Ürdün Öğretmenler Sendikası kapatıldı

Ürdün Öğretmenler Sendikası kapatıldı
TT

Ürdün Öğretmenler Sendikası kapatıldı

Ürdün Öğretmenler Sendikası kapatıldı

Ürdün yönetimi tarafından yapılan açıklamada, Öğretmenler Sendikası'nın çalışmalarının durdurulması ve sendika merkezinin iki yıl kapatılması kararı alındığı bildirildi.
Son gelişmeler, lise öğrencilerinin final sınavlarını geçen perşembe günü bitirmesinden kısa bir süre sonra ve Eğitim Bakanlığı ile Sendika arasında, öğretmenlerin mali taleplerini görüşmek için dün yapılması planlanan toplantıdan önce yaşandı. 
Resmi karar, Öğretmenler Sendikası Yönetim Kurulu üyelerini desteklemek ve geçen yılın sonunda Ömer Razzaz hükümeti ile imzalanan sözleşmenin uygulanmasına yönelik devam eden taleplerden dolayı öğretmenler tarafından yapılan oturma eyleminden birkaç gün sonra alındı. Söz konusu sözleşmede, ülkedeki koronavirüs krizinin de eşlik ettiği ekonomik koşullar nedeniyle maaşlara yönelik bazı mali hükümler dondurulmuştu.
Öğretmenler, aynı taleplerin zemininde yeni okul yılının başında gelecek Eylül ayının ilk günü kapsamlı bir grev gerçekleştireceğini ima etmişti.
Ürdünlü resmi çevreler, Ürdün Müslüman Kardeşler (İhvan) Teşkilatı (ruhsatsız) ve siyasi kanadı olan İslami Eylem Cephesi Partisi’ni, 2018 yazında yapılan son seçimlerde meclisteki koltukların çoğunluğunu elde ettikten sonra Sendika üyelerinin kararlarını etkilemekle suçladı.
Öğretmenler Sendikası, okul yılının başında bir ay süren genel bir grev gerçekleştirmişti. Gösteriler, Razzaz hükümetini, ebeveynlerin baskısı ve öğrencilerin okullarından uzak kalması nedeniyle tüm öğretmenlerin taleplerini kabul etmeye zorlamıştı.
Amman Başsavcısı Hasan Abdellat, sendika çalışmalarının durdurulmasını ve sendika merkezinin iki yıl süreyle kapatılmasını kararlaştırdı. Aynı zamanda, sendika yönetim konseyi üyelerinin kendilerine isnat edilen suçların soruşturulması için savcıya getirilmeleri yönünde de karar alındı.
Ürdün resmi haber ajansı PETRA'nın haberine göre Amman Başsavcısı dün yaptığı açıklamada  Sendika Konseyi üyelerinin, Ürdün Kamu Savcılığı'nın Öğretmenler Sendikası aleyhindeki bir dizi soruşturma cezai davası ışığında tutuklandığını bildirdi.
Başsavcı Abdellat, soruşturmanın başlayacağı davaların aşağıdakileri içerdiğini açıkladı: 
“Sendikalar Konseyi'ne yönelik Nazaha Yolsuzlukla Mücadele Komisyonu’nun davalı olduğu mali ihlallerle ilgili soruşturma davası. Öğretmenler Sendikası Yönetim Kurulu üyeleri tarafından yayınlanan ve sosyal medya aracılığıyla yayılan paylaşımlarla ilgili olarak Amman Başsavcılığı tarafından görülen soruşturma davası. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı tarafından yayınlanan ve sosyal medyada dolaşan videolarla ilgili Amman Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma davası.
Abdellat, davaların soruşturulmasına dayanarak, savcıların Sendika Konseyi üyelerine sanıklara çağrı yapma kararı aldıklarını, böylece kendilerine tahsis edilen suçları sorgulamak için yetkili savcıya sunabileceklerini belirtti.
Başsavcı'nın açıklamasının ayrıntılarında, Sendika  üyelerinin, Yönetim Kurulu üyelerinin işten uzaklaştırılması ve Sendika’nın merkezi ve şubelerinin iki yıllık bir süre için kapatılması kararı alındığı bilgisi yer aldı. Eğitim Bakanı'na, Sendika’nın idari ve mali yönetimini yürütmek üzere geçici bir komitenin oluşturulması ile ilgili emir verildi.
Başsavı Abdellati, Öğretmenler Sendikası’nın kapatılması ve davalara yönelik dün açıklanan kararlarla ilgili yayın yapılmasının yasaklandığını da duyurdu.
Abdellati açıklamasında, Medya Komisyonu’na görsel-işitsel medyada ve sosyal medyada konuyla ilgili herhangi bir bilgi yayınlanmaması için bir mektup gönderdi. Karar, soruşturmanın seyri üzerinde olumsuz bir etkisi olacağı için soruşturmalarla ilgili bilgilerin veya ilgili herhangi bir resim veya videonun yayınlanmasını yasakladı.
Söz konusu gelişmeler, Eğitim Bakanlığı'nın lise öğrencilerinin diploma puanlarını hazırladığı ve gelecek ayın ortalarında nihai sonuçların açıklanması için hazırlık yaparken, denetleme ve düzenleme ekibinin grev yapacakları beklentilerinin olduğu bir dönemde yaşandı.
Bazı öğretmenlerin dünkü puan düzenleme odalarından çekilmesi üzerine Eğitim Bakanı Teysir en-Nuaymi resmi bir yerel TV olan el-Memleke TV’ye yaptığı açıklamada lise sınavlarını düzeltme sürecinin daha önce onaylanan plan ve prosedürlere göre devam ettiğini ifade etti.
Öğretmenler Sendikası, hükümetin, öğretmenlerin cari yıl bütçesinde onaylanan ödeneğini sürdürmeyi reddetmesinin ardından gelecek Eylül ayının başında yeni okul döneminin başlamasıyla kapsamlı bir grev yapma sözü vermişti. Hükümet, koronavirüs salgını koşulları altında kötüleşen bütçe açığını azaltmak için güvenlik hizmetlerinin üyeleri ve görevlileri de dahil olmak üzere tüm kamu sektörü çalışanları için tüm ikramiyeleri, zamları ve fazla mesaileri iptal etme kararına bağlı kaldı.
Hükümetin günlük çalışanlar ve işsiz kalan çalışanlar gibi kamu harcamalarını ve koruma programlarını salgının en çok etkilenen sınıflarına yönlendirmeyi amaçladığı bir dizi kemer sıkma önlemini açıkladığı bir dönemde, sendika mali taleplerini sürdürdü.
Öğretmenler Sendikası Başkan Yardımcısı Nasır en-Navasıra, bazıları tarafından kışkırtıcı olarak nitelendirilen ve öğretmenlerin “öğretim yılının başında kapsamlı bir grev” gerçekleştireceğine yönelik tehdit edici ifadeler yayınladı. Sosyal medyada kaydedilen bir video yayınında şunları vurguladı:
"Dünya vazgeçse, biz öğretmenlerin mali haklarına yönelik taleplerimizden feragat etmeyeceğiz."
Bu açıklamalar, Sendika üyesi Basil el-Hurub'un "okulu bırakma ve maskelerle oturma eylemi uygulama" tehdidiyle aynı zamanda geldi. Bir diğer Sendika üyesi olan Galip Ebu Kadis ise öğretmenlerin talepleri yerine getirilene kadar oturma eylemi yapma çağrısında bulundu.
Sosyal paylaşım sitelerinde konuyla ilgili paylaşım yapılmaması kararına rağmen “öğretmenlerleyiz#” etiketi altında paylaşımlar yapıldı. Medyada, hükümetin Sendika’yı  kapatma kararı protesto edilerek sendika özgürlüklerine el koyma amacıyla savunma yasasının sömürüldüğü ifade edildi. Bazıları ise Sendika’nın taleplerinin yerine getirilmesi için öğrencileri grev yoluyla insan kalkanı olarak kullandığını belirtti.



Irak'ta seçimlerin boykotu iktidar koalisyonunu karıştırdı

Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
TT

Irak'ta seçimlerin boykotu iktidar koalisyonunu karıştırdı

Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)
Bağdat'ta düzenlenen Koordinasyon Çerçevesi toplantısından (X)

Eski Başbakan Haydar el-İbadi Irak'ta ‘seçim sisteminin reforme edilmesi’ çağrısında bulunurken, Koordinasyon Çerçevesi’nin Mukteda es-Sadr'ın Kasım 2025'te yapılması planlanan seçimleri boykot etme kararına karşı tavır alması bekleniyor.

El-İbadi liderliğindeki Zafer Koalisyonu, seçim sisteminin ‘yolsuzluk’ suçu işleyen kişilerin seçime katılmasını engellemesi gerektiğini bildirdi. Koalisyon tarafından bugün yapılan basın açıklamasında, “Ülkenin karşı karşıya olduğu zorluklar, özellikle de bu tarihi anda, sistemin siyasi tabanını genişletmeyi, herkesi dahil etmeyi ve seçim sürecini yolsuzluğa bulaşmış kişilerden ve manipülatörlerden korumayı gerektiriyor” denildi.

Koalisyon, ‘herhangi bir devletin çöküşünün üstesinden gelmenin, halkın çıkarlarını ve devletin varlığını koruyarak iç siyasi ve sosyal birlikle başarılabileceğini’ vurguladı. Açıklamada, “Ulusal bir reform vizyonu temelinde aday olmamak, çıkarlar nedeniyle başkalarının seçimlere katılmasına izin vermemekten temelde farklıdır” ifadesi yer aldı.

Koordinasyon Çerçevesi’nin ana bileşenlerinden biri olan el-İbadi'nin koalisyonu, Sadr'ın benzer bir açıklama yapmasından bir gün sonra seçimleri boykot ettiğini duyurdu.

 Eski Irak Başbakanı Haydar el-İbadi (X)Eski Irak Başbakanı Haydar el-İbadi (X)

Koordinasyon Çerçevesi'nin pozisyonu

Koordinasyon Çerçevesi, Sadr ve el-İbadi'nin kararları ve bunların bir sonraki parlamentoda Şii temsiliyeti üzerindeki etkileri konusunda hemen bir görüş bildirmedi. Bilgi sahibi kaynaklar, “Sadr ve el-İbadi'nin kararlarını ele alma konusunda Şii meclisi içinde anlaşmazlıklar var” dedi.

Şarku’l Avsat'a konuşan kaynaklar şu ifadeleri kullandı: “Bedir Örgütü lideri Hadi el-Amiri ve Hikmet Hareketi lideri Ammar el-Hekim'in başını çektiği bazı Şii liderlerin durumu kontrol altına alma çabaları var. Yaşananlara uyum sağlamak için uzlaşmacı bir çözüm arayışının yanı sıra Sadr'a seçimlere katılması ve boykotu tersine çevirmesi için davette bulunma ve Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu'nu birkaç günlüğüne adaylık kapısını yeniden açmaya davet etme olasılığı da var… Koordinasyon Çerçevesi içinde farklı görüşler var, ancak Kanun Devleti Koalisyonu lideri Nuri el-Maliki'nin tutumunun Sadr'ı boykotu kırmaya ve seçimlere katılacağını açıklamaya davet etme eğiliminde olduğu dikkat çekiyor.”

Sadr, Kasım ayında yapılması planlanan parlamento seçimlerini boykot etme kararından dönmek için zorlu koşullar öne sürdü.

Sadr X platformundaki hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “Yolsuzluk var olduğu sürece hiçbir seçime katılmayacağım. Doğruluk ancak kontrolsüz silahların teslim edilmesi, milislerin dağıtılması ve ordunun güçlendirilmesiyle tesis edilecektir” ifadelerini kullandı.

Yerel platformlarda, Sadr Hareketi liderleri ile aralarında Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani'nin de bulunduğu Şii liderler arasında seçimlere katılma amacıyla temaslar kurulduğuna dair sızıntılar dolaşıyor.

Şarku’l Avsat'a konuşan siyasi bir kaynak, ‘Sadr Hareketi ile geri dönme olasılıkları konusunda şu ana kadar görüşmelerin durmadığını’ söyledi.

Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr (Sadr Hareketi medyası)Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr (Sadr Hareketi medyası)

Seçimlerin meşruiyeti

Son dönemde izlenen çeşitli göstergelere göre seçimlerin meşruiyetine ilişkin endişeler bulunuyor. Boykotun kırılgan bir bölgesel ve uluslararası ortamda diğer kesimler tarafından da tekrarlanması, özellikle silah taşıyan ya da geçmişte silah taşımış olanlar başta olmak üzere pek çok Şii gücün, İran'ın hedef alınmasının ardından ABD ve İsrail tarafından hedef alınabilecekleri korkusunu taşımaya devam ettikleri bir dönemde, siyasi sistemin meşruiyetini etkileyebilir.

Aynı bağlamda araştırmacı Seyf es-Saadi Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte şu ifadeleri kullandı: “Irak'taki siyasi sınıf, boykot eden çoğunluğun seçimlere katılma güvenini yeniden tesis edecek olgun bir seçim sistemi sunamadı. Bunun nedeni, seçim yasasının her seçim döneminde, oy veren halkın gerekçeleri dikkate alınmaksızın, büyük geleneksel partilerin ölçülerine uyacak şekilde değiştirilmesidir… Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr ve iki eski başbakan Haydar el-İbadi ve Mustafa el-Kazımi'nin boykotu, seçimlere giden sürecin ciddiyetinin bir göstergesidir.”

Ancak es-Saadi, ‘seçim bölgesi sistemi, Sainte Lague sistemi ve benimsenen yüzde ile her seçimde sorunlara neden olan sonuç hızlandırma cihazlarına ilişkin doğru istatistiklere dayanan olgun bir yasanın çıkarılması yoluyla Irak'taki seçim sisteminde reform yapılabileceğini’ düşünüyor.