Suudi Arabistan’da hükümetten uzaktan çalışmaya yönelik yeni öneri

Suudi Arabistan’da hükümetten uzaktan çalışmaya yönelik yeni öneri
TT

Suudi Arabistan’da hükümetten uzaktan çalışmaya yönelik yeni öneri

Suudi Arabistan’da hükümetten uzaktan çalışmaya yönelik yeni öneri

Suudi Arabistan’da dün yapılan açıklamanın ardından hükümet yetkilileri uzaktan çalışma mekanizmalarını genişletme, bu çalışma şeklini hükümet işlerini yürütmede doğal ve sistematik bir biçime getirmeye yönelik çalışmalara başladı. Nitekim dijital ekonominin geleneksel ekonomiye kıyasla büyüme ve performans açısından yüzde 2,5 ivme kaydettiği bu dönemde devlet kurumlarının yüzde 95’i bu çalışma biçimine dayanıyor.
Uzaktan çalışma konulu seminerde açıklanan verilere göre devlet kurumları arasındaki elektronik bilgi alışverişi dahilinde nisan ayı boyunca 143 milyon işlem gerçekleştirildi. Böylece geçen yılın aynı dönemine göre yaklaşık yüzde 70 bir artış gözlemlendiği belirtildi. Nitekim alınan sosyal izolasyon tedbirlerine doğrultusunda devlet kurumlarının yüzde 95’i şu an uzaktan çalışıyor. Aynı zamanda iş sektörüne, vatandaşlara ve sakinlere en az 3 bin 600 farklı elektronik hizmet sunuldu. 500 bin devlet çalışanının günlük toplantı süresinin 10 milyon dakikadan fazla olduğu kaydedildi.
Maliye Bakanlığı Yönetim Kurulu Başkanı Abdulaziz el-Ferih, ülkedeki kamu sektörünün dijital dönüşüm konusunda çeşitli alanlarda muazzam gelişmeler kaydettiğini ve bu konudaki girişimler sayesinde birçok başarıya imza atıldığını bildirdi. Ferih’in belirttiğine göre ihtiyati kararlar kapsamında işyerlerinde bulunmayı askıya alan devlet, ş sürekliliğini destekliyor.
Maliye Bakanlığı tarafından düzenlenen oturumda konuşan Ferih, “Dijital dönüşüm tüm sektörleri kapsıyor. Finansal işlemlerin kolaylaştırılmasına katkıda bulunan dijital ödemenin yaygınlaştırılması sayesinde hizmet tamamlama süresi azaltıldı” açıklamalarında bulundu. Ferih, bu hususun Suudi Arabistan'ı 2019 yılındaki 5G ağı alanında önde gelen üçüncü ülke konumuna, teknik idare konusunda da G20 ülkeleri arasında üçüncü sıraya getirdiğini söyledi.
İletişim ve Bilgi Teknolojileri Bakan Yardımcısı mühendis Heysem el-Ahuli de açıklamasında “Uzaktan çalışma, hem üzerine durulması gereken bir gerçek hem de birçok hükümet ve özel sektörün alması gereken bir yoldur” dedi. Aynı zamanda bakanlığın iletişim ağlarının garantisi, devamlılığı ve dış dünya ile bağlantısının sağlamlığını sürdürmek için çalıştığını vurguladı.
Dijital ekonominin genel ekonomiden yüzde 2,5 ivme kazandığını dile getiren Ahuli bakanlığın uzaktan çalışmayı, dijital eğitimi ve salgın döneminde ekonomi sektörünün can damarı haline gelen iletişim sektörünü destekleme çalışmaları yürüttüğünü kaydetti.
Maliye Bakanlığı Teknik ve Kalkınma İşleri Müsteşarı Ahmed es-Suyan, insanların uzaktan çalışma alanında hazır hale geldiğine dikkat çekti. İletişim hizmetleri altyapısının belirgin ve sağlam olduğunu belirten Suyan, uzaktan çalışma sisteminden maksimum fayda sağlamak için yasal dayanak ve politikalara ihtiyaç duyulduğunu ifade etti.
Suudi Cisco şirketi CEO’su Selman Fakih, uzaktan çalışmanın sağlık alanında da bir zorunluluk haline geldiğini doğruladı. Teknoloji sayesinde birçok doktorun yer ve zamandan bağımsız olarak hastalarına ulaştığını dile getiren Fakih, uzaktan çalışmanın inşaat sektörü gibi geleneksel sayılabilecek sektörlere dahi ulaştığı bilgisini verdi.



Bir inanç yolculuğunun ardından... Danimarkalı mühtedi kadın, İslam’la tanışalı henüz bir yıl olmadan hacca gitti

Arafat'ın huzur dolu atmosferinde bir hacı adayı (Fotoğraf: Beşir Salih)
Arafat'ın huzur dolu atmosferinde bir hacı adayı (Fotoğraf: Beşir Salih)
TT

Bir inanç yolculuğunun ardından... Danimarkalı mühtedi kadın, İslam’la tanışalı henüz bir yıl olmadan hacca gitti

Arafat'ın huzur dolu atmosferinde bir hacı adayı (Fotoğraf: Beşir Salih)
Arafat'ın huzur dolu atmosferinde bir hacı adayı (Fotoğraf: Beşir Salih)

Mekke: Ömer el-Bedevi

Danimarka vatandaşı Liz Christensen, bir yıldan kısa bir süre önce, bir inanç sığınağı arayışı yolculuğunun ardından İslam'ı seçtiğini açıkladı.

Şarku’l Avsat ile yaptığı sohbette, dünyanın farklı yerlerinden dua ederek gelen hacıların görüntüsü de dahil olmak üzere İslam'a ait olmanın tüm tezahürlerini anlatırken sözleri gözyaşlarıyla karıştı.

Liz, bu yıl dünyanın 100 ülkesinden 2 bin 443 hacı adayını ağırlayan İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Misafir Programı'nın bir parçası. Misafirlerin her birinin inançlarının özünü ve çevreleri üzerindeki etkisini yansıtan bir hikayesi var.

Bu misafirlerin arasında, Danimarka'dan Suudi Arabistan'a yaklaşık on saatlik bir yolculukla gelen ve Haccın büyük rüknünü yerine getirmek üzere Arafat'ta vakfeye duran, inanç atmosferiyle dolu, huşu ve sükûnet içinde, takdir-i ilahi ile kuşatılmış hacılara katılarak, kendilerine af, mağfiret, merhamet ve ateşten kurtuluş bahşetmesi için Allah'a dua etmesine vesile olan kendi hikâyesine sahip Liz de bulunuyor.

Danimarkalı mühtedi Liz Christensen, yıllarını inanç yolculuğu üzerine düşünerek geçirdi. (Şarku’l Avsat)Danimarkalı mühtedi Liz Christensen, yıllarını inanç yolculuğu üzerine düşünerek geçirdi. (Şarku’l Avsat)

Şarku’l Avsat'a konuşan Liz gözyaşlarına hâkim olmaya çalışarak şunları söyledi: “Mutluluktan ağlıyorum. Çünkü küçüklüğümden beri Tanrı'yı arıyordum. Pek fazla insanın Tanrı hakkında düşünmediği ya da konuşmadığı bir toplumda büyüdüm ama ben Tanrı'yı arıyordum.”

Liz, inanç yolculuğu boyunca yıllarını düşünerek ve tefekkür ederek geçirmiş, mantığa aykırı olduğuna inandığı şeyleri eleştirmeye cesaret etmiş ve doğayı tefekkür etmesi onu gerçeğin özünü aramaya yöneltmiş.

Liz şöyle diyor: “Dünyadaki güç her zaman galip geldi ve sonra bu güce sevgi demeye başladım. ‘Sevgi en büyük güçtür’ dedim ve bundan tatmin oldum. Sonra doğaya geçtim ve ağaçlardan çok etkilendim. Bu yüzden ağaçlara baktığımda ‘Bir şey var, bir yaratıcı var diyorum’. Zira doğaya baktığımda bunun kendi kendine olması imkânsız.”

Yaklaşık iki milyon Müslüman bu yıl Hac ibadetini yerine getirmek üzere kutsal topraklara gitti. (Fotoğraf: Beşir Salih)Yaklaşık iki milyon Müslüman bu yıl Hac ibadetini yerine getirmek üzere kutsal topraklara gitti. (Fotoğraf: Beşir Salih)

Liz kendi inanç yolculuğuna devam ederken, oğlu geçen yıl şubat ayında İslam'ı seçtiğini açıkladı ve bu onun hareketi hakkında konuşmak için bir fırsat oldu. Liz şöyle diyor: “Bana bunu anlattığında ağlıyordum ama şimdi bunun gerçek olduğunu biliyorum.”

Bu yıl yaklaşık iki milyon Müslüman'ın Hac ibadetini yerine getirdiği kutsal topraklara gelen Liz, mekânın dinginliği karşısında şaşkına döndüğünü ifade etti. “Burada olduğum ve bu kadar çok kız kardeşle konuşabildiğim için çok mutluyum” diyen Liz, Haccın inanç arayışındaki uzun yolculuğunun doruk noktası olduğunu söyledi.