İsrail’den ‘esir maaşlarını’ kesme tehdidi

El-Halil kentinde dalgalanan Filistin bayrağı. (AFP)
El-Halil kentinde dalgalanan Filistin bayrağı. (AFP)
TT

İsrail’den ‘esir maaşlarını’ kesme tehdidi

El-Halil kentinde dalgalanan Filistin bayrağı. (AFP)
El-Halil kentinde dalgalanan Filistin bayrağı. (AFP)

Rada Atmeh
İsrail’in serbest bıraktığı Abdullah Kemal, gelecek aralık ayının başlarından itibaren yeni doğan bebeğinin ihtiyaçlarını karşılayamayacak. Kemal bundan sonra mali yükümlülüklerini yerine getiremeyeceğinden endişeli. Zira İsrail, onu ve diğer Filistinli esirleri ‘maaşlarını askeri emirle almakla’ tehdit etti. Filistin yönetimine de ‘esirlerin kendilerine karşı düşmanca bir eylemde bulunmaları halinde nerelerde bulunursa bulunsun sağladıkları fonlara el konulacağı’ bilgisini iletti.
Batı Şeria’daki ordu komutanı tarafından geçen mayıs ayında yayınlanan İsrail askeri emri ile esirlerin ve özgürlüklerine kavuşanların maaşlarını ödemek için kullanılan hesapların yönetilmeye devam edilmesi halinde bölgede faaliyet gösteren bankalar yaptırım, yargılama, tutuklama ve mal varlıklarına el koyma cezaları ile tehdit edildi.

Devlet bankası
Filistinli Tutuklular ve İcra Dairesi Başkanı Kadri Ebu Bekir konuya dair şu açıklamada bulundu:
“İsrail’in esirlerin maaşları kesme ve transfer işlemini gerçekleştiren bankalara yaptırım uygulama tehdidinden sonra Filistin yönetimi, hızlıca cezaevlerindeki esirlerin maaşlarının ödeneceği bir devlet bankası, el-İstiklal Bankası’nı kurmaya karar verdi.”
Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre, Cezaevlerinde 40’ı kadın ve 70’i çocuk olmak üzere 4 bin 500 esir bulunuyor.
Ebu Bekir “Serbest bırakılan 7 bin esir, maaşlarına ulaşabilmeleri için Filistin yönetiminin güvenlik hizmetlerine ve sivil kurumlarına alınacak” ifadelerini kullandı. Yetkili, serbest bırakılan her esirin ister sivil ister güvenlik alanında olsun çalışmak istediği alanı seçmesi için ilgili formların tüm valiliklere gönderildiği bilgisini verdi. Kadri Ebu Bekir, 60 yaş üstünde olup çalışamayacak durumda olanların da sadece 1 ay görev alıp daha sonra ‘emekli maaşı’ başlığı altında listeleneceğini kaydetti.
İsrail’de yayın yapan KAN kanalının birkaç gün önce yayınladığı habere göre Filistin yönetimi, Batılı diplomatlara ABD Başkanı seçilen Joe Biden’a iyi niyet jesti olarak ‘İsrail hapishanelerindeki esirlerin yürüttüğü eylemlerin mahiyetine kendilerine verilen hapis cezalarına, ailelerinin ekonomik, toplumsal durumlarına ve üye sayısına göre maaş verilmesi’ hususunda reform yapmaya istekli olduğunu bildirdi.
Ancak Ebu Bekir, “esirlerin, yönetime bir toplumsal yük değil, daha çok bir siyasi mücadele figirü’ olduğunu belirterek açıklamayı yalanladı.

Güvenlik koordinasyonu
 Filistin Sivil İşler İdaresi Başkanı Hüseyin eş-Şeyh, 19 Kasım’da İsrail tarafı ile Ramallah’ta yaptığı görüşmenin ardından Twitter üzerinden şu açıklamada bulundu:
“Filistinli ve İsrailli taraflar arasında imzalanan uluslararası meşruiyete dayalı anlaşmalara uyulurken tüm finansal kazanımların da tamamı yönetime aktarılmaktadır. İsrail ile ilişkinin seyri eski haline dönecek.”
Lübnanlı ‘El-Ahbar’ gazetesi geçen cumartesi günü, Filistin yönetiminin esir meselesine ilişkin düzenlemesinin ve maaşların ulusal bir görevden ‘toplumsal yardımlara’ dönüştürülmesinin bu ay sonlanmadan alınacak ‘hesap kapatma’ vergileri ve ABD desteğinin yeniden başlaması karşılığında gerçekleştiğini aktardı.
Siyasi analist Halil Şahin, esirleri toplumsal işlere yönlendirme maddesinin Filistin halkı için utanç verici olduğunu vurguladı. Şahin sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu, sadece dış baskılara değil, onları suçlayan ve ‘terörist’ olarak niteleyen seslere de bir cevap anlamına geliyor. Ulusal pozisyona daha fazla bağlı kalınması gerekiyor. Bazı siyasi konularda esneklik göstermek, esir meselesini pazarlığa koymak veya bundan vazgeçmek anlamına gelmez. Çünkü sonuçta bu, iktidarın hak elde edemediğini yansıtıyor. Peki, onlar suçlanırken özgürlüğü ve bağımsızlığı nasıl talep ederiz? Esirlerin ve şehitlerin statüsünü zayıflatan adımların atılması büyük bir öfke uyandıracaktır. Esas olarak Filistin halkı ile Filistin Yönetimi arasındaki güvensizlik uçurumunu genişletecektir.”

“Esirler sadece birer sayıdan ibaret değildir”
Maaşlarının birleştirilmesi ve aktarılmasıyla ilgili önerilere destek verenler de reddedenler de genel olarak esirlerin davalarına ve ulusal mücadele geçmişlerine yönelik önyargıyı kategorik olarak reddettiklerini bildirdiler.  
Filistinli Tutsaklar Hareketi üyesi olan, serbest bırakılan esirlerden Abdulfettah Devle esirler yasasına, özellikle tutukluluk yılına göre maaş verilen düzenlemeye dair yönetimin, ABD, Avrupa ve İsrail tarafından büyük bir baskı altında olduğunu söyledi. Devle, Tel Aviv’in Batı’ya ‘Filistin yönetiminin daha çok öldürenlere daha yüksek maaş verdiği’ söylentisini yaydığını ancak bunun doğru olmadığını belirttiği açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Filistin yönetimi,  söz konusu baskıların sonucu olarak özellikle yeni ABD otoritesiyle birlikte esirlerin haklarını etkilemeyecek şekilde hukukun şeklini değiştirmenin bir yolunu bulmaya çalışıyor. Özgür kalan esirlerin, askeri ve sivil mesleklere entegrasyonu herhangi bir sorun teşkil etmiyor, aksine prensipte bu fikre dair bir memnuniyet söz konusu. Ancak asıl korku, cezaevlerindeki esirler konusunda yaşanıyor.  Çünkü henüz maaşlarının nasıl hesaplandığı net değil. Söz edilen devlet bankası henüz mevcut değil. Diğer bankalarla aynı koşullara ve standartlara tabi olacak. Banka zamana ihtiyaç duyuyor. Bu durum, cezaevi içerisindeki esirlerin maaşları sorununu çözme konusunda bankanın etkisini sorgulamamıza neden oldu.”
Aktarılana göre Filistinli esirlere yönelik maaş krizi, Knesset’in ‘Tel Aviv’in Filistin vergi fonlarının bir kısmını alıkoymasına izin verecek’ bir tasarıyı onayladığı tarih olan Mart 2018’de başladı.



Amerikan-Rus uzay mürettebatı Uluslararası Uzay İstasyonu’nda sekiz aylık göreve başladı

Rusya Federal Uzay Ajansı (Roscosmos) tarafından yayınlanan videodan alınan ekran görüntüsünde, Soyuz MS-28 uzay aracıyla Uluslararası Uzay İstasyonu'na fırlatılan görev ekibi görülüyor. (AP)
Rusya Federal Uzay Ajansı (Roscosmos) tarafından yayınlanan videodan alınan ekran görüntüsünde, Soyuz MS-28 uzay aracıyla Uluslararası Uzay İstasyonu'na fırlatılan görev ekibi görülüyor. (AP)
TT

Amerikan-Rus uzay mürettebatı Uluslararası Uzay İstasyonu’nda sekiz aylık göreve başladı

Rusya Federal Uzay Ajansı (Roscosmos) tarafından yayınlanan videodan alınan ekran görüntüsünde, Soyuz MS-28 uzay aracıyla Uluslararası Uzay İstasyonu'na fırlatılan görev ekibi görülüyor. (AP)
Rusya Federal Uzay Ajansı (Roscosmos) tarafından yayınlanan videodan alınan ekran görüntüsünde, Soyuz MS-28 uzay aracıyla Uluslararası Uzay İstasyonu'na fırlatılan görev ekibi görülüyor. (AP)

Üç kişilik Amerikan-Rus mürettebat, dün bir Rus uzay aracıyla Uluslararası Uzay İstasyonu'na fırlatıldıktan sonra görevlerine başladı.

Rus Soyuz MS-28 uzay aracı Kazakistan'daki Baykonur Uzay Üssü'nden saat 04:27'de fırlatıldı.

Uzay aracında NASA astronotu Chris Williams ve iki Rus meslektaşı Sergey Mikaev ve Sergey Kud-Sverchkov bulunuyordu. Şarku’l Avsat’ın AP’den aktardığına göre uzay aracı Uluslararası Uzay İstasyonu'na başarıyla kenetlendi.

Jcjc
Soyuz MS-28 uzay aracı, Rusya'nın Kazakistan'daki Baykonur Uzay Üssü'nden Uluslararası Uzay İstasyonu'na bir keşif gezisi için fırlatılırken... 27 Kasım 2025 (Reuters)

Üç astronotun yörünge istasyonunda yaklaşık sekiz ay geçirmesi bekleniyor. NASA, fizikçi Williams ve askeri pilot Mikayev için bunun ilk uzay uçuşu olduğunu açıkladı. Kud-Sverchkov için ise bu, uzaya ikinci yolculuğu olacak.

Uluslararası Uzay İstasyonu’nda mürettebat, NASA astronotları Mike Fincke, Zena Cardman ve Johnny Kim, Japon Uzay Ajansı astronotu Kimiya Yui ve Rus kozmonotlar Sergey Ryzhikov, Alexey Zubritsky ve Oleg Platonov'a katılacak.

NASA, Williams'ın insan uzay keşiflerini ilerletmek ve dünyadaki yaşamın iyileştirilmesine katkıda bulunmak amacıyla istasyonda bilimsel araştırmalar ve teknik deneyler yürüteceğini duyurdu.


Rusya, uzaktan kumanda için beyin çipleriyle donatılmış "biyo-dronlar" sürdü piyasaya

Göğsünde casus kamera taşıyan bir güvercin (CIA web sitesi)
Göğsünde casus kamera taşıyan bir güvercin (CIA web sitesi)
TT

Rusya, uzaktan kumanda için beyin çipleriyle donatılmış "biyo-dronlar" sürdü piyasaya

Göğsünde casus kamera taşıyan bir güvercin (CIA web sitesi)
Göğsünde casus kamera taşıyan bir güvercin (CIA web sitesi)

Devlet kurumları tarafından desteklenen önde gelen bir Rus nöroteknoloji şirketi, beyinlerine yerleştirilen sinir çipleri kullanılarak uzaktan kontrol edilebilen güvercin sürüsü geliştirmek için yeni bir proje açıkladı. GB News'e göre bu hamle Batılı istihbarat teşkilatları arasında yaban hayatının modern casusluk amacıyla kullanılma potansiyeli konusunda endişelere yol açtı.

Ulusal Teknoloji Girişimi ve Rusya Doğrudan Yatırım Fonu'ndan fon alan şirket, PJN-1 veya "Biyo-Drone" adlı prototipinin, kuşun beynindeki belirli bölgeleri uyararak operatörlerden uçuş komutları alabildiğini belirtti.

Şirket, sistemin elektronik aksamlar ve bir GPS takip ünitesi içeren küçük, güneş enerjisiyle çalışan sırt çantasına bağlı bir mikroçipe dayandığını açıklıyor. Teknisyenler, kuşun içgüdülerini etkileyen ve sanki kendi kararını veriyormuş gibi sağa veya sola doğru yön değiştirmesini sağlayan darbeler göndererek ona rehberlik ediyor.

Şirketin kurucusu Alexander Panov, bu teknolojinin diğer büyük kuşlara da uygulanabileceğini belirterek, "Şu anda güvercin kullanıyoruz, ancak sistemler daha ağır yükleri taşımak için kargaları, kıyı gözetimi için martıları veya geniş okyanus alanlarında uçuş yapmak için albatrosları kullanacak şekilde geliştirilebilir" dedi.

Şirket, tek bir kuşun önceden eğitim almadan günde 310 mil, haftada ise bin 800 milden fazla yol kat edebileceğini iddia ediyor. Ancak, beyne mikro elektrot yerleştirilmesinden kaynaklanabilecek herhangi bir ölüm oranı açıklanmadı. Bu işlem, yalnızca birkaç milimetrelik hata payına sahip, oldukça hassas bir cerrahi müdahale gerektiriyor.

Şirket tanıtım açıklamasında, "Biyodronik güvercin, kafasından çıkan ince bir tel ve elektronik bileşenleri içeren küçük bir sırt çantası dışında, sıradan bir güvercinden hiçbir farkı yok" diyerek, temel amacının sivil ve endüstriyel gözetim, arama kurtarma ve güvenliği artırmak olduğunu vurguladı.

Açıklamada, bu kuşların düşme olasılığının "doğal kuş düşme olasılığından farklı olmadığı, düşük" olduğu ve bu nedenle kullanımlarının "şehir içinde güvenli" olduğu belirtildi. Ayrıca, özellikle Moskova gibi büyük güvercin popülasyonlarına sahip Rus şehirlerinde, bu kuşların doğal ortamlarına kolayca uyum sağladıkları ve bu nedenle tespit edilmelerinin "neredeyse imkansız" olduğu belirtildi.

Ancak güvenlik uzmanları, bu teknolojinin, minyatür kameralar veya gelişmiş sensörler yerleştirilerek veya hatta ulaşılması zor yerlerde hassas bilgileri toplamak için platformlara dönüştürülerek gelişmiş casusluk operasyonları için kullanılma potansiyeli konusunda uyardı.

Şirketin projelerinin tartışmalara yol açması ilk kez olmuyor. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre daha önce de süt üretimini artırmak için ineklerin sinir sistemini manipüle etmeye çalıştığı iddialarıyla karşı karşıya kalmıştı. Rusya'nın ayrıca, deniz yollarını devriye gezmek, mayın döşemek ve su altı keşif görevleri yürütmek için yunusları eğitmek de dahil olmak üzere, hayvanları askeri amaçlarla kullanma konusunda uzun bir geçmişi var.


Kremlin: ABD, Ukrayna ile mutabık kalınan planın kriterlerini Moskova’ya iletti

24 Kasım 2025'te Moskova'daki Kremlin'deki Spasskaya Kulesi ve Kızıl Meydan'daki Aziz Vasil Katedrali (EPA)
24 Kasım 2025'te Moskova'daki Kremlin'deki Spasskaya Kulesi ve Kızıl Meydan'daki Aziz Vasil Katedrali (EPA)
TT

Kremlin: ABD, Ukrayna ile mutabık kalınan planın kriterlerini Moskova’ya iletti

24 Kasım 2025'te Moskova'daki Kremlin'deki Spasskaya Kulesi ve Kızıl Meydan'daki Aziz Vasil Katedrali (EPA)
24 Kasım 2025'te Moskova'daki Kremlin'deki Spasskaya Kulesi ve Kızıl Meydan'daki Aziz Vasil Katedrali (EPA)

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, ABD’nin Cenevre’de Ukrayna ile üzerinde anlaşılan planın kriterlerini Rusya’ya teslim ettiğini açıkladı. Peskov, bu kriterlerin gelecek hafta Rus yetkililer tarafından değerlendirileceğini belirterek, Moskova’nın Ukrayna çözüm sürecine ilişkin görüşmeleri kamuoyu önünde yürütme niyetinde olmadığını söyledi.

Rusya’nın resmî kanalı RT’ye konuşan Peskov, ABD’nin özel elçisi Steve Whitkoff’un Rusya’yı ne zaman ziyaret edeceğine dair bilginin “uygun zamanda” açıklanacağını ifade etti ancak ayrıntıya girmedi.

ABD’li ve Ukraynalı müzakereciler geçtiğimiz pazar günü Cenevre’de, Washington’ın desteklediği yeni barış planı üzerine görüşmeler gerçekleştirmişti. Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy de salı günü, plan metninin Cenevre’de ABD ile birlikte hazırlandığını ve müzakere ekibiyle üzerinde çalıştığını belirtmişti.

Rusya’nın TASS haber ajansı çarşamba günü, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in önümüzdeki hafta Whitkoff ile görüşeceğini bildirdi. ABD Başkanı Donald Trump ise salı günü yaptığı açıklamada, özel elçisini Moskova’ya göndererek barış planı üzerinde son düzenlemeleri yapma umudu taşıdığını söylemişti.

Putin, dün yaptığı açıklamada, Ukrayna konusunda ortada resmî bir barış anlaşması taslağının bulunmadığını, sadece tartışılmak üzere sunulmuş bir dizi başlık olduğunu ifade etti. Ancak Rusya’nın ABD’nin ilk taslak niteliğindeki planını incelediğini belirten Putin, bu planın “ileride yapılacak anlaşmalar için bir temel oluşturabileceğini” söyledi.