Azerbaycan – Ermenistan hattında karşılıklı ateşkes ihlali suçlamaları

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov (sağda), Ermeni mevkidaşı Zohrab Mnatsakanyan ile bir araya geldi. (AFP)
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov (sağda), Ermeni mevkidaşı Zohrab Mnatsakanyan ile bir araya geldi. (AFP)
TT

Azerbaycan – Ermenistan hattında karşılıklı ateşkes ihlali suçlamaları

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov (sağda), Ermeni mevkidaşı Zohrab Mnatsakanyan ile bir araya geldi. (AFP)
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov (sağda), Ermeni mevkidaşı Zohrab Mnatsakanyan ile bir araya geldi. (AFP)

Ermenistan ve Azerbaycan’dan karşılıklı olarak suçlayıcı açıklamalar gelmeye devam ediyor. Taraflar birbirini ateşkesi ihlal etmekle suçlarken dün Rusya, gerilimin artmasının ardından ateşkesin uygulanmasını sağlamak için taraflarla temasa geçti.
Uzun süren müzakerelerin ardından cumartesi günü varılan ateşkesin, iki tarafın birden fazla temas noktalarında askeri olarak tekrar harekete geçmesinin ardından başarısızlığa uğraması endişe yarattı. Ayrıca Dağlık Karabağ'da esirlerin ve cenazelerin değişimi, güvenli insani koridorların kurulması ve bölgede ateşkes konusunda tarafların mutabık kaldığı anlaşmayı uygulamaya yönelik müzakerelerin halen başlamaması, çatışmaların devam etmesi riskini artırıyor. Söz konusu uyarılar, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un dün Ermenistan Dışişleri Bakanı Zohrab Mnatsakanyan ile yaptığı görüşmede geldi.
Lavrov, Moskova'nın hem Bakü hem de Erivan ile gerçekleştirdiği yoğun temasların Karabağ bölgesinde ateşkesin istikrara kavuşturulmasını sağlayacağına dair umutlarını dile getirdi. Lavrov'un yalnızca diplomatik iletişim kanallarından değil, aynı zamanda ateşkesi güçlendirmek, tam bir anlaşmaya varmayı kolaylaştırmak amacıyla Ermenistan ve Azerbaycan taraflarıyla yürüttüğü görüşmelerde askeri iletişim kanallarının varlığını ima etmesi dikkat çekti. "Karabağ'da mutabık kalınan ateşkese tam olarak uyulmadığını ve bölgede çatışmaların halen devam ettiğini" belirten Lavrov "Karabağ bölgesindeki anlaşmazlığı çözmek için müzakerelerin başlamasını geciktirmenin tehlikeleri” konusunda uyarıda bulundu. Lavrov, Rusya’nın geçtiğimiz cumartesi günü Moskova'da yapılan istişarelerin ardından Rusya, Azerbaycan ve Ermenistan dışişleri bakanları tarafından yayınlanan "Karabağ hakkındaki ortak bildirinin tüm hükümlerine" uyulacağına güvendiğini ifade etti. Ayrıca ateşkesin istikrara kavuşturulması açısından Karabağ sahasında bir değişiklik yapılmasının özel önemini yineledi.
Görüşmeler sırasında gündeme getirilen siyasi çözüm dosyasına atıfta bulunan Rusya Dışişleri Bakanı, Ermeni mevkidaşıyla düzenlediği ortak basın toplantısında görüşmede "gelecekteki hamleler hakkındaki görüşlerin gündeme geldiğini” belirtti. Lavrov sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu, tüm sorunların hızlı ve tek seferde çözüleceği anlamına gelmez. Bazı süreçlerin gerekli olduğunu anlıyoruz. Ancak siyasi müzakere sürecinin yeniden başlamasını geciktirmenin bir hata olduğunu düşünüyoruz.”
Lavrov ayrıca Türkiye'nin ateşkes anlaşmasına verdiği desteğe dikkat çekerek dosya ile ilgili olarak Ankara ile temasların sürdüğü bilgisini verdi.
Rusya Savunma Bakanlığı dün Savunma Bakanı Sergey Şoygu’nun Türkiye Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile telefonda görüştüğünü ve Karabağ'daki mevcut durumun yanı sıra her iki tarafı ilgilendiren bölgesel dosyaların ele alındığını bildirdi.
Ermenistan Dışişleri Bakanı Zohrab Mnatsakanyan, Lavrov ile yaptığı görüşmede Dağlık Karabağ için barış görüşmelerinin başlamasının, bölgede tam ateşkesin sağlanmasının ardından mümkün olacağını söyledi.
Mnatsakanyan "ateşkesin mutlak gerekli olduğunu ve bunun sağlanmasında Rusya'nın rolünün önemini" vurguladı. Ayrıca “Ermenistan’ın bölgedeki ateşkese uyulmasını sağlamak için uygun mekanizmalar kurulmasında ısrar ettiğini” belirtti. Ermenistan’ın Karabağ'daki ateşkes anlaşmasında somut bir ilerleme görmediğini belirten Mnatsakanyan açıklamasının devamında şunları söyledi:
"Bu temel bir meseledir ve Rusya arabuluculuğu yoluyla ateşkese uyumu sağlamak için uygun mekanizmalar bulmalıyız. Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'nın (AGİT) Minsk Grubu formatı, Karabağ konusunda çözüm için kabul edilebilir tek müzakere biçimidir."
İki bakan arasındaki görüşmeler, ateşkesi ihlal etme suçlamalarının çerçevesinde gerçekleşti. Ermenistan, Azerbaycan güçlerinin cephenin güney kanadındaki bazı bölgeleri bombalamaya devam ettiğini ön sürerken Azerbaycan ise Ermenistan güçlerinin Erivan güçlerinin 3 sınır kentinde yerleşim yerlerini yoğun biçimde bombalamakla ve Gence şehrini hedef almakla suçladı. Ancak Ermenistan suçlamaları kabul etmedi. 
Azerbaycan Savunma Bakanlığı, Lavrov'un tarafların ateşkese uymadığı yönündeki iddiasına "Azerbaycan silahlı kuvvetlerinin Karabağ'daki ateşkese kesinlikle uyduğunu" doğrulayan bir açıklama yayınladı. Bakanlığın internet sitesindeki açıklamada, "Azerbaycan ordusu insani nedenlerle ateşkese sıkı sıkıya bağlı ve aktif bir çatışma faaliyeti yürütmüyor" ifadeleri yer aldı.
Bakanlık, Karabağ'daki yerel yetkililerin, Azerbaycan ordusunun Hadrut kasabasında karşı saldırı başlatmak için büyük kuvvetler topladığına dair verdiği bilgileri de yalanladı. Bakanlık konuyla alakalı yaptığı açıklamada, "Hadrut'un birkaç gün önce (Ermeni) işgalinden kurtarıldığını hatırlayalım" dedi.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev de Karabağ konusunda Rusya anlaşmasının "Azerbaycan'ın çıkarlarını tam olarak karşıladığı" açıklamasında bulundu. Bir televizyon kanalında verdiği röportajda, ​​"Moskova'da imzalanan belgenin çok önemli siyasi konuları içerdiğini" belirten Aliyev açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı:
"Her şeyden önce, Azerbaycan’ın başından bu yana talep ettiği cenaze ve esirlerin takasıdır. Ancak Ermenistan buna itiraz etti. Bunun yanı sıra anlaşma, işgal edilen toprakların kurtarılmasını ve yerlerinden edilenlerin eski ikamet yerlerine geri dönmesini şart koşan, temel ilkeler temelinde müzakerelerin devamına ilişkin bir madde de dahil olmak üzere çok önemli siyasi konuları içeriyor. Ayrıca müzakerelerin temelini ve şeklini uluslararası kararlara uygun olarak düzenliyor.”
Türkiye'nin Karabağ sorununun çözümünde aktif rol almasının önemini vurgulayan Aliyev, "Bu bizim pozisyonumuz. Türkiye, çatışmanın siyasi çözümünde mutlaka aktif rol almalıdır” dedi.
Buna karşılık, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan'ın Kıdemli Askeri Danışmanı Vagharshak Harutyunyan, "Azerbaycan makamlarının Karabağ'daki Rusya arabuluculuk misyonuna engel olduğunu" öne sürerek “Bakü, Ankara'nın ihtilafın çözümünde önemli bir rol oynama şansını bu şekilde artırmaya çalışıyor” dedi. Harutyunyan açıklamasının devamında şu iddialarda bulundu:
“Rusya’nın arabuluculuğu yoluyla ateşkes anlaşmasının kabul edilmesine rağmen şu anda şiddetli çatışmaların yaşanıyor. Bu durum Ankara'nın Azerbaycan yetkililerine mümkün olan her şekilde baskı yaptığı anlamına geliyor. Azerbaycan tarafı da Türkiye'nin çatışmanın çözümündeki rolünü artırmak için Rusya'nın arabuluculuk misyonunu engelliyor.”



Trump'ın ‘desteğine’ rağmen Gazze ateşkes anlaşmasının tamamlanmasının önündeki engeller neler?

İsrail'in el-Bureyc Mülteci Kampı’na düzenlediği hava saldırısında hasar gören bir binanın enkazı arasında hayatta kalanları arayan Filistinliler (AFP)
İsrail'in el-Bureyc Mülteci Kampı’na düzenlediği hava saldırısında hasar gören bir binanın enkazı arasında hayatta kalanları arayan Filistinliler (AFP)
TT

Trump'ın ‘desteğine’ rağmen Gazze ateşkes anlaşmasının tamamlanmasının önündeki engeller neler?

İsrail'in el-Bureyc Mülteci Kampı’na düzenlediği hava saldırısında hasar gören bir binanın enkazı arasında hayatta kalanları arayan Filistinliler (AFP)
İsrail'in el-Bureyc Mülteci Kampı’na düzenlediği hava saldırısında hasar gören bir binanın enkazı arasında hayatta kalanları arayan Filistinliler (AFP)

ABD, ocak ayında varılan anlaşmanın mart ayında çökmesinden bu yana Gazze Şeridi'nde bir ateşkesin gerekliliğinden bahsediyor. 13 Haziran'da başlayan İran-İsrail çatışmasının 12 gün sonra sona ermesiyle birlikte Gazze krizinin sona erdirilmesi gerektiğine dair uluslararası talepler arttı, ancak henüz bir anlaşma sağlanamadı.

Şarku’l Avsat'a konuşan uzmanlar, Gazze anlaşmasının önündeki engelleri İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun savaşa ve kişisel çıkarlarına bağlı kişiliğine ve Hamas'ın savaşı durdurmak için sözlü değil yazılı garantilerde ısrar etmesine bağlarken, savaşın her iki tarafının da ABD baskısı altında kısmi bir anlaşmayı göz ardı etmediğini belirtiyor.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati ve Avrupa Birliği'nin (AB) Ortadoğu Barış Süreci Özel Temsilcisi Christophe Bigot dün Kahire'de yaptıkları toplantıda, ‘Mısır'ın Katar ve ABD ile iş birliği içinde Gazze'de ateşkes sağlanması, esir takası ve Gazze Şeridi'ne insani yardımların ulaştırılması yönündeki çabalarını’ gözden geçirdi. İkili, ‘İsrail'in Filistinlilere yönelik saldırganlığının durdurulması gerektiğini’ vurguladı.

Bu gelişme, ABD Başkanı Donald Trump'ın, savaşın her iki tarafına da Gazze'de bir ateşkes imzalamaları için defalarca çağrıda bulunduğu bir döneme denk geliyor. Şarku’l Avsat'ın Times of İsrael’den aktardığına göre Trump son olarak cumartesi gecesi sosyal medya platformu Truth Social üzerinden yaptığı paylaşımda, “Gazze'de bir anlaşma yapın. Esirleri geri alın!” diyerek İsrail Başbakanı’na bir anlaşmaya varması için baskı yapmaya çalıştı.

cdvfgh
Gazze Şeridi'nin orta kesiminde İsrail saldırıları sırasında öldürülen yakınları için ağlayan Filistinli kadınlar (AFP)

İsrail ile İran arasındaki çatışmaların sona ermesinin ardından peş peşe açıklamalar yapan Trump, cuma günü İsrail ve Hamas arasında ateşkes sağlanması çabalarına katılan bazı kişilerle yaptığı görüşmeler sonrası Gazze Şeridi'nde yeni bir ateşkes sağlanabileceğine dair iyimserliğini ifade etti. Reuters'ın haberine göre iki taraf arasında bir hafta içinde anlaşmaya varılabileceğini belirten Trump, Gazze'de ilerleme kaydedildiğini ifade etti.

Trump'ın Gazze'de ateşkes için bastırması, Axios'un cuma günü İsrail Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer'in bugün İran ve Gazze Şeridi ile ilgili görüşmeler yapmak üzere Beyaz Saray'a geleceğini duyurmasıyla birlikte geldi. Axios, Dermer'in Netanyahu'nun bu yaz Washington'a yapacağı ziyareti de görüşeceğini bildirdi.

Bu gelişmeler, İsrail medyasında Trump'ın Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un olası ziyaretine ilişkin çelişkilerin yaşandığı ve İsrail Yayın Kurumu'nun Witkoff'un bölgeye gelişi konusunda bir karar vermeden önce arabulucuların Hamas'a yönelik baskılarının sonuçlarını beklediğini söylediği bir dönemde yaşandı.

İsrail'de yayın yapan iNews24, Witkoff'un Mısır'a ‘kararlı bir ziyaret’ gerçekleştireceğini bildirdi. Söz konusu ziyaret, müzakerelerde ‘önemli ilerleme’ kaydedildiğine dair olumlu işaretlerin yanı sıra İsrail tarafından yapılan açıklamaların tonunda somut bir değişimin yaşandığı bir dönemde gerçekleşiyor.

İsrail ve Filistin konularında uzman Mısırlı akademisyen Dr. Tarık Fehmi'ye göre ateşkesin önündeki en büyük engellerden biri Hamas'ın gelecekteki ateşkesler için yazılı garanti almakta ısrar etmesi, Washington'un ise sözlü garantilerden bahsetmesi olduğunu düşünüyor. Fehmi, Witkoff'un Mısır ve İsrail'e yapacağı ziyaretin, arabulucuların Trump'ın desteğiyle bir anlaşmaya varmak için izledikleri yolda bir ilerleme kaydedilmesi halinde gerçekleşeceğini ve bu ziyaretin, ABD Başkanı'nın anlaşmaya varma arzusuna pek sıcak bakmayan Netanyahu üzerindeki baskıyı artıracağını düşünüyor.

fgth
Gazze Şeridi'ndeki İsrail bombardımanı sırasında hayatını kaybeden bir kurbanın cenazesini taşıyan Filistinliler (AFP)

Hamas konusunda uzman Filistinli siyasi analist İbrahim el-Medhun'a göre ‘şu anda herhangi bir anlaşmanın tamamlanmasının önündeki en büyük engel, yargıdan ve siyasi hesap vermekten kaçan Binyamin Netanyahu’. El-Medhun, İsrail'in 7 Ekim 2023'teki başarısızlığıyla ilgili herhangi bir soruşturma komitesi kurmayı reddeden ve peşindeki yolsuzluk dosyalarında yargı önüne çıkmayı kabul etmeyen kişinin Netanyahu olduğuna dikkat çekti. Öte yandan Trump'ın birkaç gün önce İsrail'in içişlerine müdahalesi geldi; Netanyahu'ya yargılanmasının durdurulması ve iktidarda kalmasının sağlanması da dahil olmak üzere açık sözler ve vaatlerde bulundu.

El-Medhun, garantiler ve bunların anlaşmayı engellediği yönündeki söylemler konusunda şu ifadeleri kullandı: “İster sözlü ister yazılı olsun, bu konu önümüzdeki müzakereler sırasında ve üzerinde mutabık kalınacak detaylı mekanizmalar aracılığıyla ele alınacak. Ancak Hamas için şu andaki öncelik soykırımı durdurmak, saldırganlığı sona erdirmek, işgali geri çekmek, kuşatmayı kırmak, yardım getirmek, aç bırakma politikasını durdurmak ve Gazze Şeridi'ndeki felaket durumundan kurtulmaktır.”

Hamas dün yaptığı açıklamada, Arap medyasında yer alan, esir takası anlaşmasını ve Gazze Şeridi'nde ateşkesi kabul etmek için koşullar belirlediği yönündeki haberleri yalanlayarak, bunun ‘temelsiz’ olduğunu vurguladı. Hamas, herhangi bir anlaşma için koşullarının açık olduğunu ve bunların ‘işgalin söylemine hizmet eden anonim kaynaklar’ aracılığıyla değil, kamuoyu önünde ortaya konduğunu belirtti.

fgtrhyu7
İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye'ye düzenlediği saldırının ardından yükselen dumanlar (AFP)

İsrail müzakerelerdeki gelişmelerle ilgili resmi bir açıklama yapmazken, Gazze Şeridi'nde bir anlaşma yapılması çağrıları Washington'dan Birleşmiş Milletler (BM), Avrupa ve Türkiye’ye kadar yayılıyor. Cuma günü BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ateşkes çağrısında bulunurken, bir gün önce de AB liderleri Gazze Şeridi'nde derhal ateşkes yapılması çağrısında bulundu. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ofisinden yapılan açıklamada, Erdoğan'ın geçtiğimiz çarşamba günü NATO zirvesinde liderlere İsrail ile İran arasındaki ateşkesin kalıcı olması gerektiğini söylediği ve Gazze Şeridi'ndeki insani krizin hafifletilmesi için ateşkes çağrısında bulunduğu belirtildi.

Fehmi, ‘Hamas'ın birçok fikirle ve arabulucuların yoğun çabalarıyla karşı karşıya olduğunu, uzun vadeli değil kısmi bir anlaşma yapmak zorunda olduğunu ve bunu baskı altında kabul edebileceğini, İsrail'in tutumunun ise Trump ve ekibinin baskısıyla belirleneceğini’ vurguladı.

Diğer yandan el-Medhun'a göre Hamas bu aşamada ‘savaşı bitirmek, soykırımı durdurmak, İsrail işgalini Gazze Şeridi'nden çekmek ve ilk aşama olarak insani yardımın girişini sağlamakla’ ilgileniyor gibi görünüyor. El-Medhun, Hamas’ın, ‘saldırganlığın sona erdirilmesi için ciddi baskı yapan bölgesel ve uluslararası ortamın ışığında uzlaşmazlığa yönelmediğini’ ifade etti.

El-Medhun sözlerini şu ifadelerle noktaladı: “Hamas, katliamların ve saldırganlığın sona ermesine yol açacak her türlü fırsatı değerlendirecektir. Savaşı sona erdirmek ve Gazze Şeridi'nde asgari yaşam unsurlarını yeniden tesis etmekle ilgilenen Hamas, esir dosyasındaki sorumluluğunun bilincinde; adil ve kapsamlı bir anlaşmanın parçası olarak İsrailli esirlerin serbest bırakılmasını garanti eden her türlü teklifle etkileşime girmeye hazır.”