Pompeo: Hizbullah’ın silahları Fransa’nın Lübnan’daki çabalarını baltalamakla tehdit ediyor

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo (Reuters-Arşiv)
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo (Reuters-Arşiv)
TT

Pompeo: Hizbullah’ın silahları Fransa’nın Lübnan’daki çabalarını baltalamakla tehdit ediyor

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo (Reuters-Arşiv)
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo (Reuters-Arşiv)

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, İran destekli Hizbullah grubunu silahsızlandırma sorununun hemen çözülmemesi halinde Fransa’nın Lübnan’daki krizi çözme çabalarının boşa gidebileceği konusunda uyardı.
Pompeo, Fransız radyosu France Inter’e verdiği demeçte, “ABD sorumluluğu üstlendi ve İran’ın Çin tankları ve Rus hava savunma sistemlerini satın almasını, ardından Hizbullah’a silah satmasını ve Macron’un Lübnan’daki çabalarını baltalamasını durduracak. İran’ın daha fazla paraya, güce ve silaha sahip olmasına izin verip, aynı zamanda Hizbullah’ı Lübnan’da kışkırttığı felaketlerden koparmaya çalışamazsınız” dedi.
ABD, Lübnan’da güçlü siyasi etkiye sahip silahlı grup Hizbullah’ı bir terör örgütü olarak görüyor. Fransa ise seçilmiş siyasi kanadının meşru bir siyasi role sahip olduğuna inanıyor.
ABD, geçtiğimiz hafta Hizbullah’a destek verdikleri gerekçesiyle eski Maliye Bakanı Ali Hasan Halil ve eski Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Yusuf Finyanus’u yaptırım listesine dahil etti.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, yozlaşmış yönetimin Lübnan’ı 1975’ten 1990’a kadar süren iç savaştan bu yana yaşanan en kötü krize sürüklemesinin ardından Lübnan’ı yeni bir yola sokmak için uluslararası çabalara öncülük etti.
Macron, Beyrut Limanı patlamasının ardından 1 Eylül’de Lübnan’a yaptığı ziyarette, Lübnanlı siyasetçilerin iddialı bir tarih olan 15 Eylül’e kadar yeni bir hükümet kurmayı kabul ettiklerini söyledi.
Fransız yetkililer, önceliğin reformları hızla uygulayabilecek bir hükümet kurmak olduğunu belirterek, Hizbullah’ın silahsızlandırılması meselesinin acil olmadığını vurguladı.
Le Figaro gazetesinde geçtiğimiz ay yer alan bir habere göre Macron, Beyrut ziyaretinde Hizbullah parlamento bloğu başkanı Muhammed Raad ile görüştü.
Macron Raad’a grubun kendisini İran’dan uzaklaştırması ve Suriye’den güçlerini çekmesi gerektiğini söyledi.
Elysee Sarayı, Macron lider ve bir Hizbullah üyesi arasında ilk görüşmenin gerçekleştiğini inkar etmedi.
Fransız bir diplomatik konuya ilişkin, “Bu, Macron için iki ucu keskin bir kılıçtır. Hizbullah, iktidar rejiminin değiştirilmesi gereken özünün bir parçasıdır ve silahlı kanadıyla uğraşmadan siyasi kanadıyla başa çıkmanın mümkün olup olmadığından emin değilim” yorumunda bulundu.



Hizbullah savaş mağdurlarına yardımı durdurdu

Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri geçtiğimiz hafta Başbakan Nevvaf Selam'ı ağırladı (Meclis Başkanlığı)
Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri geçtiğimiz hafta Başbakan Nevvaf Selam'ı ağırladı (Meclis Başkanlığı)
TT

Hizbullah savaş mağdurlarına yardımı durdurdu

Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri geçtiğimiz hafta Başbakan Nevvaf Selam'ı ağırladı (Meclis Başkanlığı)
Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri geçtiğimiz hafta Başbakan Nevvaf Selam'ı ağırladı (Meclis Başkanlığı)

Hizbullah'ın içinde bulunduğu mali sıkıntı, İsrail'in son savaşından etkilenen ev sahiplerine yaptığı yardımı askıya almasına neden oldu. Bu karar, yıkılan binalar, Beyrut'un güney banliyölerinde durdurulan yeniden inşa projeleri ve yerine getirilmeyen vaatlerle kendini gösteriyor.

Buna paralel olarak, ABD'nin Hizbullah'ın silahlarını bırakması karşılığında İsrail'in saldırılarını durdurması ve güçlerini Lübnan topraklarındaki mevzilerinden çekmesi önerisine ilişkin devam eden müzakereler hakkında bilgi sahibi olan Lübnanlı kaynaklar, “Hizbullah'ın, ilkeyi kabul edip etmediğine dair net cevaplar vermeden, daha önce tabu olan bu konuda tartışma kapısını kısmen açtığını” söyledi.

Şarku’l Avsat’n ulaştığı kaynaklar, Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Parlamento ve Hükümet Başkanları Nebih Berri ve Nevvaf Salam'ın temsilcilerinin yer aldığı ve Lübnan'ın yanıt belgesine ilişkin notlar hazırlamakla görevli bir komitede gerçekleşen başka bir görüşmeye paralel olarak, partinin konuyla ilgili “zorlu bir iç müzakereye girdiğini” ifade etti.