Tunus ile 150 milyon dolarlık savunma sanayi ihracatına imza atıldı

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir (İHA)
Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir (İHA)
TT

Tunus ile 150 milyon dolarlık savunma sanayi ihracatına imza atıldı

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir (İHA)
Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir (İHA)

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, savunma sanayiinin yılın son günlerinde Tunus’a önemli ihracatlar gerçekleştirdiğini açıkladı.
Sosyal medya hesabından paylaşımda bulunan İsmail Demir, Tunus ile savunma sanayii işbirliği toplantısını video konferans yoluyla gerçekleştirdiklerini belirterek, “Savunma sanayiimiz yılın son günlerinde Tunus’a önemli ihracatlar gerçekleştirdi. Başkanlığımız koordinasyonunda 5 firmamız toplam 150 milyon dolar tutarında ihracata imza attı. TUSAŞ’ın ANKA-S İHA’ları, BMC’nin Kirpi ve Nurol Makina’nın Ejder Yalçın zırhlı araçları, Katmerciler A.Ş’nin tanker ve tank taşıyıcı gibi çeşitli araçları, ASELSAN’ın elektro-optik sistemleri Tunus güvenlik güçlerinin hizmetinde olacak” ifadelerini kullandı.



Çin imparatorunun 2 bin 200 yıllık görkemli mezarı ortaya çıkarıldı

Fotoğrafta, Çin'in doğusundaki Anhui eyaletinin Huainan kentinde keşfedilen Wuwangdun mezarından çıkarılan kültürel kalıntılar görülüyor (Anhui Eyaleti Kültürel Kalıntılar ve Arkeoloji Araştırma Enstitüsü)
Fotoğrafta, Çin'in doğusundaki Anhui eyaletinin Huainan kentinde keşfedilen Wuwangdun mezarından çıkarılan kültürel kalıntılar görülüyor (Anhui Eyaleti Kültürel Kalıntılar ve Arkeoloji Araştırma Enstitüsü)
TT

Çin imparatorunun 2 bin 200 yıllık görkemli mezarı ortaya çıkarıldı

Fotoğrafta, Çin'in doğusundaki Anhui eyaletinin Huainan kentinde keşfedilen Wuwangdun mezarından çıkarılan kültürel kalıntılar görülüyor (Anhui Eyaleti Kültürel Kalıntılar ve Arkeoloji Araştırma Enstitüsü)
Fotoğrafta, Çin'in doğusundaki Anhui eyaletinin Huainan kentinde keşfedilen Wuwangdun mezarından çıkarılan kültürel kalıntılar görülüyor (Anhui Eyaleti Kültürel Kalıntılar ve Arkeoloji Araştırma Enstitüsü)

Çin'in doğusunda arkeologlar, Çin tarihinin kritik bir döneminde Çu Hanedanlığı'nı yöneten bir imparatora ait olabilecek 2 bin 200 yıllık gösterişli bir mezar ortaya çıkardı.

Çu; Şin, Han, Wei, Zhao, Şi ve Yan'la birlikte 7 Savaşan Devlet arasında yer alıyordu. Bu devletlerin daha sonra birleşmesi, modern Çin'in başlangıcı olarak kabul ediliyor. 

Araştırmacılar Çu Hanedanlığı'na ilişkin en büyük ölçekli arkeolojik kazı alanlarından Wuwangdun'da 1,5 kilometrekareye yayılan bir mezarlığı daha önce gün yüzüne çıkarmıştı.  Bu mezarlıkta bir savaş arabası, kurban çukurları ve mezarlığın sahibi olduğuna inanılan kişinin lahiti bulunmuştu.

Araştırmacılar şimdi de mezar odasının kapak tahtaları, bu tahtaların üzerindeki bambu hasırlar ve vernik kaplı eşyalar da dahil çeşitli eserler keşfetti.

Yaklaşık MÖ 220 yılına tarihlenen mezardan şimdiye kadar bronz ritüel kapları, müzik aletleri, vernikli eşyalar ve bitki kalıntıları da dahil binden fazla kültürel kalıntılar ortaya çıkarıldı.

Görsel kaldırıldı.
Görselde, Huainan'da keşfedilen Wuwangdun mezarından çıkarılan vernik kaplı eşyalar görülüyor (Anhui Eyaleti Kültürel Kalıntılar ve Arkeoloji Araştırma Enstitüsü)

Kazı çalışmalarında mezar odasının merkezinde yer alan ve üzerinde binden fazla yazılı karakter bulunan bir tabut da gün yüzüne çıkarıldı. 

Bulunan mezarın büyüklüğü, karmaşık yapısı ve zengin içeriği nedeniyle araştırmacılar, bunun Çu Hanedanlığı'na ait bugüne kadar kazılmış en üst düzey mezar olduğuna inanıyor. Bu da mezarın muhtemelen hanedanın imparatoruna ait olduğuna işaret ediyor. 

Kazıda yer alan arkeologlardan Gong Şicheng, Çin devlet haber ajansı Şinhua'ya yaptığı açıklamada, "Bu bulgular, Savaşan Devletler dönemindeki Çu Hanedanlığı'nın siyasi, ekonomik, kültürel, teknolojik ve sosyal durumuna dair kapsamlı bir resmini sunabilir" dedi.

Şicheng şöyle ekledi:

Bulgular, tarihsel gelişiminin yanı sıra birleşik bir ulusun ve kültürünün oluşumu hakkında bilgi edinmemize yardımcı olabilir.

Arkeologlar, keşfi yapmak ve aynı zamanda ortaya çıkarılan kalıntıları korumak için kazı alanına inşa edilen düşük oksijenli özel bir laboratuvarda çalıştı.

Ayrıca araştırmacıların mezarın katmanının 3 boyutlu modelini oluşturmak için gelişmiş dijital tarama, ölçme ve haritalama teknikleri kullandıkları bildirildi.

Kazı çalışmasına katılan bir diğer araştırmacı Zhiguo Zhang, "Wuwangdun mezarındaki kazı ve koruma çalışmaları eş zamanlı olarak yürütülecek, mezarın arkeolojik değerinin net ve kapsamlı bir şekilde ortaya konması için çeşitli bilimsel ve teknolojik önlemler alınacak" dedi.
Independent Türkçe


Cadı avı tehlikesi: Baby Reindeer hayranlarına uyarı

Baby Reindeer, 11 Nisan'da gösterime girer girmez yayın platformu için büyük bir hit oldu (Netflix)
Baby Reindeer, 11 Nisan'da gösterime girer girmez yayın platformu için büyük bir hit oldu (Netflix)
TT

Cadı avı tehlikesi: Baby Reindeer hayranlarına uyarı

Baby Reindeer, 11 Nisan'da gösterime girer girmez yayın platformu için büyük bir hit oldu (Netflix)
Baby Reindeer, 11 Nisan'da gösterime girer girmez yayın platformu için büyük bir hit oldu (Netflix)

Uzmanlar, Netflix'in yeni dizisi Baby Reindeer'daki Darrien karakterinin "gerçek" yüzünü ortaya çıkarmaya çalışan internet hafiyelerine uyarıda bulundu.

Polis harekete geçti

Yazar ve aktör Richard Gadd'ın gerçek hayattaki tacizcisi için internette başlatılan cadı avı, polisin harekete geçmesine neden oldu ve yıldız, gerçek suç fanatiklerini buna bir son vermeye çağırdı.

Aktör Tom Goodman-Hill tarafından canlandırılan Darrien, dizide Gadd'ın oynadığı Donny'ye cinsel saldırıda bulunan başarılı ve güçlü bir senarist olarak tanımlanıyor.

Baby Reindeer, Gadd'ın gerçek yaşamında karşılaştığı ısrarlı takip ve cinsel taciz gibi olaylara dayanıyor.

Hukuk uzmanları, insanları cinsel saldırı gibi ağır suçlarla haksız yere suçlamanın nasıl ciddi sonuçlar doğurabileceğini açıkladı.

"Hakaret davasıyla sonuçlanabilir"

Londra'daki avukatlık bürosu Vardags'ın ortağı Alexandra McCready, Daily Mail'a yaptığı açıklamada şunları söyledi: 

İnternette dedektifliğin kötü sonuçlanmasının riskleri avukatlarca iyi bilinmektedir. Sosyal medya aracılığıyla bile olsa, bir kişinin taciz ya da cinsel saldırı gibi suçları işlediğine dair spekülasyon yapmak, bu iddiayı destekleyecek hiçbir kanıt yoksa ve hedefin tamamen masum olduğu ortaya çıkarsa, yasal olarak hakaret davasıyla sonuçlanabilir.

Ödüllü senariste suçlama

McCready, sözlerini şöyle sürdürdü: 

Eğer bu çevrimiçi spekülasyonlar ilgili kişiye yönelik tehdit ve tacizlere dönüşürse, Sean Foley'nin yakın zamanda hedef alınmasında olduğu gibi, bu durum cezai bir mesele haline gelebilir.

Bazı sosyal medya dedektifleri, Darrien karakterinin 59 yaşındaki çifte Olivier Ödülü sahibi senarist Sean Foley'ye dayandığını iddia etmişti. Foley, kendisi hakkında öne sürülen asılsız iddialar nedeniyle polisle irtibata geçtiğini açıklamıştı.

"Hassas dengenin farkına varın"

Howells Avukatlık Bürosu yetkililerinden Mark Woloshak da Britanya merkezli gazete Mirror'a şunları söyledi: 

Bir davada yer alan kişileri aramak ve potansiyel olarak isimlerini vermek, özellikle de yanlış kişi oldukları ortaya çıkarsa, önemli yasal ve etik sonuçlar doğurur. Gerçek olayların anlatıldığı Baby Reindeer örneğinde, program yapımcılarının hikaye anlatımıyla gerçek dünyadaki sonuçlar arasında kurmaya çalıştıkları hassas dengenin farkına varmak önemlidir.

Independent Türkçe, Daily Mail, Mirror


Amazon Prime'ın yeni dizisi tarih yazıyor: 65 milyondan fazla kişi izledi

Dizinin yaratıcıları Geneva Robertson-Dworet ve Graham Wagner, aynı zamanda yönetici yapımcı olarak da görev yapıyor (Amazon Prime Video)
Dizinin yaratıcıları Geneva Robertson-Dworet ve Graham Wagner, aynı zamanda yönetici yapımcı olarak da görev yapıyor (Amazon Prime Video)
TT

Amazon Prime'ın yeni dizisi tarih yazıyor: 65 milyondan fazla kişi izledi

Dizinin yaratıcıları Geneva Robertson-Dworet ve Graham Wagner, aynı zamanda yönetici yapımcı olarak da görev yapıyor (Amazon Prime Video)
Dizinin yaratıcıları Geneva Robertson-Dworet ve Graham Wagner, aynı zamanda yönetici yapımcı olarak da görev yapıyor (Amazon Prime Video)

HBO'nun sevilen dizisi The Last of Us'ın başarısının ardından bir video oyunu uyarlaması daha adından sıkça söz ettiriyor. 

Amazon, yeni macerası Fallout'un Prime Video'daki tüm diziler arasında şimdiye kadarki en iyi ikinci başlangıcı yaptığını açıkladı.

Güç Yüzükleri'nden sonra en iyi başlangıç

Bir Prime Video temsilcisinin aktardığına göre, Fallout'u yayın servisindeki ilk 16 gününde 65 milyondan fazla kişi izledi. 

Amazon bu rakamın, 2022'de Yüzüklerin Efendisi: Güç Yüzükleri'nden (Lord of the Rings The Rings of Power) sonraki en iyi başlangıç olduğunu söyledi.

Açıklamada ayrıca Fallout'un bu süre zarfında Prime Video'nun dünya çapında en çok izlenenler listesinin zirvesinde yer aldığı ve 170 ülkede birden bir numarada olduğu belirtildi.

Fallout, özellikle Britanya, Fransa ve Brezilya'da çok sevildi.

Amazon ayrıca Fallout'un 18-34 yaş arası yetişkinler arasında şimdiye kadar en çok izlenen dizi olduğunu ve izleyicilerin yüzde 60'ının ABD dışında yaşadığını söylüyor. 

"Gözünüzü ayıramayacaksınız"

Dizi, eleştirmenler arasında da popüler olduğunu kanıtladı. Fallout, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da sinema ve televizyon yazarlarının yorumlarına göre 100 üzerinden 93 gibi kusursuza yakın bir puan almayı başardı.

Aramide Tinubu, Variety için kaleme aldığı eleştiride şöyle diyor: 

Tuhaf ama son derece eğlenceli olan Fallout daha önce gördüğünüz hiçbir şeye benzemiyor. Sırf bu nedenle bile gözünüzü ayıramayacaksınız.

Öte yandan Amazon, Fallout'un ikinci sezonuna onay verdi bile. 

Kıyametten 200 yıl sonra

Aynı adlı video oyunu serisine dayanan dizi, kıyametten 200 yıl sonra geçiyor. 

8 bölümden oluşan dizinin konusu, Amazon tarafından şöyle özetleniyor:

Lüks nükleer sığınakların edepli sakinleri, kendilerini yüzeyde bekleyen inanılmaz karmaşık, epey tuhaf ve çok vahşi dünyaya adım atmak zorunda kalıyor. Gelmiş geçmiş en büyük video oyunlarından birine dayanan Fallout, yokluklar dünyasında bir şeylere sahip olma mücadelesini anlatıyor.

Başroldeki Ella Purnell dizide Aaron Moten, Kyle MacLachlan, Walton Goggins, Moisés Arias, Sarita Choudhury, Michael Emerson, Leslie Uggams, Frances Turner, Dave Register, Zach Cherry, Johnny Pemberton, Rodrigo Luzzi, Annabel O'Hagan ve Xelia Mendes-Jones'la birlikte rol alıyor. 

Independent Türkçe, Variety, IndieWire


Bridgerton'ın yaratıcısından gişe rekortmeni filme eleştiri

Barbie, küresel gişede yaklaşık 1,4 milyar dolar hasılat elde etti (Warner Bros)
Barbie, küresel gişede yaklaşık 1,4 milyar dolar hasılat elde etti (Warner Bros)
TT

Bridgerton'ın yaratıcısından gişe rekortmeni filme eleştiri

Barbie, küresel gişede yaklaşık 1,4 milyar dolar hasılat elde etti (Warner Bros)
Barbie, küresel gişede yaklaşık 1,4 milyar dolar hasılat elde etti (Warner Bros)

Bridgerton'ın yaratıcısı Shonda Rhimes, geçen yılın gişe canavarı Barbie'yle ilgili konuştu ve verdiği yeni röportajda, insanların filmi "olduğundan çok daha fazlası yapmaya çalıştığını" söyledi. 

Önce "Yorum yok" dedi sonra içini döktü

Netflix'in popüler dizisi Bridgerton'ın 16 Mayıs'taki üçüncü sezon prömiyerine hazırlanan 54 yaşındaki Rhimes'a, Margot Robbie ve Ryan Gosling'in başrollerini paylaştığı filmle ilgili düşünceleri soruldu.

Ünlü senarist önce "Yorum yok" dedi, ardından da filmin "feminist manifestosu"yla ilgili içini döktü.

Rhimes, Variety'ye verdiği röportajda şunları söyledi: 

Tamam, işte bunu söyleyeceğim. Eğer bir Barbie filmi bekliyorsanız, bence harikaydı.

"Filme yükledikleri ağırlık çok ilginç"

Barbie'yi evde izlediğini anlatan sinemacı, sözlerini şöyle sürdürdü:

Ama bence pek çok insan çok daha fazlasını bekliyordu ve sonra da filmi olduğundan çok daha fazlası yapmaya çalıştı. Filmde yanlış bir şey yoktu, bence son derece keyifliydi. Ancak insanların Barbie hakkındaki bir filme yükledikleri ağırlık bana çok ilginç geldi.

Gosling'in seslendirdiği I'm Just Ken adlı şarkıya da değinen Rhimes, açıklamasıma şöyle devam etti:

I'm Just Ken'i evimde her gün duyuyorum çünkü çocuklarımdan biri sürekli söylüyor. Ama evet, bence insanlar bunun bir tür feminist manifesto olmasını istedi ama öyle olması gerekmiyordu.

Greta Gerwig, Oscar yarışına dahil edilmemişti 

Filmin yazarı ve yönetmeni Greta Gerwig'in Oscar'da En İyi Yönetmen kategorisinde yer almaması ve başrol oyuncusu Margot Robbie'nin oyunculuk dalında aday gösterilmemesi, bazı hayranlar ve eleştirmenler tarafından mevcut ataerkilliğin bir göstergesi olarak kabul edilmişti.

Rhimes sinemaseverlere Barbie'nin sadece oyuncak bir bebek hakkındaki bir film olduğunu, dünya çapında feminizmin durumunu anlatmadığını söyledi.

Rhimes Barbie hakkında konuşan tek sinemacı değil. Ünlü yönetmen Oliver Stone, filmi izlemeden önce Barbie'nin "Hollywood'u çocuksulaştırdığını" öne sürmüştü.

Müfreze (Platoon) ve Katil Doğanlar'ın (Natural Born Killers) yönetmeni, Oscar adayı Ryan Gosling'in daha ciddi yapımlar yerine Barbie gibi filmlerde rol alarak "zamanını boşa harcadığını" ileri sürmüş ve aktörü eleştirmişti. 

Stone daha sonra filmi izlediğini ve özgünlüğünden ötürü takdir ettiğini söyleyerek önceki yorumları nedeniyle özür dilemişti.

Independent Türkçe, Daily Mail, Variety, IndieWire


Oscarlı yıldız hayatındaki "dönüm noktasını" açıkladı

Anne Hathaway, Sefiller'le (Les Miserables) kazandığı Oscar sonrasında kamuoyu kendisine cephe aldığında kariyerini Christopher Nolan'ın kurtardığını söylemişti (Reuters)
Anne Hathaway, Sefiller'le (Les Miserables) kazandığı Oscar sonrasında kamuoyu kendisine cephe aldığında kariyerini Christopher Nolan'ın kurtardığını söylemişti (Reuters)
TT

Oscarlı yıldız hayatındaki "dönüm noktasını" açıkladı

Anne Hathaway, Sefiller'le (Les Miserables) kazandığı Oscar sonrasında kamuoyu kendisine cephe aldığında kariyerini Christopher Nolan'ın kurtardığını söylemişti (Reuters)
Anne Hathaway, Sefiller'le (Les Miserables) kazandığı Oscar sonrasında kamuoyu kendisine cephe aldığında kariyerini Christopher Nolan'ın kurtardığını söylemişti (Reuters)

2018'de yaşadığı akşamdan kalmalık sonrasında içkiye ilgisini kaybeden Anne Hathaway yeni röportajında da 5 yıldır bir damla içki içmediğini açıkladı.

Hathaway alkolü bırakma kararını 2019'da Ellen DeGeneres Show'a katıldığında kamuoyuyla ilk kez paylaşırken küçük oğluyla arasına engel koymamak istediğini vurgulamıştı.

New York Times'a verdiği yeni röportajda Hathaway, sağlığı ve 40'lı yaşlarda olmasıyla ilgili düşüncelerini dile getirdi.

"Dönüm noktası olarak tanımladığım pek çok başka şey var" diyerek söze başlayan aktris, şöyle dedi:

Normalde bunun hakkında konuşmam ama 5 yılı aşkın bir süredir içki içmiyorum. Bu bana bir dönüm noktası gibi geliyor. 40 yaş bir hediye gibi. İşin aslı, bazı şeyleri 'orta yaşla' özdeşleştirmekte tereddüt ediyorum çünkü anlamlara dair çok titiz olabiliyorum. Mesela bugün bana bir araba çarpabilir. Bunun orta yaş olup olmadığını bilmiyoruz. Hiçbir şey bilmiyoruz.

Meşhur seriye üçüncü film geliyor

41 yaşındaki oyuncu geniş kapsamlı röportajda, kendisini dünyaya tanıtan Acemi Prenses'in (The Princess Diaries) üçüncü bölümünün halen çekilebileceğini de söyledi.

Kendisine "Acemi Prenses 3'le ilgili bir şeyler hazırlanıyor mu?" diye sorulduğunda Hathaway, basitçe "Evet" yanıtını verdi.

Bundan önce Hathaway, üçüncü bölümün sözkonusu olmadığını ve bu filmlerin geçmişte kaldığını söylemişti.

Hathaway'in yeni filmi Sen İhtimali (The Idea of You) 2 Mayıs'ta Amazon Prime Video'da gösterime giriyor. Romantik filmde Hathaway, kendisinden çok daha genç ve ünlü bir adama aşık olan boşanmış anne Solène'i canlandırıyor.

Robinne Lee'nin 2017 tarihli aynı adlı aşk romanının bir uyarlaması olan filmin yönetmen koltuğunda Michael Showalter oturuyor.

Sen İhtimali'nde dünyaca ünlü genç pop yıldızı rolündeki 29 yaşındaki Britanyalı aktör Nicholas Galitzine, Hathaway'e eşlik ediyor.

Independent Türkçe, CNN, New York Times


Geçen haftanın en çok kazanan filmi, Güney Kore aksiyonu oldu

Film, 74. Berlin Uluslararası Film Festivali 'nde "Berlinale Özel Gala" bölümüne seçilmiş ve 23 Şubat'ta gösterilmişti (ABO Entertainment)
Film, 74. Berlin Uluslararası Film Festivali 'nde "Berlinale Özel Gala" bölümüne seçilmiş ve 23 Şubat'ta gösterilmişti (ABO Entertainment)
TT

Geçen haftanın en çok kazanan filmi, Güney Kore aksiyonu oldu

Film, 74. Berlin Uluslararası Film Festivali 'nde "Berlinale Özel Gala" bölümüne seçilmiş ve 23 Şubat'ta gösterilmişti (ABO Entertainment)
Film, 74. Berlin Uluslararası Film Festivali 'nde "Berlinale Özel Gala" bölümüne seçilmiş ve 23 Şubat'ta gösterilmişti (ABO Entertainment)

Don Lee'nin başrolünü oynadığı aksiyon serisinin 4. filmi olan The Roundup: Punishment, cuma ve pazar günleri arasında 20,9 milyon dolar kazanarak ve Güney Kore gişelerinde tüm rakiplerini geride bıraktı.

Kuzey Amerika'da bu hafta sonu gişede 15 milyon dolarla başı çeken Rekabet (Challengers), Kore'de yüzde 0,5 pazar payıyla 4. sırada yer alabildi.

Küresel sinema veri servisi Comscore, Punishment'ın elde ettiği 24,4 milyon dolarlık hasılatla dünya çapında en çok kazanan film olduğunu açıkladı.

Suç ve aksiyon türündeki film, dünya çapında 24 milyon dolar kazanan Rekabet'in çok az farkla önünde yer aldı.

Film 4,92 milyon dolar elde ettiği çarşamba günü gösterime girdi. Bunu 3,25 milyon dolarlık perşembe hasılatı izledi. 

24 salondan 770 bin dolar

Dev ekran sistemleri sağlayıcısı Imax, Punishment'ın Kore'de sadece 24 salondan 770 bin dolar kazandığını bildirdi.

Sert bir polisin uyuşturucu, kripto para birimleri ve çevrimiçi kumarla uğraşan gangsterlerin peşine düşmesini anlatan Güney Kore yapımı filmin yönetmeni Heo Myeong-haeng.

Aksiyon sinemasının tanınan ismi Don Lee'nin yumruklarını konuşturmaktan çekinmeyen polis memurunu canlandırdığı filmde, Kim Moo-yeol ve Lee Dong-hwi de acımasız suçluları oynuyor.

Seri 8 filme uzayacak

Punishment, 2017'de The Outlaws'la başlayan, 2022'de Kuralsızlar (The Roundup) ve 2023'te Haydutlar: Çıkış Yok'la (The Roundup: No Way Out) devam eden serinin son halkası.

Ma Dong-seok adını da kullanan Lee, aynı zamanda serinin yapımcılığını da üstleniyor.

Lee, daha önce Variety'ye verdiği röportajda serinin 8 filme çıkmasının planlandığını söylemişti.

ABD'de 3 Mayıs'ta sinemaseverlerle buluşacak olan filmin Türkiye'de vizyona girmesi beklenmiyor. 

Independent Türkçe, Variety, Screen Daily


Meşhur suç serisine yeni halka eklenecek mi?

Başrolleri Benicio Del Toro, Emily Blunt ve Josh Brolin'in paylaştığı Sicario gişede 85 milyon dolar hasılat yapmıştı (Lionsgate Films)
Başrolleri Benicio Del Toro, Emily Blunt ve Josh Brolin'in paylaştığı Sicario gişede 85 milyon dolar hasılat yapmıştı (Lionsgate Films)
TT

Meşhur suç serisine yeni halka eklenecek mi?

Başrolleri Benicio Del Toro, Emily Blunt ve Josh Brolin'in paylaştığı Sicario gişede 85 milyon dolar hasılat yapmıştı (Lionsgate Films)
Başrolleri Benicio Del Toro, Emily Blunt ve Josh Brolin'in paylaştığı Sicario gişede 85 milyon dolar hasılat yapmıştı (Lionsgate Films)

Ünlü oyuncu Josh Brolin, merakla beklenen suç ve aksiyon serisi Sicario'nun üçüncü filmiyle ilgili kafa karıştıran bir açıklama yaptı.

2015'te gösterime giren Sicario'nun senaryosunu Taylor Sheridan kaleme almıştı. 

Üçüncü film 6 yıldır gelmedi

Şimdilerde Dune serisinin başarısıyla adından söz ettiren Denis Villeneuve tarafından yönetilen film, FBI Ajanı Kate Macer'ın ABD-Meksika sınırında kanun dışı faaliyet gösteren bir görev gücüne katılmasını konu alıyordu.

Büyük beğeni toplayan ve Oscar adaylıkları elde eden filmin devamı niteliğindeki Sicario 2: Askerin Günü (Sicario: Day of the Soldado) 2018'de gösterime girdi. O zamandan beri üçüncü filmin çekileceği konuşulsa da aradan geçen 6 yılda bu henüz gerçekleşmedi.

Her iki filmde de CIA görevlisi Matt Graver'ı canlandıran Brolin, The Playlist'e verdiği röportajda, Sicario 3'le ilgili yeni bir güncelleme paylaştı. 

56 yaşındaki aktöre göre film "yaklaşıyor" ancak her iki yapımın da senaryosunu kaleme alan Taylor Sheridan'ın projeye katılımı belirsizliğini koruyor.

"İzin vermeyeceğiz"

"Yaklaşıyoruz" diyen Brolin, sözlerine şöyle devam etti:

Filmin çekilmesine çok odaklanmış durumdalar ama biz bu kadar para harcamak isteyecek kadar ilginç bir hikaye ortaya çıkana kadar bunun olmasına izin vermeyeceğiz.

Görevimiz Tehlike (Mission Impossible) serisinin son üç filminin yönetmeni Chris McQuarrie'nin projeden ayrıldığını anlatan aktör ekledi:

Taylor Sheridan'ı da bilmiyorum. Onu çok iyi tanıyorum ama filmde olup olmadığını bilmiyorum.

Independent Türkçe, The Playlist, ScreenRant


Ünlü oyuncu kült filmin senaryosunu parçaladığını itiraf etti

Kubrick'in son filmi olan 1999 yapımı Gözleri Tamamen Kapalı, Arthur Schnitzler'in Rüya Romanı (Dream Story) eserinden uyarlanmıştı (Warner Bros)
Kubrick'in son filmi olan 1999 yapımı Gözleri Tamamen Kapalı, Arthur Schnitzler'in Rüya Romanı (Dream Story) eserinden uyarlanmıştı (Warner Bros)
TT

Ünlü oyuncu kült filmin senaryosunu parçaladığını itiraf etti

Kubrick'in son filmi olan 1999 yapımı Gözleri Tamamen Kapalı, Arthur Schnitzler'in Rüya Romanı (Dream Story) eserinden uyarlanmıştı (Warner Bros)
Kubrick'in son filmi olan 1999 yapımı Gözleri Tamamen Kapalı, Arthur Schnitzler'in Rüya Romanı (Dream Story) eserinden uyarlanmıştı (Warner Bros)

Ünlü oyuncu Nicole Kidman, oynadığı karakterlerin stresini beraberinde eve götürmemek için Gözleri Tamamen Kapalı (Eyes Wide Shut) da dahil olmak üzere tüm senaryolarını parçaladığını itiraf etti.

"Yük gibi geliyor"

Amerikan Film Enstitüsü (AFI) Yaşam Boyu Başarı Ödülü galası öncesinde Los Angeles Times'a konuşan Kidman, "Yük gibi geliyor" diyerek ekledi:

Hepsi tavan arasında ya da bodrumda duracak. Ben seyahat eden bir oyuncuyum ve bir bavulla yaşayabilirim. Hayata bu şekilde yaklaşıyorum çünkü her zaman her şeyi bir bavula koyup yoluma devam etmek zorunda kaldım.

Anın içinde olmak Kidman'ın büyüsünün bir parçası ve Doğum (Birth) filminde birlikte çalıştığı yönetmen Jonathan Glazer, bunu gayet iyi biliyor.

59 yaşındaki Glazer da Los Angeles Times'a konuştu ve Kidman'la birlikte çalışmanın nasıl bir deneyim olduğunu anlattı.

İlgi Alanı'yla (The Zone Of Interest) Oscar kazanan yönetmen, "Bazen üç ya da dört sayfalık diyalog, ertesi gün çekilmek üzere gece yarısı Kidman'ın evine gönderilirdi. Önceden hazırlananlardan tamamen farklıydı" diyerek ekledi:

Sabah gelirdi, hiç geç kalmazdı, yeni replikleri mükemmel bir şekilde bilirdi ve asla şikayet etmezdi.

"Harika yazıları öğrenmek kolaydır"

Kidman bu deneyimle ilgili şunları ekledi: 

Jonathan'la çalışırken o sayfaları gece geç saatlerde alırdım ve bu muhteşemdi çünkü yazı çok iyiydi. Harika yazıları öğrenmek kolaydır. Bu asla bir sorun değildir. O kadar iyi olmadığında, o zaman başka bir hikaye.

56 yaşındaki Kidman'a göre, Kubrick'le çalışma süreciyse pek de şaşırtıcı olmayan bir şekilde daha fazla esneklik gerektiriyordu. 

"Yeniden yazardı"

Kidman, usta yönetmenle mesaisini şöyle anlattı: 

Stanley, çekimlerine 6 hafta harcadığımız sahneleri yeniden yazardı. Siz de 'Tamam. Harika. Peki bu sefer nasıl hayal ediyorsun?' diyordunuz.

Röportajda babasının ölümü ve ölümden sonraki yaşama olan inancından da bahseden Kidman, "Fikirlere açığım ve değişip dönüşüyorum ve büyüyorum" dedi.

Independent Türkçe, IndieWire, Los Angeles Times


Dünyanın en büyük ekonomilerinden Hindistan, kağıt paradan vazgeçiyor

Analizde, elektronik ödeme sisteminin yaygınlaşmasının Hindistan için "devrim niteliğinde" olduğu savunuldu (Reuters)
Analizde, elektronik ödeme sisteminin yaygınlaşmasının Hindistan için "devrim niteliğinde" olduğu savunuldu (Reuters)
TT

Dünyanın en büyük ekonomilerinden Hindistan, kağıt paradan vazgeçiyor

Analizde, elektronik ödeme sisteminin yaygınlaşmasının Hindistan için "devrim niteliğinde" olduğu savunuldu (Reuters)
Analizde, elektronik ödeme sisteminin yaygınlaşmasının Hindistan için "devrim niteliğinde" olduğu savunuldu (Reuters)

Dünyanın en büyük ekonomilerinden birine sahip Hindistan'da elektronik ödeme yöntemlerinin yaygınlaşmasıyla nakit geri plana atıldı. 

ABD'nin önde gelen medya kuruluşlarından CNN'in haberinde, "Elektronik ödeme devrimi, Hindistan'ın ekonomik süper güç olma çabasında büyük ihtimalle önemli rol oynayacak" dendi. 

Dünyanın en büyük 5. ekonomisine sahip Hindistan'da elektronik ödeme sistemi Birleşik Ödeme Arayüzü (Unified Payments Interface -UPI), ilk olarak 2016'da uygulamaya kondu.

2047'ye kadar Hindistan'ı "gelişmiş ülke" konumuna getirme vaadinde bulunan Başbakan Narendra Modi'nin talimatıyla hazırlanan sistem, 15 yıl önce tanıtıldığında ülkedeki ödemelerin yaklaşık yüzde 96'sı nakitle yapılıyordu. 

Özel bankalar ve Hindistan Merkez Bankası'nın ortak çalışmasıyla hazırlanan UPI sistemi, yurttaşlara cep telefonlarını sanal kredi kartı olarak kullanma imkanı tanıyor. Kullanıcılar, hiçbir ücret ödemeden anlaşmalı 600 bankadan hesaplarına transfer yaparak alışverişlerini tamamlayabiliyor.

Haberde, aynı yıl 500 ve 1000 rupilik (yaklaşık 195 TL ve 390 TL) banknotların tedavülden kaldırılmasının da ödeme yöntemlerinin dijitalleşmesinde önemli rol oynadığına dikkat çekildi. Söz konusu iki banknot, piyasadaki paraların yüzde 86'sına denk geliyordu. 

Modi hükümeti bu adımın ardından 2 bin rupilik (yaklaşık 780 TL) kağıt paraları piyasaya sürmüştü. Ancak geçen yıl mayısta bu banknotlar da tedavülden kaldırılmıştı.

Bunların yanı sıra pandemi döneminde dijital ödeme sistemlerine talebin arttığına işaret edildi.

Haberde, Hindistanlıların artık manav alışverişlerinden doktor masraflarına kadar birçok harcamayı UPI üzerinden gerçekleştirdiği belirtildi. Resmi rakamlara göre geçen yıl sistem aracılığıyla en az 100 milyar kez işlem yapıldı.

79 yaşındaki esnaf Brij Kishore Agarwal, eskiden kasadaki nakitler çalınacak diye dükkanı terk edemediğini fakat artık neredeyse tüm işlemlerin dijitalleştiğini belirtti. Agarwal, "Bu ülkenin nasıl değiştiğini gördüm. Artık elimize çok az nakit geçiyor" dedi.

ABD'deki prestijli Cornell Üniversitesi'nden Eswar Prasad, elektronik ödeme yöntemlerinin ülke ekonomisine olumlu katkı sağlayacağını savunarak şu değerlendirmeyi yaptı: 

Dijital ödemeler, verimliliği artırıp maliyetleri düşürerek Hindistan'ın büyümesini hızlandırabilir. UPI'ya ek olarak ekonominin daha geniş çapta dijitalleşmesi, bu büyümenin kapsayıcılığını da artırabilir.

Öte yandan UPI sistemini halkın her kesimi kullanamıyor. 34 yaşındaki Azeez, elektronik sistemleri kullanmaktan çekindiğini belirterek "Doğru düzgün okul okumadım. Fakirim. Okuma yazmam yok. Ya programı kullanırken hata yaparsam?" dedi.

42 yaşındaki çiçekçi Kapil Sharma ise UPI sisteminin çok daha pratik olduğunu söyleyerek "Her şey basitleşiyor. Ödeyip gidiyorlar" ifadelerini kullandı.

Independent Türkçe, CNN, Reuters


WSJ'den NATO analizi: Türkiye'nin Rusya'dan başka öncelikleri var

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

WSJ'den NATO analizi: Türkiye'nin Rusya'dan başka öncelikleri var

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

ABD'nin tanınmış gazetelerinden Wall Street Journal (WSJ), NATO'nun Rusya'yla olası bir savaşa hazırlanırken, bir yandan da iç sorunlarla boğuştuğunu yazdı.

Haberde, Moskova'nın 2014'te Kırım'ı ilhak etmesinden beri "NATO'nun gözünün Avrupa'nın Rusya sınırında olduğu" belirtildi.  

Analizde, NATO'nun şubatta Letonya'da başlattığı Sarsılmaz Savunucu 24 Tatbikatı'yla Moskova yönetimine "ittifakın, Rusya sınırındaki üye ülkeleri her türlü tehlikeye karşı korumaya hazır olduğu" mesajını gönderdiği değerlendirmesi yapıldı. 

Tüm NATO üyelerinin katıldığı tatbikatlar kademeli şekilde mayıs sonuna kadar devam edecek. 

NATO'nun Soğuk Savaş dönemi sonrası en büyük askeri tatbikatı olan Sarsılmaz Savunucu 24'te toplamda yaklaşık 90 bin asker, 1100 zırhlı araç, 80 savaş jeti ve 50 savaş gemisi görev yapacak. 

Haberde, Finlandiya ve İsveç'in de katılımıyla NATO'nun güçlendiği belirtilirken, ittifakın özellikle Ukrayna'nın birliğe katılımı ve askeri harcamaların artırılması gibi konularda anlaşmazlıklarla mücadele ettiği yazıldı.

Bunlara ek olarak üye ülkeler arasında tehditlere yaklaşım açısından temel fikir ayrılıkları yaşandığı ifade edilirken, Türkiye'yle ilgili şu değerlendirme paylaşıldı: 

NATO, terörizm ve Rusya'yı başlıca tehditler arasında görüyor. Türkiye ve Akdeniz kıyısındaki diğer üye ülkelerdeki pek çok yetkiliyse Rusya'dan ziyade bölgesel çatışmalar, yasadışı göç ve terörizmden endişe duyuyor.

NATO'nun, Rusya'nın yakın gelecekte sınırındaki ülkeleri işgal etmesini olası görmediği fakat Moskova'nın birkaç yıl içinde böyle bir hamle yapacak askeri kapasiteye ulaşacağından endişelendiği yazıldı. 

Kısa vadede Rusya'nın, Ukrayna'nın Donetsk ve Luhansk bölgelerinde yaptığı gibi komşu ülkelerde iç karışıklıklar yaratarak buralarda çatışmalara yol açabileceği savunuldu. 

ABD'nin önde gelen medya kuruluşlarından CNN'in 13 Nisan'daki haberinde Rusya'nın askeri kapasitesini artırdığına dikkat çekilmişti. Kimliklerinin paylaşılmasını istemeyen Amerikalı yetkililer, Rusya'nın Sovyet döneminden bu yana görülen en büyük askeri genişlemeye gittiğini, Çin'in de buna destek verdiğini iddia etmişti. 

Diğer yandan son dönemde birçok Avrupa ülkesi, Rusya'ya karşı olası bir savaş için hazırlık çağrısı yapmıştı. Romanya Genelkurmay Başkanı Gheorghita Vlad, şubattaki açıklamasında, "Rusya, dünya düzenine karşı bir tehdit haline geldi" demişti. 

NATO Askeri Komite Başkanı Oramiral Rob Bauer de 16 Ocak'taki açıklamasında 20 yıl içinde Rusya'yla geniş çaplı bir savaş yaşanabileceğini öne sürmüştü. 

Benzer şekilde Almanya Savunma Bakanı Boris Pistorius, aynı ay yaptığı açıklamada, Rusya'nın 5 ila 8 yıl içinde NATO ülkelerine yönelik kapsamlı operasyonlar başlatacağını öngördüklerini belirmişti.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Politico