Amnesty: İran Kasım protestolarında göstericilerin öldürülmesini gizlemek için interneti kasten kesti

Kasım 2019’da Tahran’daki petrol zammı protestolarından bir kesit (AFP)
Kasım 2019’da Tahran’daki petrol zammı protestolarından bir kesit (AFP)
TT

Amnesty: İran Kasım protestolarında göstericilerin öldürülmesini gizlemek için interneti kasten kesti

Kasım 2019’da Tahran’daki petrol zammı protestolarından bir kesit (AFP)
Kasım 2019’da Tahran’daki petrol zammı protestolarından bir kesit (AFP)

Uluslararası Af Örgütü (Amnesty),  İranlı yetkililerin, Kasım 2019’da ülke çapında düzenlenen protestolar sırasında güvenlik güçleri tarafından gerçekleştirilen yasadışı cinayetlerin gerçek boyutunu gizlemek için kasıtlı olarak interneti kapattığını bildirdi.
İran’da benzin fiyatlarına yüzde 300’lük zam kararının ardından 15 Kasım 2019’da ülkenin güneybatısındaki Ahvaz kentinde patlak veren protesto kıvılcımı, hızla ülke geneline yayıldı.
Amnesty, protestoların en kanlı gününün anısına ‘Cezasızlık Ağı; İran’da internetin kapatılması’ adında yeni bir mikro web sitesi kurarak, İranlı yetkililerin en az 304 kişinin ölümüyle sonuçlanan baskıları dünyadan nasıl gizlediklerini belgeledi.
Amnesty Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölge Direktör Yardımcısı Diana Eltahawy, “Geçen yıl Kasım ayında İran’dan ölümcül baskı haberleri gelmeye başladığında, dünya güvenlik güçlerinin acımasız şiddeti karşısında şok oldu. Yetkililer İran’da internet erişimini kasıtlı olarak engelledi ve ülke genelinde gerçekleştirdikleri korkunç insan hakları ihlallerinin gerçek boyutunu sakladı” dedi.
Amnesty yetkilisi, “Tahran hükümeti, interneti keserek İranlıları susturabileceğine inanıyordu ancak İran halkı dünyaya gerçeği söylemekte kararlıydı. Yeni web sitemiz, yetkililerin gizlemek istediği şiddet sahnelerini çekip paylaşan herkesin cesaretini takdir ediyor” şeklinde konuştu.
Eltahawy, yetkililerin, mali kayıpları azaltmak için devlet hizmetleri ve bankalar gibi faaliyetlere yönelik internet hizmetinin sürdürülmesine izin vermesine de dikkat çekti.
Amnesty’ye göre, söz konusu web sitesinde 31 şehirde çekilen 100’den fazla video gösteriliyor. Bu videolarda güvenlik güçlerinin silahsız protestocular ve izleyicilere karşı ateşli silahlar, göz yaşartıcı gaz bombaları ve tazyikli su kullandığı gözler önüne seriliyor.
Bugüne kadar, hiç kimsenin cinayetlerden sorumlu tutulmadığına ve haklarında cezai soruşturma başlatılmadığına dikkat çeken Amnesty, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi’ne üye ülkelere, bu suçların emrini vermek, planlamak ve yürütmekten sorumlu olanların adil yargılanmak üzere adalet önüne çıkarılmasını sağlamak için yasadışı cinayetlerle ilgili bir soruşturma yürütme çağrısını yeniledi.
Kurbanların çoğunlukla kafasına veya göğsüne ateş edilerek öldürüldüğüne vurgu yapan Amnesty, bunu güvenlik güçlerinin öldürmek için ‘ateş et’ politikası uyguladığının göstergesi olduğunu vurguladı.
Gerçek ölüm sayısının beyan edilenden çok daha yüksek olduğuna dair bir inanç olduğunu aktaran Amnesty, yetkililer tarafından uygulanan örtbasın gerçek sayının asla bilinemeyeceği anlamına geldiğini ekledi.
Amnesty’nin topladığı temel veriler, kurbanların fotoğrafları ve ölüm nedenleriyle ilgili ayrıntılar sitede hem İngilizce, hem de Farsça olarak yayınlandı.



Hüseyin Emir Abdullahiyan: Süleymani'nin dostu, İsrail'in düşmanı

Merhum İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, arka planda Kasım Süleymani (AFP)
TT

Hüseyin Emir Abdullahiyan: Süleymani'nin dostu, İsrail'in düşmanı

Merhum İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, arka planda Kasım Süleymani (AFP)

İran'ın kuzeybatısında pazartesi günü meydana gelen helikopter kazasında Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ile birlikte hayatını kaybettiği açıklanan İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Tahran'ın İsrail ve Batı karşıtı politikalarının ateşli bir savunucusuydu.

Reisi, 60 yaşındaki Abdullahiyan’ı Ağustos 2021'de atadı.

2013'ten 2021'e kadar bu görevi yürüten Muhammed Cevad Zarif'in yerine geçmek gibi zor bir görevi vardı; Zarif, önde gelen aktif bir diplomat, akıcı bir İngilizce konuşan, uluslararası çevrelerde tanınan bir yüz ve İran'ın dış politikasını yöneten deneyimli bir isimdi.

İran devlet televizyonu Emir Abdullahiyan'ı, Tahran tarafından yönetilen ve Lübnan Hizbullah'ı, Filistinli Hamas ile İslami Cihad hareketleri ve Iraklı silahlı gruplar gibi İran'ın ezeli düşmanı İsrail karşıtı grupların yer aldığı "Direniş Ekseni'nden üst düzey bir diplomat" olarak tanıttı.

Emir Abdullahiyan atandığı gün yaptığı açıklamada, bu grupların "İran'ın müttefikleri" olduğunu ve "onları güçlendirmenin hükümetin gündeminde olduğunu" söyledi.

Kapsamlı geziler

Ekim 2023'te İsrail ile Hamas arasında Gazze'de savaşın başlamasından beri bölgeye yaptığı ziyaretleri yoğunlaştırdı. Tahran, İsrail'e karşı Filistin hareketini ve savaşın çıkmasına yol açan 7 Ekim 2023 operasyonuna desteğini gizlemedi, ancak aynı zamanda bu operasyonun içinde yer almadığını da vurguladı.

Emir Abdullahiyan, Kasım Süleymani'nin izinden gidiyor gibi görünüyordu (Getty)Emir Abdullahiyan, Kasım Süleymani'nin izinden gidiyor gibi görünüyordu (Getty)

Geçtiğimiz nisan ayında, Tahran'ın Yahudi devletini sorumlu tuttuğu ve Şam'daki İran konsolosluk binasını yerle bir eden hava saldırısına karşılık olarak, İran'ın İsrail'e 300'den fazla insansız hava aracı ve füzeyle gerçekleştirdiği benzeri görülmemiş saldırıyı savundu.

İran'ın tepkisinin "meşru savunma ve uluslararası hukuk çerçevesinde" gerçekleştirildiğini söyledi.

Emir Abdullahiyan daha sonra İsrail'in İran'ın orta kesimindeki İsfahan eyaletine bir misilleme amaçlı saldırı düzenlediğine dair haberleri "çocuk oyuncağı" diyerek küçümsedi.

İzolasyonun Azaltılması

Mesleki kariyeri boyunca Devrim Muhafızları ile olan yakın ilişkileriyle tanınan Emir Abdullahiyan, Devrim Muhafızları'nın dış operasyonlarından sorumlu olan Kudüs Gücü'nün komutanı ve 2020 yılında Irak'ın başkentinde bir ABD saldırısı sonucu öldürülen Tümgeneral Kasım Süleymani'ye yakındı.

Emir Abdullahiyan kariyeri boyunca Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu. Abdullahiyan, Devrim Muhafızları'nın dış operasyonlarından sorumlu Kudüs Gücü'nün komutanı olan ve 2020 yılında Irak'ın başkentinde bir ABD saldırısı sonucu öldürülen Tümgeneral Kasım Süleymani'ye yakındı.

Emir Abdullahiyan, üç yıl boyunca İran'ın uluslararası sahnedeki izolasyonunu azaltmak ve ABD yaptırımlarının ülkesinin ekonomisi üzerindeki etkisini azaltmak için çalıştı.

Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre Çin'in himayesindeki bir anlaşma çerçevesinde Mart 2023'te Suudi Arabistan ile uzlaşmaya varılmasına yol açan süreçte kilit bir figür olmasa da İran'ın Arap komşularıyla ilişkilerin geliştirilmesinde rol oynadı.

1964 yılında Tahran'ın doğusundaki Damgan şehrinde doğan Abdullahiyan, 1991 yılında Tahran Üniversitesi'nde Uluslararası İlişkiler Bölümü'nden mezun oldu.

1997-2001 yılları arasında Irak'ta ve 2007-2010 yılları arasında ise Bahreyn'de görev yaptı.

2011'den bu yana Arap ve Afrika İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı olarak görev yaptı. Bu görevinde, Ali Ekber Salihi (Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'ın ikinci hükümetinde) ve Zarif (Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin ilk hükümetinde) gibi iki farklı bakanla çalıştı.

Merhum İran Dışişleri Bakanı, Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu (Sosyal paylaşım siteleri) Merhum İran Dışişleri Bakanı, Devrim Muhafızları'na yakınlığıyla biliniyordu (Sosyal paylaşım siteleri)

Ancak 2016 yılında Zarif onu görevden aldı. Bu hareket muhafazakârlar tarafından, Ruhani ve bakanına yönelik büyük eleştiriler yapılmasına neden oldu.

ISNA'ya göre daha sonra Umman Büyükelçiliği görevini reddetti ve 2021 yılında Dışişleri Bakanlığı'na gelmeden önce, Meclis Başkanı'nın uluslararası işlerden sorumlu özel yardımcısı olarak çalışmaya başladı.

Emir Abdullahiyan, uluslararası yaptırımların kaldırılması karşılığında Tahran'ın nükleer faaliyetlerini kısıtlayan 2015 anlaşmasının çökmesinin ardından, Washington'un 2018'de eski Başkan Donald Trump tarafından anlaşmadan çekilmesi sonrasında, İran'ın nükleer programına ilişkin müzakerelerin yeniden başlatılması çabalarına dahil oldu.