Libyalılar UMH ile Pakistan’ın yakınlaşmasından korkuyor

Libyalılar UMH ile Pakistan’ın yakınlaşmasından korkuyor
TT

Libyalılar UMH ile Pakistan’ın yakınlaşmasından korkuyor

Libyalılar UMH ile Pakistan’ın yakınlaşmasından korkuyor

Libya’daki gelişmeleri takip eden gözlemciler, devam eden dış müdahale bağlamında, Pakistan gibi Ankara'ya yakın bölgesel güçlerin, kendilerine Libya’da bir yer bulma çabalarına ve bu çabaların Libya'daki mevcut durumu şimdi olduğundan daha kötü bir hale getirebileceğine karşı uyardılar.
Birkaç gün önce Pakistan'ın ülkedeki askeri ataşesi Tuğgeneral Atıf Talha ile Ulusal Mutabakat Hükümeti'nin (UMH) Savunma Bakanı Selahaddin en-Nemruş arasında bakanlığın başkent Trablus'taki binasında gerçekleşen görüşme bunun belki de en dikkat çekici göstergelerinden biriydi. Pakistanlı yetkili, ülkesinin ‘Libya ile askeri alanda iş birliğini güçlendirmek ve Libya ordusu personelini terörle mücadele, mayın temizleme ve patlayıcıların imhası konusunda eğitmek istediğini’ ifade etti. Öte yandan Tobruk merkezli Temsilciler Meclisi milletvekili, Ulusal Savunma ve Güvenlik Komitesi üyesi Ali et-Takbali, Tuğgeneral Talha’nın Pakistan ile Libya arasındaki ilişkilerin eskilere dayandığını belirtmesine rağmen, ‘Pakistan'ı şu anda Libya'ya gelmeye ve herkesin Libya sahnesinin zorluğunu bildiği bir zamanda güvenlik ve askeri alanda iş birliği yapmanın yollarını aramaya iten sebebin ne olduğunu’ sorguladı.
Şarku’l Avsat’a konuşan Takbali, ‘Türkiye’nin Libya’ya müdahalesinin, bölgedeki çoğu ülkenin iştahını açarak onu taklit etmeye ve aynı kazanımları elde etmeye yönelik bir etkisi olduğunu’ söyledi. Takbali, Ortadoğu'ya yakın rakip bölgesel güçlerin çoğunun Türkiye Libya’ya geldikten sonra, uzun zamandır Libya ve Kuzey Afrika'ya müdahale etmek istediklerini, bu yüzden Pakistan'ın Libya'ya girmesi olasılığı olduğunu’ belirtti. Libyalı milletvekili, “Hindistan'ın ve belki de İran'ın Libya’ya müdahale etmesi olasılığını da göz ardı etmiyoruz. Durum daha da karmaşıklaşacak. Ne yazık ki UMH Savunma Bakanı, herhangi bir siyasi çözümü engellemeyi amaçladığından Libya'yı tüm atların koşum takımı yapılmasını memnuniyetle karşılıyor” şeklinde konuştu.
Libyalı güvenlik uzmanı ve Selvium Araştırma Vakfı Başkanı Gamal Shallouf, ‘Pakistan ile Türkiye arasında son dönemde ortaya çıkan bariz yakınlaşmalar ışığında, Libya hazinesinin yapılan veya yapılacak herhangi bir anlaşmanın finansmanı olacağına dair ciddi endişeleri olduğunu’ ifade etti. Şarku’l Avsat’a değerlendirmelerde bulunan Shallouf, “Herkes Türk Hava Kuvvetleri’nin, 2016 yılındaki darbe girişiminin ardından bazı pilotların görevden alınmasının sonuçlarından mustarip olduğunu biliyor. Türkiye'yi yurt dışından özellikle F-16 savaş uçağı kullanan pilotların ve askeri eğitmenlerin yardımına başvurmaya iten buydu. Türkiye şu anda yaşadığı zorlu ekonomik koşullar çerçevesinde, Pakistan'dan da yardım talep etti. Pakistan’ın UMH güçlerine herhangi bir eğitim vermesi veya Pakistanlı pilotların Türkiye'deki çalışmalara dahil edilmesi olasılığının dışlanması mümkün değil. Ancak bununla birlikte Pakistan’ın, nükleer konumu ne olursa olsun, Türkiye’den UMH’ye baskı yapmadan, kullanacak grupların faaliyetlerinden mustarip bir ülke olduğu biliniyor” değerlendirmesinde bulundu.
Öte yandan Mısırlı güvenlik uzmanı Ahmed Kamil el-Buheyri, Türkiye’nin Müslüman Kardeşler ve çeşitli akımlarla ordu ile dini kurumları uzlaştırmayı büyük ölçüde başaran Pakistan askeri modelini taklit eden bir Libya ordusu kurma arayışında olabileceğine dikkati çekti.
El-Ahram Siyasi ve Stratejik Araştırmalar Merkezi’nde görev yapan uzman, meselenin Pakistan askeri kurumunun küçük düşürülmesi olmadığını, ancak bu eğitimden Libyalı unsurların hiçbir fayda sağlamayacaklarını belirtti. Buheyri, asıl tehlikenin, ‘Pakistan ordusunu taklit etmek’ olduğunu belirterek, “Yani, Libya askeri yapısı ile UMH’ye hakim olan siyasal İslamcı akımı bir araya getirilmesi hedefleniyor. Diğer bir deyişle Türkiye, hedefleriyle uyumlu, dini nitelikte bir ordu kuracak. Bu işten elde edilecek maddi çıkar ise zorlu ekonomik koşullardan mustarip olan müttefiki Pakistan'a gidecek. Finansman ise Libya petrol gelirleri olacak” yorumunda bulundu.
Buna karşın Libyalı siyasi analist Abdullah el-Kebir Pakistan'ın hamlesinin temel amacının Ankara'ya yakın hükümetlerle ittifak düzeyini artırmak olduğunu iddia etmesine rağmen yukarıdaki görüşlere karşı çıkarak, meselenin ‘Libyalı öğrencileri Pakistan askeri akademilerinde eğiterek sınırlı askeri iş birliğinin ötesine geçmeyeceğini ve belki de ambargonun gelecekte kaldırılması durumunda silah sözleşmelerinden yararlanabileceğini’ belirtti. Kabir ayrıca ‘Libya'da kötüleşen ekonomik koşulların askeri yeteneklerinin güçlenmesini engellediğini, bunun da her iki tarafın da müttefiklerine bağlı kalmaya devam edeceği anlamına geldiğini’ sözlerine ekledi.



Suriye Cumhurbaşkanı: Hükümetin kurulmasında kota uygulamasını reddettik

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş  Şara, Şam'daki Halk Sarayı'nda Ramazan Bayramı namazı sırasında ülkenin yeni müftüsü Şeyh Usame El Rifai'yi (sağdan ikinci) dinliyor (AFP)
Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş  Şara, Şam'daki Halk Sarayı'nda Ramazan Bayramı namazı sırasında ülkenin yeni müftüsü Şeyh Usame El Rifai'yi (sağdan ikinci) dinliyor (AFP)
TT

Suriye Cumhurbaşkanı: Hükümetin kurulmasında kota uygulamasını reddettik

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş  Şara, Şam'daki Halk Sarayı'nda Ramazan Bayramı namazı sırasında ülkenin yeni müftüsü Şeyh Usame El Rifai'yi (sağdan ikinci) dinliyor (AFP)
Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş  Şara, Şam'daki Halk Sarayı'nda Ramazan Bayramı namazı sırasında ülkenin yeni müftüsü Şeyh Usame El Rifai'yi (sağdan ikinci) dinliyor (AFP)

Suriye Devlet Başkanı Ahmad eş-Şara, hükümetin kurulmasında kota uygulamasının reddedildiğini ve hiçbir siyasi bölünmenin kabul edilmediğini söyledi.

Suriye televizyonunun aktardığına göre Şam'daki Halk Sarayı'nda Ramazan Bayramı namazının ardından yaptığı konuşmada Eş Şara şunları söyledi: “Suriye yeni bir tarih yazıyor ve önümüzde uzun ve zorlu bir yol var. Her düzeyde sahip olduğumuz tüm yapı taşları çalışmamızı ve anlaşmazlığa düşmememizi gerektiriyor.”

Eş-Şara şöyle devam etti: “İki gün önce Suriye hükümetini ilan ettik ve kotalardan uzaklaşıp katılımcılığa yöneldik. Bu hükümet deneyimli, yetkin ve bu ülkeyi inşa etme kaygısı taşıyan bu bakanlar seçilene kadar üzerinde çok çalışıldı. Hedefimiz değişim ve gelişimdir.”

Görsel kaldırıldı.Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ve Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeybani, Şam'daki Halk Sarayı'nda Ramazan Bayramı namazı sırasında ülkenin yeni müftüsü Şeyh Usame el-Rifai'nin (sağdan üçüncü) yanında (AFP)


22 bakandan oluşan yeni bir geçiş hükümetinin kurulacağı, cumartesi günü Suriye başkanlık sarayında düzenlenen resmî törenle duyuruldu.

Şarku'l Avsat'ın edindiği bilgiye göre Şam'daki başkanlık sarayının ana salonu, Suriye'de Devlet Başkanı Beşar Esad rejiminin devrilmesinden sonra ilk kez Ramazan Bayramı namazına tanıklık etti.

Yüzlerce Suriyeli, Ramazan Bayramı namazını Devlet Başkanı Ahmed eş Şara, bakanlar, Ordu komutanları ve çok sayıda vatandaş eşliğinde başkanlık sarayında kıldı.

Başkent Şam'ın kuzeyindeki Kasyun Dağı'nda bulunan meçhul asker meydanı da binlerce kadın ve erkeğin katılımıyla ilk kez Ramazan Bayramı namazına sahne oldu.