Dennis Ross ve Ehud Olmert: Ariel Şaron Batı Şeria’dan çekilmeyi planlıyordu

İsrail ordusu 2005 yazında Gazze Şeridi’nden çekilme çalışmalarını yürütüyor (Getty Images)
İsrail ordusu 2005 yazında Gazze Şeridi’nden çekilme çalışmalarını yürütüyor (Getty Images)
TT

Dennis Ross ve Ehud Olmert: Ariel Şaron Batı Şeria’dan çekilmeyi planlıyordu

İsrail ordusu 2005 yazında Gazze Şeridi’nden çekilme çalışmalarını yürütüyor (Getty Images)
İsrail ordusu 2005 yazında Gazze Şeridi’nden çekilme çalışmalarını yürütüyor (Getty Images)

İsrail’in Gazze Şeridi’nden çekilmesinin 15. yıldönümü yaklaşırken, Tel Aviv’in Batı Şeria’nın büyük kısmından çekilmesini öngören benzer bir planı ortaya çıktı.
Eski Başbakan Ariel Şaron ve hükümetindeki üst düzey komitenin bunu onaylamaya hazır olduğu ancak hastalığı ve geçirdiği felcin buna engel olduğu öne sürüldü.
İbranice yayımlanan Israel Hayom gazetesine göre İsrail-Filistin görüşmelerini yöneten ABD’nin eski Ortadoğu Müzakereleri Baş Koordinatörü Dennis Ross ve dönemin Başbakan Yardımcısı Ehud Olmert, Şaron’un Başbakan olduğunda Tel Aviv’in Batı Şeria’nın büyük kısımlarından çekilmesini öngören planı geliştirmeye çalıştığını bildirdi.
Habere göre söz konusu planın ortağı olan Olmert, Şaron ile bu konuda mutabık kaldıktan sonra ABD’ye giderek Amerikalıları plan hakkında bilgilendirdi.
Olmert’in plan hakkında bilgi verdiği dönemin Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice fikri beğendi ancak Filistinlilerin tepkisini önemsedi.
Bunun ardından Tel Aviv’e dönen Olmert, Şaron’a ABD’li yetkililerle yaptığı toplantının sonuçları ve aldıkları desteği bildirdi.
Olmert’e göre Şaron, Filistin-İsrail çatışmasının çözümü için 2002 yılında eski ABD Başkanı George W. Bush yönetiminin önerdiği ‘barış için yol haritası’ planının başarısız olması halinde Batı Şeria’dan ‘ayrılmak’ için bir plan düşünmeye başladı.
Ancak Şaron’un hastalığı ve uzun süreli komaya girmesi nedeniyle bu konudaki müzakereler tamamlanamadı.
Ross ise Şaron’un geçirdiği felç nedeniyle komaya girmeden önce Batı Şeria’dan çekilmenin hangi çerçevede yapılacağını belirlemek için bir ekip tayin ettiğini söyleyerek, eski İsrail Dışişleri Bakanı Tzipi Livni’nin bu karara ortak olduğuna vurgu yaptı.
Şaron, söz konusu ekibe Batı Şeria’nın büyük kısmından çekilmenin sınırları ve bunun güvenlik, ekonomik ve yasal alanlardaki etkilerine ilişkin ayrıntılı bir plan geliştirme yetkisi verdi.

Gazze Şeridi’nden çekilme
Şaron, ‘yol haritasının’ başarısız olması nedeniyle 2003’ten itibaren Gazze Şeridi’nden çekilme planını sunmaya başladı.
Planı başlangıçta Likud Partisi’nin kurumlarına ileten Şaron, partinin yolu kapattığını görünce bu konuda onlardan uzak durdu.
Buna paralel olarak, Şimon Peres 2005’te İşçi Partisi’nden ayrıldı. Peres ve Şaron, ‘ayrılma planını’ Eylül 2005 başında onaylayan Kadima partisini kurdu.
İsrail nihayetinde 2005’te Gazze Şeridi’nde çekildi ve 21 yerleşim birimini boşaltarak, buradaki Yahudi yerleşimcileri tahliye etti.
 



Knesset'te kaos: Protestolar, milletvekillerinin ihracı ve Netanyahu'nun konuşmasının boykot edilmesi

Netanyahu, Knesset'in kış dönemi oturumunun açılışında, 20 Ekim 2025 (Reuters)
Netanyahu, Knesset'in kış dönemi oturumunun açılışında, 20 Ekim 2025 (Reuters)
TT

Knesset'te kaos: Protestolar, milletvekillerinin ihracı ve Netanyahu'nun konuşmasının boykot edilmesi

Netanyahu, Knesset'in kış dönemi oturumunun açılışında, 20 Ekim 2025 (Reuters)
Netanyahu, Knesset'in kış dönemi oturumunun açılışında, 20 Ekim 2025 (Reuters)

Emel Şehade

İsrail ordusu, Gazze Şeridi’nde ateşkes için anlaşmanın imzalanmasından sonra da Gazze'yi bombalayıp ölü sayısını artırırken İsrailliler iki askerin daha cenazesine katıldı. Öte yandan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ülkesine barış getirebilen zafer kazanmış bir lider gibi görünmeye çalıştı. Netanyahu, ABD Başkanı Donald Trump'ın özel temsilcileri Steve Witkoff ve Jared Kushner ile yine Trump tarafından ortaya atılan Gazze'deki savaşı sona erdirme planının ikinci aşamasına yönelik adımları görüştükten sonra, İsrail parlamentosu Knesset’in kış oturumunun açılışında kürsüye çıkarak bu savaştaki başarılarını ve hedeflerine ulaşma kararlılığını sıraladı. İsrail Başbakanı, önümüzdeki dönemin refah dolu olacağını ve birçok ülkeyle barış çemberinin genişleyeceğini düşündüğünü belirtti.

Ancak Netanyahu'nun öngöremediği nokta, Knesset’teki gerginlik, sözlü tartışmalar ve çatışmaların iç krizin derinliğini yansıtmasıydı. Bu durum, Gazze meselesindeki ilerlemeyi ve Trump'ın planının uygulanmasını da etkileyecek.

Witkoff ve Kushner'ın ziyareti, Gazze Şeridi’nde bir subay ve bir askerin öldürülmesinin ardından İsrail'in Gazze'yi bombalamasından bir gün sonra gerçekleşti. İsrail, Hamas’ın istihkam aracına tanksavar füzesiyle saldırdığını iddia ederken, Hamas bu iddiayı yalanladı.

İsrail, ABD'nin müdahalesi ve Witkoff, Netanyahu ve İsrailli yetkililer arasında yapılan yoğun görüşmelerin ardından, savaşı yeniden başlatma ve insani yardımı durdurma kararını hızla geri aldı. İsrailli bir yetkiliye göre Witkoff, pazar günü Tel Aviv’de yapılması planlanan görüşmelerini erteledi ve günü İsrailli yetkililere kararlarını geri almaları için baskı yaparak geçirdi. Böylece pazartesi günü sakin bir atmosferde Trump’ın planının ikinci aşaması hakkında görüşmelerin başlaması için zemin hazırlandı. Bu aşama, Gazze Şeridi'ne uluslararası bir güç getirilmesi, İsrail ordusunun buradan çekilmesi ve Hamas'ın silahsızlandırılmasını içeriyor. Bu konular, bugün ABD Başkan Yardımcısı JD Vance geldikten sonra da görüşülmeye devam edecek.

İsrail, İsrailli bazı kaynaklar tarafından da doğrulandığı üzere, savaşı yeniden başlatma kararını hızla geri alarak, iki ateş arasında kaldığını kabul etti. Kaynaklara göre İsrail’in iki askerinin öldürülmesinden sonra boş durması mümkün değil, ancak ABD yönetimi ve Başkan Trump ile iyi ilişkilerini sürdürmek istiyor. Trump, İsrail'in beklemediği bir şekilde 20 tutukluyu birden canlı olarak geri getirerek, savaşın en önemli hedeflerinin gerçekleştirilmesinde önemli bir rol oynadı. Aslında birden fazla yetkilinin belirttiği gibi, iki yıllık savaşın ardından İsrail bunu hayal bile edemiyordu.

Kırmızı çizgi

Witkoff, Kushner ve Netanyahu arasındaki görüşme, sürece aşina bir kaynağa göre gergin geçti ve anlaşmazlıklarla damgalandı. Kaynağa göre ABD’li iki konuk Netanyahu’dan, Trump'ın Gazze'deki ateşkes planının ilk aşamasını tehlikeye atacak herhangi bir eylemden kaçınmasını istedi.Bunu kırmızı çizgi olarak nitelendirdiler. Witkoff'un Netanyahu’ya ‘ateşkesi tehlikeye atacak şekilde hareket etmemek gerektiğini’ ısrarla vurguladığı bildirildi. “İkinci aşamaya ulaşmak için elimizden gelen her şeyi yapmak istiyoruz” diyen Witkoff, Netanyahu’ya, “Meşru müdafaa kabul edilebilir, ancak ateşkesi tehlikeye atmak kabul edilemez” dedi.

csdfg
Netanyahu'nun konuşması sırasında Knesset salonu protestolar, muhalefet sıralarından gelen sesler, boykotlar ve sözlü tartışmaların gürültüsüyle doldu (Reuters)

Witkoff ve Kushner, toplantılarının planın hükümlerini yürürlüğe koymayı, görevlerin bölüşülmesini ve sahada uygulanmasını amaçladığını vurguladılar. Toplantıdan sızan bilgilere göre Netanyahu, İsrail'in Filistinli esirlerden oluşan son grup Gazze'ye ulaşmadan ikinci aşamaya geçmeyi reddetme ve Hamas'ın silahsızlandırılmasını sağlamak için bir takvim içeren açıklamalar üzerinde anlaşma sağlama yönündeki tutumunu sürdürmeye çalıştı.

Vance'in İsrail ziyareti öncesinde Witkoff ve Kushner, üst düzey askeri yetkililerle yaptıkları toplantılarda, ateşkes anlaşmasının uygulanmasını denetlemek ve insani yardım sağlamak için İsrail'de konuşlanmış 200 Amerikan askeriyle iş birliği ve koordinasyon yolları üzerinde anlaştılar.

Tehdit mesajları

Witkoff ve Kushner gelmeden önce Netanyahu ve İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Hamas'a çok sayıda tehdit mesajı gönderdi. Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı analize göre bu mesajlardan biri, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ndeki ABD izleme mekanizması aracılığıyla iletildi ve ordusuna, orduya yaklaşan veya sarı çizgiyi geçmeye çalışan herkese derhal ateş açma izni verdiğini belirtti. İkinci mesaj, çok sayıda İsrailli rehinenin bulunduğu büyük bir tünele saldırı tehdidi ve sarı çizgiye yaklaşan Filistinlileri vurma tehdidiydi. İsrail, bu mesajları Hamas'a, başta silahsızlandırılması şartı olmak üzere planın şartlarına uymazsa, bölgede bulunan uluslararası ve Arap güçlerinden bağımsız olarak, Gazze Şeridi'nin yüzde 53'ünü kontrol eden ordunun bunu kendisi gerçekleştireceği yönünde bir uyarı olarak değerlendirdi.

Bu adımlar ve İsrailli yetkililerin mesajları, Witkoff ve Kushner ile yapılan görüşmelerde müzakere edilen konular arasındaydı. Netanyahu, bu toplantıda İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki Hamas'ın silahsızlandırılması konusunda taviz vermeyeceğini ısrarla vurguladı.

Netanyahu'ya verilen daha net mesajlar

Netanyahu, Witkoff ve Kushner ile görüşmesinden kısa bir süre sonra Knesset’in kış oturumunun açılışına katıldı. Burada İsrail, aynı yerde kısa süre önce Başkan Trump’ı ağırladığı zamankinden çok farklı bir şekilde, gerçek yüzünü gösterdi.

İsrail Meclis Başkanı Amir Ohana'nın geçtiğimiz hafta siyasi ve askeri isimleri ağırlarken hükümete ve Başbakan’a güçlü bir destek ortamı yaratmasının ardından Knesset salonunda yankılanan alkış seslerinin aksine Netanyahu’nun dünkü konuşması sırasında salon protestolar, muhalefet sıralarından yükselen sesler, kesintiler ve sözlü tartışmalarla doldu. Netanyahu yargıyı eleştirdiği ve Gazze'deki savaşın başarılarını övdüğü sırada bazı Knesset üyeleri salondan çıkarıldı.

Netanyahu, İsrail’in önümüzdeki dönemde önemli zorluklar ve fırsatlarla karşı karşıya olduğunu ve bu konuyu ABD Başkan Yardımcısı JD Vance’ın İsrail ziyareti sırasında görüşeceğini açıkladı. Netanyahu, “Hamas'ın silahsızlandırılması da dahil olmak üzere savaşın tüm hedeflerini gerçekleştirmeye kararlıyız. Bu hedefe ulaşmak için askeri adımlar devam edecek. Bize karşı yapılacak herhangi bir saldırı ağır bir bedel ödeyecek” ifadelerini kullandı.

Netanyahu başarılarını sıralarken, İsrail'in çeşitli cephelerde zafer kazandığı düşüncesiyle şunları söyledi:

“Suriye'deki Hermon (Şeyh) Dağı'nın zirvesine ulaştık, Tahran semalarını kontrol altına aldık ve en önemlisi, birkaç ay içinde nükleer bomba geliştirecek olan İran'ın başını çektiği varoluşsal tehdidi ortadan kaldırdık, aksi takdirde sağcılar ve solcular dahil hepimiz ölecektik.”

Netanyahu, Knesset kürsüsünde Witkoff ve Kushner'a da söylediği bildirilen şu sözleri yineledi:

“Hamas'ı silahsızlandırmadan ve tüm hedeflerine ulaşmadan savaşı sona erdirmeyeceğiz.”

İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nden çekilmemesi kararını savunan Netanyahu, bazı Knesset üyelerini ve yurt dışından gelen talepleri dinleyip Gazze Şeridi'nden ordunun çekilmesi halinde, elde ettikleri başarıyı yitireceklerini söyledi. Netanyahu, eğer savaşı sona erdirme çağrılarına kulak verseydi, Hamas’ın İsrail’i yenilgiye uğratacağını, Sinvar, Dyf ve Nasrallah’ın halen hayatta olacağını vurguladı.

*Bu analiz Şarku’l Avsat tarafından Independent Arabia’dan çevrilmiştir.


İsrail ve Hamas, Gazze'yi yönetecek geçiş komitesinde anlaştı

İsrail ordusu, Gazze'de çoğu çocuk ve kadın 70 bine yakın Filistinliyi katletti (AFP)
İsrail ordusu, Gazze'de çoğu çocuk ve kadın 70 bine yakın Filistinliyi katletti (AFP)
TT

İsrail ve Hamas, Gazze'yi yönetecek geçiş komitesinde anlaştı

İsrail ordusu, Gazze'de çoğu çocuk ve kadın 70 bine yakın Filistinliyi katletti (AFP)
İsrail ordusu, Gazze'de çoğu çocuk ve kadın 70 bine yakın Filistinliyi katletti (AFP)

Mısır Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Bedir Abdulati, İsrail ve Hamas'ın Gazze'deki geçiş yönetimini devralacak Filistinli ekibi onayladığını duyurdu.

Abdulati, Gazze Şeridi'nde oluşturulacak geçiş komitesinde yer alacak 15 Filistinli teknokratın İsrail tarafından onaylandığını söyledi. Sözcü, pazartesi günü Şarm el Şeyh şehrinde düzenlenen barış zirvesinde komitede bulunacak kişilerin Hamas tarafından onaylandığını da açıklamıştı.

Abdulati, yönetimi geçici olarak devralacak komisyonun "Gazze halkının günlük yaşamını idare etmekle" görevlendirileceğini söyledi. Komitede yer alacak kişilerin adınıysa açıklamadı.

Diğer yandan Abdulati, Hamas'ın ABD Başkanı Donald Trump'ın planını memnuniyetle karşıladığını ve "geçiş döneminde hiçbir rol üstlenmemeyi kabul ettiklerini" savundu.

Trump'ın 20 maddelik barış planı kapsamında Hamas'ın silah bırakması ve bölgenin yönetiminde söz sahibi olmaması talep ediliyor. Bunun yerine Gazze Şeridi'nin yönetiminin Filistinlilerin yer alacağı bir teknokratlar komitesine geçici olarak devredilmesi planlanıyor. Trump'ın başkanlık edeceği ve eski Birleşik Krallık Başbakanı Tony Blair'in de yer alacağı "Barış Kurulu" da bu komitenin faaliyetlerini denetleyecek.

Ayrıca bölgeye uluslararası bir polis gücünün konuşlandırılması öngörülüyor. Sürecin sonunda İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nden tamamen çekileceği savunuluyor.

Hamas'ın 10 Ekim'de devreye giren ateşkes ve rehine takası anlaşmasındaki taleplerinden biri de yıllardır hapiste tutulan El Fetih lideri Mervan Barguti'nin serbest bırakılmasıydı. Tel Aviv yönetimi bunu kabul etmemişti.

Guardian'ın aktardığına göre Barguti, geçen ay başka bir cezaevine transfer edilirken İsrailli gardiyanlar tarafından dövüldü. 66 yaşındaki Filistinli siyasetçinin oğlu Arab Barguti, olayı İsrail'in Mısır'a sınır dışı ettiği 5 Filistinli mahkumdan öğrendiğini söylüyor.

SVDFGTH
Mervan Barguti, Ganot'tan Meggido hapishanesine götürülürken İsrailli gardiyanların saldırısına uğradı (AP) 

Arab, babasının 8 İsrailli güvenlik görevlisi tarafından ağır şekilde dövüldüğünü ve bilincini kaybettiğini belirtiyor. Barguti, 7 Ekim 2023'teki Hamas saldırısından bu yana hapishanede tecritte tutuluyor.

Irkçı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ise iddiaları reddederken, Barguti'nin idam edilmesi gerektiğini öne sürdü. İsrail Hapishane Hizmeti'nden yapılan açıklamada da iddiaların gerçeği yansıtmadığı savunuldu.

Diğer yandan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun partisi Likud, Britanyalı radikal sağcı aktivist Tommy Robinson'ı ülkeye davet etti.

Times of Israel'in aktardığına göre Robinson, İsrail Diaspora İşleri Bakanı Amichai Chikli'nin daveti üzerine çarşamba günü ülkeye vardı.

İslam karşıtı açıklamalarıyla tanınan Robinson, İsrail'deki Dürzi topluluğunun lideri Şeyh Muvaffaki ve İsrail Parlamentosu Başkanı Amir Ohana'yla görüşecek.

Asıl adı Stephen Yaxley-Lennon olan göçmen karşıtı aktivist, Birleşik Krallık'ın tanınmış radikal sağcı gruplarından İngiliz Savunma Ligi'nin de eski başkanı.

Independent Türkçe, Guardian, Times of Israel


Netanyahu: Gazze ve bölgede savaş henüz bitmedi

İsrail'in güneyindeki Gazze sınırına yakın Kfar Aza yerleşiminde yakınlarının mezarlarının yanında duran aileler (AFP)
İsrail'in güneyindeki Gazze sınırına yakın Kfar Aza yerleşiminde yakınlarının mezarlarının yanında duran aileler (AFP)
TT

Netanyahu: Gazze ve bölgede savaş henüz bitmedi

İsrail'in güneyindeki Gazze sınırına yakın Kfar Aza yerleşiminde yakınlarının mezarlarının yanında duran aileler (AFP)
İsrail'in güneyindeki Gazze sınırına yakın Kfar Aza yerleşiminde yakınlarının mezarlarının yanında duran aileler (AFP)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ülkesi için ‘savaşın henüz bitmediğini’ belirterek, Gazze Şeridi'nde bulunan tüm rehinelerin cesetlerinin geri getirilmesini sağlayacağına söz verdi.

Netanyahu bugün Kudüs'teki Herzl Dağı Askeri Mezarlığı'nda düzenlenen resmî törende, “Savaş henüz bitmedi, ancak bir şey açık: bize karşı el kaldıran herkes bunun bedelini ağır ödeyeceğini biliyor” ifadesini kullandı. Netanyahu, İsrail'in ‘barbarlık ve medeniyet arasındaki çatışmanın ön cephesinde yer aldığını’ belirtti.

Hamas, bulabildiği tüm rehinelerin cesetlerini iade ettiğini ve kalan cesetleri kurtarmak için özel ekipmana ihtiyaç duyduğunu açıkladıktan sonra Netanyahu, “Tüm rehinelerin geri dönüşünü sağlamaya kararlıyız” dedi.

Rehineler ve Kayıp Aileleri Forumu bugün, Hamas'ın kalan 19 rehinenin cesetlerini teslim etmemesi halinde, İsrail hükümetine Hamas ile imzalanan anlaşmanın sonraki aşamalarının uygulanmasını ertelemesi çağrısında bulundu.

 

yj
Kfar Aza yerleşiminde düzenlenen anma töreninden (Reuters)

Forum yaptığı açıklamada, İsrail hükümetine, ‘Hamas, tüm rehinelerin ve kurbanların cesetlerinin iadesi konusundaki taahhütlerini açıkça ihlal etmeye devam ettiği sürece, anlaşmanın sonraki aşamalarının uygulanmasını derhal durdurması’ çağrısında bulundu.

ABD Başkanı Donald Trump tarafından belirlenen çerçeveye göre, anlaşmanın sonraki aşamaları, silahlarını teslim eden Hamas liderlerine af tanınması ve Gazze Şeridi'nde savaş sonrası yönetimin kurulması gibi hususları içeriyor. Öte yandan İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz dün akşam, Hamas'ın Gazze'deki ateşkes şartlarına uymaması halinde çatışmaları yeniden başlatmakla tehdit etti.

Bu açıklama, Hamas'ın ulaşabildiği tüm rehinelerin cesetlerini iade ettiğini ve geri kalanları kurtarmak için özel ekipmana ihtiyaç duyduğunu açıklamasının ardından geldi. Forum tarafından yapılan açıklamada, “Hamas anlaşmaları ihlal etmeye ve 19 rehinenin cesetlerini elinde tutmaya devam ettiği sürece, İsrail tarafında tek taraflı bir ilerleme olmayacaktır” denildi.

dfg
İsrail'in güneyindeki Gazze sınırına yakın Kfar Aza yerleşiminde yakınlarının mezarlarının yanında duran aileler (AFP)

Açıklamanın devamında, “Onların derhal geri dönmelerini garanti etmeyen herhangi bir siyasi veya askeri eylem, İsrail vatandaşlarının terk edilmesi olarak kabul edilir” ifadesi yer aldı.

Geçtiğimiz pazartesi gününden bu yana Hamas, İsrail hapishanelerinden yaklaşık 2 bin Filistinli mahkûmun serbest bırakılması karşılığında 20 canlı rehineyi İsrail'e teslim etti.

Ayrıca, esaret sırasında ölen 28 rehineden dokuzunun cesedini ve eski bir rehineye ait bir başka cesedi de iade etti.