Umman, İsrail ile barış müzakerelerinin yeniden başlatılması için çağrıda bulundu

Yusuf bin Alevi, İsrailli mevkidaşından bir telefon aldı

Umman, İsrail ile barış müzakerelerinin yeniden başlatılması için çağrıda bulundu
TT

Umman, İsrail ile barış müzakerelerinin yeniden başlatılması için çağrıda bulundu

Umman, İsrail ile barış müzakerelerinin yeniden başlatılması için çağrıda bulundu

Umman Sultanlığı dün Ortadoğu’da kapsamlı bir barış yapılması için çağrısını yineleyerek barış müzakerelerinin yeniden başlatılması ve Filistin halkının meşru taleplerinin yerine getirilmesi gerektiğini vurguladı.
Umman Dışişleri Bakanlığı, dün Dışişleri Bakanı Yusuf bin Alevi’nin İsrail Dışişleri Bakanı Gabi Aşkenazi’den bir telefon aldığını duyurdu. Söz konusu telefon çağrısı Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve İsrail’in aralarında resmi ilişkiler kurmaya yönelik uzlaşma sağlamasının üzerinden bir hafta geçmeden geldi.
Umman Dışişleri Bakanlığı’nın Twitter hesabından yaptığı açıklamaya göre Yusuf bin Alevi telefon görüşmesi sırasında Aşkenazi’ye “Sultanlığın, Orta Doğu’da kapsamlı ve adil bir barış yapılmasını destekleyen tutumuna” işaret edip “Filistin halkının, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devleti inşa etmesi için meşru taleplerine yanıt verilmesi gerektiğini ve aynı zamanda Arap tutumunun da bu yönde olduğunu” vurguladı.
Buna ek olarak Yusuf bin Alevi daha sonra Fetih Hareketi Merkez Komitesi Genel Sekreteri Tümgeneral Cibril Racub’dan bir telefon aldı. Umman Dışişleri Bakanlığı Filistinli yetkilinin “Sultanlığın başta Filistin davası olmak üzere Arap davası karşısındaki rolünü, dengeli ve sağduyulu politikasını takdir ettiğini ve mutmain olduğunu” dile getirdiğini aktardı. Buna karşılık bin Alevi, Umman-Filistin ilişkilerinin derinliğine ve Sultanlığın Ortadoğu’da kapsamlı, adil ve sürdürülebilir bir barış sağlama fırsatını destekleyici nitelikteki bölgesel ve uluslararası çabalarına vurgu yaptı.
ABD Başkanı Donald Trump geçtiğimiz perşembe günü Abu Dabi Veliaht Prensi Şeyh Muhammed bin Zayed Al Nahyan ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile yaptığı bir telefon görüşmesi sırasında BAE ile İsrail arasında ikili ilişkilerin tamamen başlaması için anlaşma sağladıklarını duyurmuştu.
Umman Sultanlığı tarafından cuma günü yapılan açıklamada ise Umman’ın BAE-İsrail barış anlaşmasını desteklediği belirtilmişti. Umman haber ajansının aktardığına göre Umman Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü yaptığı açıklamada “Sultanlık, BAE’nin İsrail ile ilişkilerine yönelik aldığı kararı destekliyor” ifadelerini kullanarak bu kararın “Orta Doğu’da kapsamlı, adil ve sürdürülebilir bir barışın gerçekleştirilmesine katkı sağlayacağını” umduğunu dile getirdi.
İsrail ile Umman Sultanlığı arasındaki ilişkiler 1992 yılında Madrid Barış Konferansı’nın ardından başlamış ve Oslo Anlaşmaları’ndan sonra her iki tarafın çıkarlarını gözeten iki ofisinin açılmasıyla bu ilişkiler güçlendirilmişti.
1994 yılında İsrail Başbakanı İshak Rabin Maskat’a resmi bir ziyarette bulunmuş ve bu ziyareti, Şimon Peres’in 1995’te gerçekleştirdiği benzer bir ziyaret takip etmişti. Aynı yıl içerisinde Umman Dışişleri Bakanı da İsrail’i ziyaret etmişti. İkinci İntifada’dan sonra iki ülke arasındaki diplomatik ilişkiler kopmuş, ancak bunun ardından 26 Ekim 2018’de Sultan Kabus bin Said’in daveti üzerine Netanyahu Umman’a bir ziyaret gerçekleştirmişti.



Vizyon 2030 ana hedeflerine ulaştı

 İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman (SPA)
İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman (SPA)
TT

Vizyon 2030 ana hedeflerine ulaştı

 İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman (SPA)
İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman (SPA)

Vizyon 2030’un başlangıç yıldönümünde yayınlanan bir rapora göre Suudi Arabistan, lansmanından dokuz yıl sonra, ulusal program ve strateji göstergelerinin yüzde 93'ünün ara hedefleri karşılaması, aşması veya yaklaşması ile Vizyon 2030'un ana hedeflerine ulaşma yolunda ilerliyor.

Rapor, Suudi Arabistan’ın küresel haritadaki konumunu sağlamlaştıran kapsamlı bir ekonomik ve kalkınma dönüşümüne tanıklık ettiği bir dönemde, vizyonun bin 502 girişiminin yüzde 85'inin tamamlandığını veya hedeflerine doğru istikrarlı bir şekilde ilerlediğini ve sekiz hedefe planlanandan altı yıl önce ulaşıldığını gösterdi.

İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz raporun başında, ülkenin on yıldan kısa bir süre içinde elde ettiği başarıların Krallığı her düzeydeki dönüşümler için küresel bir model haline getirdiğini vurguladı. Kral Selman bin Abdulaziz, “Ülkeyi refah yolunda ilerletmeye kendini adamış vatandaşlarımızın çabalarıyla gurur duyuyoruz. Nesiller boyu daha sürdürülebilir bir kalkınma sağlamak için hep birlikte inşa yürüyüşüne devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Suudi Arabistan Başbakanı ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman, “Vizyon 2030'un dokuzuncu yılında ulusumuzun evlatları, zorlukların hırslarının önünde duramayacağını kanıtladı. Hedeflere ulaştık ve bazılarını aştık. İstikrarlı bir şekilde 2030 hedeflerimize doğru yürümeye devam edeceğiz. Tüm fırsatlardan yararlanmak ve Krallığın küresel düzeyde lider bir ülke olarak konumunu güçlendirmek için çabalarımızı iki katına çıkarma ve uygulama hızını arttırma kararlılığımızı yineliyoruz” dedi.

Vizyon 2030, ülke için 2030'un ötesine uzanan stratejik bir hedef olan ‘petrol dışı ekonomiyi çeşitlendirme’ konusuna odaklanmaya devam ediyor. Petrol dışı faaliyetlerin ekonomiye katkısı ilk kez yüzde 51'e ulaşırken, özel sektör gayri safi yurt içi hasılanın (GSYİH) yüzde 47'sine katkıda bulundu.

Vizyon 2030 aynı zamanda, Suudi Arabistan’ın ekonomik büyümesinin temel itici gücü olarak sanayiye büyük önem vermekte ve özellikle de 2016 yılında vizyonun lansmanında 4,9 trilyon riyal (1,3 trilyon dolar) olan potansiyel zenginliği geçen yılın sonunda 9,4 trilyon riyale (2,5 trilyon dolar) yükselen ve sektördeki kümülatif yatırımların toplamı 1,5 trilyon riyale ulaşan madenciliğe odaklanmaktadır.