Afganistan’ın Gur vilayetinde iki patlamada 3 kişi öldü

Afganistan’ın Gur vilayetinde iki patlamada 3 kişi öldü
TT

Afganistan’ın Gur vilayetinde iki patlamada 3 kişi öldü

Afganistan’ın Gur vilayetinde iki patlamada 3 kişi öldü

Afganistan’ın merkezinde yer alan Gur vilayetindeki kaynaklar, bölgede iki ayrı patlama meydana geldiğini ve 3 sivilin hayatını kaybettiğini açıkladı.
Gur Valisi Muhammed Musa Kalim, “Bölgedeki yolun her iki tarafına da yerleştirilen iki bombanın infilak etmesi sonrasında 2 erkek ve 1 kadın hayatını kaybetti” dedi. İlk patlamanın, 30 Eylül akşamı Devletyar bölgesinde bir aracın bir mayına çarpmasıyla yaşandığı ve araç sürücüsünün öldüğü belirtildi. Vali, ikinci patlamanın ise bir kadın ve erkeğin, sürücünün cenazesini aldıkları sırada, yol kenarındaki bir başka patlayıcının infilak etmesiyle onların da hayatlarını kaybettiğini söyledi. Musa Kalim, iki patlamanın da Taliban militanlarının yöntemlerini yansıttığını dile getirirken, militanların yol kenarlarına mayınlar yerleştirerek, güvenlik güçlerini ve sivilleri hedef aldıklarını kaydetti. Taliban ise olay hakkında henüz herhangi bir açıklama yapmadı.
Aynı şekilde Taliban ve Afganistan hükümeti arasında Doha’da gerçekleştirilen barış görüşmelerine rağmen yetkililerin belirttiğine göre Afganistan’ın merkezinde geçen salı günü yaşanan bir patlamada 7’si kadın ve 4’ü çocuk olmak üzere 14 sivil hayatını kaybetti. İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Tarık Aryan, yaptığı bir yazılı açıklamada, Daykundi vilayetinde araçlarının bir mayına denk gelmesi sonucunda meydana gelen bir patlamada 3 çocuğun da yaralandığını belirtti. Sözcü, patlamadan Taliban’ı sorumlu tuttu. Daykundi Valisi Nasrallah Guri, patlamanın yaşandığı sıralarda kurbanların içerisinde bulunduğu otobüsün bir ibadet merkezine gittiğini söyledi.
Taliban’ın, operasyonları sırasında sık sık yol kenarlarına mayın döşediği bilinirken, diğer taraftan da hiçbir grup patlamanın sorumluluğunu üstlenmedi.
Afgan yetkililer, 30 Eylül’de Afganistan’ın doğusundaki Lagman vilayetinin Yengar bölgesinde bir eve havan mermisinin isabet etmesi sonucunda 3 sivilin hayatını kaybettiğini, 3 sivilin de yaralandığını açıkladı. Hama Press ajansının aktardığına göre bölge Sözcüsü Esedullah Dolzai, kazanın 30 Eylül gecesi meydana geldiğini ve bir kadın 2 çocuk olmak üzere 3 kişinin öldüğünü söyledi. Dolzai, yaralıların sağlık durumunun stabil olduğunu söyleyerek, tedavi edilmek üzere hastaneye kaldırıldıklarını belirtti. Temmuz ayı başlarına yayınlanan bir Birleşmiş Milletler (BM) raporuna göre 2020 yılının ilk çeyreğinde Afganistan’da sivillere yönelik yapılan saldırılarda aralarında ölü ve yaralıların olduğu  800’den fazla kişi zarar gördü.



ABD Savaş Bakanı: Tıpkı diğerleri gibi nükleer silah testleri yapacağız

ABD Savaş Bakanı Pete Hegseth (Reuters)
ABD Savaş Bakanı Pete Hegseth (Reuters)
TT

ABD Savaş Bakanı: Tıpkı diğerleri gibi nükleer silah testleri yapacağız

ABD Savaş Bakanı Pete Hegseth (Reuters)
ABD Savaş Bakanı Pete Hegseth (Reuters)

ABD Savaş Bakanı Pete Hegseth, dün akşamı yaptığı açıklamada, ABD'nin nükleer silahlar ve bunların fırlatma sistemleri üzerinde "tıpkı herkes gibi" testler yapacağını duyurdu; bu açıklama açıkça Rusya'ya atıfta bulunuyordu.

Kaliforniya'daki bir savunma forumunda konuşan Hegseth, ABD'nin Tayvan ile ilgili mevcut durumu değiştirmeye çalışmadığını da belirtti.

Bakanlığının, Başkan Donald Trump'ın Pasifik bölgesinde güçlü bir konumdan müzakere edebilmesini sağlamak için çalışacağını belirten Hegseth, ABD yönetiminin Hint-Pasifik bölgesindeki müttefiklerinin savunma bütçelerini artırmaları konusunda iyimser olduğunu kaydetti.

ABD Savunma Bakanı, İsrail, Güney Kore, Polonya ve Almanya'yı "ideal müttefikler" arasında sayarken, kolektif savunma konusunda harekete geçmeyen müttefiklerin vahim sonuçlarla karşı karşıya kalacağını vurguladı.


İsrail Cumhurbaşkanı: Trump'ın Netanyahu'ya af talebine saygı duyuyorum, ancak biz egemen bir devletiz

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz ekim ayında Ben Gurion Havalimanı'nda ABD Başkanı Donald Trump ile İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’un arasında, (AP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz ekim ayında Ben Gurion Havalimanı'nda ABD Başkanı Donald Trump ile İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’un arasında, (AP)
TT

İsrail Cumhurbaşkanı: Trump'ın Netanyahu'ya af talebine saygı duyuyorum, ancak biz egemen bir devletiz

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz ekim ayında Ben Gurion Havalimanı'nda ABD Başkanı Donald Trump ile İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’un arasında, (AP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz ekim ayında Ben Gurion Havalimanı'nda ABD Başkanı Donald Trump ile İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’un arasında, (AP)

İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, ABD Başkanı Donald Trump'ın Başbakan Binyamin Netanyahu'nun yolsuzluk davasında affedilmesi gerektiği yönündeki görüşüne saygı duyduğunu söyledi, ancak "İsrail egemen bir devlettir" diyerek ülkenin hukuk sistemine saygı duyduğunu vurguladı.

Herzog, Politico haber sitesine verdiği demeçte, "Herkes, önleyici bir affın davanın esasına göre değerlendirilmesi gerektiğini anlıyor" dedi.

Şarku'l Avsat'ın The Times of Israel'den aktardığına göre şöyle devam etti: "İncelenmesi gereken birçok konu var. Bir yandan kanun önünde tam eşitlik, diğer yandan her bir davanın kendine özgü koşulları."

Trump'ın Netanyahu için tekrar tekrar yaptığı af çağrılarına atıfta bulunarak, "Başkan Trump'ın dostluğuna ve görüşüne saygı duyuyorum" ifadesini kullandı.

Sözlerini şöyle tamamladı: "Çünkü Gazze'deki rehinelerimizi geri getirmesini istediğimiz ve bu rehineleri geri getirmek ve BM Güvenlik Konseyi kararını geçirmek için cesurca muazzam bir adım atan aynı Başkan Trump'tır. Ancak İsrail elbette egemen bir devlettir ve İsrail hukuk sistemine ve gerekliliklerine tam saygı duyuyoruz."

Trump, ekim ayında İsrail'e yaptığı ziyarette, Kudüs'teki parlamentoda yaptığı konuşmada Herzog'u başbakanı affetmeye çağırdı. Netanyahu, 2019'dan beri iş adamlarından yaklaşık 700 bin şekel (211.832 dolar) değerinde hediye aldığı iddiaları da dahil olmak üzere, üç davayla karşı karşıya. İsrail cumhurbaşkanının büyük ölçüde törensel bir rol üstlenmesine rağmen, Herzog istisnai durumlarda cezai suçlardan hüküm giymiş kişileri affetme yetkisine sahip.

2020'de başlayan Netanyahu'nun davası hâlâ devam ediyor ve tüm suçlamalardan masum olduğunu savunuyor. Başbakan davayı, sol tarafından demokratik olarak seçilmiş bir sağcı lideri devirmek için düzenlenen siyasi amaçlı cadı avı olarak nitelendirdi.

Netanyahu geçtiğimiz ayın sonunda, yıllardır süren yolsuzluk davasında Herzog'dan resmen af ​​talep etti ve cezai sürecin İsrail'i yönetme yeteneğini engellediğini ve af talebinin, ulusal çıkarlara hizmet edeceğini savundu.

Ülkenin kuruluşundan bu yana İsrail'de en uzun süre başbakanlık yapan Netanyahu, uzun süredir rüşvet, dolandırıcılık ve güveni kötüye kullanma suçlamalarını reddediyor.


Çin savaş uçaklarının radarlarıyla Japon uçaklarını hedef almasının ardından Tokyo'da protestolar düzenlendi

Geçtiğimiz yıl askeri geçit töreninde Çin savaş uçakları (Arşiv- Reuters)
Geçtiğimiz yıl askeri geçit töreninde Çin savaş uçakları (Arşiv- Reuters)
TT

Çin savaş uçaklarının radarlarıyla Japon uçaklarını hedef almasının ardından Tokyo'da protestolar düzenlendi

Geçtiğimiz yıl askeri geçit töreninde Çin savaş uçakları (Arşiv- Reuters)
Geçtiğimiz yıl askeri geçit töreninde Çin savaş uçakları (Arşiv- Reuters)

Japonya Savunma Bakanı Shinjiro Koizumi, Çin savaş uçaklarının dün Japonya'nın Okinawa adaları yakınlarında uluslararası sular üzerinde Japon savaş uçaklarına ateş kontrol radarlarını yönelttiğini ve bakanın bu iki ayrı olayı "tehlikeli" olarak nitelendirdi.

Koizumi, X internet sitesinde yaptığı paylaşımda, "Radar aydınlatması, uçakların güvenli uçuşu için gerekenin üzerindeydi" ifadesini kullandı. Japonya'nın, "talihsiz" olayla ilgili Çin'e ikazda bulunduğunu da ifade etti.

Radar kontrolünün ateş moduna kilitlenmesi, bir askeri uçağın alabileceği en tehdit edici eylemlerden biridir, çünkü olası bir saldırıyı işaret eder ve hedef alınan uçağı kaçınma manevrası yapmaya zorlar.

Hem Japonya hem de Çin'in üzerinde hak iddia ettiği tartışmalı topraklara yakın olan adalar üzerindeki çatışmaların, iki komşu arasındaki gerginliği daha da artırması muhtemel. Japonya başbakanının, Çin'in Tayvan'a yönelik herhangi bir askeri müdahalesine, Japonya'nın kendi güvenliğini de tehdit etmesi halinde karşılık verebileceği uyarısında bulunmasının ardından ilişkiler zaten gergin durumda.

ABD'nin savaş gemileri, uçakları ve askerleri de dahil olmak üzere denizaşırı ülkelerdeki en büyük askeri gücüne Japonya ev sahipliği yapıyor. Bu kuvvetlerin önemli bir kısmı, aralarında binlerce ABD Deniz Piyadesinin de bulunduğu, Okinawa'da konuşlu.

Japonya, dün olaylara karışan Çin J-15 savaş uçaklarının, Okinawa adalarının güneyinde üç füze destroyeri ile birlikte manevra yapan Çin uçak gemisi Liaoning'den havalandığını bildirdi.