Başkalarıyla daha iyi iletişim kurmanızı sağlayacak 4 ipucu

Amerikalı iletişim danışmanı, sağlıklı iletişim için yardım istemekten korkmamak gerektiğini vurguluyor (Unsplash)
Amerikalı iletişim danışmanı, sağlıklı iletişim için yardım istemekten korkmamak gerektiğini vurguluyor (Unsplash)
TT

Başkalarıyla daha iyi iletişim kurmanızı sağlayacak 4 ipucu

Amerikalı iletişim danışmanı, sağlıklı iletişim için yardım istemekten korkmamak gerektiğini vurguluyor (Unsplash)
Amerikalı iletişim danışmanı, sağlıklı iletişim için yardım istemekten korkmamak gerektiğini vurguluyor (Unsplash)

Okulda öğrenilen matematik, dilbilgisi ve diğer dersler, şüphesiz çok önemli. Ancak yaşam boyunca ustalaşmak gereken en önemli becerilerden biri de başkalarıyla iletişim kurmak. Üstelik bu başarmanın sırrı, müfredatta yazmıyor.
ABD’nin önde gelen iletişim danışmanı ve yaşam koçu Charreah K. Jackson, başkalarıyla iletişim kurmanızı kolaylaştıracak 4 etkili ipucunu sıraladı:

1. Gerektiğinde “hayır” diyebilmelisiniz
İnsanları hayal kırıklığına uğratmak istemiyorsanız “hayır” diyebilmek zordur. Ancak Jackson, zamanın yalnızca bir kez harcanabilen değerli bir şey olduğunu hatırlatıyor:
Hayır diyememek, boşa harcanan zamandan pişmanlık duymanıza yol açar. Bir şeye ‘evet’ dediğiniz her an, onun yerine yapabileceğiniz bir sürü şeye ‘hayır’ diyorsunuz.
 Bir şeyi yapıp yapamayacağınız konusunda kendinize karşı dürüst olun. Yapamayacağınızı düşünüorsanız sınırlarınızı belirtmeniz ve "hayır" demeniz çok önemli.

2. Başkalarına yetki vermeyi öğrenin
Tüm işi kendiniz üstlendiğinizde işinizde daha üretken ve daha iyi görüneceğinizi düşünebilirsiniz. Ancak Jackson’a göre bu, toplumun yardım istemeye savaş açmasına neden oluyor:
"Her büyük insan, bulunduğu konuma ulaşmak için yardım almıştır."
Ayrıca, görevi devrettiğiniz kişilerin ne yapılacağından emin olmasını sağlamak için onlara zaman ayırmanız ve iletişim kurmanız gerekiyor.

3. Anlaşmazlıkları yönetin
İnsanlar farklı görüşlerde olabilir. Ancak Jackson, biriyle sert bir tartışmaya girmeden önce derin bir nefes almanızı ve sakinleşmenizi öneriyor.
Sakinliğin bulaşıcı olduğunu hatırlatan Jackson, tartışmanın iki tarafının da aynı takımda olduğunu ve aynı hedefe kilitlendiğini aklında tutması gerektiğini söylüyor:
"Ortak amaç ve hedef belirlemek, özellikle aynı fikirde olmadığımız zamanlarda diyalog kumamız için temel sağlar."

4. İhtiyaç duyduğunuz şeyi paylaşın
Jackson ihtiyaç duyduğunuz konularda yardım istemekten veya bir şeyler rica etmekten korkmamanız gerektiğini söylüyor.
İletişim danışmanı, kendi aydınlanmasını uçaktayken tuvalete gitmesi gerektiğinde ve yanında oturan kişiden müsaade istemekten çekindiğinde yaşadığını belirtiyor:
"Bir şeyler istemekten kelimenin tam anlamıyla rahatsız oluyordum. Ancak aydınlandım ve isteğimin rahatsızlık vereceğini düşünmek yerine, insanların yardım etmekten mutlu olacağını düşünmeye başladım."
 
Independent Türkçe, CNBC



Düğmeye basıldı: Araştırmacılar hayvanlarla iletişim kurmanın yollarını arıyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Düğmeye basıldı: Araştırmacılar hayvanlarla iletişim kurmanın yollarını arıyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Hayvanların bilincini araştırmaya odaklanan ilk bilimsel kurum kurulurken, yapay zeka araştırmacıları insanların evcil hayvanlarıyla nasıl "konuşabileceğini" keşfetmeye hazırlanıyor.

Londra Ekonomi ve Siyaset Bilimi Okulu'ndaki (LSE) 4 milyon sterlinlik (yaklaşık 218 milyon TL) Jeremy Coller Hayvan Duyarlılığı Merkezi, insan dışı hayvanları çeşitli disiplinlerden uzmanlarla araştıran çalışmalarını 30 Eylül'de başlatacak.

Merkezin projeleri arasında, yapay zekanın insanların evcil hayvanlarıyla nasıl "konuşmasını" sağlayabileceğini incelemenin yanı sıra sürecin neresinde sorunlar çıkabileceğini ve potansiyel tehlikelerden nasıl kaçınılacağını araştıracak bir çalışma da yer alıyor.

Merkezin ilk direktörü Profesör Jonathan Birch, Guardian'a konuştu:

Evcil hayvanlarımızın insani özellikler göstermesini çok seviyoruz ve yapay zekanın ortaya çıkmasıyla, evcil hayvanınızın sizinle konuşabileceği yollar yepyeni bir seviyeye taşınacak. Ancak yapay zeka genellikle nesnel gerçekliğe dayanmak yerine kullanıcıyı memnun eden uydurma yanıtlar üretir. Bu, evcil hayvanların refahına uygulanırsa felaket olabilir. Hayvanlarla ilgili sorumlu ve etik yapay zeka kullanımını yöneten düzenlemelere acilen ihtiyacımız var. Bu alanda tam bir düzenleme eksikliği var. Merkez, dünya çapında kabul görecek etik kurallar geliştirmek istiyor.

Merkez, daha sonra küresel lobi faaliyetlerinde kullanılabilecek rehberlik ve araştırmalar geliştirmek amacıyla sivil toplum örgütleriyle çalışacak.

New York Üniversitesi Çevre ve Hayvanları Koruma Merkezi Direktörü Jeff Sebo gazeteye, hayvan sezgisi ve refahı, yapay zekanın hayvanlar üzerindeki etkisi ve kamuoyunun hayvanlara yönelik tutumu gibi konuların "toplumca karşı karşıya olduğumuz en önemli, zor ve ihmal edilmiş konular arasında yer aldığını" söyledi.

"İnsanlar dünyayı milyonlarca tür ve kentilyonlarca bireysel hayvanla paylaşıyor ve hoşumuza gitse de gitmese de dünyanın her yerindeki hayvanları etkiliyoruz" diye ekledi.

Yeni merkezin mütevelli heyeti üyelerinden Profesör Kristin Andrews, yeni projenin bilimdeki en büyük soru olarak gördüğü insan bilinci ve bunun ne olduğu sorusuna bile yanıt verebileceğine inandığını söyledi.

İnsanları bilinçli yapan şeyin ne olduğunu ya da birinin neden bilinç kazandığını veya bilincini neden kaybettiğini hâlâ anlayabilmiş değiliz. Ancak cevaplara ulaşmanın yolunun önce basit sistemleri incelemekten geçtiğini biliyoruz: Bilim, genomik ve tıp alanlarındaki büyük ilerlemeleri basit organizmaları inceleyerek elde etti.

Independent Türkçe