Cumhurbaşkanı Erdoğan: Vaka sayılarının yükselmeye başladığını gördük, mecburen şimdi tekrar işi sıkmak zorundayız

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Vaka sayılarının yükselmeye başladığını gördük, mecburen şimdi tekrar işi sıkmak zorundayız
TT

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Vaka sayılarının yükselmeye başladığını gördük, mecburen şimdi tekrar işi sıkmak zorundayız

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Vaka sayılarının yükselmeye başladığını gördük, mecburen şimdi tekrar işi sıkmak zorundayız

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, koronavirüs aşısı konusunda başta TÜBİTAK olmak üzere özel sektör, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığının çalışmalarının devam ettiğini belirterek, "Yılbaşından sonra bazı olumlu sinyaller alacağımızı görüyoruz" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, cuma namazı sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Korona virüs vakalarında son günlerde yaşanan artışla ilgili Erdoğan, "Ne yazık ki uyarılarımıza halkımız ciddi manada dikkat etmedi. Dikkat edilen illerde vaka sayılarının düştüğünü gördük. Biz biraz gevşetince bu defa da başta Ankara, İstanbul olmak üzere bir anda vaka sayılarının yükselmeye başladığını gördük. Mecburen şimdi tekrar işi sıkmak zorundayız. O yüzden Bilim Kurulu, Sağlık Bakanlığı tedbirleri artırmak durumunda. Gerek toplu taşım, gerek düğün, nikah salonu gibi yerlerdeki yaklaşımlarımızı daha kararlı hale getirdik. Bunu keyfi yapmıyoruz. Sadece halkımıza olan duyarlılığımızdandır. Halkımız bir sıkıntı yaşamasın, bundan dolayıdır. Şimdi bazı illerimizde olumlu dönüş başladı. Aşı çalışmalarımız sıkı bir şekilde baştan itibaren özellikle başta TÜBİTAK olmak üzere devam ediyor. Bunun yanında özel sektör, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız ve Sağlık Bakanlığımız ile bu çalışmalara devam ediyorlar. Yılbaşından sonra bazı olumlu sinyaller alacağımızı görüyoruz" dedi.

"Bu hafta içinde heyetlerimizin bazı görüşmeleri olabilir"
Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti Başbakanı Fayiz es-Serrac'ın görevi bırakacağı açıklamaları ile ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu tür bir haber bizler için üzücü olmuştur. Sayın Sarrac'ı bir yerde adeta darbeci Hafter'in bu adeta işgalinden kurtulma durumuna geldiler. Şimdiyse darbeci Hafter her geçen gün kayba doğru gidiyor. Eninde sonunda darbeci Hafter kaybedecek, bunu görüyoruz. Fakat Sayın Sarrac'ın bu aldığımız haberleri. Bizler de kendilerine bazı haberler ulaştırdık. Bu hafta içinde heyetlerimizin bazı görüşmeleri olabilir" diye konuştu.

"Yunanistan Cumhurbaşkanı Ada'ya gelip neyin gövde gösterisini yapacaksa biz çok daha büyüğünü yaparız"
Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile ilgili görüşmeler hakkında konuşan Erdoğan, "Bizim Miçotakis ile görüşme yapma konusunda bir sıkıntımız yok. Neyi göreceğiz asıl olan budur. Yaptıklarını bir dayatma olarak yapmaya kalkarlarsa bunun bir anlamı yok. Biz Oruç Reis'i bakım için limana çektiysek bunun bir anlamı var. Ama Oruç Reis'in limana çekilmesi bizim sismik araştırmalarımızın bitmesi anlamına gelmez. Tamir-bakım bitince aynen çalışmalarına devam edecektir. Biz görüşürüz. Bizim bu konuda kaçma gibi durum yok. Ama Yunanistan Cumhurbaşkanı Ada'ya gelip neyin gövde gösterisini yapacaksa biz çok daha büyüğünü yaparız" ifadelerini kullandı.



Küba'dan ABD'ye yaptırım tepkisi: "Soykırım savunucusu"

Ülkeyi sarsan eylemler için "son 60 yılın en büyük yönetim karşıtı protestoları" denmişti (Reuters)
Ülkeyi sarsan eylemler için "son 60 yılın en büyük yönetim karşıtı protestoları" denmişti (Reuters)
TT

Küba'dan ABD'ye yaptırım tepkisi: "Soykırım savunucusu"

Ülkeyi sarsan eylemler için "son 60 yılın en büyük yönetim karşıtı protestoları" denmişti (Reuters)
Ülkeyi sarsan eylemler için "son 60 yılın en büyük yönetim karşıtı protestoları" denmişti (Reuters)

Temmuz 2021'de Havana yönetimine karşı düzenlenen büyük protesto eylemlerinin yankıları sürüyor.

ABD, Devlet Başkanı Miguel Diaz-Canel'in de aralarında bulunduğu Kübalı yetkilileri insan haklarını ihlal ettikleri gerekçesiyle yaptırım listesine aldı. 

Karayipler'deki ada ülkesinin üst düzey yöneticilerine vize kısıtlamaları uygulanacağı da duyuruldu.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, X hesabından yaptığı açıklamada "Temmuz 2021'deki protestolara katılanların haksız bir şekilde gözaltına alınıp işkenceye tabi tutulmasından sorumlu olan ya da bu olaylarda suç ortaklığı yapan" yargı ve cezaevi çalışanlarının da vize kısıtlamalarıyla karşı karşıya kalacağını söyledi. 

54 yaşındaki siyasetçi şu ifadeleri kullandı:

ABD, Küba halkının insan hakları ve temel özgürlüklerini desteklemeyi ve gayri meşru, dikta rejimlerinin yarıküremizde hoş karşılanmadığını net bir şekilde ortaya koymayı sürdürecek.

Devlet Başkanı Miguel Diaz-Canel'le birlikte Küba Savunma Bakanı Álvaro López Miera ve İçişleri Bakanı Lázaro Álvarez Casas'ın da yaptırım listesine alınmasına Havana'dan tepki geldi. 

Dışişleri Bakanı Bruno Rodriguez de X'te açıklama yaparak ABD'nin Küba halkının ya da liderlerinin iradesini ipotek altına alamayacağını vurguladı. 

Küba Dışişleri Bakanlığı'nın ABD'den sorumlu yetkililerinden Johana Tablada ise Rubio'yu "soykırım ve toplu sınırdışı savunucusu" diye niteledi. 

Elektrik kesintileri yüzünden Havana'nın defalarca karanlığa gömülmesinin ardından 11-12 Temmuz 2021'de patlak veren protestolar, tüm dünyanın dikkatini çekmişti. 

Bir kişinin öldüğü eylemlerin bazılarında protestocular devlet binalarına ve kamu malına zarar vermiş, güvenlik görevlilerine ve mağazalara taş atarak saldırmıştı.

Batı medyası, eylemlerin herhangi bir muhalif örgüt tarafından organize edilmediğini bildirirken Küba yönetimi, onlarca yıldır süren ABD yaptırımları ve propagandasını sorumlu tutmuştu.

Yönetim destekçileri, yetkililerle birlikte tepki göstererek muhalif eylemleri bastırmaya çalışmıştı. 

Ekonomik kriz, gıda ve ilaç kıtlığına karşı başlayan gösterilerin ardından ABD merkezli İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün aktardığına göre en az 1400 kişi gözaltına alınırken, yaklaşık 700 kişi hapse atılmıştı. 

2022'de Kübalı savcılar, 790 civarında kişinin bu eylemlerle ilgili olarak soruşturulduğunu açıklamıştı.

Davaları takip eden 11J adlı hak örgütü, 554 kişinin protesto gösterileriyle ilgili olarak aldıkları cezayı çektiği bilgisini 2024 sonunda vermişti. Bunlardan bazıları Papa Francis'in talebiyle şartlı tahliyeden faydalandı. Halihazırda hapiste kalan eylemci sayısının 360'la 420 arasında olduğu tahmin ediliyor.  

Independent Türkçe, France 24, AFP, AP