Hindistan'da kast gerginliği artarak sürüyor: "3 Dalit kızın üstüne asit döküldü"

Hindistan'da kast gerginliği artarak sürüyor: "3 Dalit kızın üstüne asit döküldü"
TT

Hindistan'da kast gerginliği artarak sürüyor: "3 Dalit kızın üstüne asit döküldü"

Hindistan'da kast gerginliği artarak sürüyor: "3 Dalit kızın üstüne asit döküldü"

Polis, Hindistan'ın kuzeyindeki Uttar Pradeş eyaletinde Dalit topluluğuna (önceki ismiyle 'Dokunulmazlar') mensup üç kızın uykularında muhtemelen asitli saldırıya uğradıklarını bildirdi.
Kardeş olan üç kız gece 1.30 sıralarında gerçekleşen saldırı esnasında Paraspur köyündeki evlerinin üst katında uyuyordu.
8 ve 12 yaşlarında olan daha ufak kızlar hafif yaralanırken 17 yaşındaki en büyükleri, yüzünü bozan yaralar aldı. Üçü de tedavi için yerel hastaneye sevk edildi.
The Independent'a açıklama yapan polis, saldırganın ailenin tanıdığı biri olma ihtimalini araştırdıklarını belirtti. Gonda bölgesi polisinin kıdemli başkomiseri Mahendra Kumar vaka üzerinde çalışan dört ekiplerinin bulunduğunu ve soruşturmaya devam etmek için kızların ifadelerini beklediklerini söyledi.
Aile asitli saldırı olduğunu öne sürerken Kumar, henüz saldırıda hangi kimyasal maddenin kullanıldığını belirleyemeyen polisin adli incelemeyi sürdürdüğünü ifade etti.
Kızların babası Ram Avatar polise ve yerel medyaya yaptığı açıklamada, pazartesi gecesi kendisinin verandada, kızlarınsa evin çatısında uyuduğunu söyledi.
Yerel bir televizyon haber kanalına, "Kızlarım çığlık atınca anında kapıyı açtım ve birini tuttum. Yeleğimin yandığını görünce birinin onlara asit attığını anladım" diye konuştu.
Baba ailenin köydeki herhangi biriyle husumeti bulunmadığını ve kızlarına neden saldırıldığını anlayamadığını söyledi.
Uttar Pradeş eyaleti halihazırda 19 yaşındaki bir Dalit kadının Hathras'ta tecavüze uğrayıp öldürülmesi üzerine oluşan ulusal çaptaki gerilimin merkezindeydi. Bu olay, polisin kötü idaresine ve protestocuları gözaltına almayı hedeflediğine dair iddialarla manşetlere taşınmıştı.
Hindu kast sistemini oluşturan 4 ana katmanın en altında yer alan Dalit topluluğu, Tanım Dışı Kastlar (Scheduled Castes) adıyla bilinen bir gruba dahil edilerek ülkedeki yasalardan ek koruma alıyor. Dalitler, 2011 tarihli nüfus sayımına göre Hindistan nüfusunun tamamının yüzde 16'sını oluşturuyorlar. Hala çeşitli biçimlerde ayrımcılıkla mücadele eden topluluk, uzun süredir Hindistan'da kasta dayanan şiddete maruz kalıyor.

Independent Türkçe



ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
TT

ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Lübnan'da kendi ifadesiyle ‘Başkan Trump'ın sabrına bağlı’ sınırlı bir zaman dilimi olduğunu vurguladı.

Barrack, New York'ta düzenlediği ve Şarku’l Avsat'ın da davet edildiği basın toplantısında şunları söyledi: “Trump sabrıyla tanınsa da bu sabır sınırsız değil. Lübnan'ı çok seviyor ve belki de Dwight Eisenhower'dan bu yana hiçbir ABD başkanı bu sevgiyi göstermemiştir. Bu ülkeye yönelik samimi takdirlerini ifade etti. Ancak Lübnanlılar harekete geçmeli. Bu fırsatı değerlendirmek zorundalar. Aramızda bir etkileşim var, bu nedenle zaman zaman biraz hayal kırıklığına uğrasam da iyimserim.”

Hizbullah'ın silahları konusunda Barrack, kabine içinde ve üç başkan (Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Meclis Başkanı) arasında bir uzlaşmaya varılırsa ve Hizbullah ağır silahlarını yavaş yavaş bırakmayı kabul ederse bunun bir başlangıç olacağını söyledi. Barrack sözlerini şöyle sürdürdü: “Lübnan'da herkes hafif silahlar taşıyor ama burada söz konusu olan İsrail'i etkileyebilecek silahlar. Bu desteklenmesi gereken bir süreç ve Lübnan ordusunun silah toplama işini yapabilmesi için güçlendirilmesi gerekiyor. Sorun şu ki orduya bir süredir ödeme yapılmıyor ve bu da engellerden biri. Tüm bu unsurların aynı anda gerçekleşmesi gerekiyor. Lübnanlılar arasında büyük saygı gören Lübnan ordusunun silahların nasıl iade edileceği ve bir iç savaşa yol açmadan nasıl toplanacağı konusunda Hizbullah ile yumuşak bir müzakere yürütmesi için güçlendirilmesi lazım. Çünkü bu silahlar yeraltı garajlarında, mahzenlerde ve evlerin altında saklanıyor.”

Barrack, Lübnan hükümetinin Hizbullah'ın silahlarıyla ilgili olarak gecikmesinin sebebinin iç savaş korkusu olduğuna inanıyor.

ABD elçisi, Suriye ile İsrail arasındaki herhangi bir normalleşmenin doğal olarak Lübnan, İsrail, Irak ve nihayetinde İsrail arasında da normalleşmeyi gerektireceğini belirtti. Barrack, “Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, İsrail'in düşman olmadığını ve mevcut sorunlara çözüm bulmak için İsrail'le görüşmeye ve müzakereye açık olduğunu söylerken tutumunda netti. Bu süreç diğer komşu ülkelerde olduğu gibi kademeli adımlarla başlayacak” ifadelerini kullandı.

Barrack, “Başkan Trump'ın İran'ın bombalanmasına verdiği destek gibi attığı cesur adımlar kısa vadeli de olsa bir fırsatı temsil ediyor. Çünkü İran, Hamas, Hizbullah ve Husiler şu anda geçici bir geri çekilme durumunda. Geri kalan ülkelerin kendilerini yeniden tanımlama şansı var” dedi ve kararın kendilerine bağlı olduğunu vurguladı. Barrack, “Bu adımların zaten atılmakta olduğuna ve herkesin bu yönde ilerlemek için sorumlulukla hareket ettiğine inanıyorum” diyerek sözlerini noktaladı.