Ekim Cephesi, yarın Irak gösterilerinin yıldönümüne hazırlanıyor

Ekim Cephesi Sözcüsü, Bağdat’ta düzenlediği basın toplantında, yarın gösterilerin yıldönümünün anılacağını duyurdu (AFP)
Ekim Cephesi Sözcüsü, Bağdat’ta düzenlediği basın toplantında, yarın gösterilerin yıldönümünün anılacağını duyurdu (AFP)
TT

Ekim Cephesi, yarın Irak gösterilerinin yıldönümüne hazırlanıyor

Ekim Cephesi Sözcüsü, Bağdat’ta düzenlediği basın toplantında, yarın gösterilerin yıldönümünün anılacağını duyurdu (AFP)
Ekim Cephesi Sözcüsü, Bağdat’ta düzenlediği basın toplantında, yarın gösterilerin yıldönümünün anılacağını duyurdu (AFP)

Iraklı aktivistler, 2003’ten beri yönetimi paylaşan siyasi partilerin gitmesi talebiyle başlayan eşi görülmemiş gösterilerin üzerinden 1 yıl geçmesi dolayısıyla yarın (Pazar) yeni gösteriler düzenlemek için hazırlandıklarını bildirdi.
Irak güvenlik güçleri, söz konusu açıklamanın ardından Ekim 2019’daki gösterilerin merkezi Tahrir Meydanı çevresine yerleştirdiği beton bloklarla güvenlik önlemlerini artırdı.
Aktivistler, o dönemden bu yana Tahrir Meydanı çevresinde çadır kurduklarını söylediler. Zira güvenlik güçlerinin müdahaleleri sonucu hayatını kaybeden yaklaşık 600 göstericinin hatırasına Meydan’daki duvarlara ölen kişilerin posterleri asıldı. Tam bir yıldır Tahrir Meydanı’nda kurduğu çadırda kalan Kazım isimli gösterici, aktivistlerin barışçıl gösteriler istediğini ancak bazı kişilerin ortalığı karıştırmak isteyebileceğinden endişe ettiğini söyledi. Kazım, “Bazı kişilerin Pazar günü (yarın) şehitlerimizin intikamını almak için gerilimi tırmandırmalarından endişe ediyoruz. Durum son derece gergin” ifadesi kullanıldı. Dün düzenlenen bir basın toplantısıyla Ekim Cephesi’nin kuruluşu ilan edildi. Cephe içerisinde göstericileri temsil eden 21 organizasyonun yer aldığı belirtildi.
Yüksek Seçim Komiserliği tarafından siyasi parti olarak kabul edilmek için çalışmalar yürüten Ekim Cephesi, pazar günü barışçıl gösteriler düzenleme çağrısında bulunarak, siyasi elitlere reformları gerçekleştirme zorunluluğunu hatırlattı. Göstericilerin, Haziran 2021’de yapılması kararlaştırılan seçimlerde aday gösterip göstermeyeceği tartışmaları son birkaç aydır sürüyor.
Yarın düzenlenmesi kararlaştırılan gösterilerin, ABD’nin Bağdat Büyükelçiliği’nin yanı sıra hükümet ve meclis binalarının yer aldığı yüksek korunaklı Yeşil Bölge ile sadece bir köprüyle ayrılan Tahrir Meydanı’nda yoğunlaşması bekleniyor. AFP’ye konuşan polis kaynakları, yönetim karşıtlarının Yeşil Bölge’ye girmeye çalışmalarından endişe ettiklerini belirttiler. Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr, 2016’da devlete yaptığı çağrının ardından Sadr yanlısı göstericiler korunaklı bölgeye girerek büyük gösteriler düzenlemişti. Diğer taraftan, İran yanlısı gruplar göstericileri “işgalci ABD’nin ajanları” olarak niteliyor.



Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
TT

Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)

Güney Lübnan'ın cephe hattındaki köylerinde düzenlenen protesto ve gösteriler, etkilenenlere tazminat ödenmesindeki gecikme nedeniyle devlete ve Hizbullah'a karşı halkın duyduğu öfkeyi yansıtıyor. Bu durum, birçok kişinin köylerini terk ederek köylerinin dışında yeni bir hayat kurmasına neden oldu.

Bu hamleler, evlerini ve mülklerini kaybettikten sonra hala yerinden edilme deneyimini yaşayan ve İsrail'in neredeyse her gün oraları hedef aldığını ve zamanla hasarın daha da artacağını bilerek henüz yeniden inşa tazminatı alamayan sınır kasabalarındaki sakinlerin trajik yaşamının başlamasından iki yıldan fazla bir süre sonra geliyor.

Bu bağlamda siyasi analist Ali el-Emin, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, bu tür hareketlerin ortaya çıkmasının "normal olduğunu, çünkü köylerin neredeyse terk edildiğini" söylüyor. Emin, "Bu protestoların, halka sırt çevirenlere karşı yapıldığını ve protestocuların, onun (Hizbullah'ın) tutumlarının, meselenin ele alınmasına yönelik her türlü olasılığın ufkunu kapatmaya katkıda bulunduğuna inandıklarını" vurguluyor.


Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz
TT

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün İsrail'in güney Suriye'de silahsızlandırılmış bölge kurulması talebini, ülkesini "tehlikeli bir duruma" sokacağı gerekçesiyle reddetti ve "(Biz) İsrail de dahil olmak üzere şiddet ihraç eden bir ülke olmakla ilgilenmiyoruz" dedi.

Eş-Şara, Doha Forumu'na katılımı sırasında verdiği röportajda, bu yılın başlarında Dürzi ve Alevilerin yaşadığı bölgelerde yaşanan kanlı çatışmalara atıfta bulunarak, "Sahilde ve Süveyda'da işlenen suçların faillerini yargılayacağız" sözü verdi.

Eski Cumhurbaşkanı Beşşar Esed'in devrilme yıldönümü arifesinde, El-Arabiya/El-Hadath kanalı, devrik cumhurbaşkanını, 2024 yılında gizemli bir şekilde öldürülen danışmanı Luna eş-Şibl ile bir arada olduğu video kayıtları yayınladı. Danışmanıyla birlikte yapılan "Esed kayıtları", güçlerinde savaşan Suriye askerleriyle alay etme, devrik cumhurbaşkanının Şam Guta'sına yönelttiği hakaretler (Guta'ya lanetler yağdırma) ve "Kaplan" lakaplı askeri komutan Süheyl el-Hasan ile Lübnan "Hizbullahı"nı eleştirme gibi ifadeler içeriyor.

Suriyeliler, sızdırılan ses kayıtlarının Esed'in, bir yıl önce muhalif grupların Şam'a girmesi ve rejiminin devrilmesiyle askeri olarak ilk kez düşüş yaşamasının ardından, destekçileri ve Suriye'de ve komşu ülkelerde onunla birlikte savaşanların gözünde ikinci kez düşüş yaşadığına işaret ettiğini düşünüyor.


Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
TT

Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)

İsrail, ateşkes anlaşmasının ikinci aşaması beklentisiyle ve belirsiz bir durum ortasında, Gazze Şeridi'nde kontrolü altındaki bölgelerin geri kalanını tahrip etmeye devam ederken, Arap ve İslam ülkeleri Gazzelilerin Refah üzerinden yerinden edilme tehlikesine karşı önleyici tedbirler almakla meşgul.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, dün Doha Forumu'nda yaptığı açıklamada, "Refah Sınır Kapısı, Filistinlilerin yerinden edilmesi için bir geçit olmayacak, sadece Gazze'ye insani ve tıbbi yardım ulaştırmak için kullanılacak" ifadelerini kullandı.

Filistin Toprakları Hükümet Faaliyetleri Koordinatörlüğü Ofisi, çarşamba günü yaptığı açıklamada, Refah sınır kapısının "önümüzdeki günlerde Kahire ile koordinasyon halinde yalnızca Gazze Şeridi sakinlerinin Mısır'a çıkışı için açılacağını" duyurdu.

Ayrıca Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, BAE, Endonezya, Pakistan, Türkiye ve Katar dışişleri bakanları cuma akşamı yaptıkları açıklamada, "Filistin halkını topraklarından çıkarmaya yönelik her türlü girişimi tamamen reddettiklerini" vurguladılar.