Bilim insanları dilin temel özelliklerinin ne zaman geliştiğini keşfetti

Teksas'taki Ulusal Şempanze Bakım Merkezi'nde incelenen iki şempanze (Warwick Üniversitesi)
Teksas'taki Ulusal Şempanze Bakım Merkezi'nde incelenen iki şempanze (Warwick Üniversitesi)
TT

Bilim insanları dilin temel özelliklerinin ne zaman geliştiğini keşfetti

Teksas'taki Ulusal Şempanze Bakım Merkezi'nde incelenen iki şempanze (Warwick Üniversitesi)
Teksas'taki Ulusal Şempanze Bakım Merkezi'nde incelenen iki şempanze (Warwick Üniversitesi)

Dil kullanma becerisi kelimeleri birleştirme ve aralarındaki ilişkiyi anlama kabiliyetine dayanıyor. Ancak bu becerinin evrimsel geçmişi şimdiye dek çok az anlaşılabildi. Yeni bir araştırma ise bu yetinin en az 30-40 milyon yıl önce maymunlar, kuyruksuz maymunlar ve insanların ortak atasına dayandığını gösterdi.
Warwick Üniversitesi’nden Simon Townsend’in öncülük ettiği uluslararası bir araştırma ekibi, lisanın kilit önemdeki bilişsel yapı taşlarından birinin ne zaman evrimleşmiş olabileceğini gösteren önemli bir ilerleme kaydetti.
Dilin temelini oluşturan bağlıca bilişsel yeteneklerden biri, cümledeki sözcükler arasındaki ilişkileri anlayabilme becerisi. Bunlar “bitişik bağıntı” ismiyle bilinen yan yana sözcükler ya da “bitişik olmayan bağıntı” olarak bilinen birbirinden uzak sözcükler olabiliyor. Örneğin “Köpek sokağın başında havladı” cümlesinde köpekle havlamak eylemi arasına bir söz öbeği girmiş olsa bile beynin aralarındaki ilişkiyi işlemesi sayesinde havlayanın köpek olduğunu kavrayabiliyoruz.
Hakemli bilim dergisi Science Advances’te yayımlanan makalenin başyazarı ve Zürich Üniversitesi’nde çalışmayı yürüten Dr. Stuart Watson şöyle diyor:
Çoğu hayvan kendi doğal iletişim sistemlerinde bitişik olmayan bağıntıları üretemez ancak biz yine de bunları anlayıp anlayamayacaklarını öğrenmek istedik.
Çalışmada yeni bir deneysel yaklaşım kullanan araştırma ekibi, sözcükler yerine anlamsız tını dizilerinden oluşan “yapay dilbilgileri” oluşturarak deneklerin sesler arasındaki ilişkileri anlama kabiliyetlerini sınadı.
Bu yaklaşım ortak bir dil paylaşmasalar bile üç farklı primat türünün bitişik olmayan bağıntıları tanıma kabiliyetini kıyaslama imkanı verdi. Deneyler ipek maymunu, şempanze ve insanlar üzerinde gerçekleştirildi.
Deneyin sonucunda araştırmacılar üç türün de hem bitişik hem de bitişik olmayan ses öğeleri arasındaki ilişkileri anlama yetisine sahip olduğunu gördü. Bilim insanlarına göre bu, bitişik olmayan bağıntıları anlamanın primat ailesinin genel bir özelliği olduğunu gösteriyor.
Townsend bu bulgunun önemli sonuçları olduğunu şöyle ifade etti:
Bugular dilin bu önemli özelliğinin primat atalarımızda zaten var olduğuna işaret ediyor ve dilin evrimleşme tarihini en az 30-40 milyon yıl geriye çekiyor.

Independent Türkçe



Fırlatmaların daha çok izlenmesini isteyen NASA, Netflix'le ortaklık kurdu

Bu yaz Netflix, NASA+ canlı yayınlarını platformunda gösterecek (NASA)
Bu yaz Netflix, NASA+ canlı yayınlarını platformunda gösterecek (NASA)
TT

Fırlatmaların daha çok izlenmesini isteyen NASA, Netflix'le ortaklık kurdu

Bu yaz Netflix, NASA+ canlı yayınlarını platformunda gösterecek (NASA)
Bu yaz Netflix, NASA+ canlı yayınlarını platformunda gösterecek (NASA)

Netflix, bu yazdan itibaren platformunda roket fırlatmalarını canlı yayımlamak için NASA'yla işbirliği yaptı.

Pazartesi günü duyurulan yeni ortaklık, yayın devinin canlı etkinlik kapsamını genişletmek istediği bir dönemde geldi.

İzleyiciler roket fırlatmalarının yanı sıra astronotların uzay yürüyüşlerini, görev yayınlarını ve Uluslararası Uzay İstasyonu'ndan Dünya'nın çarpıcı canlı görüntülerini de izleyebilecek.

Ajansın Washington'daki merkezinde NASA+ Genel Müdürü görevini üstlenen Rebecca Sirmons, "1958 tarihli Ulusal Havacılık ve Uzay Yasası bizi uzay keşfi hikayemizi mümkün olan en geniş kitleyle paylaşmaya çağırıyor" dedi.

Birlikte, ister koltuklarında ister avuçlarının içindeki telefonlarda olsun, yeni nesillere ilham verecek bir İnovasyon ve Keşif Altın Çağı yaratmaya kararlıyız.

Bu yeni ortaklıkla NASA, Netflix'in 700 milyondan fazla kişiden oluşan küresel kitlesinden yararlanmayı umuyor.

NASA'dan yapılan açıklamada, "Ajansın daha geniş kapsamlı çabaları arasında video, ses, sosyal medya ve canlı etkinlikler aracılığıyla mümkün olduğunca çok kişiyle bağlantı kurmak yer alıyor" dendi.

Amaç basit: Ajansın keşiflerinin, icatlarının ve uzay araştırmalarının heyecanını nerede olurlarsa olsunlar insanlara ulaştırmak.

Bu yayınların Netflix'e özel olmayacağını, NASA uygulaması ve NASA.gov üzerinden ücretsiz olarak izlenebileceğini belirtmekte fayda var.

NASA+ içeriğinin Netflix'te ne zaman yayımlanacağına dair kesin bir tarih henüz açıklanmadı ancak bu yaz başlayacak.

Aboneler NASA+ canlı yayınlarını hesaplarıyla entegre bir şekilde, en sevdikleri dizilerin hemen yanında bulabilecek.

Bu yeni girişim Netflix'in canlı yayın dünyasına ikinci büyük adımını oluşturuyor. Platformun ilk büyük spor etkinliğini, yani Jake Paul ve Mike Tyson arasında Kasım 2024'te gerçekleşen karşılaşmayı canlı yayımlamasından aylar sonra geliyor.

Maç Netflix'te rekor kırarak 108 milyon küresel izleyici çekerken, yayında teknik zorluklar ve donma sorunları yaşanması büyük bir öfkeye neden olmuştu. Daha sonra Floridalı bir adam, yayın sırasında sürekli yaşanan teknik sorunlardan etkilenen tüketiciler adına yayıncıya karşı dava açmıştı.

Bir sonraki ay ilk kez ABD Ulusal Futbol Ligi Noel Maçı'nı yayımlayan platform, Kansas City Chiefs-Pittsburgh Steelers ve Baltimore Ravens-Houston Texans maçlarını ekrana getirmişti. Bu canlı yayın etkinliği oldukça sorunsuz geçmiş ve izleyicilerden önemli bir şikayet gelmemişti.

Öte yandan şubatta, Netflix'in Formula 1'in Birleşik Devletler'deki canlı yayın haklarına göz diktiği bildirilmişti. ABD'de F1'in canlı yayın haklarını ESPN elinde bulunduruyor ancak kanalın F1 yöneticileriyle şartları görüşmek için münhasırlık süresi sona erdi. 2026 ve sonrasındaki sezonlar için teklif verme süreci bu yıl başlayacak.

Independent Türkçe