saygı da dâhil olmak üzere uluslararası hukuka bağlılık yoluyla iki ülke arasında iyi komşuluk ilişkilerini geliştirme çabalarını yinelediler. Bu pozisyon, Pekin Anlaşması’nın takibine yönelik Suudi Arabistan-Çin-İran üçlü ortak komitesinin ikinci toplantısının dün Riyad'da Suudi Arabistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Velid el-Hureyci başkanlığında, Çin Dışişleri Bakan Yardımcısı Deng Li başkanlığındaki Çin heyeti ve İran Siyasi İşlerden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Mecid Taht Revançi başkanlığındaki İran heyetinin katılımıyla yapılmasından kısa bir süre sonra açıklandı.