Gazeteci Deniz Yücel'e 2 yıl 9 ay hapis cezası verildi

Die Welt Gazetesi muhabiri Deniz Yücel (EPA)
Die Welt Gazetesi muhabiri Deniz Yücel (EPA)
TT

Gazeteci Deniz Yücel'e 2 yıl 9 ay hapis cezası verildi

Die Welt Gazetesi muhabiri Deniz Yücel (EPA)
Die Welt Gazetesi muhabiri Deniz Yücel (EPA)

Die Welt Gazetesi muhabiri Deniz Yücel, Türkiye'de yargılandığı davada 'FETÖ terör örgütü propagandası yapmak' ile 'halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek' suçlarından beraat etti. 
İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesinde yapılan duruşmaya, bir süre tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen ve Almanya'ya giden sanık Deniz Yücel katılmadı.
Yücel'i avukatı Veysel Ok temsil etti. Alman konsolosluğundan bazı görevliler de duruşmayı takip etti.
Sanık adına esasa ilişkin savunma yapan avukat Veysel Ok, müvekkilinin beraatini istedi.
Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, gazeteci Yücel'i "PKK/KCK silahlı terör örgütünün propagandasını yapmak" suçundan 1 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı.
Sanığın, üzerine atılı suçu basın ve yayın yoluyla işlediği gerekçesiyle cezasını önce 2 yıl 3 aya çıkaran heyet, suçu değişik zamanlarda zincirleme olarak işlediğini değerlendirerek cezayı 2 yıl 9 ay 22 güne yükseltti.
Sanığın suç sonrası ve yargılama aşamasındaki davranışlarını dikkate alarak, cezada takdiri indirim uygulanmasına yer olmadığına hükmeden heyet, "FETÖ silahlı terör örgütünün propagandasını yapmak" ve "halkı kin ve düşmanlığa tahrik" suçlarından ise beraatine karar verdi.

Ne olmuştu?
Türk asıllı Alman gazeteci Deniz Yücel Şubat 2017’de İstanbul’da kendi isteğiyle ifade vermek üzere gittiği emniyette gözaltına alınmış, 27 Şubat'ta da "halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve terör propagandası yapmak" suçlamasıyla tutuklanmıştı.
Die Welt'in Türkiye temsilciliğini yapan Deniz Yücel hakkında "Örgüt propagandası yapmak" ve "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik" yapmak suçlamasıyla 4 yıldan 18 yıla kadar hapis istemiyle dava açılmıştı.
Almanya Başbakanı Angela Merkel, Yücel'in serbest bırakılması için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile konuşmuştu.
16 Şubat 2018'de serbest bırakılan gazeteci Yücel, yaşadığı ülke Almanya'ya dönmüştü.



Fransa’daki bir hastanede bebeklere yönelik “cinsel istismar” skandalı hakkında soruşturma başlatıldı

Fotoğraf: (AFP_Arşiv)
Fotoğraf: (AFP_Arşiv)
TT

Fransa’daki bir hastanede bebeklere yönelik “cinsel istismar” skandalı hakkında soruşturma başlatıldı

Fotoğraf: (AFP_Arşiv)
Fotoğraf: (AFP_Arşiv)

Fransa’nın Bobigny şehrindeki savcı, Saint-Denis'deki Montreuil Hastanesi'nin bebek bölümünde çalışan bir hemşireyi, ‘reşit olmayanlara yönelik cinsel tacizde bulunmak ve çocuklara ait müstehcen fotoğraflar çekmekle’ suçladı.

Alman haber ajansı DPA, hemşirenin ortağının da ‘çocuklara cinsel istismarda bulunmakla’ suçlanarak tutuklandığını bildirdi.

Soruşturma hakimi, ikisini adli gözetim altında tutmaya ve birbirleriyle iletişim kurmalarını veya reşit olmayanlarla ilgili herhangi bir faaliyette bulunmalarını yasaklamaya karar verdi. Ayrıca hemşirenin Montreuil Hastanesi'ne gitmesi de yasaklandı.

Hemşire, çarşamba günü, polis karakoluna gidip reşit olmayanlara karşı cinsel tacizde bulunduğu iddialarını inkâr etse de önlem olarak işten uzaklaştırıldı.

Fransız haber kanalı BFM TV'ye göre TikTok platformunda ‘93. bölgedeki bir hastanede skandal’ başlığı altında yayınlanan birkaç video paylaşıldıktan sonra adli makamlar olayla ilgili soruşturma başlattı.

Bu paylaşımlardan birinde, bir adam kamera karşısında ‘bebek bölümünde çalışan iki kişinin siyahi çocuklara cinsel tacizde bulunduğunu’ iddia etti ve bunun ‘cinsel amaçlı’ olduğunu ekledi.

Cumartesi öğleden sonra 1,4 milyondan fazla izlenen videoda adam, ‘adaleti sağlamak’ için sokağa çıkılmasını istedi.

Savcılık ofisinden yapılan açıklamada “Bu eylemde ırkçı bir neden yok, çocuklardan biri beyaz, diğeri siyah” denildi.

Öte yandan BFM TV, dün öğleden sonra yaklaşık 50 kişinin olayları ve yapılan ırkçılığı kınamak için toplandığını bildirdi. BFM TV'ye göre protestocular ayrıca önümüzdeki günlerde eylemlerin devam etmesi çağrısında bulundu.

Olayla ilgili haberler çarşamba ve perşembe günleri büyük yankı uyandırdı. Bundan birkaç ay önce aynı doğum servisinde doğum yapmış anneler hastaneyi aramaya başladı.

Grand Paris Nord-Est Hastaneler Grubu yönetimi tarafından cuma günü yayınlanan basın açıklamasında, hemşirenin Montreuil hastanesinde doğum servisinde değil, prematüre bebeklerle ilgilenen yenidoğan yoğun bakım ünitesinde çalıştığını belirtildi.

Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Bu hemşirenin davranışları, devam eden polis soruşturmasıyla doğrulanması halinde, hastanenin şiddetle kınadığı ciddi bir kişisel hatadır. Hiçbir şekilde hizmet kapsamında toplu bir uygulama değildir.”