Almanya, Rusya'nın G-7'ye dönmesine karşı

Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas (DPA)
Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas (DPA)
TT

Almanya, Rusya'nın G-7'ye dönmesine karşı

Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas (DPA)
Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas (DPA)

Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, Rusya'nın G-7'ye dönmesine yönelik yaptığı açıklamada, "Rusya'nın G-8'in dışında tutulmasının nedeni Ukrayna'nın doğusundaki duruma müdahil olması ve Kırım'ı ilhak etmesi. Bu durum çözülene kadar Rusya'nın bu foruma dönmesini olası görmüyorum" dedi.
ABD Başkanı Donald Trump, G-7 zirvesinin yeni tip korona virüs (Covid-19) tehdidi nedeniyle Eylül ayında gerçekleşeceğini duyururken toplantıya Rusya, Hindistan, Avustralya ve Güney Kore'yi davet etmek istiyor. Trump'ın bu girişimlerine G-7 forumunda bulunan ülkelerden tepki gelmeye başladı. Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas yaptığı açıklamada Rusya'nın tekrar foruma davet edilme ihtimalini değerlendirerek, "Rusya'nın G-8'in dışında tutulmasının nedeni Ukrayna'nın doğusundaki duruma müdahil olması ve Kırım'ı ilhak etmesi. Bu durum çözülene kadar Rusya'nın bu foruma dönmesini olası görmüyorum" dedi.

"G-11 veya G-12'lere ihtiyacımız yok"
Bakan Maas, Rusya'nın yanı sıra Hindistan, Avustralya ve Güney Kore'nin de davet edilme ihtimaline sıcak bakmayarak, "G-7 ve G-20 makul bir şekilde koordine edilmiş forumlar. G-11 veya G-12'lere ihtiyacımız yok" ifadelerini kullandı.
Dünya ekonomisine yön veren 7 ülkenin oluşturduğu forum, her yıl geleneksel olarak toplanıyor. 1975 yılında Almanya, ABD, Birleşik Krallık, Fransa, İtalya, Japonya ve Kanada'nın bulunduğu ülkelerin başlattığı G-7 zirvesine 1998 yılında Rusya da davet edilince forum G-8 olarak anılmaya başlandı. Rusya'nın 2014'te Kırım'ı ilhak etmesinden sonra dönemin ABD Başkanı Barack Obama'nın girişimleriyle zirveye Rusya davet edilmedi ve forum G-7 formatına döndü.



Netanyahu, nükleer tehdit geri dönerse İran'a karşı harekete geçmek için ABD'den ‘yeşil ışık’ istiyor

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump Beyaz Saray'da (İsrail Başbakanlık Ofisi)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump Beyaz Saray'da (İsrail Başbakanlık Ofisi)
TT

Netanyahu, nükleer tehdit geri dönerse İran'a karşı harekete geçmek için ABD'den ‘yeşil ışık’ istiyor

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump Beyaz Saray'da (İsrail Başbakanlık Ofisi)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump Beyaz Saray'da (İsrail Başbakanlık Ofisi)

İsrailli bir yetkili, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun ABD Başkanı Donald Trump ile bugün yapacağı görüşmede, Tahran'ın nükleer programını yeniden inşa etmesiyle ilgili her türlü faaliyete karşı harekete geçmek için ‘yeşil ışık’ isteyeceğini söyledi.

Yetkili İsrail'in Jerusalem Post gazetesine verdiği demeçte, “Amaç Lübnan'dakine benzer bir yetki almak; yani nükleer tesislerde şüpheli faaliyetler tespit edilirse ya da ABD ve İsrail savaş uçakları tarafından bombalanan bölgelerden uranyum transfer edildiğine dair kanıtlar bulunursa, bunlara karşı harekete geçmek için önceden ABD onayı alınmış olacak” dedi.

İsrail, İran'ın nükleer programını yeniden inşa etmesini engellemek için ABD öncülüğünde bir mekanizma kurmayı hedefliyor.

“Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) ile iş birliği yapmaması nedeniyle Snapback mekanizmasını (İran'a yeniden yaptırım uygulama mekanizması) da harekete geçirmek istiyoruz” diyen yetkili, İsrail'in Tahran üzerindeki baskıyı arttırmak istediğini belirtti.

Yetkili, UAEA müfettişlerinin geçen hafta ‘güvenlik gerekçesiyle İran'dan ayrıldığını, İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın da UAEA ile iş birliğini askıya alan yasayı imzaladığını’ bildirdi.

Netanyahu dün Washington'a hareket etmeden önce gazetecilere yaptığı açıklamada, “İran'ın bizi yok etmeyi amaçlayan nükleer silah arayışını yenileme girişimlerine karşı uyanık kalmalıyız” dedi.

İsrail ordusu, haziran ayında sona eren İsrail-İran savaşının ardından odağını yeniden Hizbullah'ın altyapısını hedef almaya devam ettiği Güney Lübnan'a kaydırdı.

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi CBS News'e verdiği demeçte, ABD'nin İran'ın Fordo Nükleer Tesisi’ni bombalamasının tesiste ‘ciddi ve ağır hasara yol açtığını’ ifade etti.

Arakçi, “Fordo'da tam olarak ne olduğunu kimse bilmiyor. Ancak şu ana kadar bildiğimiz şey tesislerin ciddi ve ağır hasar gördüğü” ifadelerini kullandı.