Suudi Arabistan Veliaht Prensi’nden salgına karşı mücadelede kararlılık mesajı

Veliaht Prens Muhammed bin Selman G20 Liderler Zirvesi sonunda konuşma yaparken (Şarku’l Avsat)
Veliaht Prens Muhammed bin Selman G20 Liderler Zirvesi sonunda konuşma yaparken (Şarku’l Avsat)
TT

Suudi Arabistan Veliaht Prensi’nden salgına karşı mücadelede kararlılık mesajı

Veliaht Prens Muhammed bin Selman G20 Liderler Zirvesi sonunda konuşma yaparken (Şarku’l Avsat)
Veliaht Prens Muhammed bin Selman G20 Liderler Zirvesi sonunda konuşma yaparken (Şarku’l Avsat)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman bin Abdulaziz, Suudi Arabistan’ın G20 başkanlığını sırasında çabalarını daha güçlü, daha sağlam ve sürdürülebilir bir dünya inşa etmeye adadığını vurguladı. Ayrıca bunun, Krallığın Vizyon 2030 projesi çerçevesinde tanık olduğu büyük ekonomik ve sosyal dönüşüme paralel olduğunu belirtti. 
Veliaht Prens, G20 Liderler Zirvesi sırasında G20'nin şu andan itibaren biri sanal, biri yıl ortasında olmak üzere iki zirve düzenlemeyi önerdiğini ve ülkesinin yeni tip koronavirüse (Kovid-19) karşı herkes için aşı ve tedavi sağlamaya yönelik uluslararası çabaları adil ve uygun bir şekilde desteklemeye devam edeceğini vurguladı. Ayrıca bunu başarmak için uluslararası ortaklar ve önümüzdeki yıl G20 Başkanlığı’na gelecek İtalya ile birlikte çalışacaklarını kaydetti.
Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın açıklamaları, G20 Zirvesi'nin sona ermesinin ardından yaptığı G20 Başkanlığı açıklamasında geldi. Prens Selman, koronavirüs salgını ve sağlık, ekonomik ve sosyal alanları etkileyen sonuçları çerçevesinde yaptığı açıklamada, “Bu dönemde işbirliğimiz her zamankinden daha önemliydi. İnsan hayatının, geçim kaynaklarının korunması, pandeminin neden olduğu zararların azaltılması ve gelecekteki krizlerle mücadelede hazırlığın artırılması sorumluluğu konusunda ciddi şekilde birlikte çabaladık” ifadelerini kullandı.
Veliaht Prens, pandeminin sınır tanımadığını, tüm ülkelere ulaştığını ve dünyada yaşayan her insanı doğrudan veya dolaylı olarak etkilediğini, bunun da G20'nin oynadığı önemli rolün etkinleştirilmesini gerektirdiğini vurguladı. Bu amaçla, G20 Grubu’nun kuruluşundan bu yana bir ilk olarak tek bir başkanlık sırasında G20 liderlerinin iki kez bir araya geldiğini belirtti.
Prens Selman, tüm insanlığın tanık olduğu bu küresel tehditle mücadele etme konusunda şu değerlendirmelerde bulundu:
"Grubun ülkeleri, pandemi ve sonuçlarıyla başa çıkmak için eşi benzeri görülmemiş ve işbirliği içerisinde önlemler aldı. Bu istisna yılın sonuna gelmiş bulunuyoruz. G20 grubu bazı öncelikler belirledi ve bunu uygulamak için birlikte çalıştık. Bunların başında salgının sağlık, ekonomi ve sosyal alanlardaki etkilerini iyileştirmek ve hayatları, geçim kaynaklarını korumak ve en muhtaç grupları desteklemek için gerekli olan tüm önlemleri almak geliyor. Grup, bunu başarmak için aşağıdaki öncelikleri belirledi:

Gerekli kaynaklar
Veliaht Prens konuyla alakalı yaptığı açıklamada, "Koronavirüs ile mücadele etmek için ön saflarda bulunanlara derhal gerekli kaynakları sağladık" dedi. Ayrıca, pandeminin başlangıcında G20 ülkelerinin acil finansman ihtiyaçlarını karşılamak için özellikle teşhis araçları, aşılar ve etkili tedaviler geliştirilmesi amacıyla 21 milyar dolardan fazla taahhütte bulunduklarını belirtti. "Krallık, bu çabaları desteklemek için 500 milyon dolar katkıda bulundu."
Prens Muhammed bin Selman, açıklamasında şunları kaydetti:
“G20'de, koronavirüse karşı herkesin aşı, teşhis araçları ve tedavileri adil ve uygun maliyetli bir şekilde elde etmesi için uygun koşullar yaratmak amacıyla hiçbir çabadan kaçınmadık. Hala bunlar üzerinde çalışıyoruz.”

Olağanüstü önlemler
Veliaht Prens açıklamasını şu sözlerle sürdürdü:
“Ekonomilerimizi ve halklarımızı desteklemek için olağanüstü önlemler aldık ve bu yıl G20 eylem planının bir parçası olarak, şirketleri desteklemek ve bireylerin geçim kaynaklarını korumak için küresel ekonomiye 11 trilyon dolardan fazla para sağladık. Bu, G20 Grubu'nun daha önce eşi görülmemiş bir katkısı oldu. Ayrıca, işlerini ve gelir kaynaklarını kaybedenleri korumak için sosyal koruma ağlarını da genişlettik."

Acil durum desteği
Veliaht Prens, borçların ödenmesi durumunu askıya alma girişimine atıfta bulunarak şu ifadelerini kullandı:
"Pandemi, onlarca yıllık kalkınma çabalarını boşa çıkarmakla tehdit ettiği için dünyadaki en savunmasız ülkelere acil destek sağladık. Nüfusu bir milyarı aşan risk altındaki çoğu ülkenin borç yükünü azaltmak için 14 milyar dolardan fazla destek verdik. Ayrıca bu girişimi uzattık ve yeniden uzatma durumu gerektiren bir şey olup olmadığını görmek için durumu değerlendirmeye devam edeceğiz.”
"Buna ek olarak, gelişmekte olan ve düşük gelirli ülkelere yardım etmek için G20 Grubu ile birlikte çalışan kalkınma bankaları, Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası  aracılığıyla 300 milyar dolardan fazla destek sağlandı. Gücümüz, birliğimizde yatıyor ve aslında bu G20’nin de dünya ülkelerinin tüm kıtalardan bir araya gelerek bu çağın acil zorluklarıyla mücadele edip bunlara karşı etkili ve ortak çözümler alması için kurulma amaçlarından biri. 

Salgınlardan korunma
Veliaht Prens, "Gelecekte olası pandemilerden daha iyi korunmanın öneminin artık farkındayız ve ayrıca bu krizden dersler almalıyız. Bunu başarmak için Krallık G20 Başkanlığı sırasında salgınlarla mücadeleye yönelik araçlara erişime katkıda bulunan bir girişim önerdi" dedi.
Girişimin 3 hedefe ulaşmayı amaçladığını belirten Veliaht Prens Muhammed bin Selman bunu, “Tüm bulaşıcı hastalıklar için teşhis araçlarının, tedavilerin ve aşıların araştırılmasını, geliştirilmesini ve dağıtımını teşvik etmek, küresel pandemiye hazırlık için uluslararası finansmanı teşvik etmek ve kolaylaştırmak, ayrıca dünyanın her yerindeki epidemiyologların eğitimini desteklemek” şeklinde açıkladı. 

Daha güçlü bir dünya inşa etmek
Prens Muhammed bin Selman, Krallığın G20 başkanlığı sırasında çabalarını daha güçlü, daha sağlam ve sürdürülebilir bir dünya inşa etmeye adadığını vurguladı. “Bu, tüm vatandaşlarımızın, özellikle de kadın ve gençlerin 21. yüzyılın fırsatlarını yakalayarak güçlendirilmesini sağlamayı amaçlayan Krallığın 2030 vizyonu çerçevesinde kaydettiği büyük ekonomik ve sosyal dönüşümü ile paralel bir durum.”
Veliaht Prens'in bildirdiklerine göre, Suudi Arabistan’ın G20 başkanlığı çerçevesinde G20 üyeleri, küresel bir toparlanmanın temellerini atacak bir dizi hayati inisiyatif üzerinde anlaştılar. Prens Selman, bunların önümüzdeki on yıllar boyunca etkilerinin devam edeceğini umduğunu dile getirdi.

Riyad Girişimi
Muhammed bin Selman açıklamasının devamında şunları kaydetti:
"Dünya Ticaret Örgütü'nün reformu için gerekli desteği sağlamak üzere Dünya Ticaret Örgütü'nün geleceği konusunda Riyad girişimini başlattık. Ayrıca kaliteli eğitim ve finansal katılım sağlayarak kadınları ve gençleri güçlendirmeye yönelik çabaları sürdürdük. Krallık, başkanlığı sırasında çevreyi korumaya büyük önem verdi."
"G20 Grubu ile, ekonominin tüm sektörlerinde karbon emisyonlarının yönetimini iyileştirmek ve daha temiz, daha sürdürülebilir ve daha uygun fiyatlı enerjiye erişim sağlamak için döngüsel bir karbon ekonomisi yaklaşımı üzerinde anlaştık. Ayrıca arazi bozulmasını azaltmak ve mercan resiflerini korumak için G20 girişimini başlattık. Ayrıca, dünyadaki her bir insan için güvenli bir şekilde yönetilen temiz su sağlamak için toplu çabaları yoğunlaştırdık. artan talep ve çevresel baskıların olduğu bir zamanda herkes için gıda güvenliğini sağlamanın temel zorluğuyla mücadele ettik. 

İstisnai bir zorluk
“Bu zorluklarla geçen yılda G20 başkanlığını devralmak istisnai bir zorluk ve aynı zamanda gerçek bir onur oldu. Bu zirvenin, köklü tarihi, asil halkı ve müreffeh geleceğiyle gurur duyan bir ulusun öyküsünü anlatan başkent Riyad'da sanal olarak düzenlenmesini umuyorduk.”
Prens Muhammed bin Selman konuşmasında, "Bugün bu zirveyi sonlandırıyoruz. Salgının üstesinden gelmek için önlemler almaya ve ortak çalışmaya devam etmeye kararlıyız. Ülkelerimize ve genel olarak dünyaya umut ve güvence veriyoruz. Bu yıl başardıklarımızdan gurur duyuyoruz ve hala yapacak çok işimiz olduğunu biliyoruz" ifadelerini kullandı. Ayrıca, Krallığın koronavirüse karşı geliştirilen aşıların ve tedavilerin herkes için erişilebilir olması ve adil ve uygun bir şekilde sağlanmasıyla ilgili uluslararası çabaları desteklemeye devam edeceğini vurguladı.
Veliaht Prens, ülkesiyle bu taahhüdü paylaşan pek çok kişi olduğuna dikkati çekerek şunları kaydetti: 
“Bunu başarmak için önümüzdeki yıl uluslararası ortaklarımız ve G20'ye başkanlık edecek İtalya ile birlikte çalışacağız. Krallık, Grup üyeleriyle birlikte 21. yüzyılın zorluklarını ele almaya yönelik küresel çağrılara karşılık vermeye devam edecek. Önümüzdeki yıl G20 Başkanlığı’na gelecek İtalya için başarılar dilerim.”



Budeyvi: Körfez ülkeleri ortak füze kalkanı kurulmasını görüşüyor

Körfez İşbirliği Konseyi Genel Sekreteri Casim Muhammed el-Budeyvi, Manama'da gazetecilerle bir araya geldi (Şarku'l Avsat)
Körfez İşbirliği Konseyi Genel Sekreteri Casim Muhammed el-Budeyvi, Manama'da gazetecilerle bir araya geldi (Şarku'l Avsat)
TT

Budeyvi: Körfez ülkeleri ortak füze kalkanı kurulmasını görüşüyor

Körfez İşbirliği Konseyi Genel Sekreteri Casim Muhammed el-Budeyvi, Manama'da gazetecilerle bir araya geldi (Şarku'l Avsat)
Körfez İşbirliği Konseyi Genel Sekreteri Casim Muhammed el-Budeyvi, Manama'da gazetecilerle bir araya geldi (Şarku'l Avsat)

Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) Genel Sekreteri Casim Muhammed el-Budeyvi,  yarın  (Çarşamba) Bahreyn’de yapılacak liderler zirvesine hazırlanan altı Körfez ülkesinin, füze saldırılarına karşı birleşik bir savunma sistemi oluşturmayı ve Konsey ülkelerini koruyacak ortak bir “füze kalkanı” kurmayı görüştüklerini açıkladı.

Budeyvi, Bahreyn’in başkenti Manama’da, 46. Körfez Zirvesi’nin başlamasından önce medya temsilcileriyle yaptığı söyleşide, ortak Körfez savunmasının, liderlerin çarşamba günü ele alacağı en önemli başlıklardan biri olacağını belirtti.

Bölgesel gerilim gölgesinde zirve

Genel Sekreter, zirvenin bölgedeki son gelişmeler ışığında gerçekleştiğini, özellikle Katar’ın İran ve İsrail tarafından düzenlenen iki saldırıya maruz kalmasının Körfez ülkelerini ciddi şekilde endişelendirdiğini ifade etti.

İran, 23 Haziran 2025’te Katar’daki El-Udeyd Hava Üssü dâhil olmak üzere Katar ve Irak’taki bir dizi ABD üssüne füze saldırısı düzenlemişti. Tahran yönetimi bu saldırının, ABD’nin İran’ın nükleer tesislerini hedef alan operasyonuna bir yanıt olduğunu açıklamıştı.

Ardından 9 Eylül 2025’te İsrail savaş uçakları, Doha’da Hamas heyetinin müzakere ofisinin bulunduğu bir binayı hedef almıştı.

Budeyvi, bu saldırıların ardından Körfez İşbirliği Konseyi liderlerinin Doha’da dayanışma toplantısı düzenlediğini ve Körfez topraklarının benzer saldırılardan korunması için savunma bakanlarını olağanüstü toplantıya çağırdıklarını söyledi.

Beş maddelik savunma paketi

Genel Sekreter, Doha’daki toplantıda Körfez savunma bakanlarının beş savunma tedbiri üzerinde uzlaştığını açıkladı ancak bu önlemlerin ayrıntılarına değinmedi. Budeyvi, bu adımların, ortak Körfez askeri iş birliğini ilerletmeyi ve güçlendirmeyi hedeflediğini vurguladı.

Ayrıca Körfez ülkelerinin ortak bir füze kalkanı sistemi kurma yönünde çalışma yürüttüğünü söyleyen Budeyvi, bu konuda ilgili üretici ülkelerle müzakerelerin de yapıldığını belirterek, “Yakın zamanda bir çözüme ulaşmayı umut ediyoruz” dedi.

Serbest ticaret anlaşmaları gündemde

Budeyvi, medya toplantısında Körfez’in dünya ülkeleriyle serbest ticaret anlaşmaları yapma çabalarına da değindi. Yakında Pakistan, Yeni Zelanda ve Güney Kore ile yeni serbest ticaret anlaşmalarının imzalanacağını açıkladı.

Birleşik Krallık ile yürütülen müzakerelerde ise önemli ilerleme kaydedildiğini belirten Budeyvi, anlaşmanın tamamlanması için “çok az bir bölümün kaldığını” ifade etti.

Genel Sekreter, Körfez–İngiltere ortaklığının uzun bir iş birliği ve karşılıklı güven tarihine dayandığını, gelecekte ise ortak çıkarlar temelinde daha kapsamlı siyasi koordinasyon, güvenlik ve savunma alanlarında iş birliği, ekonomik ve yatırım ortaklıkları ve kültürel değişimi içeren geniş bir ortaklık vadettiğini söyledi.

46. Körfez Zirvesi Bahreyn’de

Körfez liderleri, Bahreyn’de düzenlenecek 46. Körfez Zirvesi sırasında bölgesel ve uluslararası gelişmeleri, ayrıca Körfez ortak çalışma mekanizmalarının güçlendirilmesini ele alacak. Bu zirve, 25 Mayıs 1981’de Konsey’in kuruluşundan bu yana Bahreyn’in ev sahipliği yaptığı sekizinci KİK zirvesi olacak.


Veliaht Prens: 2026 bütçesi, vatandaşın menfaatini önceliyor

Veliaht Prens ve Başbakan, 2026 bütçesini onaylamak üzere oturuma başkanlık ediyor (SPA)
Veliaht Prens ve Başbakan, 2026 bütçesini onaylamak üzere oturuma başkanlık ediyor (SPA)
TT

Veliaht Prens: 2026 bütçesi, vatandaşın menfaatini önceliyor

Veliaht Prens ve Başbakan, 2026 bütçesini onaylamak üzere oturuma başkanlık ediyor (SPA)
Veliaht Prens ve Başbakan, 2026 bütçesini onaylamak üzere oturuma başkanlık ediyor (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, 2026 yılı bütçesinin “vatandaşın menfaatinin hükümetin önceliklerinin başında geldiğini” vurgulayarak, ülkede elde edilen büyük kazanımların “Allah’ın lütfuyla, ardından Kral Selman’ın yönlendirmeleri ve Suudi kadın ve erkeklerinin çabaları sayesinde” gerçekleştiğini söyledi.

Veliaht Prens, Bakanlar Kurulu’nun önümüzdeki yılın bütçesini onaylamasının ardından yaptığı açıklamada, Suudi ekonomisine ilişkin olumlu göstergelerin 2030 Vizyonu doğrultusunda yürütülen kesintisiz reformların devamı niteliğinde olduğunu belirtti. İlk tahminlere göre, 2026’da reel gayrisafi yurtiçi hasılanın yüzde 4.6 oranında büyümesi bekleniyor. Bu büyüme; ekonomik büyümeyi sürüklemeye devam eden ve yüzde 4.8 artış kaydeden petrol dışı faaliyetlerle destekleniyor.

Veliaht Prens, hükümetin ekonomik büyümeyi destekleme ve mali sürdürülebilirliği koruma yönündeki çabalarını sürdürdüğünü ifade ederek şunları söyledi:

“Hükümet, ekonomik büyümeyi güçlendirmek ve kamu maliyesinin sürdürülebilirliğini korumak için küresel dalgalanmalara karşı yerel ekonominin direncini artıran sürdürülebilir kalkınma hamlelerine devam etmektedir. Bu yaklaşım, uzun vadeli planlamaya dayanan esnek ve disiplinli mali, ekonomik ve sosyal politikalar ile egemen borç stratejisi kapsamında finansman araçlarının yöntemsel kullanımını esas almaktadır.”

Muhammed bin Selman, 2030 Vizyonu’nun ilanından bu yana gerçekleştirilen yapısal dönüşümün; petrol dışı faaliyetlerde büyüme oranlarını iyileştirdiğini, enflasyonun küresel seviyelerin altında tutulmasına katkı sunduğunu, iş ortamının gelişmesini sağladığını ve özel sektörün kalkınmada daha etkin bir ortak hâline gelmesini teşvik ettiğini belirtti. Ayrıca Krallığın ekonomik ve yatırım merkezi olarak konumunu pekiştirdiğini vurguladı.

Veliaht Prens, “2026 bütçesi, hükümetin yerel ekonominin dayanıklılığını ve esnekliğini artırma yönündeki kararlılığını teyit ediyor. Krallık, ekonomik çeşitliliği artırmaya, yatırımları teşvik etmeye ve ekonomik dönüşüm sürecini 2030 hedefleriyle uyumlu şekilde hızlandırmaya devam edecektir” dedi.

Açıklamasında Kamu Yatırım Fonu’nun (PIF) 2030 Vizyonu’nun hedeflerini destekleme rolüne değinen Muhammed bin Selman, fonun stratejik ve gelecek vadeden sektörlerin geliştirilmesini, küresel ekonomik ortaklıkların güçlendirilmesini ve uzun vadede kamu maliyesinin sürdürülebilirliğinin desteklenmesini sağlayacağını ifade etti. Ayrıca Ulusal Kalkınma Fonu ve bağlı kalkınma fonlarının, devlet bütçesinin tamamlayıcısı olarak büyümeyi ve ekonomik çeşitliliği teşvik etme görevlerini sürdüreceğini söyledi.

Veliaht Prens, Krallığın insan kaynağına yatırım yapma, kapsamlı kalkınmayı gerçekleştirme, çeşitli alanlarda öncülük etme ve içte-dışta insani yardımları sürdürme konusundaki kararlılığını da vurguladı.


Riyad ve Moskova... Petrolün ötesine geçen ve enerji piyasalarının istikrarını pekiştiren stratejik bir ortaklık

Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman ve Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak, Ortak Bakanlar Komitesi toplantısına başkanlık etti. (X)
Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman ve Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak, Ortak Bakanlar Komitesi toplantısına başkanlık etti. (X)
TT

Riyad ve Moskova... Petrolün ötesine geçen ve enerji piyasalarının istikrarını pekiştiren stratejik bir ortaklık

Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman ve Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak, Ortak Bakanlar Komitesi toplantısına başkanlık etti. (X)
Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman ve Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak, Ortak Bakanlar Komitesi toplantısına başkanlık etti. (X)

Suudi Arabistan ile Rusya arasındaki Yatırım ve İş Forumu sone erdi. Yoğun bir stratejik diyalog gününü geride bırakan forum, iki ülke arasındaki ortaklığı petrol koordinasyonunun ötesine taşımayı hedefliyor.

9. Ortak Bakanlar Komitesi toplantısı kapsamında düzenlenen forum, artan ticaret hacmiyle desteklenen ekonomik ve yatırım iş birliğini derinleştirme yönündeki ortak iradeyi vurguladı.

Forum, Riyad’da Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman ile Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak tarafından açıldı. Açılışa Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan da katıldı. Forumda, iki ülke arasındaki ekonomik iş birliğini güçlendirmek amacıyla üst düzey yetkililer, uzmanlar ve yatırımcılardan oluşan bir heyet yer aldı.

sdcfg
Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman, Suudi Arabistan – Rusya Yatırım ve İş Forumu'nun açılışında bir konuşma yaptı. (X)

Enerji ve Yatırım bakanlıkları tarafından düzenlenen forumda konuşan Prens Abdulaziz bin Selman, OPEC+ ittifakının üye ülkelerin maksimum üretim kapasitesini değerlendirmek için benimsediği yeni mekanizmayı ‘dönüm noktası’ olarak nitelendirdi. Prens, mekanizmanın ‘adil ve şeffaf’ olduğunu vurgulayarak, piyasaların istikrarına katkı sağlayacağını ve üretime yatırım yapanlar için bir ödül niteliği taşıdığını belirtti.

Prens Abdulaziz bin Selman ile Aleksandr Novak, Suudi Arabistan – Rusya Ortak Bakanlar Komitesi toplantısına da başkanlık etti. Toplantıda, enerji, ticaret ve ekonomi, yatırım, uzay, sanayi ve maden kaynakları, sağlık, eğitim, medya, kültür, spor, turizm, ulaştırma, konut, tarım gibi birçok kritik alanda iş birliğini geliştirmeye yönelik gündem konuları ele alındı.

Her iki taraf da, iki ülke arasındaki ortak ilgi alanlarındaki iş birliğinin sürekli olarak ilerlemesinden duydukları memnuniyeti dile getirdi. Taraflar, ekonomilerin gelişimine katkı sağlayacak ortaklığı güçlendirme isteklerini vurguladı ve özellikle Suudi Arabistan – Rusya İş Forumu ile Ortak İş Konseyi toplantılarının başarılı geçmesini takdirle karşıladılar.

cdfgtr
Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak, Ortak Bakanlar Komitesi toplantısına katıldı. (RIA Novosti)

Suudi Arabistan Odalar Birliği Başkanı Hasan bin Muceb el-Huveyzi, toplantının önemine ilişkin yaptığı açıklamada, Suudi Arabistan ile Rusya arasındaki ekonomik ilişkilerin ‘küresel enerji piyasalarında istikrar ve büyümeyi destekleyen önemli bir dayanak’ olduğunu vurguladı.

El-Huveyzi, stratejik ortaklık kapsamında son yıllarda madencilik, sanayi, tarım ve ileri teknoloji gibi kritik sektörleri kapsayacak şekilde önemli bir genişleme yaşandığını ve bunun iki ülkenin ekonomik kapasitesinin bütünleşmesini yansıttığını belirtti. Ayrıca, iki ülke arasındaki iş birliğinin somut şekilde büyüdüğüne dikkat çekerek, ticaret hacminin 3,8 milyar doları aştığını ve yüzde 60’lık bir artış kaydettiğini, bunun da özel sektörün iki ülkeye duyduğu güvenin bir göstergesi olduğunu ifade etti.

Enerjiden ekonomik çeşitliliğe

Suudi Arabistan Şura Konseyi Üyesi Fadl bin Sad el-Buayneyn, forumun düzenlenmesini ‘iki ülke arasındaki ikili ilişkileri ve ekonomik ortaklığı derinleştirmenin bir aracı’ olarak nitelendirdi. Forumun, ekonomik ortaklığı güçlendirmeyi ve bu hedeflerin önündeki zorluklarla başa çıkmayı amaçladığını vurguladı.

El-Buayneyn, Suudi Arabistan ile Rusya arasındaki petrol koordinasyonunun ve OPEC+’nın rolünün enerji piyasalarının istikrarını sağladığını ifade etti. Ayrıca, ekonomik ortaklığı güçlendirmeye yönelik sistemli çalışmalar yürütüldüğünü belirterek, karşılıklı vize muafiyeti anlaşmaları ve doğrudan uçuşların başlatılması gibi somut sonuçların iş birliğinin potansiyelini gösterdiğini kaydetti.

fr
Suudi Arabistan – Rusya Yatırım ve İş Forumu katılımcıları (X)

Forumun çıktıları, Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak’ın Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda da teyit edildi. Novak, OPEC+ çerçevesindeki iş birliğinin sadece petrol piyasasıyla sınırlı olmadığını, bunun ‘küresel piyasalarda uzun vadeli istikrarı sağlayan güvenilir bir bölgesel ve uluslararası iş birliği platformu’ olduğunu vurguladı. İkili iş birliğinin enerji dışı büyük yatırım projelerini de kapsadığına dikkat çekti.

Mutabakat zaptı ve anlaşmalar

Suudi Arabistan – Rusya Yatırım ve İş Forumu kapsamında, Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman ile Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak, Suudi Arabistan Enerji Bakanlığı ile Rusya Ekonomik Kalkınma Bakanlığı arasında sera gazı emisyonlarını azaltmaya yönelik düşük karbonlu kalkınma ve iklim değişikliği alanında iş birliğine dair bir mutabakat zaptı imzaladı. Mutabakat zaptı, iki ülke arasında iklim değişikliği alanında kapsamlı bir iş birliği çerçevesi oluşturmayı ve Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi ile Paris Anlaşması’nın amaç ve ilkelerini destekleyerek ortak çıkarları güçlendirmeyi hedefliyor. Mutabakat zaptı, iklim değişikliğinin etkilerini hafifletmeye yönelik teknolojiler ve çözümler, sera gazı emisyonlarını azaltma ve ortadan kaldırma faaliyetleri ile enerji verimliliğinin artırılması gibi alanları kapsıyor.

Forum kapsamında ayrıca, iki ülke vatandaşları için karşılıklı vize muafiyeti anlaşması imzalandı. Suudi tarafı adına anlaşmayı Prens Faysal bin Ferhan, Rus tarafı adına Novak imzaladı.

Enerji Bakanı ayrıca, Suudi Arabistan’daki Kral Abdulaziz Vakfı ile Rusya Federal Arşiv Ajansı arasında iş birliği anlaşmasını da imzaladı. Anlaşma kapsamında bilgi paylaşımı, seminer ve forum düzenleme, ilgili yayın ve broşürlerin değişimi ile deneyim ve ziyaretlerin paylaşılması öngörülüyor.

Aynı çerçevede, Rusya’nın en büyük paladyum ve nikel üreticisi Norilsk Nickel’in Satış ve Ticaretten Sorumlu Başkan Yardımcısı Anton Berlin, şirketin Suudi Arabistan’da madencilik projelerine katılma olasılığını değerlendirdiğini açıkladı. Anton Berlin, Suudi Arabistan’da dört sanayi bölgesi bulunduğunu ve bu bölgelerde potansiyel projeler üzerinde çalıştıklarını belirtti.

Anton Berlin, bu sanayi bölgelerinin avantajlarını da anlatarak, “Buralarda yatırımcılara vergi kolaylıkları sağlanıyor ve gerekli altyapı (enerji, gaz, su temini, atık su arıtma, yakıt istasyonu) mevcut. Özetle, yatırımcının ihtiyacı olan tek şey üretim tesisini kurmak” dedi.