Kuzey Kore’deki yeni sigara yasağına tiryaki lider Kim Jong-un uyabilecek mi?

Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) verilerine göre Kuzey Kore’deki yetişkin nüfusun yüzde 46’sından fazlası sigara içiyor (KCTV)
Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) verilerine göre Kuzey Kore’deki yetişkin nüfusun yüzde 46’sından fazlası sigara içiyor (KCTV)
TT

Kuzey Kore’deki yeni sigara yasağına tiryaki lider Kim Jong-un uyabilecek mi?

Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) verilerine göre Kuzey Kore’deki yetişkin nüfusun yüzde 46’sından fazlası sigara içiyor (KCTV)
Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) verilerine göre Kuzey Kore’deki yetişkin nüfusun yüzde 46’sından fazlası sigara içiyor (KCTV)

Kuzey Kore’de çarşamba günü yürürlüğe giren sigara yasağı kapsamında tiyatro, okul ve hastaneler de dahil olmak üzere kamusal alanlarda sigara içmek yasaklandı.
Sigara tiryakiliğiyle tanınan Kuzey Kore lideri Kim Jong-un ise bu yasağa uymakta zorlanabilir.
Kim Jong-un’un fabrika denetlerken, füze mühendisleriyle görüşürken, metro kullanırken hatta okul ve çocuk hastanelerini ziyaret ederken bile sigara içtiği görüntüler sık sık yerel medyaya yansımıştı.
Güney Kore ve ABD yetkililerine göreyse eşi Ri Sol-ju haricinde hiç kimse Kim Jong-un’a sigarayı bırakmasını söyleyemez.
Liderin büyükbabası ve çoğu kesim tarafından ülkenin kurucusu olarak görülen Kim Il-sung da halk içine sürekli elinde sigarayla çıkardı.
2011’de yönetime geldiğinden beri büyükbabasının imajını sahiplenmeye çalışan Kim Jong-un, saçlarını benzer şekilde kestirerek, onun gibi sık sık sigara içiyor.
Öte yandan Kuzey Kore’de Kim ailesinin kardiyovasküler rahatsızlık geçmişi de var.
Kim Il-sung 1994’te kalp krizinden, yerine geçen oğlu Kim Jong-il de 2008’de felç geçirerek 2011’de ani kalp durması nedeniyle yaşamını yitirmişti.
Kim Jong-un hakkında da basında sık sık diyabet ve kardiyovasküler rahatsızlıkları olduğuna ilişkin haberler çıkmıştı.
Ülkedeki ilk sigarayı bırakma kampanyasını Kim Jong-un babası Kim Jong-il başlatmıştı.
Fakat kendi koyduğu kurala uymakta zorlanan Kim Jong-il, “Bilgisayar kullanamayan, şarkı söyleyemeyen ve sigarayı bırakamayanlar 21. yüzyılın en aptal üç tipidir” demişti.

Independent Türkçe, New York Times



Gizli Irak Savaşı belgeleri: “Washington, Londra pahasına Bağdat’ta rejimi değiştirdi”

Tony Blair, Irak savaşı kararı nedeniyle kendi partisinden büyük tepki çekmişti (Reuters)
Tony Blair, Irak savaşı kararı nedeniyle kendi partisinden büyük tepki çekmişti (Reuters)
TT

Gizli Irak Savaşı belgeleri: “Washington, Londra pahasına Bağdat’ta rejimi değiştirdi”

Tony Blair, Irak savaşı kararı nedeniyle kendi partisinden büyük tepki çekmişti (Reuters)
Tony Blair, Irak savaşı kararı nedeniyle kendi partisinden büyük tepki çekmişti (Reuters)

Birleşik Krallık'ın (BK), ABD'ye Irak işgalinin Tony Blair'ın başbakanlığına mal olabileceği uyarısında bulunduğu belirtiliyor.

Londra'daki Ulusal Arşivler tarafından yayımlanan yeni belgelere göre Blair'ın dış politika danışmanı David Manning, dönemin ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Condoleezza Rice'la 2003'te yaptığı görüşmede şunları söyledi:  

ABD, Londra'da yönetimin değişmesi pahasına Bağdat'ta rejim değişikliğini desteklememelidir.

Guardian'ın haberinde Manning ve Rice arasındaki görüşmenin, Blair'in 31 Ocak 2003'te dönemin ABD Başkanı George W. Bush'u ziyaret etmesinden önce gerçekleştiği aktarılıyor.

Irak işgalinden iki ay önce gerçekleşen bu görüşme sırasında Washington, Irak işgaline yönelik Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nden (BMGK) ikinci bir karar çıkarılması için harekete geçip geçmemeye henüz karar vermemişti. Blair'ın hedefinin, Bush'u ikinci BMGK kararı için ikna etmek olduğu belirtiliyor.

BMGK, 8 Kasım 2002'de düzenlenen oturumda 1441 sayılı kararı kabul etmişti. Bu karar, Saddam Hüseyin yönetiminin silahsızlanma yükümlülüklerini yerine getirmesi için son uyarı niteliğini taşıyordu. Ancak herhangi bir askeri müdahale yetkisi verilmemişti.

BMGK'da veto hakkına sahip Fransa ve Rusya, Irak işgaline yetki verecek olası bir ikinci kararı reddedeceklerini bildirmişti. Haberde, Washington'ın "Fransa ve Rusya'nın isteksizliği nedeniyle gün geçtikçe sabırsızlandığı" yazılıyor.

Blair'ın, BK Parlamentosu ve kamuoyundaki savaş karşıtı seslere karşı işgali meşru kılmak için ikinci kararda ısrarcı davrandığı, ABD'yi diplomatik kanalları açık tutması için ikna etmeye çalıştığı aktarılıyor.

Manning'in 29 Ocak 2003'te Blair'e gönderdiği gizli notta şu ifadeler yer alıyor:

İkinci BMGK kararı, iç siyaset bağlamında sizin için politik bir gereklilik. Bu olmadan askeri harekat için kabine ve Parlamento'dan destek alamazsınız. Rice, böyle bir şey yapmayı denerseniz görevden alınabileceğinizi anlamalı.

Manning, aynı notta Rice'la konuşmasına dair, "Ona, Bush'un kumar oynamayı göze alabileceğini söyledim. İkinci BMGK kararını Bush da istiyordu ama bir açıdan bu onun için o kadar da önemli değildi. Zaten Kongre'den onay almıştı" ifadelerini kullanıyor.

Ancak Bush'ın, Blair'ın ziyaretinden kısa süre önce yaptığı Ulusa Sesleniş konuşmasının, Londra yönetimine manevra yapacak alan bırakmadığı aktarılıyor.

Buna ek olarak BK Savunma Bakanlığı'nın, Bush'la görüşmesinden önce Blair'a şu notu ilettiği belirtiliyor:

Saddam'ın iktidarının zayıflaması ciddi bir iç savaşa yol açabilir.

Bush yönetimi, Irak'ın kitle imha silahlarına sahip olduğunu ve BMGK kararını ihlal ettiğini öne sürmüş fakat buna yönelik kanıt bulunamamıştı. ABD Senatosu İstihbarat Komitesi, 2004'te Irak'ta kitle imha silahları iddialarının yanlış olduğunu kabul etmişti. Irak'ta kurulan bir komisyon da 2005'te yayımladığı raporda ülkede kitle imha silahı olmadığı sonucuna varmıştı.

Bush, Kongre'nin onayladığı Askeri Güç Kullanma Yetkisi'yle (AUMF) 20 Mart 2003'te Irak işgalini başlatmıştı.

İşçi Partili Blair'ın öncülüğünde Parlamento'da düzenlenen oylamada 149'a karşı 412 oyla ülkenin savaşa katılmasına karar vermişti. Ancak karşı oyların 139'unun İşçi Partili parlamenterlerden gelmesi dikkat çekmişti.

BK'de Gordon Brown yönetiminin başlattığı ve 2016'da yayımlanan Chilcot Raporu'nda, Blair'ın Parlamento'ya eksik ve yanıltıcı bilgi verdiği ve Savunma Bakanlığı'nın "iç savaş" uyarılarını görmezden geldiği ortaya konmuştu.

Independent Türkçe, Guardian, Financial Times