ABD – Taliban anlaşmasında ‘ikinci aşamaya’ geçiliyor

Esir Taliban unsurları, anlaşma kapsamında geçen pazar günü serbest bırakıldı. (EPA)
Esir Taliban unsurları, anlaşma kapsamında geçen pazar günü serbest bırakıldı. (EPA)
TT

ABD – Taliban anlaşmasında ‘ikinci aşamaya’ geçiliyor

Esir Taliban unsurları, anlaşma kapsamında geçen pazar günü serbest bırakıldı. (EPA)
Esir Taliban unsurları, anlaşma kapsamında geçen pazar günü serbest bırakıldı. (EPA)

ABD, Taliban ile ilk anlaşmayı şubat ayında imzaladıktan sonra 13 Temmuz’da, Afganistan’daki ABD kuvvetlerinin sayısını ilk aşamada 13 binden 8 bin 600’e azaltmayı ön gören anlaşmanın ikinci aşamasına başladı. Taraflar arasındaki iyi niyetin bir göstergesi olarak silahlı hareket üyelerine uygulanan ABD yaptırımları da gelecek ay kaldırılacak.
İlişkiler şu an ABD Kongresi tarafından değerlendirilme ve gözden geçirme aşamasında. Ancak anlaşma, Taliban hareketinin 2019 sonunda ABD askerlerini hedef alan bir dizi terör saldırısı gerçekleştirmek için Rusya’dan fon almasının ardından belirsizliğini koruyor.
Kongre Araştırma Merkezi tarafından anlaşmaya dair yayınlanan özel bir rapor, ikinci aşamanın taraflar arasında 13 Temmuz’da başladığını ortaya koydu.
Raporda anlaşmanın ilk aşamasının söz konusu tarihten bir ay önce, 4 bin 400 askerin geri çekilmesini sağladığı kaydedildi. ABD Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı Orgeneral Kenet F. McKenzie’ye göre anlaşmada 18 Haziran’da ikinci aşamaya geçildi. Aynı şekilde Nisan 2021’de de ABD kuvvetleri, anlaşmanın imzalandığı 14 ay zarfında, Afganistan’dan tamamen geri çekilmiş olacak.
Anlaşmanın ikinci aşaması, Taliban hareketi üyelerine karşı ABD yaptırımlarının 27 Ağustos’a kadar kaldırılmasını öngörüyor. Daha sonra Taliban ve Afganistan hükümeti arasında esir takası gerçekleştirilecek. Taliban ile Afganistan lideri Eşref Gani arasında Kabil’de doğrudan müzakere turları başlayacak. Ayrıca Taliban, üyelerinin ve El-Kaide’de de dahil diğer grupların Afganistan topraklarını ABD veya müttefiklerine karşı bir saldırı platformu olarak kullanılmasını engelleyecek, orduya alım, eğitim ve fon toplama faaliyetlerini önleyecek. Ancak ABD’li yetkililer, anlaşmanın bazı kısımlarının açık olmayacağını ve bu kısımların ise ABD’ye hiçbir ek yük getirmediğini belirtti. Yetkililer, anlaşmanın eklerini ise ‘uygulama ve doğrulama için gizli prosedürler’ olarak niteledi.
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Kongre üyelelrinin her birinin bu prosedürleri inceleme fırsatına sahip olacağına dikkat çekti.
Kongre Araştırma Merkezi’nin raporunda, son 18 yılda ABD’nin 2 bin 400 ölüme tanık olduğu belirtiliyor. Kongre, Afganistan’ın yeniden inşası için yaklaşık 137 milyar dolar tahsis etti. Bununla birlikte üç taraf (ABD, Taliban ve Afganistan hükümeti) arasında gelecekte neyin önemli olduğuna dair belirsiz birçok soru mevcut. Bu sorulardan biri de şu; ABD yönetimi Afganistan’ı güvenli sığınak olarak kullanan ve destek alan teröristler tarafından ABD’ye yönelik daha fazla saldırı yapılmasını önlemek için Kongre’nin onayladığı ABD stratejisini nasıl uygulayacak?
Raporda, dış güçlerin Afganistan çatışmasının çekirdeği olduğu ve komşu ülke Pakistan’ın bu konudaki en önemli taraf olarak kabul edildiği belirtildi. Pakistan, Afganistan meselelerinde onlarca yıldır aktif bir rol oynarken güvenlik güçleri de başta Hakkani örgütü olmak üzere Afgan isyancılarla bağlarını korumuştu. Aynı şekilde ABD askeri liderlerinin yanı sıra Afgan liderler, isyan eylemlerinin gücünü ve uzun ömrünü doğrudan ya da dolaylı olarak Pakistan’ın desteğine bağlıyor. ABD Başkanı Donald Trump ise Pakistan’ı ‘savaştıkları teröristleri barındırmakla’ suçluyor.
ABD’nin Taliban ile anlaşmasının önündeki en önemli engellerden birisi de anlaşmada ‘Taliban’ın Afgan kuvvetlere saldırılardan kaçınmasını zorunlu kılan herhangi bir metnin bulunmaması’ olarak ön plana çıkıyor. CENTCOM Komutanı Orgeneral McKenzie, 10 Mart’ta yaptığı açıklamada “Taliban’ın saldırıları sandığımızdan daha güçlü. ABD ve Taliban arasında anlaşma uygulama konusunda bir uzlaşı bulunmuyor” ifadelerini kullanmıştı. ABD’li yetkililer söz konusu tarihten bu yana Taliban’ın şiddetinin ‘kabul edilemez şekilde yüksek’ olduğunu söylemeye devam ettiler. Afganistan yönetimi, şiddet eylemlerinin artmasıyla nisan ortalarında öldürülen Afgan askerinin sayısının 25’ten 40’a yükseldiğini duyurdu.



Trump, Venezuela'dan karayoluyla yapılan uyuşturucu sevkiyatlarını hedef almakta kararlı

ABD Devlet Başkanı Donald Trump ve Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, (AFP)
ABD Devlet Başkanı Donald Trump ve Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, (AFP)
TT

Trump, Venezuela'dan karayoluyla yapılan uyuşturucu sevkiyatlarını hedef almakta kararlı

ABD Devlet Başkanı Donald Trump ve Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, (AFP)
ABD Devlet Başkanı Donald Trump ve Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, (AFP)

Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro, Karayipler'deki ABD güçlerinin ülkesinin kıyıları açıklarında bir petrol tankerine el koymasının ardından ABD'yi "korsanlıkla" suçladı.

Maduro devlet televizyonunda yaptığı açıklamada, "Mürettebatı kaçırdılar, gemiyi çaldılar ve Karayipler'de yeni bir dönemi, suç teşkil eden korsanlık dönemini başlattılar" ifadelerini kullandı.

İlgili bir gelişme olarak, ABD Başkanı Donald Trump bugün Beyaz Saray'da gazetecilere yaptığı açıklamada, ülkesinin yakında Venezuela'dan ABD'ye kara yoluyla gelen uyuşturucu sevkiyatlarını engellemek için operasyonlar yapmaya başlayacağını söyledi.

Trump, son haftalarda karayoluyla yapılan uyuşturucu kaçakçılığını hedef almaya başlayacağı yönünde defalarca tehditte bulundu.


Venezuela tankerine el konulması Maduro üzerindeki baskıyı artırdı

Venezuela'nın Jose limanı açıklarında ele geçirilen dev petrol tankeri "Skipper"ın uydu görüntüsü (Reuters)
Venezuela'nın Jose limanı açıklarında ele geçirilen dev petrol tankeri "Skipper"ın uydu görüntüsü (Reuters)
TT

Venezuela tankerine el konulması Maduro üzerindeki baskıyı artırdı

Venezuela'nın Jose limanı açıklarında ele geçirilen dev petrol tankeri "Skipper"ın uydu görüntüsü (Reuters)
Venezuela'nın Jose limanı açıklarında ele geçirilen dev petrol tankeri "Skipper"ın uydu görüntüsü (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro'ya yönelik ABD baskısının başlamasından bu yana yaşanan en ciddi gerilimde, Venezuela kıyıları açıklarında bir petrol tankerine el konulduğunu duyurdu.

Associated Press (AP), bir ABD yetkilisine dayandırdığı haberinde, ele geçirilen tankerin adının Skipper olduğunu ve Venezuela'nın devlet petrol şirketine ait petrol taşıdığını doğruladı. Yetkili, tankerin daha önce İran petrolü kaçakçılığında yer aldığını ve bunun Adalet Bakanlığı'nın yıllardır soruşturduğu küresel bir karaborsa olduğunu belirtti. ABD Hazine Bakanlığı, 2022 yılında Adissa ve Toyo adlarıyla seyreden gemiye yaptırım uygulamıştı. ABD yetkilileri, geminin petrol ticaretini kolaylaştıran ve Lübnan'daki Hizbullah ile İran Devrim Muhafızları'nı desteklemek için gelir sağlayan uluslararası bir petrol kaçakçılığı ağının parçası olduğunu belirtmişti.

Bu arada Kremlin, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in dün Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro ile telefon görüşmesi yaptığını ve artan dış baskı karşısında hükümetinin yaklaşımına Moskova'nın desteğini açıkladı.


Eurovision Şarkı Yarışması'nı kazanan Nemo, İsrail'in katılımına protesto amacıyla ödülü iade ediyor

2024 yılında "The Code" performansıyla ödül kazanan Nemo (Arşiv- DPA)
2024 yılında "The Code" performansıyla ödül kazanan Nemo (Arşiv- DPA)
TT

Eurovision Şarkı Yarışması'nı kazanan Nemo, İsrail'in katılımına protesto amacıyla ödülü iade ediyor

2024 yılında "The Code" performansıyla ödül kazanan Nemo (Arşiv- DPA)
2024 yılında "The Code" performansıyla ödül kazanan Nemo (Arşiv- DPA)

Eurovision Şarkı Yarışması'nın İsviçreli galibi Nemo, dün yaptığı açıklamada, Gazze'deki savaş nedeniyle İsrail'in yarışmaya katılmasına yönelik son protesto olarak ödülü iade edeceğini söyledi.

2024 yılında "The Code" adlı şarkısıyla birinci olan Nemo, İsrail'in yarışmaya katılmasının, yarışmanın kapsayıcılık ve herkes için onur idealleriyle çeliştiğini belirtti.

Bu yorumlar, Eurovision Şarkı Yarışması'nın organizatörü olan Avrupa Yayın Birliği'ne karşı yapılan son protestolar arasında yer alıyor. Birliğin geçen hafta İsrail'in Avusturya'da düzenlenecek 2026 etkinliğine katılmasına izin vermesinin ardından beş ülke yarışmadan çekilmişti.

Nemo, Instagram paylaşımında şunları yazdı: “Eurovision, birlik, kapsayıcılık ve tüm insanlar için onuru savunduğunu söylüyor. Bu değerler, bu yarışmayı benim için çok anlamlı kılıyor. Ancak İsrail'in katılımının devam etmesi, BM Bağımsız Uluslararası Soruşturma Komisyonu'nun (İşgal Altındaki Filistin Toprakları, Doğu Kudüs ve İsrail hakkında) soykırım teşkil ettiği sonucuna vardığı bir döneme denk gelmesi, bu idealler ile Avrupa Yayın Birliği'nin aldığı kararlar arasında açık bir çelişkiyi göstermektedir.” İsrail, soykırım suçlamalarını reddederek, uluslararası hukuka saygı duyduğunu ve 7 Ekim 2023'te Gazze'den Filistinli İslamcı grup Hamas'ın sınır ötesi saldırısının ardından kendini savunma hakkına sahip olduğunu belirtiyor.

İzlanda'nın kamu yayın kuruluşu ROV, çarşamba günü yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze savaşı sırasındaki eylemlerini gerekçe göstererek yarışmadan çekilen İspanya, Hollanda, İrlanda ve Slovenya'ya katılarak, ülkenin gelecek yılki Eurovision Şarkı Yarışması'na katılmayacağını duyurdu.

Nemo, ciddi bir şeylerin ters gittiğinin açık ve bu ülkelerin yarışmadan çekilmesine neden olduğunu belirterek, Eurovision ödülünü Cenevre'deki Avrupa Yayın Birliği genel merkezine göndereceğini söyledi. Nemo sözlerine şöyle devam etti: "Bu, bireyler veya sanatçılarla ilgili değil. Bu, yarışmanın, ciddi ihlallerle suçlanan bir ülkeyi aklamak için defalarca kullanılmasıyla ilgili; oysa Avrupa Yayın Birliği yarışmanın apolitik olduğunu ısrarla savunuyor."

Şarkıcı, yaklaşık 160 milyon izleyiciye ulaşan yarışmayı düzenleyen Avrupa Yayın Birliği'ne net bir mesajı olduğunu söyledi. Nemo, “Söylediğiniz kişi olun. Sahnede kutladığımız değerler sahne dışında yaşanmazsa, en güzel şarkılar bile anlamsız hale gelir” ifadelerini kullandı. Sözlerine şöyle devam etti: “Bu sözlerin eylemlerle eşleştiği anı özlüyorum. O zamana kadar bu ödül sizin.”