Macron, Beyrut’a yönelik ikinci ziyaretinde ‘başarısızlık’ yaşamak istemiyor

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, 4 Ağustos’taki patlamanın ertesi günü Beyrut Limanı’ndaydı. (Macron’un Twitter hesabı)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, 4 Ağustos’taki patlamanın ertesi günü Beyrut Limanı’ndaydı. (Macron’un Twitter hesabı)
TT

Macron, Beyrut’a yönelik ikinci ziyaretinde ‘başarısızlık’ yaşamak istemiyor

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, 4 Ağustos’taki patlamanın ertesi günü Beyrut Limanı’ndaydı. (Macron’un Twitter hesabı)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, 4 Ağustos’taki patlamanın ertesi günü Beyrut Limanı’ndaydı. (Macron’un Twitter hesabı)

Pine Residence’ta Büyük Lübnan Devleti’nin 100’üncü yıl kutlamalarına katılacak olan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron gelecek pazartesi akşamı Beyrut’a düzenleyeceği ikinci ziyaretinde birçok temas gerçekleştirecek.
Elysee kaynaklarına Emmanuel Macron, birçok sedir ağacının bulunduğu, Cubeyl kentindeki Cac (Jaj) Ormanı’na ‘sürekliliğin ve devamlılığın’ bir simgesi olarak Fransa’dan getireceği beş yaşındaki bir sedir ağacını dikecek. Macron’a Lübnanlı bir grup öğrenci de eşlik edecek. Aynı zamanda resmi etkinliklerde, özellikle de Fransa Ulusal Günü’nde (Bastille) gösteri yapan Fransız Hava Kuvvetleri Gösteri Takımı da Lübnan’a gidecek ve burada ortasında sedir ağacı bulunan Lübnan bayrağının renklerinin yansıtılacağı bir hava gösterisi yapacak.
Gelecek pazartesi günü Lübnan’ı ziyaret edecek olan Fransa Cumhurbaşkanı, Lübnan ve Arap dünyasının simgelerinden biri sayılan sanatçı Feyruz ile de görüşecek. Söz konusu görüşme kararının, Fransa Cumhurbaşkanı’nın Feyruz’a duyduğu ‘hayranlığın ve takdirin’ bir tezahürü olduğu bildirildi. Sembolik jestler kapsamında Lübnan’ın can damarı sayılan Beyrut Limanı’nı restore etmek için kullanılacak malzemelerle dolu Le Tonnerre helikopter gemisi de ziyaretle eş zamanlı olarak limana varacak.
Macron’un programı salı sabahı sedir ağacı dikildikten sonra liman ziyareti ile Birleşmiş Milletler (BM) ve limanda ve patlamadan etkilenen bölgelerde aktif olan sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle gerçekleşecek bir toplantıyı da kapsıyor. Programa göre Macron daha sonra Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn ile görüşecek. Paris’in ‘tüm siyasi güçleri ve sivil toplum temsilcilerini bir araya getireceğini’ umduğu bir de öğle yemeğine katılacak. Fransa Cumhurbaşkanı söz konusu temasların ardından Temsilciler Meclisi Başkanı Nebih Berri ile bir araya gelecek. Kovid-19 hastalarının tedavisinde en aktif hastanelerden olan Hariri Hastanesi’ne de bir ziyarette bulunacak. Macron daha sonra Pine Residence’ta Maruni Patriği Beşara er-Rai ile de bir araya gelecek.

‘Görevler hükümeti’
Elysee kaynaklarına göre Macron’un Lübnan’a geri dönme sebebi “sonuca ulaşmaya” kararlı olması. Ziyaret ayrıca Lübnan siyasi sınıfını, kurumsal boşluğu doldurmaya ve bir ‘görevler hükümeti’ kurmaya yönelik yerel ve uluslararası taleplere yanıt vermeye zorlamak için Fransa’nın uyguladığı ‘baskı çerçevesinde’ geliyor. Ziyaret tarihi, parlamento istişarelerinin başlama tarihi olan pazartesi olarak belirlendi. Elysee, Macron’un ikinci ziyaretinden vazgeçmesini isteyenlerden üzerlerine yüklenen yükümlülüklerini yerine getirmesini talep ediyor. Bu nedenle Lübnanlı siyasi partilerin kendisiyle ilk görüşmesinden 25 gün sonra Macron’un ‘yükümlülüklerini ne ölçüde yerine getirdiğini’ bilmek istiyor. Üst düzey bir Fransız kaynak, Macron’un planının ‘reformları uygulamaya koyabilecek temiz ve etkili bir hükümetin kurulması için gelecek 1-2 yıl içerisinde, parlamento seçimlerine kadar siyasi çatışmaları dondurmaya dayandığını’ vurguladı. Paris’e göre gerekli reform taahhütleri, Temsilciler Meclisi’nin güvenini kazanmak için hükümetin sunması gereken bakanlık açıklamasının temelini oluşturuyor. Bu çerçevede Fransa Cumhurbaşkanı’nın görevleri arasında söz konusu hükümetin parçası olmak isteyen veya parlamentoda onu desteklemeye hazır olan partileri tanımak da olacak.
Cumhurbaşkanlığı kaynakları, Fransızların Lübnanlı politikacılara ev sahipliği yapma isteğine yönelik dolaşan bilgilere yönelik bugün gözlerin hükümete odaklandığını aktardı. Kaynaklara göre her şey yolunda gidiyor ve bu tür bir girişim için de kapılar açık bırakıldı. Aynı kaynaklar konuya dair şunları aktardılar:
“Bir görevler hükümeti kurulması durumunda sadece limandaki patlamadan kaynaklanan acil durumu ele almak için değil, aynı zamanda ekonomik ve mali durumu görüşmek ve siyasi nedenlerle ertelenen yapısal reformları gerçekleştirmek için de gerekli uluslararası desteği sağlamak üzere herkesle birlikte çalışılacak.”
Macron, Beyrut’a gelmeden önce ziyarete hazırlık olarak başta Cumhurbaşkanı Mişel Avn, Temsilciler Meclisi Başkanı Nebih Berri ve eski Başbakan Saad Hariri olmak üzere Lübnanlı yetkililerle temaslar gerçekleştirecek. Ancak kaynaklara göre Macron, ilk Beyrut ziyaretinden bu yana ABD Başkanı, Avrupa Konseyi Başkanı, Almanya Başbakanı, Suudi Arabistan Veliaht Prensi, Abu Dabi Veliaht Prensi, İran Cumhurbaşkanı, Katar Emiri ve diğer bazı yetkilileri de kapsayan, Lübnan’daki etkili yetkililerle iletişim kurmaya devam etti. Görüşmelerde Lübnan konusunda bir tür uluslararası fikir birliği sağlamak ve üstlendiği misyonu desteklemek için istişareler gerçekleştirdi. Elysee’ye göre taraflar arasında farklı vizyonlar mevcut. Ancak siyasi savaşı dondurmak ve acil krizlerle başa çıkmaya odaklanmak üzere bir uzlaşı var. Paris, Washington ile iletişim kurmanın ‘Hizbullah’ın hükümetteki varlığı da dahil farklı vizyonlara rağmen aynı yöne gidildiğinden emin olmayı’ amaçladığını açıkça vurguluyor. Washington, kendisi ile İran arasındaki ürecin bir parçası olarak daha fazla yaptırım uygulamaya ve Tahran’ı izole etmeye çalışıyor.

İsim oyunundan kaçınma
Paris, en azından bugün resmi olarak başbakanlığa aday olan veya kabineye giren isimlere dair bir oyuna dahil olmak istemiyor. Ancak yaklaşımlarda, Hizbullah’ın hükümetteki varlığı da dahil olmak üzere ‘sorunlu’ konular mevcut. Bu çerçevede 2006 yılında olduğu gibi İsrail ile gerilimi artıracak herhangi bir eylemde bulunmaktan kaçınma çağrısı yaptığı Hizbullah da dahil olmak üzere mevcut siyasi koşullarla ilgilenen Paris’in tavrı değişmedi. Fransa’nın Saad Hariri’nin ‘desteğine’ ihtiyacı olacak bir sonraki hükümette ‘Hizbullah’ ya da ona yakın herhangi birinin varlığına karşı çıkmadığı anlaşılıyor.
Diğer yandan Paris pratikte reform sürecini sürdürmek, limanı ve patlamada zarar gören yapıları yeniden inşa etmek, Kovid-19 salgınıyla mücadele etmek, ekonomik ve finansal koşulları, gerektirdiği reformları ele almak ve ‘ufuk açan’ seçimlere hazırlanmak isteyen partileri dahil edecek kapsayıcı bir hükümet istiyor. Fransa, Merkez Bankası’nı ise ‘tükenen bir sistemin bir parçası’ olarak görüyor. Fransa, Merkez Bankası’nın bir dizi faktörden dolayı değişime ihtiyacı olduğunu dile getirirken söz konusu dikenli meselelerle uğraşırken finansal ve cezai denetimler yapılması ve finansal faaliyetlerin değiştirilmesi gerektiğine inanıyor. Bu değişikliklerin ‘kamu malının tüm Lübnanlıların yararına kullanılmasını, enerji, elektrik ve gümrük sektöründe köklü reformlar yapılmasını ve devlete olan borcun tahsil edilmesini’ içerdiği kaydedildi. Yapılan açıklamalar Fransa Merkez Bankası’nın yardım sağlamak için Lübnanlı mevkidaşı ile iş birliği yaptığı yönünde.
Bugün Fransa’nın Lübnan’daki siyasi koşullar ve Paris’in ortaya koymak istedikleri hakkındaki siyasi vizyonu bu şekilde sıralanıyor. Fransız kaynakları değerlendirmelerinde Macron’un yaklaşımını ‘Lübnanlıların istedikleri gibi çalışmalarına izin vermeyecek’ bir yaklaşım olarak özetledi.



Suriye: Silahlı kişiler, güvenlik güçlerinin Süveyda'nın batısındaki kontrol noktalarına saldırdı

Suveyda vilayetinde tahrip edilmiş bir heykel (AP)
Suveyda vilayetinde tahrip edilmiş bir heykel (AP)
TT

Suriye: Silahlı kişiler, güvenlik güçlerinin Süveyda'nın batısındaki kontrol noktalarına saldırdı

Suveyda vilayetinde tahrip edilmiş bir heykel (AP)
Suveyda vilayetinde tahrip edilmiş bir heykel (AP)

Suriye TV bugün bir güvenlik kaynağına dayandırdığı haberinde, silahlı kişilerin ateşkes anlaşmasını ihlal ederek Süveyda vilayetinin batısındaki el-Mecdel köyünde güvenlik güçlerinin mevzilerini hedef aldığını bildirdi.

Kanal daha fazla ayrıntı vermedi.

Süveyda Emniyet Müdürü Süleyman Abdulbaki dün yaptığı açıklamada, Süveyda'da iç güvenlik güçlerinin varlığına rağmen silahlı gruplar tarafından ‘ihlallerde’ bulunulduğunu ifade etti.

Cuma gecesi Süveyda vilayetinde silahlı gruplar ile Suriye güvenlik güçleri arasında çatışmalar yaşandı. Çatışmalar sonucu güvenlik güçleri arasında yaralananlar oldu.

Şarku’l Avsat’ın Suriye resmi haber ajansı SANA’dan aktardığına göre bir güvenlik kaynağı, ‘yasadışı grupların Süveyda kırsalındaki Laga, Tel el-Agra, Tel Hadid ve el-Mezraa kasabalarını havan topları ve ağır makineli tüfeklerle hedef aldığını’ söyledi.

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, pazartesi günü Washington'a yaptığı ziyaret sırasında, Süveyda'daki yerel tarafların istikrarı bozmak amacıyla uyuşturucu kaçakçıları ve eski rejimin kalıntıları ile ittifak kurduklarını belirtti.

Ekim ayı sonunda, kimliği belirsiz silahlı kişiler, Şam ile Süveyda vilayeti arasındaki yolda bir yolcu otobüsüne ateş açarak iki kişinin hayatını kaybetmesine ve çok sayıda kişinin de yaralanmasına neden oldu.

Şam, ABD ve Ürdün ile yayımlanan üçlü bildirgeye dayanan tutumunu defalarca vurguladı; bu bildirge Süveyda’nın Suriye ile bütünleşmesini vurguluyor. Buna karşın Hikmet el-Hicri ise ‘kendi kaderini tayin hakkı’ olarak adlandırdığı hakkı ısrarla savunuyor.

Geçtiğimiz temmuz ayında, Dürzilerin çoğunlukta olduğu güney vilayeti Süveyda'da Dürzi militanlar ile Bedevi kabileleri arasında şiddetli çatışmalar yaşandı ve güvenlik güçleri çatışmaları durdurmak için müdahale etmek zorunda kaldı.


Prens Talal, Kral ve Kraliçe adına, Kral Hüseyin Kanser Araştırmaları Ödülü'nün kazananlarını onurlandırdı

Prens Talal, Kral ve Kraliçe adına, Kral Hüseyin Kanser Araştırmaları Ödülü'nün kazananlarını onurlandırdı
TT

Prens Talal, Kral ve Kraliçe adına, Kral Hüseyin Kanser Araştırmaları Ödülü'nün kazananlarını onurlandırdı

Prens Talal, Kral ve Kraliçe adına, Kral Hüseyin Kanser Araştırmaları Ödülü'nün kazananlarını onurlandırdı

Ürdün Kralı’nın Özel Danışmanı Prens Talal bin Muhammed, Kral 2. Abdullah ve Kraliçe Rania el-Abdullah adına, 2025 yılı Kral Hüseyin Kanser Araştırmaları Ödülü’nü kazanan araştırmacıları onurlandırdı. Törene, Kral Hüseyin Kanser Vakfı ve Merkezi Mütevelli Heyeti Başkanı Prenses Ghida Talal ve çok sayıda prens katıldı.

Tören sırasında bir konuşma yapan Prenses Ghida şu ifadeleri kullandı: “Kral Hüseyin Kanser Araştırmaları Ödülü’nü başlattığımızda, küresel araştırmalarda güçlü ve kalıcı etkisi olan bir Arap dünyası hayal etmeye cesaret ettik. Bu hayal, Arap dünyasının yaratıcı beyinleri sayesinde gerçeğe dönüştü.”

Bu ödül, kanser araştırmalarındaki seçkin katkıları onurlandırmak, önleme ve tedavi yöntemlerini geliştirmeye yönelik çabaları teşvik etmek ve bölgesel – uluslararası araştırma iş birliklerini güçlendirmek amacıyla her yıl veriliyor.

Son beş yıl boyunca ödül, kanser araştırmalarının bölgesel gündemlerde öncelikli konular arasında yer almasını sağlama konusundaki kararlılığını sürdürdü. Bu süre zarfında dünyanın dört bir yanından yaklaşık 900 araştırmacı ve bilim insanını bir araya getirdi ve gelecek vadeden bilim insanları için sekiz yenilikçi araştırma projesini finanse etti.

Törende, 26’dan fazla ülkeden yüzlerce başvuru arasından seçilen Arap bilim insanları ve araştırmacılarından oluşan seçkin bir grup, kanser araştırmalarını geliştirmeye ve bilimsel ilerlemeyi desteklemeye yönelik etkili katkıları nedeniyle onurlandırıldı.

Ayrıca törende, Teksas Üniversitesi’ne bağlı MD Anderson Kanser Merkezi’nden Prof. Dr. Hagop M. Kantarjian, lösemi tedavisi ve araştırmalarına yaptığı önemli katkılardan dolayı Bilimsel Araştırmada Özel Mükemmellik Ödülü’ne layık görüldü.

Mayo Clinic–Florida’dan Prof. Dr. Muhammed Harfan Debace, Uluslararası Yaşam Boyu Başarı Ödülü’nü kazanırken, Bölgesel Yaşam Boyu Başarı Ödülü ise Ürdün Üniversitesi’nden Prof. Dr. Muhammed Ebu Hilal’e verildi.

Uluslararası Genç Araştırmacı Ödülü, Johnson Kapsamlı Kanser Merkezi’nden Dr. Mina Sedrak’a verildi.
Bölgesel Genç Araştırmacı Ödülü ise Tunus el-Manar Üniversitesi’nden Dr. Muhammed Cemaa ile Ürdün Üniversitesi’nden Dr. Vilhan eş-Şair arasında paylaşıldı.

Umut Vaat Eden Araştırmacı Hibesi, kanserle mücadele alanındaki ümit vadeden çalışmaları nedeniyle, Muhammed Bin Raşid Tıp ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi – Dubai Sağlık Otoritesi'nden Dr. Timidayo Omolawi ve Beyrut Amerikan Üniversitesi'nden Dr. Larry Budge'a verildi.

Kanser Hastası Bakımında Mükemmellik için Mesleki Gelişim Programı Ödülü, Kral Hüseyin Kanser Merkezi’ndeki Bölgesel Pediatrik Onkoloji Eğitim ve Kapasite Geliştirme Programı’na verildi.

Törene, dünyanın önde gelen onkologları, doktorları ve araştırmacılarından oluşan jüri üyeleri, akademisyenler, medya mensupları ve ödülün destekçileri ile çok sayıda bakan katıldı.


Hamas: Gazze, yardımların kısıtlanması ve yeniden inşanın engellenmesi yoluyla imha savaşına tabi tutuluyor

Hamaslı silahlı kişiler, Uluslararası Kızılhaç Komitesi üyeleri eşliğinde rehinelerin cesetlerini aramak üzere Gazze'nin doğusuna doğru yola çıktı (AP)
Hamaslı silahlı kişiler, Uluslararası Kızılhaç Komitesi üyeleri eşliğinde rehinelerin cesetlerini aramak üzere Gazze'nin doğusuna doğru yola çıktı (AP)
TT

Hamas: Gazze, yardımların kısıtlanması ve yeniden inşanın engellenmesi yoluyla imha savaşına tabi tutuluyor

Hamaslı silahlı kişiler, Uluslararası Kızılhaç Komitesi üyeleri eşliğinde rehinelerin cesetlerini aramak üzere Gazze'nin doğusuna doğru yola çıktı (AP)
Hamaslı silahlı kişiler, Uluslararası Kızılhaç Komitesi üyeleri eşliğinde rehinelerin cesetlerini aramak üzere Gazze'nin doğusuna doğru yola çıktı (AP)

Hamas Sözcüsü Hazım Kasım, bugün yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'nin yardımların kısıtlanması, yeniden inşanın engellenmesi ve ateşkes ilanına rağmen ablukanın sürdürülmesi yoluyla imha savaşına tabi tutulduğunu açıkladı.

Kasım açıklamasında, "Gazze Şeridi'nde kış mevsiminin başlamasıyla birlikte daha da artan felaket, Arap Birliği'nin kurucu belgesi ve İslam Konferansı Örgütü'ne dayanarak net bir duruş sergilemesini gerektiriyor" ifadelerini kullandı.

Hamas dün yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'ndeki insani durumun, yerinden edilmiş kişiler için kurulan çadırların yağmur nedeniyle sular altında kalması sonucu kötüleştiğini belirterek, ateşkes anlaşmasının garantör ülkelerini Şeride insani yardım ulaştırmak için acilen harekete geçmeye çağırdı.

Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) da bugün yaptığı açıklamada, yağışların Gazze'deki zaten zor olan durumu daha da kötüleştirdiğini, insanların sular altında kalan çadırlara sığındığını söyledi.

BM kuruluşu, Gazze'de yaşayan insanların kış şartlarıyla başa çıkabilmeleri için halihazırda bulundurduğu barınak malzemelerinin getirilmesine izin verilmesini istedi.