ABD’de George Floyd protestoları 30 şehre yayıldı

Sokağa çıkma yasağına rağmen Minnesota'daki protestolar sürüyor (AP)
Sokağa çıkma yasağına rağmen Minnesota'daki protestolar sürüyor (AP)
TT

ABD’de George Floyd protestoları 30 şehre yayıldı

Sokağa çıkma yasağına rağmen Minnesota'daki protestolar sürüyor (AP)
Sokağa çıkma yasağına rağmen Minnesota'daki protestolar sürüyor (AP)

ABD’nin Minneapolis şehrinde siyahi vatandaş George Floyd'un polis tarafından öldürülmesi sonucu çıkan protesto gösterileri 30 ülkeye yayıldı.
Floyd’un (46) boğazına diziyle basarak öldüren polis memuru Derek Chauvin cinayet suçlamasıyla tutuklanırken, 500 bin dolar kefalet ücreti belirlendi.
Chauvin’in tutuklanması, binlerce kişinin sokaklara dökülmesini engellemezken, eyalet Valisi Tim Walz OHAL ilan ederek orduyu göreve çağırdı.
Öfkeli protestocular, Beyaz Saray’ın önüne kadar gidince Trump, “Bunlar George Floyd ile ilgisi olmayan organize gruplar.  Beyaz Saray önünde profesyonelce yönetilen protestocuların George Floyd'un anısıyla pek bir ilgisi yok. Sadece sorun çıkarmak için oradaydılar. Gizli Servis onları kolayca halletti” şeklinde bir tweet attı.
Birçok şehirdeki gösteriler barışçıldı ancak özellikle Minneapolis şehrindeki protestoların kundaklama ve yağmalamaya dönüşmesi, polisleri göstericileri dağıtmak için göz yaşartıcı gaz kullanmaya zorladı.
Öfkeli göstericiler, sadece siyahilerle sınırlı kalmayarak farklı etnik grupları kapsarken, birçok gözlemci ve yorumcu protestoların bu denli yayılmasından ABD Başkanı Donald Trump'ı sorumlu tuttu.
Trump’ın, konuya ilişkin tweetlerinde şiddeti yüceltmesinin yangını körüklediği düşünüldü.
Ancak ABD Başkanı, daha sonraki açıklamasında eleştirileri hafifletmeye çalışarak,  Floyd’un ailesi ile telefonda görüştüğünü söyleyerek, “Acılarını anlıyorum. Floyd’un ailesi adaleti, Minnesota halkı da güvenli bir şekilde yaşamayı hak ediyor. George Floyd'un Minnesota sokaklarında ölümü, büyük bir trajediydi. Bu asla olmamalıydı. Bu olay, tüm Amerikalıları korku, öfke ve yasa boğdu” ifadelerini kullandı.
Trump, siyahi vatandaşın öldürülmesinin ardından düzenlenen protestolara ilişkin ise “Gösterilerin barışçıl olması çok önemli. Bu gösterilerin hukuk dışı bir anarşi ve kaos halini almasını istemiyorum. Yağmalar, barışçıl protestocuların sesini bastırmamalı” yorumunda bulundu.
CNN’e göre Kasım ayında yapılacak olan başkanlık seçimlerinde aday olan Joe Biden de Floyd’un ailesini arayarak, teselli etmeye çalıştı.
Biden ayrıca ABD’lileri ırkçılığa karşı koymaya çağırarak, “Rahatsız edici gerçeklere daha yakından bakmanın zamanı geldi” dedi.
ABD eski Başkanı Barack Obama da, Floyd’un ölümünün normal bir olay gibi görülmemesi gerektiğini söyleyerek, “2020’nin Amerika'sında ayrımcılık normal olmamalı, olamaz” diye konuştu.
Obama, “Çocuklarımızın yüksek değere sahip bir ülkede büyümelerini istiyorsak, daha iyisini yapmalıyız” ifadelerini kullandı.
Diğer yandan, Atlanta Belediye Başkanı Demokrat Keisha Lance Bottoms, protestoları görüntüleyen CNN ekibinin canlı yayında gözaltına alınmasını eleştirerek, şehri utandırdıklarını söyledi.
Bottoms, CNN merkezine saldıranlara da tepki göstererek, “Merkeze saldırarak George Floyd'a ve bu ülkede öldürülen herkese saygısızlık ediyorsunuz” dedi.
Diğer yandan, Hennepin Bölgesi Başsavcısı Mike Freeman, tutuklanan polis memuru Chauvin'in üçüncü derecede cinayet ve taksirle adam öldürmeden yargılanacağını açıkladı.
Davadaki ana kanıtlardan birinin video olduğunu söyleyen Freeman, Chauvin’in suçlu bulunursa ömür boyu hapse mahkum edileceğini belirtti.
Savcı, olay yerindeki diğer üç polisle ilgili soruşturmanın devam ettiğini de sözlerine ekledi.
Tutuklanan polis memuru Chauvin'in eşi Kellie de boşanmak istediğini avukatı aracılığıyla duyurdu.
Avukat yaptığı açıklamada, “Müvekkilim bayan Kellie, Floyd'un ölümünden büyük üzüntü duymakta ve ailesinin yasını paylaşmaktadır. Aynı zamanda, Derek Chauvin'le evliliğinin feshi için başvuruda bulunmuştur” şeklinde konuştu.
Avukat ayrıca Kellie Chauvin'in, bu zor dönemde ebeveynleri ve ailesinin güvenlik ve mahremiyetini talep ettiğine de vurgu yaptı.



Komutanı tarafından Gazze'ye girmeye zorlanan İsrail askeri intihar girişiminde bulundu

Geçtiğimiz nisan ayında Kudüs'teki askeri mezarlıkta bir askerin mezarına bayrak diken İsrail askeri (Reuters)
Geçtiğimiz nisan ayında Kudüs'teki askeri mezarlıkta bir askerin mezarına bayrak diken İsrail askeri (Reuters)
TT

Komutanı tarafından Gazze'ye girmeye zorlanan İsrail askeri intihar girişiminde bulundu

Geçtiğimiz nisan ayında Kudüs'teki askeri mezarlıkta bir askerin mezarına bayrak diken İsrail askeri (Reuters)
Geçtiğimiz nisan ayında Kudüs'teki askeri mezarlıkta bir askerin mezarına bayrak diken İsrail askeri (Reuters)

İsrail medyası, Gazze Şeridi'ne yönelik savaşın zorlukları nedeniyle sadece bir hafta içinde dört İsrail askerinin intihar ettiğini bildirdi. İsrail Kamu Yayın Kuruluşu KAN, komutanlarının sorumsuz davranışlarına karşı çıkan birlikteki arkadaşlarının uyanıklığı olmasaydı neredeyse listeye katılacak olan beşinci bir askerin hikayesini açıkladı.

Muhabir Carmela Menashe, askerlerden alıntı yaparak, arkadaşlarının ‘Gazze'ye girmeyi reddettiğini, ancak komutanının onu zorladığını, bunun üzerine askerin silahın namlusunu ağzına dayadığını ve kendini vurmakla tehdit ettiğini, bunun üzerine komutanın onu hafta sonu izninden men ederek cezalandırmaya karar verdiğini’ anlattı.

dfgthy
Meslektaşlarının cenaze töreni için mezarlığa giden yaralı İsrail askerleri, 8 Temmuz 2025 (AP)

İsrailli muhabire göre, ‘asker başlangıçta kabul etti ve Gazze'ye girdi. Ancak sonra geri döndü ve tekrar dışarı çıkmak istedi; komutana orada kalamayacağını açıklamaya çalıştı. Komutan onu hafife aldı ve onu başka cezalarla tehdit etti. Birlikteki arkadaşları son anda devreye girerek intihar etmesini engelledi ve onu psikolojik destek subayıyla görüşmeye zorladı.’

Psikolojik destek subayı, askerin durumunun Gazze Şeridi'ne girmesine izin vermediğine karar vererek onu birlik dışında tedavi görmesi için göndermiş; psikolojik durumunun ciddi olduğu teşhis edilmiş ve askerin ordudan tamamen terhis edilerek tedavi altına alınmasına karar verilmiş.

Muhabir, “Askerin durumu benzersiz değil; savaş binlerce askeri travmatize ediyor. Zamanında gerekli tedaviyi görmeyenler kendilerini ciddi bir depresyon içinde buluyor ve bu da aşırı durumlarda intihara yol açabiliyor” dedi.

4 asker intihar etti

Tel Aviv medyası sadece geçen hafta dört askerin intihar ettiğini ve savaşın başladığı 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana intihar eden asker sayısının 44'e yükseldiğini duyurdu.

İntihar eden askerlerin çoğunluğunun aktif görevdeki yedek askerler olduğunu belirten Haaretz gazetesi, İsrailli askeri kaynaklara dayandırdığı haberinde intihar eden askerlerin büyük bir kısmının savaş sırasında psikolojik durumlarını önemli ölçüde etkileyen durumlara maruz kaldıklarını aktardı.

xcvfgbh
Temmuz 2025'te Gazze Şeridi'nde öldürülen meslektaşlarının cenaze töreninde ağlayan İsrailli askerler (AFP)

Gazete, orduda aktif görevde olan İsrailli askerlerin intihar oranlarının önceki yıllara göre artış gösterdiğini doğruladı.

Kaynaklar, intiharların bazen iç raporlarda ‘çatışma dışı ölüm’ veya ‘soruşturma altındaki durumlar’ gibi muğlak etiketler altında kategorize edilmesi nedeniyle gerçek sayının daha yüksek olabileceğini tahmin ediyor.

Şarku’l Avsat’ın Haaretz'den aktardığına göre İsrail ordusu, 2024 yılının başından bu yana yaklaşık bin 600 askerin travma sonrası stres semptomlarından mustarip olduğunu kabul ediyor ve bu da yaklaşık 250 askeri ruh sağlığı nedenleriyle terhis etmesine neden oldu.

Veriler intihar eden askerlerin çoğunun geçtiğimiz mart ayında yeniden başlayan savaştan bu yana çatışmaların devam ettiği Gazze'deki çatışmalara katıldığını gösteriyor.

cdfgthy
Temmuz ayında Gazze'de öldürülen bir İsrail askerinin cenaze töreninden (EPA)

Cepheden dönen askerlerin psikolojik olarak yalnızlaştığı ve özellikle muharebe tugaylarına yeni katılanlar ile dışlanmış sosyal sınıflara mensup askerlere yeterli psikolojik bakım sağlanmadığı belirtiliyor.

Ordu, sahadan dönen askerlerle ilgili sessiz bir iç krizle karşı karşıya; bu askerler fiziksel yaralanmaların ötesinde derin psikolojik yaralar da taşıyor ve bu da bazılarının son bir kaçış olarak intiharı seçmesine neden oluyor.

Gözlemciler Gazze savaşının sadece Filistinlileri tüketmekle kalmadığını, aynı zamanda İsrail'in iç cephesinde de giderek artan bir çatlağa neden olduğunu, askerlerin karada savaşırken psikolojik kaderlerinin havada asılı kaldığını düşünüyor.