Çinli bilim insanları: Klozet kapağı açıkken sifonu çekmek koronavirüs bulaşmasına neden olabilir

Koronavirüsün virüs taşıyan dışkı yoluyla bulaşabileceğine dair kanıtlar var (Reuters)
Koronavirüsün virüs taşıyan dışkı yoluyla bulaşabileceğine dair kanıtlar var (Reuters)
TT

Çinli bilim insanları: Klozet kapağı açıkken sifonu çekmek koronavirüs bulaşmasına neden olabilir

Koronavirüsün virüs taşıyan dışkı yoluyla bulaşabileceğine dair kanıtlar var (Reuters)
Koronavirüsün virüs taşıyan dışkı yoluyla bulaşabileceğine dair kanıtlar var (Reuters)

Çinli bilim insanları tarafından yürütülen yeni bir çalışma, tuvalette sifonu çekmeden önce klozet kapağını kapatmak gerektiğini vurgulayarak, aksi durumda sifon çekildiğinde ortaya çıkan su zerreciklerinin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) enfeksiyonunu nefes yoluyla bulaştırabileceğini ortaya koydu.
New York Times gazetesine göre Physics of Fluids dergisinde yer alan çalışmada, koronavirüsün sadece ağızdan çıkan damlacıklar ile değil virüs taşıyan dışkı yoluyla da bulaştığına ilişkin kanıtlar olduğu ifade edildi.
Koronavirüsün genelde akciğer ve üst solunum yollarında bulunduğuna ancak bazen insanların sindirim sistemine bulaştığına dikkat çekilen çalışmada, virüsün semptomlar geçtikten haftalar sonra bile hastaların dışkısında hayatta kalabileceğine vurgu yapıldı.
Tuvalet temizleme mekanizmasına uygun bilgisayar simülasyonu kullanılarak yapılan çalışmaya göre, sifon çekildiği esnada oluşan girdap yaklaşık 6 bin küçük su zerreciğini yaklaşık bir metre yukarı fırlatabiliyor.
Koronavirüs taşıma ihtimali olan bu zerrecikler de tuvaletteki yüzeylere, zeminlere ve kapı kollarına yapışarak, tuvaletin bir sonraki kullanıcısının sağlığını tehdit edebiliyor.
Çalışmada yer alan bilim insanlarından Yangzhou Üniversitesi Profesörü Ji-Xiang Wang, “Bu çok endişe verici. Tuvaletleri her zaman temiz tutmak neredeyse imkansız. Bir evdeki hasta ayrı odada kendisini izole etse bile diğer aile üyelerinin kullandığı tuvalete girmesi kaçınılmaz” dedi.
Sifona basmadan önce klozet kapağının sıkıca kapatılmasını tavsiye eden Wang, elleri sık sık yıkamak gerektiğini hatırlatarak, özellikle ortak tuvalet kullanırken yüze dokunmaktan ve banyo içinde maske takmaktan kaçınılması konusunda uyardı.
Koronavirüs şu ana kadar dünya genelinde 8 milyon 287 bin kişiye bulaşırken, 446 bin kişi de hayatını kaybetti.



Gen düzenleme tedavisinde çığır açıcı adım

Bilim insanları, KJ Muldoon'ın gelişimini yakından takip edecek (AP)
Bilim insanları, KJ Muldoon'ın gelişimini yakından takip edecek (AP)
TT

Gen düzenleme tedavisinde çığır açıcı adım

Bilim insanları, KJ Muldoon'ın gelişimini yakından takip edecek (AP)
Bilim insanları, KJ Muldoon'ın gelişimini yakından takip edecek (AP)

Gen düzenleme tedavisiyle ilk kez bir bebek iyileştirildi.

New England Journal of Medicine'de perşembe yayımlanan çalışmada, CPS1 eksikliği teşhisi konan bir bebeğin gen düzenleme yöntemiyle tedavi edildiği belirtiliyor.

Yaklaşık 1 milyon bebekten birini etkileyen bu genetik rahatsızlık, amonyağın vücuttan atılmasını sağlayan bir enzimin eksikliğinden kaynaklanıyor. Amonyağın kanda birikmesiyle zehirlenme yaşanabiliyor. Bazı bebeklerde karaciğer nakli gerekebiliyor.

ABD'de yapılan araştırmanın yazarlarından Pensilvanya Üniversitesi’nden Dr. Kiran Musunuru, tedavinin çığır açıcı olduğunu vurguluyor:

Bu, henüz kesin bir çaresi bulunmayan çeşitli nadir genetik bozuklukları tedavi etmek için gen düzenlemenin kullanılmasına yönelik ilk adım.

Philadelphia Çocuk Hastanesi ve Pensilvanya Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden ekiplerin ortak çalışmasıyla yürütülen tedavide, Clustered Regularly Interspaced Palindromic Repeats (CRISPR) adlı gen düzenleme teknolojisi kullanıldı. CRISPR, genetik uzmanları ve tıp araştırmacılarının DNA üzerinde ekleme-çıkarma yaparak dizilimini değiştirmelerine olanak tanıyor.

KJ Muldoon adlı bebeğe önce şubatta, daha sonra da mart ve nisanda CRISPR teknolojisiyle tedavi uygulandı.

Uzmanlar, tedavinin şimdilik olumlu sonuç verdiğini fakat bebeğin gelişiminin yıllarca takip edilmesi gerekeceğini belirtiyor. Araştırmanın yazarlarından Dr. Rebecca Ahrens-Nicklas, KJ Muldoon’ın “her geçen gün büyüdüğüne ve geliştiğine dair işaretler gördüklerini” söylüyor.

Bilim insanları, KJ Muldoon’la ilgili çalışmadan elde ettikleri verilerle gen düzenleme tedavisini yaygınlaştıracak araştırmalar yapılacağını belirtiyor. Çalışmada yer almayan nörolog Carlos Moraes, gen düzenleme tedavisinin geleceğine dair şu ifadeleri kullanıyor:

Birisi böyle bir buluşa imza attığında, diğer ekiplerin bundan elde edilen bilgilerle hareket edip ilerlemesi çok sürmez. Engeller var ama önümüzdeki 5 ila 10 yılda bunların aşılacağını tahmin ediyorum.

Independent Türkçe, CNN, New York Times