Tahran Korona Virüs ile Mücadele Kurulu: Tahran'da salgında 3. dalga başladı

Tahran Korona Virüs ile Mücadele Kurulu: Tahran'da salgında 3. dalga başladı
TT

Tahran Korona Virüs ile Mücadele Kurulu: Tahran'da salgında 3. dalga başladı

Tahran Korona Virüs ile Mücadele Kurulu: Tahran'da salgında 3. dalga başladı

İran’ın başkenti Tahran’da yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgının başlangıcından bu yana ilk kez günlük hastaneye yatan hasta sayısı 700'ün üzerine çıktı. Tahran Korona Virüs ile Mücadele Kurulu Sorumlusu Ali Rıza Zali, “İstatistiklerin analizi ve virüsün durumu, Tahran'da 3. dalganın başladığını gösteriyor" dedi.
Dünya genelinde birçok ülkede yeni tip koronavirüs salgınında normalleşme süreci ile vaka sayısında yeniden artış yaşanıyor. İran'da korona virüs salgınında son 24 saatte 2 bin 815 yeni vaka tespit edilirken, toplam vaka sayısı 413 bin 149'a yükseldi. Ülkede son 24 saatte 176 kişinin virüs nedeniyle hayatını kaybetmesiyle toplam ölü sayısı da 23 bin 808’e ulaştı. İran'ın başkenti Tahran'ın Korona Virüs ile Mücadele Kurulu Sorumlusu Ali Rıza Zali, başkentte koronavirüs salgınında 3. dalganın başladığını duyurarak hastalığın yayılmasını kontrol etmek için daha ciddi önlemlerin alınması gerektiğini vurguladı.

Başkentte ilk kez günlük hastaneye yatan hasta sayısı 700'ü aştı
Tahran’da salgının başlangıcından bu yana ilk kez günlük hastaneye yatan hasta sayısının 700'ün üzerine çıktığını belirten Zali, "Son 24 saatte 720 koronavirüs hastasının hastanelere yatışı gerçekleşti ve bunlardan 147’si yoğun bakım ünitelerinde tedavi altına alındı" dedi. Zali, “İstatistiklerin analizi ve korona virüsün durumu, Tahran'da 3. dalganın başladığını gösteriyor. Tahran, bu hastalığın ülkedeki önemli epidemiyolojik merkezlerinden biri. Hastalığın yayılmasını kontrol altına almak için daha ciddi önlemler alınması gerekmekte” ifadelerini kullandı.

"Bulaşma oranının azaltılmasında hala temel faktör sosyal mesafedir"
Şehir içi toplu taşıma araçlarındaki yoğunluğa dikkat çeken Zali, “Günde ortalama 950 bin kişi metroları kullanırken, 1 milyon 200 kişi ise otobüsleri kullanıyor. Maske kullanımı, hastalığın yayılmasını önlemek için gerekli bir durum olmakla birlikte yeterli bir önlem değil. hastalığın önlenmesinde ve bulaşma oranının azaltılmasında hala temel faktör sosyal mesafedir” dedi.

İsfahan'da 163 öğrenci korona virüse yakalandı
İsfahan Üniversitesi Tıp Bilimleri Üniversitesi Rektör Yardımcısı Behruz Kelideri, İsfahan kentinde 163 öğrencinin korona virüse yakalandığını duyurdu. Kelideri, 2 bin 863 öğrencinin ise aile üyelerinden korona virüse yakalananların olduğunu ifade etti. Kovid-19 salgının kentte Temmuz ayından bu yana daha da kötüleştiğini söyleyen Kelideri, "Yaz ortasından bu yana şehirdeki korona virüs salgını daha zor ve karmaşık bir hale geldi. Virüsün bu denli yayılması, ölümlerin 4-5 kat artmasına sebep olabilir" şeklinde konuştu.
İran Milli Eğitim Bakanlığı tarafından alınan karar ile okullar 5 Eylül'de açılmıştı. Bakanlık, korona virüsün ülkedeki risk seviyesine göre bazı okullarda eğitimin uzaktan yapılacağını belirtmişti.



Mücteba Hamaney gerçekten babasının yerine mi hazırlanıyor?

Helikopterin düşüşünün kaza olmadığını düşünenlerin aklındaki olası faillerden biri de Mücteba Hamaney (AP/Arşiv)
Helikopterin düşüşünün kaza olmadığını düşünenlerin aklındaki olası faillerden biri de Mücteba Hamaney (AP/Arşiv)
TT

Mücteba Hamaney gerçekten babasının yerine mi hazırlanıyor?

Helikopterin düşüşünün kaza olmadığını düşünenlerin aklındaki olası faillerden biri de Mücteba Hamaney (AP/Arşiv)
Helikopterin düşüşünün kaza olmadığını düşünenlerin aklındaki olası faillerden biri de Mücteba Hamaney (AP/Arşiv)

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi'nin ölümüyle birlikte ülkenin yönetimine dair sorular ortaya atılırken en çok zikredilen isimlerden biri de Yüce Lider'in oğlu Mücteba Hamaney oldu. 

Hiçbir resmi rolü bulunmasa da ülkenin en etkili figürlerinden biri gibi görülen Hamaney, pek çok İranlı için gizemini koruyor. Zira kendisi ne kamuoyunda sıklıkla görülüyor ne de konuşma yapıyor. 

ABD'nin Wall Street Journal (WSJ) gazetesi, 85 yaşındaki Ayetullah Ali Hamaney'in 54 yaşındaki oğlunu mercek altına aldı.

Mücteba Hamaney'in, kendi kişisel gücü olmadığı ve itaatkar bir tavır gösterdiği söylenen Reisi'nin döneminde istihbarat ve güvenlik yapılarındaki nüfuzunu artırdığını bildirdi. 

İran Yüce Liderliği için Reisi'nin hazırlandığının düşünüldüğü ancak helikopterin düşmesiyle birlikte bu konudaki soru işaretlerinin arttığı aktarıldı. 

WSJ'nin konuştuğu uzmanlara göre Mücteba Hamaney'in, babasının yerine geçme ihtimali düşük ve spot ışıklarının altından kaçınarak daha da güç kazanması bekleniyor.

Alman Uluslararası Politika ve Güvenlik Politikaları Enstitüsü'nde çalışan İran uzmanı Hamidreza Azizi şöyle düşünüyor:

Son 20 yıldır işler, Mücteba ve etrafındaki şebekenin kontrolünde. Şimdi Hamaney için asıl mesele, Reisi'yle aynı özelliklere sahip birini bulmak. Böylece Mücteba toplumun gözünün önünde olmadan gücünü koruyup artırabilir.

Mücteba Hamaney'in haziran sonunda düzenlenmesi planlanan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de önemli bir rol oynaması bekleniyor. 

İran'ın geçici cumhurbaşkanı Muhammed Muhbir'in de Mücteba Hamaney'e sadık bir isim olduğuna işaret ediliyor. 68 yaşındaki Muhbir seçimlere kadar tüm meselelerde belirleyici olacak üç kişilik bir konseyin parçası.

Yüce Lider'e bağlı, milyar dolarlık yatırım fonu Setad'ın başkanlığını neredeyse 15 yıl boyunca yürüttü. 

Haberde 1969'da Meşhad'da doğan Mücteba Hamaney'in geçmişine de değinildi. Yüce Lider'in sitesine göre, Şah Rıza Pehlevi döneminde evlerine düzenlenen baskınlardan birinde babasının dövüldüğünü gördü. 

1979'de devrimden sonra Tahran'a taşınan ailenin babası hızla yükselirken oğlu da 1980-1988'de Irak'la yürütülen savaşta cepheye gitti. 

Daha sonra Devrim Muhafızları'nda önemli görevlere gelecek kişilerle burada tanışan Mücteba'nın nüfuzu özellikle 2000'lerin ortalarında geniş çaplı olarak konuşulmaya başladı. 

Değişimciler, 2005 ve 2009'da Mahmud Ahmedinecad'ın kendilerine karşı kazandığı zaferlerin Mücteba Hamaney tarafından ayarlandığını öne sürdü.

ABD, 2019'da Devrim Muhafızları ve Besic milisleriyle "babasının istikrarı bozan bölgesel hırslarını ve ülke içindeki baskıya dair hedeflerini ilerletmeye" çalıştığı gerekçesiyle onu yaptırım listesine aldı. 

2022'de Mehsa Emini'nin gözaltında ölmesinin ardından ülke çapında patlak veren gösterilerde nefret objesi oldu. Ev hapsinde tutulan eski cumhurbaşkanı adayı Mir Hüseyin Musevi, Yüce Lider'e seslenerek o pozisyona oğlunu hazırladığı haberlerini yalanlamasını istedi. Ancak yanıt gelmedi. 

Ali Hamaney hakkında kitap yazan ABD ve İran yurttaşı Mehdi Khalaji bütün bunlara rağmen söylentilere karşı çıkıyor:

Mücteba'nın yeni Yüce Lider olma arzusuna dair fikirler tamamıyla bir mit. Tarihsel deneyime dayanarak Hamaney'in ne kendi oğlunu ne de başkasını işaret edeceğini sanmıyorum.

İslam Cumhuriyeti'ni kuran Ruhullah Humeyni ve yerine geçen Ali Hamaney'in Yüce Liderlik pozisyonunun babadan oğula geçmesine karşı çıkmasını İslam'a aykırı görmesi de Khalaji'nin tahminlerini güçlendiriyor. 

Mücteba Hamaney'in yönetim deneyimi ve dini yeterliliği de bu göreve uygun görülmüyor.

Tennessee Üniversitesi'nden Saeid Golkar şöyle diyor:

Önemli kararların alındığı yerlerde onlarca yıldır tecrübe edinen Mücteba Hamaney'in rejimdeki bağlantıları eşsiz. Ancak onun atanması monarşiyi geri getirerek Hamaney'in mirasını lekeler.

Bazı uzmanlar da Ahmed Humeyni'nin Mücteba Hamaney'den de güçlü görüldüğünü ancak babasının 1989'da ölmesiyle birlikte işlerin değiştiğini bildiriyor. Hamaney ve dönemin cumhurbaşkanı Ekber Haşimi Rafsancani'yle sorunlar yaşayan Ahmed Humeyni, 1995'te henüz 45 yaşındayken hayatını yitirmişti. Kalp krizinin ölüme neden olduğu bildirilmişti.

Independent Türkçe, WSJ, BBC Türkçe