Sadr parlamentodaki koltukların üçte birini istiyor

Iraklı Şii lider Mukteda es-Sadr (Reuters)
Iraklı Şii lider Mukteda es-Sadr (Reuters)
TT

Sadr parlamentodaki koltukların üçte birini istiyor

Iraklı Şii lider Mukteda es-Sadr (Reuters)
Iraklı Şii lider Mukteda es-Sadr (Reuters)

Irak Başbakanı Mustafa el-Kazimi’nin erken parlamento seçimleri için belirlediği 6 Haziran 2021 tarihine ilişkin henüz herhangi bir değişiklik yok. Birkaç gün önce Irak’ın üç başkanlığı, seçimlerin zamanında düzenlenmesi için gerekli düzenlemeleri yapmak amacıyla Birleşmiş Milletler (BM) huzurunda seçim komisyonu ve bir dizi bağımsız heyetle önemli bir toplantı gerçekleştirdiler.
Bu bağlamda Ekim 2019’dan bu yana büyük gösteriler ve kitlesel protestoların ürettiği kitle hareketinin partileri ve güçleri de dahil olmak üzere sahtekarlıktan korkan birimler tarafından uluslararası denetim çağrıları yapılmaya başlandı. Üstelik seçimler, yeni güçler ve partiler lehine ne kadar adil ve şeffaf görünürse görünsün...
Aynı şekilde bu tarafların, siyasi denklem ile siyasi haritayı değiştirmek istediği de görüldü.
Cumhurbaşkanı Berhem Salih ve Başbakan Mustafa el-Kazimi’nin çağrı yaptığı uluslararası denetimin yanı sıra orta ve küçük çaplı blok ve partiler de parlamentoda büyük blokları olan mevcut güç ve partilerin çoğunun bağımlısı olduğu dolandırıcılık girişimlerini önlemek için biyometrik karta göre seçim yapılması konusunda ısrar ediyorlar.
Diğer yandan Yüksek Seçim Komisyonu, Koreli bir şirketle elektronik sonuç almayı hızlandırma cihazları hususunda görüşmelerine devam ettiğini duyurdu. Komisyon, geçen pazar günü yaptığı açıklamada 12 milyondan fazla seçmenin seçim kartlarını aldığını ve 14 milyondan fazla seçmenin de biyometrik olarak kayıt yaptırdığını bildirdi. Komisyon açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Geçen haftanın başlarında Irak’taki BM ekibinin katılımıyla, 3 başkan bir görüşmede bulunduk. Komisyonun çalışmalarının karşılaştığı sorun ve engelleri, özellikle de komisyona tahsis edilen finansman eksikliğini ele aldık. Bir sonraki seçimlerin gerçekleşmesi için gerekli zaman çizelgesine göre komisyonun operasyonel programındaki paragrafların uygulanmasını kolaylaştırma yollarını görüştük.”
Seçimlerin planlanan tarihte yapılmasına veya bunlar üzerinde uygun bir uluslararası denetim sağlanmasına yönelik söz konusu resmi hareketlerle birlikte Federal Mahkeme’nin yokluğu, seçimlerin yapılmama olasılığının önündeki en büyük engel olmaya devam ediyor. Siyasi bloklar ister yeni bir yasa değişikliği veya mevzuatı düzeyinde Federal Mahkeme yasası hususunda görüşmelerini sürdürüyor. Federal Mahkeme ile ilgili anlaşmazlık bağlamında siyasi gözlemciler yaptıkları değerlendirmelerde bunun özellikle şu anda siyasi ve kamusal statülerinin bir tür envanter sürecini yürüten siyasi güçler tarafından devam edebileceğine inanıyor. Sonuç olarak bu güçler, bir sonraki parlamentoda iyi sayıda koltuk elde etme olasılığına ilişkin seçeneklerine karar verirlerse, seçim yasasını değiştirmek için baskı yapan halk iradesinin önünde durmayı başaramamaları sonrasında Federal Mahkeme yasasını çözme konusunda oyalanmaya devam edecekler.
Seçimlerin 6 Haziran’da yapılmasını istemeyen ve tarihi gelecek yılın onuncu ayına ertelemek için çalışan birçok blok ve siyasi güç mevcut. Bloklar, hacimleri neredeyse büyük ölçüde bilinen Kürtler hariç, Şiiler ve Sünniler, özellikle kitlesel protestolardan sonra temsil ettiklerini savundukları sokaklarla artık ciddi sorunlar yaşıyor. Parlamento Başkanı Muhammed el-Halbusi’yi görevden almaya çalışan bir Irak cephesinin ortaya çıkmasının ardından Sünni-Sünni anlaşmazlıkları da su yüzüne çıktı. Görevden alma projesi için belirtilen sebepler yasama kurumunun reform çalışması olarak bilinirken bu hareketin kaynağı ise Sünni sokağın temsil edilmesi açısından Sünni oluşumun liderleri arasında bir denge oluşturma girişimi olarak ön plana çıkıyor.
Şiiler açısından ise durum şöyle...
Şii güçler ve bloklar, siyasal İslam partilerine karşı sert sloganlar yükselten Ekim 2019 ayaklanmasının şokunu halen yaşıyorlar. Bazı Şii partiler arasındaki çatışmalar öldürücü düzeyde olsa da dini otoritenin varlığı ve İran’ın bu güçlerin birçoğu üzerindeki etkisinin gücü, parti merkezlerini yakmak ve bazı suikastlar gibi farklı şekiller almasına rağmen bu çatışmanın ortaya çıkışını engelledi.
Diğer yandan gelecek seçimlere ilişkin önemli diğer bir hususun da Ammar el-Hekim liderliğindeki Hikmet Akımı ve Mukteda es-Sadr liderliğindeki Sadr Hareketi’nin tavırları olduğu biliniyor. Hekim, geçen pazar günü Şarku’l Avsat tarafından yayınlanan, ‘Bileşenler ötesi ittifak ve Irak krizine çözüm beklentileri’ başlıklı makalesi aracılığıyla, çözüm Şiileri, Sünnileri ve Kürtleri içeren bir ittifakta yer alırken Sadr Hareketi’nin başbakanlık kürsüsü ayrılmış olarak bir sonraki parlamentoda yaklaşık 100 koltuğa ulaşmaya doğru yükselmeye başladığını belirtti. Hekim şu ifadeleri kullandı:
“Söz konusu seçimlere dair, doğru olduğuna inandığımız birtakım öngörülerimiz bulunuyor. Bazı siyasi güçlerin gerilerken bazılarının yükseleceğini, siyaset sahnesinde etkili bazı siyasi güçlerin ise statülerini sağlamlaştıracaklarını düşünüyoruz. Ancak bu seçimlerin şekli ve sonucu ne olursa olsun, ‘eğer erken seçimlere gidersek ve seçim pratiği, gerginliği azaltmadan ve vatandaşın demokratik siyasi sisteme olan güvenini yeniden tesis etmeden biterse ne olacak?’ sorusuna tatmin edici bir cevap bulunması gerekiyor.”
Ancak görünen o ki Sadr Hareketi, liderleri ‘Şiiler için başbakanlık pozisyonunun yanı sıra bir sonraki parlamentoda koltukların yaklaşık üçte birini elde etme olasılığından’ söz etmeye başladıkları için risk almaktan korkmuyor. Ancak Sadr yandaşlarının Şii rakiplerinin önünde, devletteki ilk yürütme organının Sadri yandaşlarının tekelinde olacağını söylediği de açık.



Amerikalı diplomatlar yeni liderlerle görüşmek için Suriye'de

Washington'daki Suriye büyükelçiliğinin girişine Suriye muhalefet bayrağı asıldı (Reuters)
Washington'daki Suriye büyükelçiliğinin girişine Suriye muhalefet bayrağı asıldı (Reuters)
TT

Amerikalı diplomatlar yeni liderlerle görüşmek için Suriye'de

Washington'daki Suriye büyükelçiliğinin girişine Suriye muhalefet bayrağı asıldı (Reuters)
Washington'daki Suriye büyükelçiliğinin girişine Suriye muhalefet bayrağı asıldı (Reuters)

ABD Dışişleri Bakanlığı bugün yaptığı açıklamada, 13 yıllık iç savaş boyunca Washington ve Şam arasında benzeri görülmemiş bir diplomatik misyonla, ABD'li diplomatların yeni Suriyeli yetkililerle görüşmek üzere Suriye'ye geldiğini duyurdu.

Diplomatlar, Washington tarafından "terörist" olarak tanımlanan Heyet Tahrir el Şam örgütü ve sivil toplum temsilcileriyle bir araya gelecek. Dışişleri Bakanlığı sözcüsünün açıkladığı gibi, "ülkelerinin geleceğine ilişkin vizyonlarını ve ABD'nin onları nasıl destekleyebileceğini" müzakere edilecek. Bu, Washington ile Suriye'nin yeni yöneticileri arasındaki ilk doğrudan ve resmi toplantı olacak.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardığına göre, ABD'nin kıdemli Ortadoğu diplomatı Barbara Leaf, rehine işlerinden sorumlu başkanlık temsilcisi Roger Carstens ve Dışişleri Bakanlığı'nın Suriye'deki çalışmalarını yönetmekle görevlendirilen yeni danışman Daniel Rubenstein, Suriye muhalefetinin Devlet Başkanı Beşar Esad'ı devirmesinden sonra Şam'a giden ilk ABD'li diplomatlar olacak.

Ziyaret, Batılı hükümetlerin Heyet Tahrir el-Şam ve lideri Ahmed el-Şera ile iletişim kanallarını yavaş yavaş açtığı ve grubun terör örgütleri listesinden çıkarılması olasılığını tartıştığı bir dönemde gerçekleşiyor. ABD heyetinin ziyareti, Fransız ve İngilizlerin son günlerde Suriye'nin yeni yetkilileriyle gerçekleştirdikleri temasları takip ediyor.

Bakanlık sözcüsü, Amerikalı yetkililerin Heyet Tahrir el Şam temsilcileriyle yapacakları toplantılarda Washington'un Suriye'deki siyasi geçiş sürecine dahil etmek istediği kapsayıcılık ve azınlık haklarına saygı gibi bir dizi ilkeyi görüşeceklerini belirtti.

Heyet ayrıca Ağustos 2012'de Suriye'ye yaptığı bir gazetecilik gezisi sırasında yakalanan ABD'li gazeteci Austin Tice ve Esed rejimi döneminde kaybolan diğer ABD vatandaşları hakkında da yeni bilgiler edinmeye çalışacak.

Sözcü, “Ayrıca Ürdün'ün Akabe kentinde ABD ve bölgesel ortaklar tarafından üzerinde anlaşmaya varılan geçiş ilkelerini görüşmek üzere HTŞ temsilcileriyle bir araya gelmeyi planladıklarını” ifade etti.