Filistin Yönetimi: İsrail "işgalci güç" olarak Filistinlilere aşı sağlamak zorunda

İsrail'de Kovid-19 aşısı vurulan bir vatandaş (DPA)
İsrail'de Kovid-19 aşısı vurulan bir vatandaş (DPA)
TT

Filistin Yönetimi: İsrail "işgalci güç" olarak Filistinlilere aşı sağlamak zorunda

İsrail'de Kovid-19 aşısı vurulan bir vatandaş (DPA)
İsrail'de Kovid-19 aşısı vurulan bir vatandaş (DPA)

Filistin Dışişleri Bakanlığı dün (Cumartesi), İsrail'in “işgalci güç” olarak sorumluluğu çerçevesinde Filistinlilere Kovid-19 aşısı sağlaması için talepte bulundu.
Bakanlık yaptığı açıklamada, "İsrail'in işgalci güç olarak Filistin halkına Kovid-19 aşısı sağlaması görevleri arasında yer alıyor. Bu aşıları vatandaşlarına sağlarken, işgalci güç olarak Filistinlilere karşı sorumluluğunu görmezden geliyor" dedi.
Bakanlık açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “İsrail'in Filistin halkına karşı "ırkçı ayrımcılık" uygulayarak sağlık haklarından mahrum ettiğini ve kendisini sorumluluklarından muaf tutmaya çalışarak tüm sorumluluğu Filistin hükümetine yüklemeye çalışıyor. Filistin yönetiminin çeşitli kaynaklardan aşı sağlama arayışını sürdürmesi, İsrail'i uluslararası insani hukuk kurallarına ve Cenevre Sözleşmelerine dayanan görevleri çerçevesinde aşı sağlama konusunda Filistin halkına karşı sorumluluklarından muaf tutmuyor.”
Filistin Dışişleri Bakanlığı uluslararası toplumu İsrail'e sorumluluklarını üstlenmesi için baskı yapmaya çağırdı. Ayrıca, özellikle işgalci gücün "Bulaşıcı hastalıkların ve salgın hastalıkların yayılmasıyla mücadele için gerekli önleyici tedbirlerin benimsenmesini ve uygulanmasını" sağlama görevi olduğunu teyit eden 4. Cenevre Sözleşmesi'nin 56. Maddesinin uygulanmasını talep etti.
Filistin Sağlık Bakanı May el-Kile ise, bu sabah yaptığı açıklamada, koronavirüs aşısının Filistin'e gelişiyle ilgili kesin bir tarih olmadığını belirtti.
Aşının bu yılın ilk çeyreğinde gelmesinin beklendiğini belirten Bakan Kile, Bakanlığın aşı üreten dört firma ile sözleşme yaptığını, böylece bu aşıların Filistinlilerin toplam yüzde 70'ini kapsayacağını, ayrıca Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) bakanlığa aşıların yüzde 20’sini sağlayacağını bildirdi.
Filistin’de Kovid-19 kaynaklı bin 735 ve 160 binden fazla vaka kaydedildi.



Birleşmiş Milletler: Gazze'ye giren yardım okyanusta bir damla

Yardım taşıyan bir kamyon Kerem Şalom sınır kapısından Gazze Şeridi'ne doğru yola çıktı (Reuters).
Yardım taşıyan bir kamyon Kerem Şalom sınır kapısından Gazze Şeridi'ne doğru yola çıktı (Reuters).
TT

Birleşmiş Milletler: Gazze'ye giren yardım okyanusta bir damla

Yardım taşıyan bir kamyon Kerem Şalom sınır kapısından Gazze Şeridi'ne doğru yola çıktı (Reuters).
Yardım taşıyan bir kamyon Kerem Şalom sınır kapısından Gazze Şeridi'ne doğru yola çıktı (Reuters).

Birleşmiş Milletler İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Tom Fletcher, İsrail'in 11 haftalık ablukanın ardından Pazartesi günü Kerem Şalom sınır kapısından dokuz kamyon dolusu yardımın Gazze'ye girmesine izin verdiğini söyledi.

Fletcher, “Ancak bu, acilen ihtiyaç duyulan yardımların yanında devede kulak kalır ve yarın sabahtan itibaren Gazze'ye daha fazla yardımın girmesine izin verilmelidir. Yağmalamayı en aza indirmek için düzenli bir yardım akışı olmalı ve insani yardım çalışanlarının birden fazla güzergah kullanmasına izin verilmelidir. İnsani yardım müdahalesi ticari mallarla tamamlanmalıdır."

İsrail ordusu Pazartesi günü yaptığı açıklamada, çocuklar için gıda da dahil olmak üzere insani yardım taşıyan beş BM kamyonunun Kerem Şalom sınır kapısından Gazze Şeridi'ne girmesine izin verildiğini söyledi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, kıtlık haberleriyle ilgili küresel endişeleri yatıştırmak için kuşatma altındaki şeride sınırlı miktarda yardım girmesine izin vermek zorunda kaldı.

Bugün erken saatlerde Netanyahu, İsrail'in “diplomatik nedenlerle” Gazze'de bir kıtlıktan kaçınması gerektiğini söyledi.

Telegram kanalında yayınlanan bir videoda hem pratik hem de diplomatik nedenlerle Gazze'deki nüfusun kıtlığa sürüklenmesine izin vermemeliyiz diyen Netanyahu, İsrail destekçilerinin bile kitlesel açlık sahnelerine tahammül edemeyeceğini sözlerine ekledi.

Netanyahu ayrıca güçlerinin Gazze Şeridi'nde tam kontrolü ele geçireceğini ve Hamas'ın yardımları yağmalamasını engellediklerini vurguladı. Hükümetinin aşırı sağcı üyelerinden gelen eleştirilere cevaben Netanyahu şunları söyledi: “Gazze Şeridi içinde yoğun bir mücadele veriyoruz ve ilerleme kaydediyoruz. Gazze Şeridi'nin tamamının kontrolünü ele geçireceğiz. Bunu yapmak için de bizi durduramayacakları bir şekilde yapmalıyız."

İsrail Başbakanı “Hamas'ı yenmenin bir parçası, muazzam askeri baskının yanı sıra, temelde tüm Gazze'nin kontrolünü ele geçirmektir, savaş ve zafer planı budur” dedi.