Matrix 4: Neo simülasyonun içinde hâlâ hayatta mı?

Reeves, Matrix 4'ün "ilham veren bir aşk hikayesi" olacağını söylemişti (Warner Bros)
Reeves, Matrix 4'ün "ilham veren bir aşk hikayesi" olacağını söylemişti (Warner Bros)
TT

Matrix 4: Neo simülasyonun içinde hâlâ hayatta mı?

Reeves, Matrix 4'ün "ilham veren bir aşk hikayesi" olacağını söylemişti (Warner Bros)
Reeves, Matrix 4'ün "ilham veren bir aşk hikayesi" olacağını söylemişti (Warner Bros)

Neo, Matrix 4’te birler ve sıfırlar olarak evrenin içine dağılmış biçimde mi karşımıza çıkacak? 
Wachowski Kardeşler’in Matrix hikayesi 2003’te sona erdiğinde insanlık istediği noktaya ulaşırken bunun bedeli epey ağır olmuştu. Trajik biçimde Smith’in yıkımı Neo’nun da ölümünü beraberinde getirmişti. 
Ancak Neo karakterini canlandıracak Keanu Reeves'in, 2021’de vizyona girmesi beklenen Matrix 4’te yer alacağını doğrulamıştı. Bununla birlikte filme dair pek fazla detay mevcut olmadığından serinin hayranları Neo’nun nasıl geri dönebileceğine dair farklı fikirler öne sürüyor. 
Bir diğer ifadeyle bunun neden gerçekleşeceğinden çok nasıl olacağı daha büyük bir soru işareti olacak görünüyor. 
Screen Rant'in haberine göre esasen Neo’nun fiziki bedeni ölmüş olsa da benliği zarar görmeden hayatta kalmış olabilir. Revolutions’da Neo gibi Smith’in yuttuğu Kahin’in dönüşü buna emsal teşkil ediyor. Kahin tamamen koddan oluştuğundan Smith’in yıkımı dijital varlıkları etkilememiş gibi görünüyordu. 
Serinin yeni filmi eski oyuncularının yanı sıra Yahya Abdul-Mateen II, Jonathan Groff, Jessica Henwick gibi genç oyuncuları da barındıracak. Dolayısıyla onların daha çok merkezde yer aldığı ve Reeves’in daha çok akıl hocası rolünde kaldığı bir senaryo akla yatkın görünüyor. 
Esasen bu Lana Wachowski’ye fiziksel olarak da Neo’nun geri dönmesinin yaratacağı senaryo zorluğundan da kurtarabilir gibi görünüyor. 
Bununla birlikte Matrix üçlemesinin Neo’yu bir İsa Mesih alegorisi olarak sunduğu sır değil. Bu doğrultuda Matrix 4’ün Neo’yu kanlı canlı geri getirmek yerine dijital bir varlık haline getirmesi anlatının bütünlüğüyle uyumlu görünüyor. 
Bu aynı zamanda üçlemenin varoluşun doğasına dair yaptığı tartışmayı da sürdürmesine olanak tanıyabilir. Neo’nun dijital hali, önceki haliyle aynı mı? Neo’yu Neo yapan şey esasen ne? Bu gibi sorular üçlemenin yaptığı felsefi tartışmayı derinleştirebilir. 
Matrix 4 her anlamda yeni soruları ve tartışmaları gündeme getirecek gibi görünüyor.
 
Independent Türkçe, Screen Rant



Araştırmacılar sinekleri kokain bağımlısı yapmak için genetiklerini değiştirdi

Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
TT

Araştırmacılar sinekleri kokain bağımlısı yapmak için genetiklerini değiştirdi

Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)

Bilim insanları meyve sineklerinin genetiğini değiştirerek kokaini sevmelerini sağladı. Çalışmanın insanlardaki kokain bağımlılığını daha iyi anlama ve tedavi etmeye katkı sunması bekleniyor. 

Meyve sinekleri ve insanlar birbirlerine sanılandan daha fazla benziyor. Örneğin bu iki türde çeşitli hastalıklardan sorumlu genlerin yaklaşık yüzde 75'inin aynı olması, bilim insanlarının ilgisini çekiyor. Sinekler üzerindeki genetik incelemeler, bu hastalıkların daha iyi anlaşılmasına katkı sağlıyor.

Bu rahatsızlıklardan biri de kokain gibi maddelere karşı gelişen bağımlılıklar. Utah Üniversitesi'nden Dr. Adrian Rothenfluh, "Son yıllarda, sinekler ve insanların birçok açıdan sandığımızdan daha fazla birbirine benzediği ortaya çıktı" diyerek ekliyor: 

Örneğin sineklerin alkole verdiği tepkiyi düzenleyen genlerin, insanlardaki alkol bağımlılığında da rol oynadığını birçok kez gösterdik. Bu durumun kokain bağımlılığıyla bağlantılı genler için de geçerli olacağını ve bunların sineklerdeki etki mekanizmasını inceleyebileceğimizi düşünüyoruz.

Ancak sineklerin kokaini sevmemesi bu çalışmaların önünde engel teşkil ediyordu. Meyve sineklerinin bacaklarındaki tat reseptörleri, böceğin bir şeyi yemeden önce zararlı olup olmadığını algılamasını sağlıyor. 

Dr. Rothenfluh ve ekip arkadaşları yeni çalışmalarında kokainin acı tadı nedeniyle bu reseptörlere yakalandığını ve sineklerin maddeden bu yüzden uzak durduğunu doğruladı. Araştırmacılar daha sonra sineklerin genetiğini değiştirerek bu reseptörleri devre dışı bıraktı.

Bulguları hakemli dergi Journal of Neuroscience'ta 2 Haziran Pazartesi günü yayımlanan çalışmada genetiği değiştirilmiş sineklerin kokaini sevdiği gözlemlendi. Düşük seviyede kokain içeren şekerli su verilen sinekler 16 saat içinde bu içeceği tercih etmeye başladı.

Dr. Rothenfluh, "Düşük dozlarda, tıpkı insanlar gibi koşuşturmaya başlıyorlar" diyor: 

Çok yüksek dozlardaysa yine insanlar gibi hareket edemez hale geliyorlar.

Bilim insanları genetiğiyle oynanmış sinekleri üretmeyi artık öğrendiği için çalışmalarını daha kolay ve hızlı yürütmeyi umuyor. Meyve sineklerinin hızlı yaşam döngüsü ve nispeten basit genetik yapıları, üzerlerinde insanlara kıyasla daha kolay deney yapılmasına imkan tanıyor. 

Makalenin yazarlarından Travis Philyaw "Daha karmaşık organizmalarda ortaya çıkması zor olan riskli genleri tespit ederek bu bilgileri memeliler üzerinde çalışan araştırmacılara aktarabiliriz" diyor.

Ekip bu sayede insanlardaki kokain bağımlılığına yönelik yeni tedaviler geliştirmeyi umuyor. Dr. Rothenfluh şu ifadeleri kullanıyor:

Kokain tercihinin mekanizmalarını gerçekten anlamaya başlayabiliriz ve mekanizmayı ne kadar iyi anlarsak, o mekanizmaya etki edebilecek bir tedavi bulma şansımız o kadar artar.

Independent Türkçe, Popular Science, IFLScience, Journal of Neuroscience