Merkel, Trump'ın Washington'daki G7 zirvesi davetini reddetti

Almanya Başbakanı Angela Merkel (Reuters)
Almanya Başbakanı Angela Merkel (Reuters)
TT

Merkel, Trump'ın Washington'daki G7 zirvesi davetini reddetti

Almanya Başbakanı Angela Merkel (Reuters)
Almanya Başbakanı Angela Merkel (Reuters)

Almanya Başbakanı Angela Merkel'in ABD Başkanı Donald Trump'ın önümüzdeki ay Wahington'da yapılması planlanan G7 Zirvesi'ne davetini geri çevirdiği bildirildi. 
Alman hükümet sözcüsü Steffen Seibert, "Şansölye, Başkan Trump'a Haziran sonunda Washington'daki G7 zirvesine davet ettiği için teşekkür ediyor. Bugün itibariyle, genel pandemik durumu göz önüne alındığında, Washington'a bir yolculuğa kabul edemiyor" dedi. 
Merkel, Japonya, Kanada, İngiltere, Fransa, Almanya ve İtalya'yı içeren G7 zirvesine katılımı reddeden ilk lider oldu.
ABD Başkanı Donald Trump, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, G7 Liderler Zirvesi’nin Haziran ayında Camp David’de yapılabileceğinin sinyalini vermişti. 
Trump, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Kovid-19 salgınında iyileşme sürecinin,  bu önemli diplomatik toplantının gerçekleşmesini sağlayacak kadar iyi gittiğini savunarak , “Artık milletimiz, temsil ettiği yüceliğe yeniden geri dönmeye başladığı için G7 zirvesini takriben aynı tarihte yapmayı planlıyorum. Ancak, tarihi mekan Camp David’de yapacağım“ ifadesini kullandı.
 



ABD'nin Teksas sınırında "Hizbullah bombacısı düzensiz bir göçmenin yakalandığı" iddiası

Fotoğraf: AA_Arşiv
Fotoğraf: AA_Arşiv
TT

ABD'nin Teksas sınırında "Hizbullah bombacısı düzensiz bir göçmenin yakalandığı" iddiası

Fotoğraf: AA_Arşiv
Fotoğraf: AA_Arşiv

ABD’nin Teksas eyaletinde, Hizbullah mensubu ve bombacı olduğunu söyleyen Lübnanlı bir kişinin düzensiz göçmen olarak sınırı geçerken yakalandığı ileri sürüldü.

New York Post’un ilk duyurduğu, NBC’nin ABD Gümrük ve Sınır Muhafaza Birimine (CBP) teyit ettirdiğini belirttiği haberde, Hizbullah üyesi bir kişinin gözaltına alındığı belirtildi.

Basel Bassel Ebbadi adlı 22 yaşındaki kişinin 9 Mart’ta Teksas’ın El Paso sınırından geçerken sınır devriyelerince yakalandığı iddia edildi.

Ebbadi’nin ilk ifadesinde, Hizbullah tarafından eğitildiğini, New York’a gitmek ve orada bomba yapmak istediğini söylediği öne sürüldü.

Ebbadi’nin, daha sonra ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza (ICE) biriminde verdiği ifadede ise Lübnan ve Hizbullah’tan kaçmaya çalıştığını çünkü insanları öldürmek istemediğini söylediği savunuldu.

Lübnan’da faaliyet gösteren Hizbullah, ABD Dışişleri Bakanlığınca yabancı terör örgütü listesinde bulunuyor.


Haiti'de çeteler arasındaki çatışmada 10 kişi öldü

Haiti'de çeteler arasındaki çatışmada 10 kişi öldü
TT

Haiti'de çeteler arasındaki çatışmada 10 kişi öldü

Haiti'de çeteler arasındaki çatışmada 10 kişi öldü

Haiti'de çeteler arasında meydana gelen çatışmada 10 kişi hayatını kaybetti.

Yerel basında çıkan habere göre, başkent Port-au-Prince'in güneyindeki Petionville Mahallesi'nde iki çete arasında çatışma çıktı.

Olayda taraflardan 10 çete üyesi yaşamını yitirdi.

Haiti Polis Sözcülüğü'nden konuya ilişkin yapılan açıklamada, güvenlik güçlerinin olayla bir ilgisinin bulunmadığı bildirildi.

Öte yandan Uluslararası Göç Örgütü (IOM) verilerine göre, çetelerin yol açtığı şiddet nedeniyle 8-14 Mart tarihleri arasında, 16 bin 947 kişi başkentteki evlerini terk etmek zorunda kaldı.

- Ne olmuştu?

Haiti Başbakanı Ariel Henry'nin istifasını talep eden silahlı çeteler, Port-au Prince ile Croix des Bouquets bölgesi yakınlarında bulunan iki cezaevine, 2 ve 3 Mart'ta silahlı saldırı düzenleyerek güvenlik güçleriyle çatışmıştı. Çatışmalar esnasında yaklaşık 4 bin mahkum hapishaneden firar etmiş, 12 kişi yaşamını yitirmişti.

Hükümet, 4 Mart'ta hapishaneden kaçanların yakalanması için 72 saatlik olağanüstü hal ilan edildiğini ve belirli saatlerde sokağa çıkma yasağı uygulanacağını duyurmuştu.

Haiti'de hapishaneden kaçan mahkumların yakalanması için 4 Mart'ta ilan edilen 72 saatlik olağanüstü halin süresi 7 Mart'ta 1 ay uzatılmıştı.

Amerika kıtasının en yoksul ülkelerinden Haiti, çetelerin yol açtığı şiddet sarmalı ve iktidar boşluğu nedeniyle ekonomik çöküşün eşiğinde bulunuyor. Uzun yıllardır siyasi, ekonomik ve güvenlik krizi gibi temel problemlerle boğuşan Haiti, 11 milyonu aşan nüfusuyla kıtlık tehlikesi yaşıyor.


Nijerya'da askerlerin düzenlediği operasyonda 11 kişi öldürüldü

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Nijerya'da askerlerin düzenlediği operasyonda 11 kişi öldürüldü

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

 Nijerya'nın Delta eyaletinde düzenlenen saldırılarda 16 askerin hayatını kaybetmesinin ardından yapılan operasyonda 11 kişinin öldürüldüğü bildirildi.

Ulusal basında çıkan haberlere göre, ordu, Delta eyaletinin komşusu Bayelsa eyaletine bağlı Güney İjaw bölgesinde askerlerin öldürülmesi olayına karıştığı söylenen bir militan liderinin saklandığı yere operasyon düzenledi.

Operasyonda 11 kişi öldürüldü, çok sayıda yaralı kaçtı.

Nijerya'nın Delta eyaletinde hafta sonu barış koruma görevindeki askerlere yönelik saldırıda aralarında iki binbaşı ve bir yüzbaşının da bulunduğu 16 asker hayatını kaybetmişti.

Devlet Başkanı Bola Ahmed Tinubu, silahlı saldırının faillerinin yakalanması amacıyla talimat vermişti.


Blinken, Gazze’de ateşkes konusunu görüşmek üzere Suudi Arabistan ve Mısır’ı ziyaret edecek

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken (AFP)
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken (AFP)
TT

Blinken, Gazze’de ateşkes konusunu görüşmek üzere Suudi Arabistan ve Mısır’ı ziyaret edecek

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken (AFP)
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken (AFP)

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Gazze’de ateşkes anlaşması sağlama ve insani yardım girişini artırma çabalarını görüşmek üzere bu hafta Suudi Arabistan ve Mısır’ı ziyaret edecek.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığı habere göre Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, Blinken’in Çarşamba günü Cidde’de Suudi liderlerle görüşeceğini, ertesi gün de Mısırlı yetkililerle görüşmek üzere Kahire’ye gideceğini bildirdi.

Öte yandan Beyaz Saray, ABD Başkanı Joe Biden’ın, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya, İsrail’in Refah’ta kara operasyonu düzenleme ihtimaline ilişkin derin endişesini bir kez daha dile getirdiğini bildirdi.

Beyaz Saray tarafından yapılan açıklamaya göre ABD Başkanı, Gazze genelinde, özellikle de kuzeyindeki ihtiyaç sahiplerine yönelik yardım akışının artırılması gerektiğini de vurguladı.


WHO: Gazze Şeridi’nde kıtlık kapıda

İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarından kaçan Filistinliler (AFP)
İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarından kaçan Filistinliler (AFP)
TT

WHO: Gazze Şeridi’nde kıtlık kapıda

İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarından kaçan Filistinliler (AFP)
İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarından kaçan Filistinliler (AFP)

Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Gazze Şeridi’nde kıtlığın kapıda olduğu konusunda uyararak, Gazze’ye daha fazla gıdanın girmesine izin verilmediği sürece bir milyondan fazla insanın felaket düzeyde bir açlıkla karşı karşıya kalmasının beklendiğini bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın Alemu’l Arabi haber ajansından (AWP) aktardığına göre WHO tarafından dün akşam yapılan açıklamada, “Gazze Şeridi’nde insanlar ölüyor ve çok sayıda hasta insan var. Gazze’ye daha fazla gıda girmesine izin verilmediği sürece bir milyondan fazla insanın felaket düzeylerinde açlıkla karşı karşıya kalması bekleniyor” ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada ayrıca, “Gıda, su ve diğer temel malzemelerin dağıtımında ciddi ve acil bir artış olmazsa koşullar kötüleşmeye devam edecek. Neredeyse tüm aileler her gün öğün atlıyor ve yetişkinler de çocukların yiyebilmesi için öğünlerini azaltıyor” denildi.

WHO, mevcut durumun Gazze’deki binlerce kişinin yaşamı ve sağlığı üzerinde uzun vadeli etkileri olacağı konusunda uyararak, İsrail’e daha fazla geçiş açması ve Gazze’ye su, gıda ve tıbbi malzeme girişini hızlandırması çağrısında bulundu.

Dünya Gıda Programı (WFP) ise dün yaptığı açıklamada, Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırması (IPC) raporuna göre Gazze’nin kuzeyinde kıtlığın kapıda olduğu ve Mayıs ayına kadar kıtlığın beklendiği konusunda uyardı.

WFP, söz konusu rapordan alıntı yaparak, Gazze’de 1,1 milyon insanın gıda stoklarını tamamen tükettiğini ve ‘felaket derecesinde açlık’ çektiğini belirtti.

IPC raporuna göre bu, IPC tarafından şimdiye kadar kaydedilen felaket düzeyinde açlıkla karşı karşıya kalan en fazla insan sayısı.


Atama ve görevden alma kararları Resmi Gazete'de

Fotoğraf: AA_Arşiv
Fotoğraf: AA_Arşiv
TT

Atama ve görevden alma kararları Resmi Gazete'de

Fotoğraf: AA_Arşiv
Fotoğraf: AA_Arşiv

Bazı bakanlık ve kurumlara ilişkin atama ve görevden alma kararları, Resmi Gazete'de yayımlandı.

Buna göre, 3 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 2 ve 3'üncü maddeleri gereğince, Devlet Arşivleri Genel Başkanlığında açık bulunan Başkan Yardımcılığına Murat Yıldız, Milli Saraylar İdaresi Başkanlığında açık bulunan Başkan Yardımcılığına ise Abdülhamit Tüfekçioğlu atandı.

Ayrıca aynı sayılı kararnamenin aynı maddeleri kapsamında;

Milli Eğitim Bakanlığı Rize Milli Eğitim Müdürü Engin Emen görevden alınırken, bu suretle boşala Rize Milli Eğitim Müdürlüğüne Yusuf Tüfekçi getirildi.

Sağlık Bakanlığı Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğüne Şali Yıldırım, Sağlık Yatırımları Genel Müdürlüğüne ise Rıza Uçan atandı.


Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin ile telefonda görüştü

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin ile telefonda görüştü

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, telefonda görüştüğü Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i seçim zaferinden dolayı tebrik etti.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan açıklamaya göre Erdoğan, Putin ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi.

Görüşmede, Putin'i seçim zaferinden dolayı tebrik eden Erdoğan, Türkiye ile Rusya ilişkilerindeki olumlu seyrin yeni dönemde artarak devam edeceğine inandığını belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin Ukrayna'da müzakere masasına dönülmesi konusunda her türlü kolaylaştırıcı rolü oynamaya hazır olduğunu ifade etti.


İsrail, Refah'ın farklı bölgelerine düzenlediği saldırılarda 14 Filistinliyi öldürdü

İsrail bombalamasının ardından güney Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'un üzerinde duman yükseliyor (AFP)
İsrail bombalamasının ardından güney Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'un üzerinde duman yükseliyor (AFP)
TT

İsrail, Refah'ın farklı bölgelerine düzenlediği saldırılarda 14 Filistinliyi öldürdü

İsrail bombalamasının ardından güney Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'un üzerinde duman yükseliyor (AFP)
İsrail bombalamasının ardından güney Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'un üzerinde duman yükseliyor (AFP)

İsrail savaş uçaklarının, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ın çeşitli bölgelerine düzenlediği hava saldırılarında aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu 14 Filistinli öldü, çok sayıda kişi yaralandı.

Filistin resmi ajansı WAFA'nın haberine göre, Refah'taki hastane yetkilileri, İsrail savaş uçaklarının Refah şehrinin Musbih, Hirbetu'l Ades ve El-Cenine mahallelerine hava saldırıları düzenlediğini belirtti.

Hastane yetkilileri, iki ev ve bir apartman dairesinin hedef alındığı saldırılarda aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu 14 Filistinlinin öldürüldüğünü ve çok sayıda kişinin yaralandığını ifade etti.


Nijerya'da silahlı kişiler fidye için 87 kişiyi kaçırdı

Nijerya güvenlik güçleri (AP)
Nijerya güvenlik güçleri (AP)
TT

Nijerya'da silahlı kişiler fidye için 87 kişiyi kaçırdı

Nijerya güvenlik güçleri (AP)
Nijerya güvenlik güçleri (AP)

Nijerya'nın Kaduna eyaletinde silahlı kişilerin fidye için 87 kişiyi kaçırdığı bildirildi.

Tantau bölge sakini İsah Musa, AA muhabirine, Kaduna eyaletine bağlı Tantau bölgesine gelen silahlı kişilerin etrafa rastgele ateş açtığını belirtti.

Musa, saldırganların 87 kişiyi kaçırdığını, ayrıca bölge sakinlerinin gıdalarını gasbettiğini söyledi.

Nijerya'da insan kaçırma suçunun cezasının idam olmasına rağmen fidye için kaçırma olaylarına sıkça rastlanıyor.

Son olarak Kaduna eyaletinde 7 Mart'ta silahlı kişilerin düzenlediği saldırıda 287 öğrenci kaçırılmıştı.

Silahlı kişiler, genelde ülkenin kuzeyindeki köyleri, okulları ve yolcuları hedef alarak fidye talep ediyor.


Mervan el-Bergusi'nin eşi: Mervan vahşice saldırıya uğradı, hayatı tehlikede

Mervan el-Bergusi 22 yıldır İsrail tarafından gözaltında tutuluyor ve 67 kez müebbet hapis cezasına çarptırıldı. (Reuters)
Mervan el-Bergusi 22 yıldır İsrail tarafından gözaltında tutuluyor ve 67 kez müebbet hapis cezasına çarptırıldı. (Reuters)
TT

Mervan el-Bergusi'nin eşi: Mervan vahşice saldırıya uğradı, hayatı tehlikede

Mervan el-Bergusi 22 yıldır İsrail tarafından gözaltında tutuluyor ve 67 kez müebbet hapis cezasına çarptırıldı. (Reuters)
Mervan el-Bergusi 22 yıldır İsrail tarafından gözaltında tutuluyor ve 67 kez müebbet hapis cezasına çarptırıldı. (Reuters)

Halil Musa

Mervan el-Bergusi'nin eşi, ‘üç aydır durmayan acımasız baskılar’ nedeniyle kocasının hayatından endişe duyduğunu ifade etti.

İsrail Cezaevi İdaresi, Batı Şeria'da üçüncü bir intifadayı kışkırtma bahanesiyle El Fetih hareketi lideri Mervan el-Bergusi'yi üç aydır bir hapishaneden diğerine naklediyor ve onu tek kişilik hücrelere hapsediyor. Eşinin ifadesine göre, İsrail güçleri tarafından ‘acımasızca dövüldükten’ sonra bir gözünden yaralanan Mervan'ın hayatı tehlikede.

İsrail Cezaevi İdaresi, el-Bergusi'yi, Ofer Cezaevi’nden nakliyle başlayıp Ramle, Rimonim ve Ayalon cezaevlerinden geçerek en son Megiddo Cezaevi olmak üzere son üç ay içinde beş kez nakletti.

Eşi Fedva el-Bergusi, kocasının dayağa maruz kaldığını, bunlardan en şiddetlisinin 12 Mart'ta baskı birimlerinin Megiddo Cezaevi'ndeki tek kişilik hücresinde kendisine saldırarak acımasızca dövdükleri ve bir gözünün kanamasına neden oldukları gün yaşandığını söyledi.

Bu saldırı, kendisinin ve hareketin diğer bazı liderlerinin İsrail hapishanelerinde benzer şekilde dövülmesinden altı gün sonra gerçekleşti.

Fedva el-Bergusi, ‘üç aydır durmayan acımasız baskılar’ nedeniyle eşinin hayatından endişe duyduğunu ifade etti. Megiddo Cezaevi'ni ziyaret eden avukatların kendisine ‘Mervan el-Bergusi'nin cezaevlerindeki özel birimler tarafından acımasız ve barbarca bir saldırıya maruz kaldığını’ doğruladığını belirtti.

Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia'dan aktardığı habere göre Fedva el-Bergusi, eşinin ‘üç ay önce Ofer Cezaevi’nden başka bir İsrail hapishanesine nakli sırasında omzunun çıktığını’ söyledi.

Filistinli liderin eşi, kocasına yönelik saldırının ‘İsrail işgal makamlarının binlerce Filistinli mahkûm üzerinde yürüttüğü acımasız baskı kampanyasına ışık tuttuğunu’ ifade etti.

İkinci İntifada sırasında İsraillilere yönelik saldırılardan suçlu bulunarak 22 yıldır hapiste tutulan Mervan el-Bergusi, İsrail tarafından 67 kez müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

Filistinli Tutuklular ve Eski Mahkumlarla İlişkiler Dairesi Başkanı Kaddura Faris'e göre Gazze Şeridi'ndeki savaşın başlangıcından bu yana İsrail hapishanelerinde dokuzu ağır dayak sonucu olmak üzere 13 Filistinli mahkûm öldürüldü.

İsrail'i ‘el-Bergusi'yi öldürmeye çalışmakla’ suçlayan Faris, “65 yaşındaki el-Bergusi'nin acımasız baskı birimleri tarafından defalarca dövülmesinin, son aylarda birçok mahkûmun başına geldiği gibi ölümüne yol açabileceğini” söyledi.

Faris, el-Bergusi'nin hayatından gerçekten endişe duyduğunu ifade ederek,“cezaevlerinde başkalarını öldürdükleri gibi onu da öldürebilirler” dedi.

Faris’e göre el-Bergusi'ye yönelik acımasız baskılar ‘İsrail makamlarının el-Bergusi tarafından yayınlandığını söylediği ve Filistinli güvenlik personelini Batı Şeria'daki İsrailli yerleşimcileri ve askerleri vurmaya çağıran sahte bir açıklamanın’ ardından başladı.

El-Bergusi'nin ofisinin İsrailli taraflarca desteklenen açıklamayı yalanlamakta gecikmediğini belirten Faris, İsrail'in bunu, “el-Bergusi'yi bir hapishaneden diğerine nakletme ve dövmeye başlamak için bahane olarak kullandığını” söyledi.

Faris, İsrail'in el-Bergusi'ye misilleme amacıyla kasıtlı olarak saldırdığını ve kötü muamelede bulunduğunu, çünkü onun Filistinliler için temsil ettiği mücadelenin sembolizminin ve herhangi bir esir takası anlaşmasında serbest bırakılması olasılığının farkında olduğunu açıkladı.

En kötü işkence biçimleri

Filistinli Tutuklular ve Eski Mahkumlarla İlişkiler Dairesi Başkanı, Filistin Yönetimi liderliğinin el-Bergusi'ye yönelik baskının durdurulmasını sağlamak için son günlerde ABD, Mısır ve Katarlı yetkililerle temasa geçtiğini açıkladı.

Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Yürütme Komitesi Sekreteri Hüseyin eş-Şeyh, İsrail'i Filistinli mahkûmları ‘en ağır işkence, istismar, baskı ve tecride’ maruz bırakmakla suçladı.

Eş-Şeyh, el-Bergusi'nin ‘tecrit, işkence, baskı ve aşağılama girişimleri ile hayatını tehlikeye atan dayaklara maruz kaldığını’ kaydetti.

El Fetih Merkez Komitesi, ‘Merkez Komite üyesi Mervan el-Bergusi'ye ve işgal hapishanelerindeki diğer kahraman mahkumlara yönelik sürekli saldırıları’ kınadı.

Hareket tarafından yapılan açıklamada, Mervan el-Bergusi'ye yapılan saldırının tüm Merkez Komite'ye yapılmış bir saldırı olduğu belirtildi.

Hareket, söz konusu saldırıların ‘işgalin ve onun araçlarının mahkûm hareketine karşı yürüttüğü çılgınca kampanya bağlamında, yiğit tutuklulara yönelik kısıtlamaları sıkılaştırarak ve en iğrenç istismar, aşağılama, mahrumiyet ve aç bırakma türlerini uygulayarak’ devam ettiği belirtti.

Birkaç hafta önce İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, İsrail Cezaevleri’ndeki sabotajcılara karşı kendisinin net politikasını uyguladığı için mutlu olduğunu dile getirdi.

Ben-Gvir'e göre el-Bergusi ‘planlanmış bir isyanla ilgili bilgi üzerine’ hücreye nakledildi. Ben-Gvir ayrıca, ‘sabotajcıların cezaevlerini kontrol ettiği günlerin sona erdiğini’ belirtti.

Ben-Gvir, Kobi Yakubi'yi Filistinli mahkumların tutukluluğunu denetleyen İsrail Cezaevi Servisi'nin başına atadı.

Filistin'de yapılan kamuoyu yoklamaları, yaklaşan başkanlık seçimlerinde Mervan el-Bergusi'nin oyların yüzde 51'ini, Hamas Siyasi Büro Şefi İsmail Heniyye'nin ise yüzde 45'ini alacağını gösteriyor.

Mevcut savaşın başlangıcından bu yana İsrail işgal güçleri, Batı Şeria'da 7 binden fazla Filistinliyi tutukladı ve yüzlercesini serbest bıraktı.

Sadece Batı Şeria'daki tutuklu sayısı 9 binin üzerine çıkarken, Gazze Şeridi'nden yüzlerce kişinin akıbeti ve tutukluluk koşulları bilinmiyor.

Beş aydan fazla bir süredir İsrail, Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) temsilcilerinin gözaltı koşullarını denetlemesini engellemenin yanı sıra, mahkumların ailelerinin her zamanki gibi onları ziyaret etmesini de engelledi.