IMF Başkanı Georgieva, Şarku’l Avsat’a konuştu: Borçlu ülkeleri desteklemek için birtakım seçenekler mevcut

IMF Başkanı: Küresel ekonomi sert bir düşüş ve zorlu bir yolculukla karşı karşıya

IMF Başkanı Kristalina Georgieva, küresel ekonominin durumuna ilişkin Şarku’l Avsat’a değerlendirmelerde bulundu. (Şarku’l Avsat)
IMF Başkanı Kristalina Georgieva, küresel ekonominin durumuna ilişkin Şarku’l Avsat’a değerlendirmelerde bulundu. (Şarku’l Avsat)
TT

IMF Başkanı Georgieva, Şarku’l Avsat’a konuştu: Borçlu ülkeleri desteklemek için birtakım seçenekler mevcut

IMF Başkanı Kristalina Georgieva, küresel ekonominin durumuna ilişkin Şarku’l Avsat’a değerlendirmelerde bulundu. (Şarku’l Avsat)
IMF Başkanı Kristalina Georgieva, küresel ekonominin durumuna ilişkin Şarku’l Avsat’a değerlendirmelerde bulundu. (Şarku’l Avsat)

Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Kristalina Georgieva, G20 Zirvesi’nde çok taraflılığa olan güveni yeniden tesis eden ve pandemi krizinden en az zararla çıkmayı sağlayan politikaları teşvik etmek için gösterdiği büyük çabalara dikkat çekti. İnsanların hayat şartlarını iyileştirmek, kadınları güçlendirmek, daha yeşil ve daha adil ekonomiler yaratmak için yapılan çalışmalara rağmen küresel ekonominin sert bir düşüş yaşadığını belirten IMF Başkanı, zorlu bir yolculukla karşı karşıya olunmasından duyduğu endişeyi dile getirdi. Bununla birlikte borcu olan ülkeleri desteklemek için çeşitli seçeneklerin yer aldığı bir paket üzerinde çalıştıkları bilgisini verdi.
IMF Başkanı Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda şunları söyledi:
“2020 yılı sonunda küresel ekonominin yılın başına kıyasla yüzde 4,4 küçülmesini bekliyoruz. Bu oran, haziran ayındaki beklentimize göre daha risksiz gibi görünse de küresel ekonomide Büyük Buhran'dan bu yana yaşanan en ağır durgunluğa işaret ediyor. Önümüzdeki yolun yokuş, yolculuğun ise zorlu olacağını biliyoruz.”
Sağlık krizini ele almak ve ekonomiyi korumak için alınan olağanüstü tedbirlerle kısmi ve düzensiz de olsa bir toparlanma olduğunu söyleyen Georgieva sözlerini şöylesürdürdü:
“G20 ülkeleri, ailelere ve işletmelere yaklaşık 12 trilyon dolarlık mali destek sağladı. Bu eşi benzeri görülmemiş para politikası, kredi akışını sürdürerek milyonlarca şirketin ayakta kalmasına yardımcı oldu.”
Georgieva, gelişmiş ekonomilerden gelen çok güçlü politika tepkisinin küresel ekonomi için olumlu bir zemin hazırladığını ve ‘geçmiş krizlerde de görüldüğü gibi’ zararlı makro-mali tepkileri önlediğini belirttiği açıklamasında bunun bol likidite akışı ve düşük faiz oranlarıyla birlikte birçok gelişen piyasada ve gelişmekte olan ekonomide olumlu yansımalara yol açtığını kaydetti. Ayrıca söz konusu ekonomilerin borçlanma kabiliyetini yeniden kazanmasına yardımcı olduğunu vurguladı.

Yoksul ülkelere fon sağlama
IMF Başkanı Georgieva yoksul ülkelere ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:
“En yoksul ülkeler için fonlara erişmek zor olmaya devam ediyor. Geçen mart ayından bu yana, Sahra Altı Afrika’daki hiçbir ülke dış borç ödemesi yapamadı. Bu yüzden G20 tarafından onaylanan düşük gelirli ülkeler için Borç Servisini Askıya Alma Girişimi önemliydi. Çünkü halihazırda, 2020'den itibaren yaklaşık 5 milyar dolar olduğu tahmin edilen borç ertelemesi söz konusuydu.”
IMF Başkanı, geleceğe baktıklarında sağlık krizinden şu an için bir çıkış yolu olmadığı için iyileşmenin kısmi ve belirsiz olmasını beklediklerini söyledi:
“Bazı ülkelerde koronavirüs vaka sayısında artış görüyoruz. Bu durum ekonomideki iyileşmeyi yavaşlatabilir. Ancak hükümetler, artışların olduğu alanlara odaklanmayı öğrendiler. Birçoğu şu an krizin başlangıcında olduğundan daha iyi durumda. Artık pandeminin başlangıcında sahip olduğumuzdan daha büyük bir sağlık sistemine sahibiz. Test yapma, temas izleme, karantina, maske takma ve sosyal mesafe kuralının pandemi öncesi seviyelerin altında da olsa ekonomik faaliyetlerin sürmesine olanak tanıdığını gösteren verilerimiz var.”
Georgieva'ya göre pandemiyi tamamen sona erdirecek bir çıkış yolu bulunana kadar aşı çalışmalarını ve tedavileri güvence altına almaya yönelik, uyum içinde sürdürülen küresel çabaların yanı sıra alınan sağlık önlemleri de öncelik olmaya devam edecek. Bununla birlikte politikacılar, olası bir iflas ve işsizlik dalgasını önlemek için verilen mali desteği erken kesmekten kaçınmalılar. Georgieva ayrıca bu desteği ekonomik dönüşümü hızlandırmanın yanı sıra eğitim, sağlık ve sosyal koruma ile iklim değişikliğine karşı yatırım yapmaya yönlendirme fırsatına sahip olduklarını da belirtti.

Avrupa’da üretimin düşmesi
IMF Başkanı Georgieva, bazı Avrupa ülkelerinin pandemi sırasında yaşanan ekonomik kapanmalar çerçevesinde Kıta ekonomisinde yeniden açık görülebileceğine dair tahminleriyle ilgili şu değerlendirmelerde bulundu:
“Avrupa için son tahminlerimiz gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYİH) 2020'de yüzde 7 oranında düşeceğine işaret ediyor. Küresel ekonomide olduğu gibi kısmi ve dengesiz bir toparlanma bekliyoruz. Reel GSYİH'nın 2021'de yüzde 4,7 oranında toparlanacağı tahmin ediliyor. Ancak bu toparlanma yine de pandemi öncesinde 2021 yılı için yaptığımız tahminlerimize kıyasla yüzde 6,3 daha düşük olacak. Avrupalıların bu dış şokun etkilerini hafifletmek için oldukça kararlı davrandıklarını düşünüyorum. Gelişmiş Avrupa ekonomileri için GSYİH'nın yüzde 6'sı ve gelişmekte olan ekonomiler için GSYİH'nın yüzde 3'ü oranında gönüllü mali önlemler alındığını gördük. Avrupa ekonomilerinin mevcut krizle mücadele edebilmeleri için Avrupa Birliği (AB) düzeyinde de önlemler alındığına şahit olduk.”
AB’nin 750 milyar euro değerinde bir kurtarma paketi açıkladığına dikkati çeken Georgieva bunun, Avrupalı ​​liderler arasındaki ‘güçlü dayanışmayı’ ortaya koyduğunu belirtti.
Daha önce eşi benzeri görülmeyen bu bir krize verilen aynı eşsizlikteki siyasi tepkinin ‘çok daha kötü bir sonucu’ engellediğinin altını çizen IMF Başkanı buna örnek olarak Avrupa'da en az 54 milyon kişinin daha ciddi sonuçların önlenmesine yardımcı olan programlarla desteklendiğini verdi.
IMF Başkanı sözlerini şöyle sürdürdü:
“Özellikle salgının gidişatının belirsizliği ve Avrupa'da ikinci bir enfeksiyon dalgası yaşandığından gelecekte daha büyük riskler olacağını öngörüyoruz. Tüm ülkelerin politikacılarına açıkça, ‘Sağlık krizinden tam bir çıkış ve tüm hızıyla ekonomik toparlanma olmadan önce verilen desteği geri çekmeyin. Çalışanlara ve işverenlere destek verilmesinin yanı sıra gelişmiş sağlık önlemleri alınmaya devam edilmeli’ mesajını veriyoruz.”

IMF’nin rolü
Georgieva, IMF'nin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını krizindeki rolüne ilişkin de açıklamalarda bulundu:
“IMF, küresel finansal güvenlik ağının merkezinde bulunuyor. Krizin geldiğini gördüğümüz andan itibaren hızlı bir şekilde hareket ettik. Politika tavsiyeleri vererek, kapasite geliştirerek ve finansal kaynaklar sağlayarak kararlılıkla ilerledik. Pandeminin başlamasından bu yana 48'i düşük gelirli olmak üzere 81 ülkeye 100 milyar dolardan fazla finansman sağladık. Üyelerimizin acil durum fonlarından yararlanma imkanlarını artırdık. Düşük gelirli 29 üye ülkenin borç servisini askıya aldık. Faizsiz kredi kaynağı olarak 21 milyar dolar ayırdık.  Tüm bunlar sadece üye ülkelerin cömert desteği sayesinde mümkün oldu.”
IMF’nin içinde bulunulan oldukça belirsiz koşullarda ülkeleri desteklemek için borç verme seçeneklerinin çeşitlendirildiği bir paket üzerinde çalıştığı bilgisi veren Georgieva geleceğe yönelik şu değerlendirmelerde bulundu:
 “Üye ülkelerin insana, dijital ve ve yeşil ekonomiye yatırım yaparak salgın sonrası dünyada ilerleme kaydetmelerine yardımcı olmaya hazırız. 190 üyemiz de IMF’ye güvenebilir.”



Altın, tarihinde ilk kez 4 bin 500 dolar eşiğini aştı

Çin’in doğusundaki Jiangsu eyaletine bağlı Lianyungang kentinde bir mağazada satışa sunulan altın takıları düzenleyen bir satıcı (AFP)
Çin’in doğusundaki Jiangsu eyaletine bağlı Lianyungang kentinde bir mağazada satışa sunulan altın takıları düzenleyen bir satıcı (AFP)
TT

Altın, tarihinde ilk kez 4 bin 500 dolar eşiğini aştı

Çin’in doğusundaki Jiangsu eyaletine bağlı Lianyungang kentinde bir mağazada satışa sunulan altın takıları düzenleyen bir satıcı (AFP)
Çin’in doğusundaki Jiangsu eyaletine bağlı Lianyungang kentinde bir mağazada satışa sunulan altın takıları düzenleyen bir satıcı (AFP)

Altının ons fiyatı, bugün (Çarşamba) ilk kez 4.500 dolar seviyesinin üzerine çıkarak rekor kırdı. Gümüş ve platin de yeni zirvelerini gördü. Jeopolitik ve ticari risklerden korunmak isteyen yatırımcıların değerli metallere yönelmesi ile ABD’de 2026 yılı boyunca faiz indirimlerinin süreceğine dair beklentiler fiyatları destekledi.

Spot altın, TSİ 08.03 itibarıyla ons başına 4 bin 481,90 dolarda yatay seyrederken, seansın erken saatlerinde 4 bin 525,19 dolarla tarihi zirvesini gördü. Şubat vadeli ABD altın kontratları ise yüzde 0,1 artışla 4 bin 509,20 dolara yükseldi.

Gümüş yüzde 0,7 artışla 71,95 dolara çıkarken, gün içinde 72,70 dolarla tüm zamanların en yüksek seviyesini test etti. Platin yüzde 2,1 yükselerek 2 bin 323,95 dolara ulaştı; seans içinde 2 bin 377,50 dolarla rekor kırdı. Paladyum da yüzde 3 artışla bin 919,17 dolara çıkarak son üç yılın zirvesini gördü.

“Tasty Live” küresel makroekonomi bölüm başkanı Ilya Spivak, değerli metallerin giderek daha fazla spekülatif işlemlerle ilişkilendiğini belirterek, küreselleşmenin zayıfladığı bir ortamda egemenlik riski taşımayan “nötr” varlıklara talebin arttığını, özellikle ABD–Çin gerilimlerinin bu eğilimi güçlendirdiğini söyledi. Spivak, yıl sonuna doğru likiditenin azalmasının son fiyat hareketlerini büyüttüğünü, ancak yükseliş eğiliminin sürebileceğini ifade ederek, altının 6–12 ay içinde 5 bin  doları hedefleyebileceğini; gümüşün ise psikolojik seviyelerin etkisiyle 80 dolara yönelebileceğini öngördü.

Altın, yılbaşından bu yana yüzde 70’in üzerinde değer kazanarak 1979’dan bu yana en güçlü yıllık performansını sergiledi. Bu yükselişte güvenli liman talebi, ABD’de faiz indirimleri beklentisi, merkez bankalarının yoğun alımları, dolardan uzaklaşma eğilimi ve borsa yatırım fonlarına (ETF) güçlü girişler etkili oldu. Piyasalar gelecek yıl iki faiz indirimi olasılığını fiyatlıyor.

Gümüş ise aynı dönemde yüzde 150’nin üzerinde artışla altını geride bıraktı. Güçlü yatırım talebi, ABD’de “kritik maden” listesine dahil edilmesi ve devam eden alımlar yükselişi destekledi.

“KCM Trade” baş piyasa analisti Tim Waterer, bu hafta altın ve gümüşte görülen sert yükseliş ve yeni rekorların, ABD’de faizlerin düşeceği beklentisi ve artan küresel borçlar karşısında bu metallerin güvenli liman cazibesini yansıttığını söyledi.

Otomobillerde emisyonları azaltmak için kullanılan katalitik konvertörlerde önemli rol oynayan platin ve paladyum da, maden arzındaki sıkıntılar, gümrük tarifelerine ilişkin belirsizlikler ve yatırım talebinin kısmen altından bu metallere kaymasıyla güçlü kazançlar elde etti. Platin yılbaşından bu yana yaklaşık yüzde 160, paladyum ise yüzde 100’ün üzerinde yükseldi.

Spivak, platin ve paladyum piyasalarındaki hareketlerin büyük ölçüde önceki kayıpların telafisi olduğunu vurgulayarak, bu piyasalarda düşük likiditenin sert dalgalanmalara yol açabildiğini; likidite geri döndüğünde ise fiyatların genel olarak altınla birlikte hareket ettiğini kaydetti.


Musk, tazminat paketiyle ilgili mahkeme kararı sonrasında 700 milyar dolarlık net servete ulaşan ilk kişi oldu.

Elon Musk (Reuters)
Elon Musk (Reuters)
TT

Musk, tazminat paketiyle ilgili mahkeme kararı sonrasında 700 milyar dolarlık net servete ulaşan ilk kişi oldu.

Elon Musk (Reuters)
Elon Musk (Reuters)

Forbes Milyarderler Endeksi dün, Tesla CEO'su Elon Musk'ın, Delaware Yüksek Mahkemesi'nin geçen yıl geçersiz kılınan 139 milyar dolarlık Tesla hisse senedi opsiyonlarını yeniden geçerli kılmasıyla net servetinin 749 milyar dolara yükseldiğini gösteren ilk kişi olduğunu açıkladı.

Yüksek Mahkeme, cuma günü, alt mahkemenin iki yıl önce "makul olmayan" gerekçesiyle iptal ettiği Elon Musk'ın 2018 tarihli 56 milyar dolarlık tazminat paketini yeniden yürürlüğe koydu.

Yüksek Mahkeme, tazminat paketini geçersiz kılan 2024 tarihli kararın kusurlu ve Musk'a karşı haksız olduğunu belirtti.

dfrgthy
Elon Musk, üzerinde Tesla marka bir otomobilin resminin gösterildiği ekranın önünden geçiyor (Reuters)

  Birkaç gün önce Musk, havacılık ve uzay alanındaki girişim şirketi SpaceX'in halka arz edilebileceğine dair haberlerin ardından, net serveti 600 milyar doları aşan ilk kişi oldu.

Kasım ayında Tesla hissedarları, Musk için ayrı olarak 1 trilyon dolarlık bir tazminat planını onayladı; bu, yatırımcıların elektrikli otomobil üreticisini yapay zeka ve robotik devine dönüştürme vizyonunu desteklemesiyle tarihin en büyük maaş paketi oldu.

Forbes'un milyarderler listesine göre, Musk'ın serveti, Google'ın kurucu ortağı ve dünyanın en zengin ikinci kişisi olan Larry Page'in servetini yaklaşık 500 milyar dolar aşmış durumda.


TikTok, ABD'deki birimini Amerikalı yatırımcılara satmaya karar verdi

Cep telefonunda TikTok uygulamasını açan bi kişi (Arşiv- AP)
Cep telefonunda TikTok uygulamasını açan bi kişi (Arşiv- AP)
TT

TikTok, ABD'deki birimini Amerikalı yatırımcılara satmaya karar verdi

Cep telefonunda TikTok uygulamasını açan bi kişi (Arşiv- AP)
Cep telefonunda TikTok uygulamasını açan bi kişi (Arşiv- AP)

Reuters'ın gördüğü TikTok CEO'suna ait bir nota göre TikTok'un sahibi ByteDance, ABD birimini Amerikalı yatırımcılar tarafından kontrol edilen bir ortak girişime satmak üzere bir anlaşma imzaladı.

Anlaşmanın 22 Ocak'ta tamamlanması bekleniyor ve bu, ulusal güvenlik endişeleri nedeniyle Çinli ana şirket ByteDance'i ABD operasyonlarından vazgeçmeye zorlama yönündeki yıllardır süren çabalara son verecek.

Bloomberg ve Axios, şirket içi bir nota atıfta bulunarak, TikTok CEO'su Xu Zhou'nun çalışanlarına, sosyal medya şirketi ve Çinli sahibi ByteDance'in, Oracle, Silver Lake ve Abu Dabi merkezli MGX'in büyük yatırımcılar olduğu yeni bir kuruluş üzerinde anlaştığını bildirdiğini aktardı.

Oracle'ın kurucusu ve CEO'su Larry Ellison, ABD Başkanı Donald Trump'ın uzun süredir müttefiki. Xu, çalışanlarına ByteDance'in yeni kuruluşta yaklaşık %20'lik bir paya sahip olacağını, bunun da ABD yasalarına göre Çinli bir şirket için izin verilen maksimum oran olduğunu açıkladı.

Bu düzenleme, eski Başkan Joe Biden döneminde kabul edilen ve ByteDance'i TikTok'un Amerika Birleşik Devletleri'ndeki faaliyetlerini satmaya veya en büyük pazarında yasaklanmaya zorlayan bir yasaya yanıt olarak geldi. ABD yetkilileri, Trump'ın ilk döneminde de dahil olmak üzere, Çin'in TikTok'u Amerikalıların verilerini toplamak veya gelişmiş algoritması aracılığıyla etki uygulamak için kullanabileceği konusunda uyarıda bulunmuştu.

Şarku’l Avsat’ın Bloomberg'ten aktardığına göre Chu notta, "Anlaşmanın tamamlanmasının ardından, ABD ortak girişimi, ABD veri koruma, algoritma güvenliği ve içerik denetimi mevzuatına tabi bağımsız bir kuruluş olarak faaliyet gösterecektir" dedi. Trump, eylül ayında Oracle'ın başkanı ve dünyanın en zengin adamlarından biri olan Ellison'ın anlaşmanın önemli bir yatırımcısı olduğunu belirtmişti.

Ellison, uzun süredir arkadaşı olan Trump'ın OpenAI ile büyük yapay zeka ortaklıklarına girmesini kolaylaştırmasıyla yeniden gündeme geldi. Ellison ayrıca oğlu David'in Paramount'u satın almasını da finanse etti ve şu anda Warner Bros için Netflix ile bir ihale savaşı içinde.