Facebook'tan şaşırtan reklam engeli: Hasır sepetteki soğanlar "cinsel içerikli"

Facebook'un algoritması, soğanların görüntüsünü müstehcen buldu (Temsili/Unsplash)
Facebook'un algoritması, soğanların görüntüsünü müstehcen buldu (Temsili/Unsplash)
TT

Facebook'tan şaşırtan reklam engeli: Hasır sepetteki soğanlar "cinsel içerikli"

Facebook'un algoritması, soğanların görüntüsünü müstehcen buldu (Temsili/Unsplash)
Facebook'un algoritması, soğanların görüntüsünü müstehcen buldu (Temsili/Unsplash)

Kanada merkezli tohum firması Gaze Seed Company’nin soğan reklamı, “tahrik edici olduğu” gerekçesiyle Facebook’tan kaldırıldı.
Firmanın yöneticisi Jackson McLean, soğan tohumlarının ambalajındaki görselin Facebook'un reklam kurallarına aykırı bulunduğunu ve bu nedenle platformda ürünün reklamını yapamadıklarını bildirdi.
CBC’nin haberine göre McLean, “Geçen gün Facebook’tan bir uyarı aldık, ‘açıkça cinsellik içeren bir görsel’imizi platformdan men ettiklerini bildirdiler” diye konuştu.
McLean, söz konusu bildirimi aldığında yapabileceği tek şeyin gülmek olduğunu ifade etti:
Sadece komik olduğunu düşündüm. Bu görsele bakıp cinsel bir çağrışım çıkarmak için epey aktif bir hayal gücünüz olması lazım.
Kararın muhtemelen bir algoritma tarafından verildiğini söyleyen McLean, şirketin "açıkça cinsellik içeren” nitelemesine itiraz edeceğini aktardı:
Umarım bu kez reklamı gerçek bir insan değerlendirir ve görselin hiç de cinsellik içermediğini görür. Bunlar sadece soğan.
Firma ise “cinsel içerikli” diye nitelenen, hasır sepetteki birkaç soğanın görüldüğü fotoğrafı Facebook hesabından paylaşarak şu ifadelere yer verdi:
Facebook’tan bir bildirim aldık. Walla Walla soğan tohumlarımız için seçtiğimiz fotoğrafın ‘aşırı cinsellik içerdiğini’ ve bu nedenle platformlarında reklamı yayımlamayacaklarını öğrendik. Görebiliyor musunuz?

Independent Türkçe, CBC



Akıllı telefonlardaki sistem, ayda 300 deprem tespit etti

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Akıllı telefonlardaki sistem, ayda 300 deprem tespit etti

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Bilim insanları, Android akıllı telefonları gerçek zamanlı deprem dedektörlerine dönüştüren yeni bir sistem geliştirerek büyük bir sarsıntıdan önce halkı daha hızlı uyarma potansiyeline sahip bir yol buldu.

Google, ABD Jeoloji Araştırmaları Kurumu (US Geological Survey/USGS) ve diğer araştırmacıların geliştirdiği sistem, milyonlarca telefondan alınan verileri kullanarak bir depremden kaynaklanan en erken sarsıntı sinyallerini tespit ediyor.

Bir cihaz kümesi aynı yer hareketini kaydettiğinde, sistem bunu işaretleyerek yakın bölgelerdeki diğer cihazlara uyarı gönderiyor.

Science'ta yayımlanan çalışma, ağın ayda 300'den fazla deprem tespit ettiğini ortaya koydu. Uyarıların gönderildiği bölgelerde, daha sonra depremi hissettiğini bildiren kişilerin yüzde 85'i uyarıyı aldığını söyledi. Yüzde 36'sı sarsıntı başlamadan önce, yüzde 28'i sarsıntı sırasında ve yüzde 23'ü de sarsıntıdan sonra uyarı almış.

Çalışmada sistemin, geleneksel sismik sensörlerin yerini almasa da yoğun bilimsel ağlara sahip olmayan bölgelerde ölçeklenebilir, düşük maliyetli bir erken uyarı aracı sunabileceği belirtiliyor. Yazarlar bunun özellikle akıllı telefonların yaygın ancak sismometrelerin nadir bulunduğu, gelişmekte olan ülkeler için umut vaat ettiğini söylüyor.

Google yaptığı açıklamada, sistemin insanlara "uyarı vererek sarsıntı başlamadan önce birkaç değerli saniye" kazandırabileceğini ifade ediyor.

Bu saniyeler bir merdivenden inmek, tehlikeli nesnelerden uzaklaşmak ve korunmak için yeterli zamanı sağlayabilir.

Uyarılar, deprem sırasında daha yıkıcı olan S dalgalarından önce gelen ve hızlı hareket eden P dalgalarının saptanmasına dayanıyor. Yeterli sayıda telefon P-dalgalarını tespit ederse sistem, sarsıntıyı hissetmesine belki de birkaç saniye kalan kullanıcılara uyarılar gönderiyor. Bu saniyeler korunmak, bir ameliyatı durdurmak ya da kritik altyapıyı duraklatmak için yeterli olabilir.

2020'de çıkmaya başlayan Android Deprem Uyarı Sistemi halihazırda Birleşik Devletler, Japonya, Yunanistan, Türkiye ve Endonezya gibi çeşitli ülkelerde kullanılıyor. Doğrudan Android işletim sistemine yerleştirilen teknoloji, kullanıcıların ayrı bir uygulama indirmesini gerektirmiyor.

cdfgthy
Harita, Android'in deprem uyarı sisteminin aktif olduğu ülkeleri (açık yeşil) gösteriyor. Kırmızı ve sarı sırasıyla güçlü (MMI 5+) ve hafif (MMI 3-4) sarsıntıların yaşandığı alanlar. Gri noktalar uyarı verilmeyen algılamaları gösteriyor. Kaliforniya, Oregon ve Washington'daki uyarılar (koyu yeşil) ShakeAlert'ten geliyor (Google)

Araştırmacılar doğruluk oranı bilimsel sensörler kadar yüksek olmasa da akıllı telefonlardan gelen uyarıların en çok işe yaradığı yerlerin, telefon yoğunluğu ve güvenilir veri bağlantıları yüksek seviyedeki kentsel alanlar olduğunu tespit etti. 

Çalışma, MyShake uygulaması gibi daha önceki kitle kaynaklı deprem uygulamalarının üzerine inşa edilse de milyonlarca cihaza gömülü olması sisteme fayda sağlıyor.

Yazarlar, "Kitle kaynaklı sistemlerin giderek daha önemli hale geleceğine inanıyoruz" ifadelerini kullanıyor. 

Geleneksel sensörleri kişisel cihazlardan gelen verilerle birleştirerek daha dayanıklı, kapsayıcı erken uyarı sistemleri oluşturmak mümkün.

Independent Türkçe