İsrail: Tel Aviv’in Beyrut’taki patlamayla hiçbir ilgisi yok

Beyrut Limanı’nda meydana gelen patlama sonucu yükselen alevler (AFP)
Beyrut Limanı’nda meydana gelen patlama sonucu yükselen alevler (AFP)
TT

İsrail: Tel Aviv’in Beyrut’taki patlamayla hiçbir ilgisi yok

Beyrut Limanı’nda meydana gelen patlama sonucu yükselen alevler (AFP)
Beyrut Limanı’nda meydana gelen patlama sonucu yükselen alevler (AFP)

İsrailli bir yetkili, Lübnan'ın başkenti Beyrut Limanı’nda dün meydana gelen patlamayla Tel Aviv'in bir ilgisinin olmadığını öne sürdü.
Şarku’l Avsat’ın Reuters haber ajansından aktardığı habere göre isminin açıklanmasını istemeyen yetkili, "İsrail'in olayla hiçbir ilgisi yok" dedi.
İsrail Dışişleri Bakanı Gabi Ashkenazi, İsrail televizyon kanalı N12'ye yaptığı açıklamada, patlamanın yangından kaynaklanan bir kaza olabileceğini iddia etti.
Lübnan Kızıl Haç Örgütü ve resmi basına göre Beyrut Limanı’nda meydana gelen ve başkentte büyük hasara neden olan patlamada çok sayıda kişi öldü ve yüzlerce kişi yaralandı.
Öte yandan, Lübnan Ulusal Medya Ajansı patlama sonucunda "çok sayıda şehit ve yaralı" olduğundan söz ederken, ambulanslar hala olay yerine gönderilmeye devam ediyor. 
Lübnan Kızılhaçı başkanı Georges Kettaneh yaptığı açıklamada, patlama nedeniyle yüzlerce kişinin yaralandığını ve patlamada ölenlerin de olduğunu ifade etti.
Patlama Beyrut saatine göre akşam 18.00'da meydana geldi ve başkentin tamamını etkiledi. Tüm mahallelerin etkilendiği patlamada çok sayıda bina, dükkân ve araçta büyük hasar meydana gelirken, patlamanın Kıbrıs'ta da hissedildiği belirtildi.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu dün (Salı) yaptığı açıklamada, işgal altındaki Golan Tepeleri'ndeki sınır hattında patlayıcı madde yerleştirme girişiminin engellemesinin ardından, İsrail’in Güney Suriye'deki hava saldırısından sonra ülkesine yönelik her türlü tehdide güçlü bir karşılık vereceklerine dair söz verdi.
Netanyahu, İsrail'in merkezindeki İç Cephe Komutanlığı'nı ziyareti sırasında yaptığı açıklamada, "Terörist hücreyi vurduk. Şimdi onu gönderenleri hedef alacağız. Kendimizi savunmak için ne gerekiyorsa yapacağız. Herkese (Hizbullah) bunu dikkate almasını tavsiye ediyorum" diye konuştu.
İsrail Pazartesi akşamı Suriye'nin güneyinde askeri tatbikat başlattı. İsrail ordusu saldırının, 1967'den beri İsrail tarafından işgal edilen Golan Tepeleri'nin sınır hattında yaşanan patlayıcı maddelerle saldırı girişimini engellemesinin ardından geldiğini duyurdu.
İsrail ordusu, geçen ay Golan Tepeleri'ni hedef alan saldırıya karşılık vermek amacıyla düzenlediği hava saldırısıyla Suriye'nin güneyindeki askeri hedefleri vurdu.
20 Temmuz'da, Lübnan Hizbullahı üyelerinin de olduğu 5 İran yanlısı unsur Şam'ın güneyinde İsrail tarafından düzenlenen hava saldırısında öldürüldü. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, saldırıda 7 Suriye askeri de dahil olmak üzere 11 kişinin de yaralandığını bildirdi.
Bazı İsrail medya organları, Pazartesi akşamı düzenlenen askeri tatbikatların İran ve Suriye tarafından desteklenen ve Suriye'de büyük bir varlığı bulunan Hizbullah'ın gittikçe artan tehdidine karşılık olarak geldiğini kaydetti.
İsrail hükümeti, geçen haftanın başında yaptığı açıklamada aylarca süren kısmi bir sakinliğin ardından Lübnan ile kuzey sınırında "savaşa girdiğini” duyurdu. İsmini vermediği bir “terörist hücreye" sızma girişimini engellediğini bildirdi. Hizbullah, üyelerinin girişimini israil’in engellediğine dair medya haberlerini reddederek sınırda herhangi bir çatışmaya girmediğini ve ateş açmadığını vurguladı.
Suriye'deki çatışmaların 9 yıldan fazla bir süre önce patlak vermesinden bu yana İsrail Suriye'ye saldırılarını yoğunlaştırdı. Çoğunlukla Suriye ordusu ile İran ve Hizbullah güçlerini hedef hedef aldı.



Kremlin: ABD, Ukrayna ile mutabık kalınan planın kriterlerini Moskova’ya iletti

24 Kasım 2025'te Moskova'daki Kremlin'deki Spasskaya Kulesi ve Kızıl Meydan'daki Aziz Vasil Katedrali (EPA)
24 Kasım 2025'te Moskova'daki Kremlin'deki Spasskaya Kulesi ve Kızıl Meydan'daki Aziz Vasil Katedrali (EPA)
TT

Kremlin: ABD, Ukrayna ile mutabık kalınan planın kriterlerini Moskova’ya iletti

24 Kasım 2025'te Moskova'daki Kremlin'deki Spasskaya Kulesi ve Kızıl Meydan'daki Aziz Vasil Katedrali (EPA)
24 Kasım 2025'te Moskova'daki Kremlin'deki Spasskaya Kulesi ve Kızıl Meydan'daki Aziz Vasil Katedrali (EPA)

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, ABD’nin Cenevre’de Ukrayna ile üzerinde anlaşılan planın kriterlerini Rusya’ya teslim ettiğini açıkladı. Peskov, bu kriterlerin gelecek hafta Rus yetkililer tarafından değerlendirileceğini belirterek, Moskova’nın Ukrayna çözüm sürecine ilişkin görüşmeleri kamuoyu önünde yürütme niyetinde olmadığını söyledi.

Rusya’nın resmî kanalı RT’ye konuşan Peskov, ABD’nin özel elçisi Steve Whitkoff’un Rusya’yı ne zaman ziyaret edeceğine dair bilginin “uygun zamanda” açıklanacağını ifade etti ancak ayrıntıya girmedi.

ABD’li ve Ukraynalı müzakereciler geçtiğimiz pazar günü Cenevre’de, Washington’ın desteklediği yeni barış planı üzerine görüşmeler gerçekleştirmişti. Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy de salı günü, plan metninin Cenevre’de ABD ile birlikte hazırlandığını ve müzakere ekibiyle üzerinde çalıştığını belirtmişti.

Rusya’nın TASS haber ajansı çarşamba günü, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in önümüzdeki hafta Whitkoff ile görüşeceğini bildirdi. ABD Başkanı Donald Trump ise salı günü yaptığı açıklamada, özel elçisini Moskova’ya göndererek barış planı üzerinde son düzenlemeleri yapma umudu taşıdığını söylemişti.

Putin, dün yaptığı açıklamada, Ukrayna konusunda ortada resmî bir barış anlaşması taslağının bulunmadığını, sadece tartışılmak üzere sunulmuş bir dizi başlık olduğunu ifade etti. Ancak Rusya’nın ABD’nin ilk taslak niteliğindeki planını incelediğini belirten Putin, bu planın “ileride yapılacak anlaşmalar için bir temel oluşturabileceğini” söyledi.


Ukrayna Ulusal Yolsuzlukla Mücadele Bürosu, Zelenskiy’nin özel kalem müdürünün konutunu bastı

Cumhurbaşkanlığı danışmanı Andrei Yermak (Reuters)
Cumhurbaşkanlığı danışmanı Andrei Yermak (Reuters)
TT

Ukrayna Ulusal Yolsuzlukla Mücadele Bürosu, Zelenskiy’nin özel kalem müdürünün konutunu bastı

Cumhurbaşkanlığı danışmanı Andrei Yermak (Reuters)
Cumhurbaşkanlığı danışmanı Andrei Yermak (Reuters)

Ukrayna Ulusal Yolsuzlukla Mücadele Bürosu (NABU), Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’nin özel kalem müdürü Andriy Yermak’ın konutunda arama gerçekleştirdiğini açıkladı.

Kuruma göre, cuma günü yapılan bu baskın devam eden bir soruşturmayla bağlantılı. Zelenskiy yönetimi son aylarda ciddi yolsuzluk iddialarıyla karşı karşıya kalmıştı.

Andriy Yermak, soruşturmayı yürüten müfettişlerle tam iş birliği içinde olduğunu söyleyerek, aramanın kendi dairesinde gerçekleştirildiğini ifade etti.

Yermak, Telegram hesabından yaptığı paylaşımda, “Müfettişlerin önünde herhangi bir engel bulunmuyor. Ben de kendileriyle tam iş birliği içindeyim” dedi


Muhammedi, İranlı yetkililerin kendisine ülkeyi terk etme konusunda "kalıcı yasak" getirdiğini söyledi

Nergis Muhammedi (Reuters)
Nergis Muhammedi (Reuters)
TT

Muhammedi, İranlı yetkililerin kendisine ülkeyi terk etme konusunda "kalıcı yasak" getirdiğini söyledi

Nergis Muhammedi (Reuters)
Nergis Muhammedi (Reuters)

İnsan hakları aktivisti ve Nobel Barış Ödülü sahibi Nergis Muhammedi, ikiz oğullarına gönderdiği doğum günü mesajında, dün İranlı yetkililerin kendisine ülkeyi terk etmesini kalıcı olarak yasakladığını duyurdu.

53 yaşındaki Muhammedi, geçen aralık ayında sınırlı sağlık izniyle serbest bırakılmadan önce üç yıldan fazla hapis yattı. Hukuk ekibi, Muhammedi'nin her an tekrar tutuklanıp cezaevine geri dönebileceği ve ülkeden ayrılamayacağı konusunda uyardı.

İkiz oğulları Kiana ve Ali Rahmani'ye 19. doğum günlerinde yazdığı mektupta, "Size gelebilmek için pasaport başvurusunda bulundum" diye yazmıştı. Ancak, on yıldan uzun süredir görmediği oğullarına yazdığı mektupta, "İslam Cumhuriyeti iki tür seyahat yasağı çıkardı ve uyguladı; bunlardan biri kalıcı seyahat yasağı" diye ilave etti.

Kiana ve Ali, hapiste uzun süre kalmış, tanınmış bir İranlı aktivist olan babaları Taghi Rahmani ile birlikte Paris'te yaşıyor.

Muhammedi, İslam Cumhuriyeti'nde insan hakları mücadelesi nedeniyle 2023 Nobel Barış Ödülü'ne layık görüldü. Ayrıca, genç kadın Mahsa Amini'nin ahlak polisi gözetiminde iken hayatını kaybetmesinin ardından patlak veren protestoları da güçlü bir şekilde destekledi.

Mektubunda, "İran yetkilileri belgelerimize 'kalıcı' damgasını vururken, kendileri her gün İran halkının eliyle gelecek kaçınılmaz çöküş korkusuyla yaşıyorlar" ifadelerini kullandı. Muhammedi'ye yönelik yasağın ne zaman ve hangi koşullar altında uygulandığı henüz netlik kazanmadı.

İki oğlu 2023'te Oslo'da onun adına Nobel Barış Ödülü'nü kabul etti ve çocuklarını 11 yıldır görmedi. En son Kasım 2021'de tutuklanan Muhammedi, son on yılın çoğunu parmaklıklar ardında geçirdi. Ancak serbest bırakıldıktan sonra da yetkililere meydan okumaya devam etti ve uluslararası etkinliklerde zorunlu başörtüsü takmayı reddetti.