İstanbul'da toplu ulaşımda HES kodu dönemi

(İHA)
(İHA)
TT

İstanbul'da toplu ulaşımda HES kodu dönemi

(İHA)
(İHA)

HES kodu kullanımının zorunlu hale getirilmesi ardından İBB, yeni dönem için gerekli adımları atarak İstanbulkartlar ile HES kodlarının eşleştirilmesi uygulamasını başlattı. 15 Ocak’tan sonra HES kodu eşleşmesi yapılmamış İstanbulkart’lar toplu taşımada kullanılamayacak.
İçişleri Bakanlığı'nın toplu taşıma araçlarında HES kodu kontrolünü zorunlu hale getiren genelgesinin ardından İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), yeni dönemde yurttaşların sorunsuz bir şekilde seyahat edebilmesi için kolları sıvadı. İstanbulkartlar ile HES Kodlarının eşleştirilmesi işlemlerini başlattı. Korona virüs ile mücadele kapsamında yayınlanan genelge gereği 15 Ocak 2021 tarihinden itibaren, toplu ulaşımda HES kodu eşleştirilmemiş İstanbulkartlar geçersiz sayılacak. Koronavirüs riski taşıyan yurttaşlar, kent içinde toplu taşımadan yararlanamayacak.

Temaslı kişiye geçiş izni verilmeyecek
Genelgeye göre, tanılı ya da temaslı olup izolasyonda olması gerekirken kent içi toplu ulaşım araçlarını kullandığı tespit edilen kişilerin bilgileri ilgili makamlarla paylaşılacak. Koronavirüs tanılı hastaların, taşıyıcıların veya bu kişilerle temasta olanların toplu ulaşım kullanımı geçici olarak engellenecek.

'İstanbulkart ile HES kodu nasıl eşleştirilir'
Sağlık Bakanlığı'nın Hayat Eve Sığar (HES) uygulaması ya da SMS üzerinden alınan HES kodu ile birlikte kişisel bilgilerini İstanbul Kart sitesindeki gerekli alanlara girerek eşleştirme işlemi kolaylıkla yapılabilecek. İşlem sırasında destek almak isteyen vatandaşlar Alo 153'e başvurabilecek.



Türkiye: İsrail bölgenin güvenliğine yönelik en büyük tehdit ve Suriye'yi istikrarsızlaştırıyor

TT

Türkiye: İsrail bölgenin güvenliğine yönelik en büyük tehdit ve Suriye'yi istikrarsızlaştırıyor

Türkiye: İsrail bölgenin güvenliğine yönelik en büyük tehdit ve Suriye'yi istikrarsızlaştırıyor

İsrail'in Suriye'ye yönelik hava saldırılarını arttırması ve Türkiye'yi Suriye'yi vesayeti altına almaya çalışmakla suçlamasının ardından Türkiye dün yaptığı açıklamada, İsrail'in Suriye'den çekilmesi ve istikrar çabalarını engellemekten vazgeçmesi gerektiğini belirtti.

Dışişleri bakanlığı açıklamasında, “İsrail, bölgedeki güvenliğe yönelik en büyük tehdit haline geldi” diyerek, “stratejik bir istikrarsızlaştırıcı, kaosa neden olan ve terörizmi körükleyen” bir ülke haline geldiğini ifade etti.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardığına göre açıklama şöyle devam etti: “Dolayısıyla, bölgede güvenliğin tesis edilebilmesi için İsrail'in öncelikle yayılmacı politikalarından vazgeçmesi, işgal ettiği topraklardan çekilmesi ve Suriye'deki istikrar çabalarını baltalamaktan vazgeçmesi gerekmektedir.”

Suriye'ye yönelik hava saldırılarını dün gece yoğunlaştıran İsrail, saldırıları Şam'daki “yeni yöneticilere” bir uyarı olarak ilan etti ve Ankara'yı Suriye'ye vesayetini dayatmaya çalışmakla suçladı.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, çarşamba gecesi düzenlenen hava saldırılarının “İsrail Devleti'nin güvenliğinin tehlikeye atılmasına izin vermeyeceğimize dair açık bir mesaj ve gelecek için bir uyarı” olduğunu söyledi.

Katz yaptığı açıklamada, İsrail silahlı kuvvetlerinin Suriye içindeki tampon bölgelerde kalacağını ve güvenliğine yönelik tehditlere karşı harekete geçeceğini belirterek, Suriye hükümetini, İsrail'e düşman güçlerin girmesine izin vermesi halinde ağır bir bedel ödeyeceği konusunda uyardı.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, İsrail'in Türkiye'nin Suriye'deki etkisine ilişkin endişelerini yansıtarak, Ankara'yı Suriye'de, Lübnan'da ve başka yerlerde “olumsuz bir rol” oynamakla suçladı.

Saar, Paris'te düzenlediği basın toplantısında “Suriye'ye Türk vesayetini empoze etmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Niyetlerinin bu olduğu çok açık” ifadelerini kullandı.