ÖSYM Başkanı Aygün: 'KPSS ve diğer sınavlarımızda Kovid-19 pandemi önlemlerini uygulamaya devam ediyoruz'

ÖSYM Başkanı Aygün: 'KPSS ve diğer sınavlarımızda Kovid-19 pandemi önlemlerini uygulamaya devam ediyoruz'
TT

ÖSYM Başkanı Aygün: 'KPSS ve diğer sınavlarımızda Kovid-19 pandemi önlemlerini uygulamaya devam ediyoruz'

ÖSYM Başkanı Aygün: 'KPSS ve diğer sınavlarımızda Kovid-19 pandemi önlemlerini uygulamaya devam ediyoruz'

ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Halis Aygün, hafta sonu gerçekleşecek olan KPSS hakkında yaptığı açıklamada, “KPSS ve diğer sınavlarımızda Kovid-19 pandemi önlemlerini uygulamaya devam ediyoruz” dedi.
Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanı Prof. Dr. Halis Aygün, 6 Eylül Pazar günü gerçekleşecek olan Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS) Lisans Genel Kültür- Genel Yetenek sınavı öncesinde adaylara çağrıda bulundu. Diğer sınavlarda olduğu gibi bu sınavda da korona virüs önlemlerine çok dikkat edileceğini belirten ÖSYM Başkanı Aygün, sınav binalarının, salonlarının sınavdan önce detaylı temizliğinin yapılarak dezenfekte edildiğini açıkladı.

Korona virüs tedbirleri kapsamında bina girişlerinde maske ve dezenfektan
Korona virüs önlemleri kapsamında adaylara sınav binası girişlerinde görevliler tarafından maske ve dezenfektan dağıtılacağını kaydeden Aygün, isteyen adayların kendilerinin de dezenfektanlarını yanlarında getirebileceklerini belirtti. Aygün ayrıca, sınav görevlilerine maske ve dezenfektanla birlikte lateks eldiven de dağıtılacağını, adaylar ve görevlilerin kendi maskeleri veya siperlikleriyle de gelebileceklerini kaydetti.
ÖSYM Başkanı Aygün, Kovid-19 ile ilgili durumu olan adayların HES kodlarından belirlenerek Bilim Kurulunun önerisi doğrultusunda Covid-19 durumlarına göre gruplara ayrılarak sınav merkezlerinde hazırlanan ayrı salonlarda sınava alınacaklarını belirtti.

“Aday yakınlarının beklememeleri ve ayrılmaları önem arz etmekte"
ÖSYM Başkanı Aygün, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda ise şunları kaydetti:
“Bu durumda olup sınav yeri değiştirilen adaylar Başkanlığımız tarafından SMS ile bilgilendirilecek. Sınav görevlilerimizin Kovid-19 durumları HES kodları aracılığıyla takip edilecek. Kovid-19 durumu belirlenen sınav görevlilerinin görevleri iptal edilerek yerlerine yeni görevlendirmeler yapılacak. Adayların sınav binalarına ulaşımı için sınav binalarının bulunduğu bölgelere belediyeler tarafından daha sık seferler düzenlenmesi sağlanacaktır. Okul bahçelerindeki yığılmayı önlemek ve sosyal mesafeyi korumak için, adaylar ve sınav görevlileri dışında hiç kimse okul bahçelerine alınmayacak. Adaylar sınav binalarına girişte ve sınav bitiminde binadan çıkışta, sosyal mesafenin korunması için sınav görevlileri tarafından yönlendirilecek. Okul bahçeleri girişinde, önünde kümelenmenin önlenmesi için aday yakınlarının beklememeleri ve ayrılmaları önem arz etmekte.”



Okula gitmemek, sigara içmek ya da aşırı alkol almak kadar ölümcül mü?

Öğrenciler ders sırasında not alıyor (AFP)
Öğrenciler ders sırasında not alıyor (AFP)
TT

Okula gitmemek, sigara içmek ya da aşırı alkol almak kadar ölümcül mü?

Öğrenciler ders sırasında not alıyor (AFP)
Öğrenciler ders sırasında not alıyor (AFP)

Eğitimi uzun ömürle doğrudan ilişkilendiren ilk sistematik araştırma, okulda veya üniversitede geçirdiğiniz her yılın yaşam beklentinizi artırdığını, okula gitmemenin ise sigara içmek veya çok fazla alkol almak kadar ölümcül olduğunu ortaya çıkardı.

Şarku’l Avsat’ın The Guardian gazetesinden aktardığı habere göre, araştırmada İngiltere ve ABD gibi sanayileşmiş ülkelerin yanı sıra Çin ve Brezilya gibi gelişmekte olan ülkelerden elde edilen kanıtlar incelendi.

Söz konusu araştırmada, tam zamanlı eğitimde bir yetişkinin ölüm riskinin her yıl için yüzde 2 oranında azaldığı görüldü.

Lancet Halk Sağlığı dergisinde yer alan araştırma sonuçlarına göre, ilk, orta ve yüksek öğrenimi tamamlamak, ömür boyu sağlıklı beslenmeye eşdeğer ve resmi eğitimi olmayanlarla karşılaştırıldığında ölüm riskini yüzde 34 azaltıyor.

Tam tersi durumda, hiçbir zaman okula gitmemek ise, yetişkin sağlığı açısından, on yıl boyunca her gün beş veya daha fazla alkollü içecek tüketmek veya günde 10 sigara içmek kadar kötü.

Çalışma, İngiltere’de çocukların okulda kalmasını sağlamaya yönelik çabalara ivme kazandırırken, uzmanlar elde edilen sonuçların okula devam ile sağlık arasındaki bağlantının altını çizdiğini vurguluyor.

Bu aynı zamanda, okuldan ayrılma yaşındaki artışın yanı sıra ileri ve yüksek öğrenime devam eden gençlerin sayısındaki artışın, gelecekteki yaşam beklentisi düzeylerine yıllar ekleyebileceği anlamına da geliyor.

Eğitimin ortalama yaşam süresi üzerindeki faydaları uzun süredir kabul edilse de, Norveç Bilim ve Teknoloji Üniversitesi (NTNU) ve Seattle’daki Washington Üniversitesi’ndeki akademisyenler tarafından yapılan araştırma, eğitim yıllarının sayısını, yaşam beklentisi ve ölüm oranının azalmasıyla bağlantısını hesaplayan ilk çalışma oldu.

Araştırmada yer almayan, University College London’da tıbbi istatistik profesörü ve eğitim ile sağlık arasındaki bağlantılar konusunda uzman olan Neil Davies, bunu ‘etkileyici bir çalışma’ olarak nitelendirdi.

Ancak Davies, okula devamsızlık oranlarının yüksek olmasının, çocukların gelecekteki sağlık yararlarından mahrum kalmasına da yol açabileceğini belirterek şöyle konuştu;

“Artan okul devamsızlık oranlarının, sağlık üzerindeki etkilerinin ötesinde önemli sonuçlara yol açtığını belirtmekte fayda var. Eğitime harcanan zaman ile kazanç arasındaki ilişki çok iyi araştırıldı ve oldukça sağlam. Bu durumun daha dezavantajlı öğrenciler için daha da kötü olması muhtemeldir.”

cxsdvfegb
Fransa’nın Reunion adasındaki Saint-Benoit’te okul üniformalı öğrenciler (AFP)

Araştırmacılar, Norveç hükümetinin araştırma fonu ve Bill & Melinda Gates Vakfı tarafından desteklenen meta-analizin, küresel ölüm oranlarındaki eşitsizlikleri azaltmanın bir yolu olarak eğitime artan yatırımı destekleyen ‘ilgi çekici kanıt’ olduğunu söyledi.

Çalışmanın ortak yazarı NTNU’dan Dr. Terje Andreas Eikemo, “Eğitim, yalnızca sağlığa sağladığı faydalar açısından değil, kendi başına da önemlidir. Ancak artık bu faydanın büyüklüğünü ölçebilmek önemli bir gelişmedir” dedi.

Araştırmada aynı zamanda, uzun ömürlülükteki iyileşmelerin cinsiyet, sosyal sınıf ve demografiden bağımsız olarak zengin ve fakir ülkelerde benzer olduğu görüldü.