İran’daki günlük vaka sayısı yeniden iki binlere dayandı

İşçiler, dün, Tahran'ın kuzeyindeki Tajrish Pazarı’nı dezenfekte ediyor (Fars)
İşçiler, dün, Tahran'ın kuzeyindeki Tajrish Pazarı’nı dezenfekte ediyor (Fars)
TT

İran’daki günlük vaka sayısı yeniden iki binlere dayandı

İşçiler, dün, Tahran'ın kuzeyindeki Tajrish Pazarı’nı dezenfekte ediyor (Fars)
İşçiler, dün, Tahran'ın kuzeyindeki Tajrish Pazarı’nı dezenfekte ediyor (Fars)

İran’daki günlük vaka sayısı, bu ayın başında yaşanan nispi düşüşün ardından yeniden iki binlere dayandı. Sağlık Bakanı Said Nemeki, önümüzdeki ayın ortalarında bazı ekonomik faaliyetlerin yeniden başlatılacağını açıkladı. Hükümet sözcüsü Ali Rebii ise Ahvaz şehrinin salgının yeni odak noktası haline gelmesinde halkı suçlu buldu. Sağlık Bakanlığı ise şehir hakkındaki endişelerini dile getirdi.
Nemeki, Koronavirüs ile Ulusal Mücadele Kurulunun yüksek risk olarak sınıflandırılan ekonomik faaliyetler hakkında görüşmek üzere bir toplantı yapmaya hazırlandığını açıkladı. Nitekim geçen ay düşük riskli ekonomik faaliyetlerin yeniden başlatılmasına izin verilmişti.
Bakan, restoran faaliyetlerinin Haziran ayı ortasına kadar kademeli olarak yeniden başlayacağını bildirdi. Aynı zamanda hükümetin düşük riskli olarak sınıflandırdığı şehirlerde bireysel spor faaliyetlerinin yeniden başlatılması konusunda Spor ve Gençlik Bakanlığına talimatların gönderildiğine de değindi
İran Sağlık Bakanlığı, dün yaptığı açıklamada, 24 saat içerisinde bin 958 yeni koronavirüs vakasının daha teyit edildiğini ve 50 kişinin daha vefat ettiğini, diğer yandan 2 bin 735 kişinin yoğun bakımda olduğunu doğruladı.
Sağlık Bakanlığı sözcüsü Kiyanuş Cihanpur, yeni rakamlar ile beraber toplam vaka sayısının 112 bin 725’e, can kaybının ise 6 bin 783’e çıktığını söyledi.
Bugüne kadar toplamda 89 bin 428 kişinin iyileştiğine değinen Cihanpur, şuana kadar 629 bin 534 teşhis testinin yapıldığını bildirdi.
Ahraz’daki durumun hala kırmızı renkte ve endişe uyandırıcı olduğunu söyleyen Cihanpur, yeni günlük vakaların dörtte birinin burada görüldüğünü açıkladı.
Hükümet ajanslarına göre, İçişleri Bakanı Abdurrıza Rahmani Fazli, söz konusu kurulun Kudüs günü yürüyüşü, Ramazan bayramı namazı, türbelerin açılıp açılmayacağı, üniversite giriş sınavının ne zaman yapılacağı gibi konulardaki kararları açıklayacağını bildirdi.
Bakan, Ramazan bayramının salgının neredeyse hiç görülmediği, risk bakımından beyaz veya sarı renkli toplam 400 şehir ve kasabada kılınmasını önerdiğini bildirdi. İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamalara göre Bakan’ın bir diğer önerisi ise bayram namazının sağlık önerilerine bağlı kalınarak ülke çapında cami ve açık alanlarda kılınmasıydı. Bakan, bu önerilerini Koronavirüs ile Ulusal Mücadele Kuruluna sunacağını söyledi.
Sağlık standartlarına uymanın gerekliliğine değinen sözcü Rebii ise “Ramazan bayramında hepimizin sağlık standartlarına ve sosyal mesafeye uyması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Ahvaz neden salgının merkez üssüne dönüştü?
İran resmi haber ajansı ISNA'ya göre Rebii, Ahvaz’ın neden salgının yeni merkez üssü olduğu hakkında bugünlerde bakanlar kuruluna bir rapor sundu. Bu konuda şehir halkını suçlayan Rebii, “Sosyal izolasyona uyulmaması, aynı zamanda insanların cenaze ve düğün gibi münasebetlere katılması hastalığı artırmıştır. Şehir halkının, yaşadığı bu acı tecrübe sonrasında daha dikkatli olacağını umuyoruz” ifadelerini kullandı.
İktisadi merkezlerin ve fabrikaların bulunduğu Ahvaz, hükümetin sosyal izolasyon planını hafifletmesi ve ekonomik faaliyetleri yeniden başlatması öncesinde salgından en az etkilenen şehirlerdendi. Şehirlerarası hareket yasağı ise üç hafta önce kaldırılmıştı. Ahvaz şuanda yüksek riskli bölge olarak tanımlanıyor.
Koronavirüs ile Ulusal Mücadele Kurulu, önceden uygulanan kısıtlamaları yeniden getirme ve birkaç şehri bir hafta boyunca kapatma kararı aldı.
ISNA, şehir merkezindeki halk pazarlarındaki hareketliliği gözler önüne seren görüntüler yayınladı.
Şehirde yaşayan ve adını vermek istemeyen bir sivil aktivist ise telefon aracılığıyla Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada şöyle söyledi:
“İranlı yetkililerin davranış ve tutumlarındaki tutarsızlık şaşırtıcı değil. Hükümet sözcüsü, hükümetin salgınla mücadelede yaptığı yanlışın sorumluluğunu halkın omuzlarına yüklemek için mesnetsiz sözler kullanıyor. Ruhani ise insanların Ramazan geceleri toplantılarının İran medeniyetinin bir parçası olduğunu söylüyor. Şehirdeki aciz, bunalımda, aynı zamanda fesat yönetim, sosyal törenleri suçlayarak önleyici tedbirler, sosyal izolasyon ve piyasa faaliyetlerini azaltma konusundaki yetersizliğini haklı çıkarmaya çalışıyor.”
Hükümeti şehirlere göre istatistiklerin neden yayınlanmadığı sorularını yanıtlamaya çağıran aktivist, “Şehir halkı, bu konuda kampanyalar düzenlemelerine rağmen maske, eldiven ve dezenfektan eksikliğinden muzdarip” ifadelerini kullandı.
Basında ise, “Yataklar dolu olduğu için hastaların sandalyelerde tedavi edildiğine” dair haberler çıktı.



Hüseyin Emir Abdullahiyan: Süleymani'nin dostu, İsrail'in düşmanı

Merhum İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, arka planda Kasım Süleymani (AFP)
TT

Hüseyin Emir Abdullahiyan: Süleymani'nin dostu, İsrail'in düşmanı

Merhum İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, arka planda Kasım Süleymani (AFP)

İran'ın kuzeybatısında pazartesi günü meydana gelen helikopter kazasında Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ile birlikte hayatını kaybettiği açıklanan İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Tahran'ın İsrail ve Batı karşıtı politikalarının ateşli bir savunucusuydu.

Reisi, 60 yaşındaki Abdullahiyan’ı Ağustos 2021'de atadı.

2013'ten 2021'e kadar bu görevi yürüten Muhammed Cevad Zarif'in yerine geçmek gibi zor bir görevi vardı; Zarif, önde gelen aktif bir diplomat, akıcı bir İngilizce konuşan, uluslararası çevrelerde tanınan bir yüz ve İran'ın dış politikasını yöneten deneyimli bir isimdi.

İran devlet televizyonu Emir Abdullahiyan'ı, Tahran tarafından yönetilen ve Lübnan Hizbullah'ı, Filistinli Hamas ile İslami Cihad hareketleri ve Iraklı silahlı gruplar gibi İran'ın ezeli düşmanı İsrail karşıtı grupların yer aldığı "Direniş Ekseni'nden üst düzey bir diplomat" olarak tanıttı.

Emir Abdullahiyan atandığı gün yaptığı açıklamada, bu grupların "İran'ın müttefikleri" olduğunu ve "onları güçlendirmenin hükümetin gündeminde olduğunu" söyledi.

Kapsamlı geziler

Ekim 2023'te İsrail ile Hamas arasında Gazze'de savaşın başlamasından beri bölgeye yaptığı ziyaretleri yoğunlaştırdı. Tahran, İsrail'e karşı Filistin hareketini ve savaşın çıkmasına yol açan 7 Ekim 2023 operasyonuna desteğini gizlemedi, ancak aynı zamanda bu operasyonun içinde yer almadığını da vurguladı.

Emir Abdullahiyan, Kasım Süleymani'nin izinden gidiyor gibi görünüyordu (Getty)Emir Abdullahiyan, Kasım Süleymani'nin izinden gidiyor gibi görünüyordu (Getty)

Geçtiğimiz nisan ayında, Tahran'ın Yahudi devletini sorumlu tuttuğu ve Şam'daki İran konsolosluk binasını yerle bir eden hava saldırısına karşılık olarak, İran'ın İsrail'e 300'den fazla insansız hava aracı ve füzeyle gerçekleştirdiği benzeri görülmemiş saldırıyı savundu.

İran'ın tepkisinin "meşru savunma ve uluslararası hukuk çerçevesinde" gerçekleştirildiğini söyledi.

Emir Abdullahiyan daha sonra İsrail'in İran'ın orta kesimindeki İsfahan eyaletine bir misilleme amaçlı saldırı düzenlediğine dair haberleri "çocuk oyuncağı" diyerek küçümsedi.

İzolasyonun Azaltılması

Mesleki kariyeri boyunca Devrim Muhafızları ile olan yakın ilişkileriyle tanınan Emir Abdullahiyan, Devrim Muhafızları'nın dış operasyonlarından sorumlu olan Kudüs Gücü'nün komutanı ve 2020 yılında Irak'ın başkentinde bir ABD saldırısı sonucu öldürülen Tümgeneral Kasım Süleymani'ye yakındı.

Emir Abdullahiyan kariyeri boyunca Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu. Abdullahiyan, Devrim Muhafızları'nın dış operasyonlarından sorumlu Kudüs Gücü'nün komutanı olan ve 2020 yılında Irak'ın başkentinde bir ABD saldırısı sonucu öldürülen Tümgeneral Kasım Süleymani'ye yakındı.

Emir Abdullahiyan, üç yıl boyunca İran'ın uluslararası sahnedeki izolasyonunu azaltmak ve ABD yaptırımlarının ülkesinin ekonomisi üzerindeki etkisini azaltmak için çalıştı.

Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre Çin'in himayesindeki bir anlaşma çerçevesinde Mart 2023'te Suudi Arabistan ile uzlaşmaya varılmasına yol açan süreçte kilit bir figür olmasa da İran'ın Arap komşularıyla ilişkilerin geliştirilmesinde rol oynadı.

1964 yılında Tahran'ın doğusundaki Damgan şehrinde doğan Abdullahiyan, 1991 yılında Tahran Üniversitesi'nde Uluslararası İlişkiler Bölümü'nden mezun oldu.

1997-2001 yılları arasında Irak'ta ve 2007-2010 yılları arasında ise Bahreyn'de görev yaptı.

2011'den bu yana Arap ve Afrika İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı olarak görev yaptı. Bu görevinde, Ali Ekber Salihi (Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'ın ikinci hükümetinde) ve Zarif (Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin ilk hükümetinde) gibi iki farklı bakanla çalıştı.

Merhum İran Dışişleri Bakanı, Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu (Sosyal paylaşım siteleri) Merhum İran Dışişleri Bakanı, Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu (Sosyal paylaşım siteleri)

Ancak 2016 yılında Zarif onu görevden aldı. Bu hareket muhafazakârlar tarafından, Ruhani ve bakanına yönelik büyük eleştiriler yapılmasına neden oldu.

ISNA'ya göre daha sonra Umman Büyükelçiliği görevini reddetti ve 2021 yılında Dışişleri Bakanlığı'na gelmeden önce, Meclis Başkanı'nın uluslararası işlerden sorumlu özel yardımcısı olarak çalışmaya başladı.

Emir Abdullahiyan, uluslararası yaptırımların kaldırılması karşılığında Tahran'ın nükleer faaliyetlerini kısıtlayan 2015 anlaşmasının çökmesinin ardından, Washington'un 2018'de eski Başkan Donald Trump tarafından anlaşmadan çekilmesi sonrasında, İran'ın nükleer programına ilişkin müzakerelerin yeniden başlatılması çabalarına dahil oldu.