Türkiye, Suriye’nin kuzeybatısındaki bir gözlem noktasından daha çekilme kararı alırken, Rusya ve rejimin İdlib’e saldırıları artıyor

Suriye’nin kuzeybatısındaki Zaviye Dağı’nda giden Türk askeri konvoyu (AFP)
Suriye’nin kuzeybatısındaki Zaviye Dağı’nda giden Türk askeri konvoyu (AFP)
TT

Türkiye, Suriye’nin kuzeybatısındaki bir gözlem noktasından daha çekilme kararı alırken, Rusya ve rejimin İdlib’e saldırıları artıyor

Suriye’nin kuzeybatısındaki Zaviye Dağı’nda giden Türk askeri konvoyu (AFP)
Suriye’nin kuzeybatısındaki Zaviye Dağı’nda giden Türk askeri konvoyu (AFP)

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), Suriye’nin kuzeybatısında rejim güçlerinin kontrolünde bulunan bölgelerdeki askeri gözlem noktalarının çoğunu tahliye etmeye devam ederken, Rusya ve rejimin İdlib’in güneyindeki hava saldırıları ise yoğunlaşıyor.
TSK, Halep’in batı kırsalında Kaptan el Cebel ve Şeyh Akil arasındaki bir noktadan daha çekilmeye başladı. Bu, Hama’nın kuzey kırsalındaki Morek, Şer Maghar ve İdlib'in güney kırsalındaki Maar Hattat'tan sonra tahliye edilecek dördüncü gözlem noktası oldu.
Maar Hattat’daki gözlem noktasının tahliye süreci, Türk askerlerinin İdlib’in güneyinde Halep-Şam arasında  ‘uluslararası yol’ olarak bilinen M5 üzerinde bulunan noktada askeri teçhizatları sökme çalışmasıyla devam ediyor.
TSK, 7 Nisan 2018’de kurulan bölgedeki en büyük Türk üssü Morek’teki 9 nolu gözlem noktasını Ekim ayı sonunda tahliye etti.
Bunun ardından 3 Kasım’da Hama’nın batı kırsalındaki Şer Maghar köyündeki üslerini boşaltarak, ekipman ve askerlerini İdlib’e taşıdı.
Türk kuvvetlerinin Suriye’nin kuzeybatısındaki Gerginliği Azaltma Bölgesi’nde rejim kontrolündeki bölgelerde bulunan noktalardan çekilmesini şart koşan Türkiye-Rusya anlaşmasına göre çekilme süreci Surman, Tel Tukan, Ternaba, Mardih ve İdlib’in doğu kırsalındaki Serakib’in doğusunda bulunan başka bir noktayı da içerecek.

Saldırlar artıyor
Diğer yandan, Rus savaş uçakları İdlib’in güneyindeki Zaviye Dağı’nda yer alan Benin köyü civarını hedef alan en az iki hava saldırısı gerçekleştirdi.
Bu, Rus savaş uçaklarını Zaviye Dağı’nı bu ay içerisinde hedef aldığı ikinci saldırı oldu.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), rejim güçlerinin dün Futeyra, Kansafra, Sufuhun, İdlib’in güney kırsalındaki dış mahalleler ve Hama’nın kuzeybatı kırsalındaki Gab Ovası’nda bulunan diğer bölgelere yönelik füze saldırılarına devam ettiğini bildirdi.
SOHR’a göre Gab Ovası’ndaki Hirbe Nakus bölgesinde rejim güçleri ve muhalif güçler arasında çatışmalar da devam etti.
Türk kuvvetleri ve ona yakın grupların Haseke’nin kuzeyindeki Ebu Raseyn kırsalındaki bölgelere füze saldırısında bulunduğu iddia edilirken, Suriye Demokratik Güçleri (SDG), Barış Pınarı Harekatı kapsamında Türk kuvvetleri ve ona yakın muhalif grupların kontrolünde olan Dire, Bab el-Hayr ve Daudiye köylerindeki askeri noktaları vurduğunu iddia etti.
SDG Özel Kuvvetleri, muhalif grupların bölgelerine sızarak, Ebu Raseyn kırsalındaki Diri mezrasında yaklaşık 20 kişinin katıldığı bir toplantı yerini hedef aldı. Saldırıda en az 5 kişinin öldüğü, çok sayıda kişinin ise yaralandığı iddia edildi.



İsrail, Gazze’deki kafeyi 230 kiloluk bombalarla vurdu

İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
TT

İsrail, Gazze’deki kafeyi 230 kiloluk bombalarla vurdu

İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)

İsrail, Gazze’de internete erişim sağlayan kafeye düzenlediği saldırıda 230 kilogramlık bombalar kullandı.

Guardian’ın haberinde, İsrail ordusunun pazartesi günü düzenlediği saldırıda Amerikan yapımı MK-82 bombalarından kullandığı yazılıyor. Bu bombalar büyük bir krater oluşturuyor ve şarapnelin geniş bir alana yayılmasına yol açıyor.

El Beka adlı kafeye yapılan saldırıda en az 41 Filistinli öldürülmüş, 75 kişi yaralanmıştı. Hayatını kaybedenler arasında 4, 12 ve 14 yaşlarındaki çocuklar da vardı.

Gazetenin bombanın parçalarına dair elde ettiği fotoğrafları inceleyen uzmanlar, sivillerin böyle bir mühimmatla kasten vurulmasının savaş suçu teşkil edebileceğine dikkat çekiyor.

Kopenhag Üniversitesi'nde uluslararası hukuk alanında çalışan Marc Schack şunları söylüyor:

Bu tür bir mühimmatın kullanımını gerekçelendirmek neredeyse imkansız. Eğer 20, 30, 40 ya da daha fazla sivil kayıptan bahsediyorsanız, bu genellikle çok büyük öneme sahip bir hedef olmalıdır. Afganistan ve Irak'taki koalisyon güçleri açısından çok üst düzey bir hedef için kabul edilen rakam 30'dan az sivilin öldürülmesiydi, o zaman da istisnai koşullar söz konusuydu.

Diğer yandan saldırının ardından İsrail Savunma Kuvvetleri’nden (IDF) yapılan açıklamada “asla sivillerin hedef alınmadığı” ileri sürüldü. Ayrıca saldırıdan önce sivil kaybın azaltılması için adımlar atıldığı savunuldu. Analistler, İsrail ordusunun drone’larla kafe etrafındaki sivilleri görmesine rağmen saldırı düzenlediğini söylüyor.

Filistinli bir aile tarafından 40 yıl önce kurulan kafe, hızlı internet bağlantısıyla öğrenciler, gazeteciler ve uzaktan çalışanların sık uğradığı bir mekandı.

İsrail ordusu Gazze’yi her gün bombalarken bölgede ateşkes sağlanması için yürütülen çalışmalar da hızlandı.

İsrail medyasındaki haberlerde, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun 7 Temmuz’da yapacağı ABD ziyareti öncesinde ateşkes anlaşmasının imzalanmasının hedeflendiği yazılıyor.

Ayrıca ABD Başkanı Donald Trump’ın İsrail tarafından kabul edildiğini savunduğu 60 günlük ateşkes teklifine Hamas’ın da sıcak baktığı ileri sürülüyor. Anlaşmaya dair detaylar resmi kanallardan paylaşılmadı. Ancak haberlerde Hamas’tan kalan 50 rehinenin tamamını serbest bırakmasının isteneceği aktarılıyor.

Hamas’ın buna yanıtını cuma akşamına kadar arabuluculara sunması bekleniyor. Filistinli örgütün, Gazze’ye yardım girişine izin verilmesi ve İsrail ordusunun bölgedeki işgalini sonlandırması taleplerinden geri adım atmayacağı belirtiliyor. Anlaşma kapsamında IDF’nin Gazze’deki bazı bölgelerden çekilebileceği savunuluyor.

Independent Türkçe, Guardian, Times of Israel, Haaretz