Fransa: Öğretmenin katili suçu işlemeden önce DEAŞ ile temas halindeydi

Fransız öğretmen Samuel Paty’nin onuruna dün Avrupa Parlamentosu’nda yapılan bir dakikalık saygı duruşu(AFP)
Fransız öğretmen Samuel Paty’nin onuruna dün Avrupa Parlamentosu’nda yapılan bir dakikalık saygı duruşu(AFP)
TT

Fransa: Öğretmenin katili suçu işlemeden önce DEAŞ ile temas halindeydi

Fransız öğretmen Samuel Paty’nin onuruna dün Avrupa Parlamentosu’nda yapılan bir dakikalık saygı duruşu(AFP)
Fransız öğretmen Samuel Paty’nin onuruna dün Avrupa Parlamentosu’nda yapılan bir dakikalık saygı duruşu(AFP)

Fransa’nın başkenti Paris’in kuzeyindeki Conflans Saint-Honorine’da bulunan bir okulda tarih öğretmeni olan Samuel Paty’yi başını keserek öldüren Abdullah Anzurov’un ‘yalnız kurt’ olmadığı düşünülüyor.
Güvenlik güçleri tarafından başlatılan soruşturmanın yanı sıra çoğu katilin ailesi ve arkadaşlarından 16 kişinin gözaltına alınması birçok sırrı ortaya çıkardı.
Rus vatandaşı olan 18 yaşındaki bu Çeçen gencin cinayetine dair bireysel terör eyleminden çok farklı bir tablo ortaya çıktı.
Müfettişlerin son bulgularına göre Anzarov, terör suçunu işlemeden önce Suriye’de Rusça konuşan bir silahlı unsur ile temas halindeydi.
Karşılıklı mesajlarda DEAŞ’a atıflarda bulunulması, terör eyleminin dışarıdan, özellikle de terör örgütü tarafından yürütüldüğü anlamına gelip gelmediğini düşündürdü.
Le Parisien gazetesi, Rusça konuşan unsurun, teması sürdürdüğü hesabın kullanıldığı protokol adresine göre Suriye’nin kuzeybatısında bulunan muhaliflerin kontrolündeki İdlib’de bulunduğunu öne sürdü.
Bugün, Anzarov’un Samuel Paty’nin Hz. Muhammed hakkında hakaret içerikli karikatürleri öğrencilerine göstermesi nedeniyle ‘Hz.Muhammed’in intikamını almak için’ öğretmeni öldürdüğünü Rusça sesli bir mesajla ilettiği ortaya çıktı.
Polis kaynakları, Anzarov’un söz konusu ses kaydında ‘nefes nefese’ olduğunu bildirdi. Çünkü Anzarov, bir polis devriyesi onu bulup dokuz mermiyle öldürmeden önce hızla koşarak yaklaşık 200 metre kaçmayı başarmıştı.
Sesli mesajın metnine ulaşan AFP’ye göre Anzarov ayrıca ‘bir şehit olarak ölmeye hazırlandığını’ vurguladı.

Anzarov, sesli mesajı video kaydı ile Instagram hesabında paylaştı
Anzarov, biri öğretmeni öldürdüğünü kabul eden, kesik başın fotoğrafını paylaştığı ve Rusça DEAŞ’a atıfta bulunduğu, ikincisi de ‘kardeşlerinden şehit olmak için dua istediği’ iki paylaşım yaptı.
Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve diğer üst düzey yetkililerin açıklamasına göre, bu son eylem, bugün ‘İslamcı terör’ ile mücadele için önlemleri, prosedürleri ve yasaları sıkılaştırmak isteyen hükümet ve Fransızlar için bir şok oldu.
Başsavcılık, dört günlük sorgulamanın ardından aralarında reşit olmayan iki öğrencinin de bulunduğu 7 kişiyi süreçle ilişkileri nedeniyle resmen suçladı.
Bu 7 kişi arasında, öğrencilere söz konusu karikatürleri gösterdiği için sosyal medyada öğretmen Samuel Paty aleyhine kampanya yürüten veli İbrahim Şanina ve hükümetin feshedilme emri verdiği Şeyh Ahmed Yasin grubunu kuran Abdulkerim Sefrivi yer aldı.
Sefrivi, Şanina’ya okul idaresine öğretmeni şikayete gittiğinde eşlik etti.
Öğrencinin babası olan Şanina’nın Anzarov’un kendisiyle iletişim kurduğunu kabul etmesi nedeniyle söz konusu bu iki kişi, resmi olarak terör eylemine katılmakla suçlanıyor.
Anzarov’a yardım etmekle suçlanan diğer üç gencin biri ona bıçak satın alırken eşlik etti.
Diğeri ise ona bir ateşli silah sağlamaya çalıştı ayrıca okulun bulunduğu bölgeye yaklaşık 60 kilometre uzaklıktaki evinden Anzarov’u arabayla aldı ve öğleden sonra okulun önüne götürdü.
Sanıklar arasında yer alan 14 ve 15 yaşlarındaki iki öğrencinin de, öğretmeni teşhis etmesine yardım etme karşılığında Anzarov’dan para aldığı ortaya çıktı.
Anzarov, cinayette önce gittiği okulda 350 euronun bir kısmını onlara başlangıçta, diğer kısmını da öğretmen o gün okuldan ayrıldıktan sonra verdi.
Ancak Anzarov, bu iki öğrenciye öğretmeni öldürme niyetinde olduğunu söylemedi. Sadece onu özür dilemeye zorlayacağını belirtti.
Paris’teki Sorbonne Üniversitesi’nde dün öldürülen öğretmen için anma töreni gerçekleştirildi.
Macron burada yaptığı konuşmada, “Bizler, özgürlük ve Cumhuriyet için savaşacağız. Samuel Paty, Cumhuriyet ve özgürlüğün bir yüzü haline geldi” dedi.
Macron ayrıca özgürlükleri savunmaya devam edeceklerini ve karikatürlerden vazgeçmeyeceklerini de dile getirdi.



Witkoff: Ukrayna ile yapılan görüşmelerde “önemli ilerleme” kaydedildi

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Berlin'deki görüşmeleri öncesinde Almanya Başbakanı Friedrich Merz'in yanında ABD Başkanı Donald Trump’ın Özel Temsilcisi Steve Witkoff ile tokalaşıyor (Almanya Federal Hükümeti Enformasyon Bürosu/Guido Bergmann)
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Berlin'deki görüşmeleri öncesinde Almanya Başbakanı Friedrich Merz'in yanında ABD Başkanı Donald Trump’ın Özel Temsilcisi Steve Witkoff ile tokalaşıyor (Almanya Federal Hükümeti Enformasyon Bürosu/Guido Bergmann)
TT

Witkoff: Ukrayna ile yapılan görüşmelerde “önemli ilerleme” kaydedildi

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Berlin'deki görüşmeleri öncesinde Almanya Başbakanı Friedrich Merz'in yanında ABD Başkanı Donald Trump’ın Özel Temsilcisi Steve Witkoff ile tokalaşıyor (Almanya Federal Hükümeti Enformasyon Bürosu/Guido Bergmann)
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Berlin'deki görüşmeleri öncesinde Almanya Başbakanı Friedrich Merz'in yanında ABD Başkanı Donald Trump’ın Özel Temsilcisi Steve Witkoff ile tokalaşıyor (Almanya Federal Hükümeti Enformasyon Bürosu/Guido Bergmann)

ABD Başkanı Donald Trump’ın Özel Temsilcisi Steve Witkoff dün, Rusya ile savaşa diplomatik bir çözüm bulmak amacıyla Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile Berlin'de yapılan görüşmelerde ‘önemli ilerleme’ kaydedildiğini açıkladı.

Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Trump’ın Özel Temsilcisi Witkoff ve damadı Jared Kushner arasındaki görüşme beş saatten fazla sürdü. Witkoff’un sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamaya göre görüşmede, 20 maddelik barış planı, ekonomik programlar ve diğer konular hakkında derinlemesine tartışmalar yapıldı. Witkoff, bu sabah başka bir toplantı daha yapılacağını da sözlerine ekledi.

ABD’nin Ukrayna'daki savaşı sona erdirmek için öne sürdüğü öneriyle yürütülen Ukrayna-Rusya müzakerelerini yöneten Witkoff'un Berlin’e gönderilme kararı, Washington'ın savaşı sona erdirme planının şartları konusunda Kiev ile kalan anlaşmazlıkları çözme konusundaki aciliyetinin arttığını gösteriyor. Ukrayna ve Rusya arasındaki saldırılar devam ederken ve kayıplar artarken, ABD Başkanı Trump, 2022 şubatında Rusya'nın Ukrayna'ya karşı açtığı ve yüz binlerce kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olan savaşı çözme planıyla ilgili görüşmelerde ilerleme sağlanamaması nedeniyle hayal kırıklığına uğradığını açıkça dile getirdi.

Zelenskiy daha önce Washington'ın, Ukrayna'nın doğusundaki Donetsk bölgesinin kontrol ettiği kısmından Ukrayna ordusunun çekilmesini talep ettiğini açıklamıştı. Bu bölgenin silahtan arındırılmış bir ‘serbest ekonomik bölge’ haline getirilmesi planlanıyor. Ancak Washington, Ukrayna topraklarını işgal eden Rusya ordusundan aynı talepte bulunmuyor.

Öte yandan Trump'ın planı, Rusya ordusunun Sumi, Harkiv ve Dnipropetrovsk bölgelerinde (kuzey ve kuzeydoğu) ele geçirdiği küçük alanlardan çekilmesini, ancak Herson ve Zaporijya'da (güney) kontrol ettiği daha geniş toprakları elinde tutmasını öngörüyor.


Güney Kore polisi Birleşme Kilisesi'nin ofislerine baskın düzenledi

Güney Kore'deki Birleşme Kilisesi genel merkezinin girişi (EPA)
Güney Kore'deki Birleşme Kilisesi genel merkezinin girişi (EPA)
TT

Güney Kore polisi Birleşme Kilisesi'nin ofislerine baskın düzenledi

Güney Kore'deki Birleşme Kilisesi genel merkezinin girişi (EPA)
Güney Kore'deki Birleşme Kilisesi genel merkezinin girişi (EPA)

Güney Kore polisi bugün, başkent Seul ve çevresindeki Birleşme Kilisesi'nin ofislerine ve tesislerine baskın düzenlediğini açıkladı. Baskın düzenlenen yerler arasında başkentin kuzeydoğusunda bulunan ve uluslararası genel merkez olarak kullanılan lüks bir saray da yer aldı. Polis, aramanın kiliseye ait on farklı yerde yapıldığını duyurdu.

Yonhap Haber Ajansı, aramanın bazı mevcut ve eski hükümet yetkilileri ile milletvekillerinin kiliseden rüşvet aldıkları iddialarıyla ilgili olduğunu bildirdi. Olayda adı geçenler arasında kilise lideri Hak Ja Han da yer alıyor.

Denizcilik ve Balıkçılık Bakanı Chung Jae-soo, geçtiğimiz hafta yanlış olduğunu söylediği iddiaları çürütmeye odaklanmak ve davanın Cumhurbaşkanı Lee Jae Myung’un hükümetinin çalışmalarını etkilemesini önlemek istediğini belirterek istifa etmişti.

sdfrgt
Birleşme Kilisesi'nin lideri Hak Ja Han, Seul'deki özel savcıların talebi üzerine hakkında çıkarılan tutuklama emrinin yeniden değerlendirilmesi için mahkemeye geldi (Arşiv - Reuters)

Kilise tarafından geçtiğimiz hafta yapılan açıklamada, tek bir eski kilise yetkilisinin karıştığı iddia edilen ve ‘aşırılıklar’ olarak nitelendirilen olaylarla Kilise’nin hiçbir ilgisi olmadığı belirtildi.

Birleşme Kilisesi lideri Hak Ja Han, avantajlı iş olanakları karşılığında eski First Lady Kim Keon-hee'ye rüşvet teklif ettiği iddiasıyla yargılanıyor. Ancak Kilise lideri bu iddiaları reddediyor.


Avustralya Başbakanı’dan, Sidney saldırısı sonrası ‘antisemitizmi’ ortadan kaldırma sözü

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese saldırının gerçekleştiği yeri ziyaret etti (EPA)
Avustralya Başbakanı Anthony Albanese saldırının gerçekleştiği yeri ziyaret etti (EPA)
TT

Avustralya Başbakanı’dan, Sidney saldırısı sonrası ‘antisemitizmi’ ortadan kaldırma sözü

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese saldırının gerçekleştiği yeri ziyaret etti (EPA)
Avustralya Başbakanı Anthony Albanese saldırının gerçekleştiği yeri ziyaret etti (EPA)

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese bugün yaptığı açıklamada, Bondi Plajı'na düzenlenen terör saldırısını kınadı, bunu “saf kötülük eylemi” olarak nitelendirdi. Öte yandan Avustralya polisi, dün meydana gelen silahlı saldırıda en az 16 kişinin öldüğünü teyit etti.

efrty
Avustralya Başbakanı Albanese düzenlediği basın toplantısında (EPA)

Başbakan Albanese düzenlediği basın toplantısında, ‘bugünün Bondi'de neşeli bir kutlama olması gerektiğini, ancak yaşananlarla bu kutlamanın sonsuza kadar lekelendiğini’ söyledi.

Albanese, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Dün gördüğümüz şey, saf kötülük, antisemitizm ve Avustralya'nın simgesel bir yerinde, bizim kıyılarımızda işlenen bir terör eylemiydi.”

Avustralya'nın ‘antisemitizmi ortadan kaldırmak için ne gerekiyorsa yapacağını’ vurgulayan Başbakan Albanese, “Avustralya asla bölünmeye, şiddete veya nefrete boyun eğmeyecek ve bunu birlikte aşacağız. Onların bizi bir ulus olarak bölmelerine izin vermeyeceğiz. Buna yanıt vermek için gerekli her türlü kaynağı seferber edeceğiz. Dün, ülkemizin tarihinde gerçekten karanlık bir gündü. Ancak bir ulus olarak, bunu yapan korkaklardan daha güçlüyüz” ifadelerini kullandı.

dfgt
Sidney'deki silahlı saldırı olay yerinde polis (AP)

Öte yandan Avustralya polisi dün akşam Sidney'de Yahudi bayramı Hanuka kutlamaları sırasında 16 kişiyi öldüren iki silahlı saldırganın 50 yaşındaki bir adam ve 24 yaşındaki oğlu olduğunu açıkladı.

Yeni Güney Galler Polis Komiseri Mal Lanyon, gazetecilere yaptığı açıklamada baba saldırganın öldürüldüğünü, oğul saldırganın ise şu anda hastanede tedavi gördüğünü söyledi. Lanyon, “Başka saldırganlar aradığımızı söyleyemem” diye ekledi.

Saldırı, yaklaşık 2 bin Yahudi’nin Sidney'deki Bondi Plajı'nda Hanuka kutlamalarına katıldığı sırada gerçekleşti.

Görgü tanıkları, kimliği belirsiz bir kişinin kutlama alanının yakınlarındaki bir arabadan inip ateş açtığını bildirdi.

Raporlara göre ateş yakınlardaki bir köprüden açıldı.

Olay yerinden çekilen görüntülerde, uzun namlulu silahlara sahip saldırganlar kutlama yerine doğru ilerlerken panik içindeki kalabalığın her yöne kaçıştığı görüldü.

Videolarda, kaosun ortasında çimlere uzanmış insanlar görülüyor. Kutlamaya katılan bir Yahudi, olayı kendileri için bir ‘felaket’ olarak nitelendirdi.

Saldırıdan birkaç saat sonra konuşan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ağustos ayında Avustralya Başbakanı Anthony Albanese'ye bir mektup göndererek Canberra'yı ‘antisemitizmi körüklemekle’ suçladığını söyledi.

Diğer bir deyişle Netanyahu, Albanese'nin Filistin devletini tanımayı da içeren politikalarının ‘sokaklarınızda yıkıma yol açan Yahudilere karşı nefreti teşvik ettiğini’ söyledi. İsrail Başbakanı, “Antisemitizm, liderler sessiz kaldıkça yayılan bir kanserdir. Zayıflığı eylemle değiştirmelisiniz” diye ekledi.

Saldırının ‘korkunç’ olduğunu söyleyen Netanyahu, “Soğukkanlı bir cinayet. Ne yazık ki, kurbanların sayısı her dakika artıyor. En büyük kötülüğü gördük” dedi. Yoldan geçerken saldırganlardan birinin silahını elinden alan ve Yahudi olduğunu söylediği bir kişiye atıfla “Aynı zamanda en büyük Yahudi kahramanlığını da gördük” ifadelerini kullandı.

Netanyahu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Küresel anti-Semitizmle mücadele ediyoruz ve bununla savaşmanın tek yolu onu kınamak ve mücadele etmek, başka yolu yok. İsrail'de yaptığımız da bu. İsrail ordusu ve güvenlik güçlerimiz, hükümetimiz ve halkımızla birlikte bunu yapmaya devam edecek.”

Avustralya hükümetini üstü kapalı eleştiren Netanyahu, “Olayı kınamayan, aksine teşvik edenleri kınamaya devam edeceğiz. Onlardan özgür ulusların liderlerinden bekleneni yapmalarını talep etmeye devam edeceğiz. Pes etmeyeceğiz, boyun eğmeyeceğiz ve atalarımızın yaptığı gibi mücadeleye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.